Fetih suresi 15. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿سَيَقُولُ الْمُخَلَّفُونَ اِذَا انْطَلَقْتُمْ اِلٰى مَغَانِمَ لِتَأْخُذُوهَا ذَرُونَا نَتَّبِعْكُمْۚ يُر۪يدُونَ اَنْ يُبَدِّلُوا كَلَامَ اللّٰهِۜ قُلْ لَنْ تَتَّبِعُونَا كَذٰلِكُمْ قَالَ اللّٰهُ مِنْ قَبْلُۚ فَسَيَقُولُونَ بَلْ تَحْسُدُونَنَاۜ بَلْ كَانُوا لَا يَفْقَهُونَ اِلَّا قَل۪يلًا ﴾ [الفتح: 15]
ayet arapça & türkçe okunuşuSeyekûlu-lmuḣallefûne iżâ-ntalaktum ilâ meġânime lite/ḣużûhâ żerûnâ nettebi’kum(s) yurîdûne en yubeddilû kelâma(A)llâh(i)(c) kul len tettebi’ûnâ keżâlikum kâla(A)llâhu min kabl(u)(s) feseyekûlûne bel tahsudûnenâ(c) bel kânû lâ yefkahûne illâ kalîlâ(n) [Fetih: 15]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Savaştan geri kalmış olanlar, siz ganimetleri almaya giderken: "Bırakın, biz de sizinle gelelim" diyeceklerdir. Onlar Allah'ın sözünü değiştirmek isterler. De ki: "Bize uymayacaksınız; Allah sizin için önceden böyle buyurmuştur." Size: "Hayır, bizi çekemiyorsunuz" diyecekler. Aksine, kendileri ancak pek az söz anlayan kimselerdir. [Fetih: 15]
Fetih Suresi 15. ayet tefsiri
Resûlullah ( s.a.s. ) hicretin altıncı senesi Hudeybiye’den döndükten sonra, yedinci senenin başlarında Hayber’in fethi için sefere çıktı. Bu sefere sadece Hudeybiye seferine iştirak eden sahâbe-i kirâm katıldı. Mazereti olmaksızın Hudeybiye’ye katılmayan kabileler ceza olarak Hayber’in fethine iştirak ettirilmedi. Hayber fethedildi ve bu fetihten müslümanlara pek çok ganimet düştü. Ganimet hırsına kapılan bedeviler, gelip Peygamberimiz ( s.a.s. )’den talepte bulundularsa da, talepleri reddedildi. Çünkü Allah’ın emri bu şekilde idi ve Efendimiz ( s.a.s. )’in buna aykırı davranması mümkün değildi. İşte âyet-i kerîme bu olaya işaret etmektedir.
Bahsedilen bedevi kabilelere İslâm’a dönüp Peygamber’in rızasını kazanmaları için şöyle bir çıkış yolu gösterilmektedir:Ömer Çelik Tefsiri
Fetih suresi 15 ayeti anlamı - okunuşu
Siz Hayber’deki ganimetleri almaya gittiğinizde Hudeybiye seferinden geri kalanlar: “Bırakın, biz de sizin peşinizden gelelim” diyecekler. Onlar, Allah’ın hükmünü değiştirmek istiyorlar. De ki: “Siz bizimle asla gelemezsiniz; çünkü Allah daha önce hakkınızda böyle buyurdu.” Bu kez: “Aslında siz bizi kıskanıyorsunuz” diyecekler. Bilakis onlar, meselenin özünü kavrayamayan anlayışı kıt kimselerdir.
Mokhtasar tefsiri
-Ey Müminler!- Allah’ın kendilerini geride bıraktığı kimseler, Hudeybiye anlaşmasından sonra sizler Allah’ın sizlere vadetmiş olduğu Hayber ganimetlerini almak için çıktığınızda size şöyle diyecekler: "Bizi bırakın da o ganimetlerden bir pay almak için biz de sizinle birlikte çıkalım." Geri kalan bu kimseler; bu istekleri ile Allah’ın Hudeybiye anlaşmasından sonra sadece Müminlere vermeyi vadetmiş olduğu Hayber ganimetleri ile alakalı vaadini değiştirmek istiyorlar. -Ey Peygamber!- Onlara de ki: "O ganimetler için çıktığımızda bize asla tabi olmayın! Şüphesiz Allah, Hayber ganimetlerini sadece Hudeybiye anlaşmasına şahitlik edenler olarak bizlere vadetmiştir." Onlar şöyle diyeceklerdir: "Sizin, bizleri size tabi olmaktan alıkoymanız Allah’tan bir emir değildir. Bilakis sizin bizlere karşı duyduğunuz haset sebebiyledir." İş geri kalan bu kimselerin iddia ettikleri gibi değildir. Onlar az bir şey dışında Allah’ın emirlerini ve yasaklarını anlamazlar. Bundan dolayı ona isyan etmişlerdir.
Ali Fikri Yavuz
Siz (Hayber’den) ganimetler almak için gideceğiniz vakit, o (Hudeybiye seferinden) geri kalanlar şöyle diyecekler: “-Bırakın bizi, arkanızdan gelelim.” Onlar, Allah’ın (kendi aleyhlerine olan) kelâmını, (Hudeybiye seferine katılmıyan Bedevî’leri, bundan böyle başka bir sefere çıkarma, emrini) değiştirmek istiyecekler. De ki: “- Siz, bizim arkamızdan asla gelmiyeceksiniz. Allah, bundan önce hakkınızda böyle buyurdu.” Onlar buna da şöyle diyecekler: “- Hayır bizi kıskanıyorsunuz.” Doğrusu onlar, pek az anlıyan duygusuzlardır
İngilizce - Sahih International
Those who remained behind will say when you set out toward the war booty to take it, "Let us follow you." They wish to change the words of Allah. Say, "Never will you follow us. Thus did Allah say before." So they will say, "Rather, you envy us." But [in fact] they were not understanding except a little.
Fetih suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Geri kalanlar, siz ganimetleri almaya giderken bizi de bırakın da derler, biz de size uyalım; onlar, Allah sözünü değiştirmek isterler, de ki: Siz, kesin olarak bize uyamazsınız, Allah da önceden böyle dedi; onlar, diyecekler ki: Hayır, siz bizi kıskanıyorsunuz, bize haset ediyorsunuz; hayır, onlar, anlayışları pek az bir topluluktur.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
Siz (Xeybərə) qənimət əldə etmək üçün getdiyiniz zaman (Hüdeybiyyə səfərinə) getməyənlər (səfərdən geri qalanlar) deyəcəklər: “Qoyun biz də sizin arxanızca gələk!” Onlar Allahın (ya Peyğəmbər! Hüdeybiyyə səfərinə getməyib evdə oturanları heç yerə aparma!) sözünü dəyişdirmək istəyirlər. (Ya Peyğəmbər! Onlara) de: “Siz əsla bizim arxamızca gəlməyəcəksiniz. Allah əvvəldən belə buyurmuşdur” Onlar deyəcəklər: Xeyr, siz bizə paxıllıq edirsiniz (istəmirsiniz ki, bizim də payımıza qənimət düşsün)”. Xeyr, onlar özləri çox az qanan kimsələrdir!
Kuran Araştırmaları Vakfı
Siz ganimetleri almak için gittiğinizde seferden geri kalanlar: Bırakın, biz de arkanıza düşelim, diyeceklerdir. Onlar, Allah'ın sözünü değiştirmek isterler. De ki: "Siz asla bizim peşimize düşmeyeceksiniz! Allah daha önce sizin için böyle buyurmuştur." Onlar size: Hayır, bizi kıskanıyorsunuz, diyeceklerdir. Bilakis onlar, pek az anlayan kimselerdir.
Fetih suresi (Al-Fath) 15 ayeti arapça okunuşu
﴿سَيَقُولُ الْمُخَلَّفُونَ إِذَا انطَلَقْتُمْ إِلَىٰ مَغَانِمَ لِتَأْخُذُوهَا ذَرُونَا نَتَّبِعْكُمْ ۖ يُرِيدُونَ أَن يُبَدِّلُوا كَلَامَ اللَّهِ ۚ قُل لَّن تَتَّبِعُونَا كَذَٰلِكُمْ قَالَ اللَّهُ مِن قَبْلُ ۖ فَسَيَقُولُونَ بَلْ تَحْسُدُونَنَا ۚ بَلْ كَانُوا لَا يَفْقَهُونَ إِلَّا قَلِيلًا﴾
[ الفتح: 15]
سيقول المخلفون إذا انطلقتم إلى مغانم لتأخذوها ذرونا نتبعكم يريدون أن يبدلوا كلام الله قل لن تتبعونا كذلكم قال الله من قبل فسيقولون بل تحسدوننا بل كانوا لا يفقهون إلا قليلا
سورة: الفتح - آية: ( 15 ) - جزء: ( 26 ) - صفحة: ( 512 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Ey inananlar! Peygamber'in evlerine, yemeğe çağırılmaksızın vakitli vakitsiz girmeyin; fakat davet edilseniz girin ve yemeği
- Kafirler, Aralarından bir uyarıcının gelmesine şaştılar da: "Bu şaşılacak bir şey; öldüğümüz ve toprak olduğumuz
- Yarıştıkça yarışan ve işleri yöneten meleklere and olsun
- Taneler, bitkiler, ağaçları sarmaş dolaş bahçeler yetiştirmek için, yoğunlaşmış bulutlardan bol yağmur yağdırdık.
- Yine hayır; elbette görüp bileceklerdir.
- Musa onlara: "Ne atacaksanız atın" dedi.
- Zira Allah, onların yaptıkları kötülükleri örter, onlara, işledikleri şeylerin en güzel karşılıklarını verir.
- Veya, "Allah beni doğru yola eriştirseydi sakınanlardan olurdum" diyeceği, yahut, azabı gördüğünde: "Keşke benim için
- Ayı doğarken görünce, "işte bu benim Rabbim!" dedi, batınca, "Rabbim beni doğruya eriştirmeseydi and olsun
- Kim kötülük işler veya kendine yazık eder de sonra Allah'tan bağışlanma dilerse, Allah'ı mağfiret ve
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Fetih indirin:
Fetih Suresi mp3 : Fetih suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler