Şura suresi 18. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿يَسْتَعْجِلُ بِهَا الَّذ۪ينَ لَا يُؤْمِنُونَ بِهَاۚ وَالَّذ۪ينَ اٰمَنُوا مُشْفِقُونَ مِنْهَاۙ وَيَعْلَمُونَ اَنَّهَا الْحَقُّۜ اَلَٓا اِنَّ الَّذ۪ينَ يُمَارُونَ فِي السَّاعَةِ لَف۪ي ضَلَالٍ بَع۪يدٍ ﴾ [الشورى: 18]
ayet arapça & türkçe okunuşuYesta’cilu bihâ-lleżîne lâ yu/minûne bihâ(s) velleżîne âmenû muşfikûne minhâ ve ya’lemûne ennehâ-lhakk(u)(k) elâ inne-lleżîne yumârûne fî-ssâ’ati lefî dalâlin ba’îd(in) [Şura: 18]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
O'na inanmayanlar, acele olmasını beklerler; inananlar ise korku ile titrerler ve onun gerçek olduğunu bilirler. İyi bilin ki kıyamet günü hakkında tartışanlar derin bir sapıklık içindedirler. [Şura: 18]
Şura Suresi 18. ayet tefsiri
اَلْكِتَابُ ( kitap )tan maksat, peygamberlere gelen ilâhî kitaplar ve vahyedilen diğer bilgilerdir. Hususiyle de Kur’ân-ı Kerîm’dir. Allah Teâlâ onu doğru bilgileri ve gerçek hükümleri bildirmek üzere indirmiştir. اَلْم۪يزَانُ ( mizân ) ise “ adâlet ve ölçü ” demektir. Bu sayede dünyada insanlar arası alış verişlerde eşyalar tartıldığı ve ölçüldüğü gibi, âhirette de ameller bu ölçüye göre âdil bir şekilde tartılacak, gerçek hüküm ortaya çıkacak ve ona göre karşılık verilecektir. Buna göre hayatın dengesini en güzel şekilde kurmayı öğreten “ Kur’an ” ile “ mizân ” arasında, diğer taraftan dünya ile âhiret arasında tam bir irtibat olduğu; âhiretteki hayatın dünyada yapılan amellere göre düzenleneceği; o halde dünya hayatının Kur’an ölçülerine göre yaşanmasının ehemmiyeti ortaya çıkmaktadır. Zaten “ Ne biliyorsun, belki de kıyâmetin vakti yakındır! ” ( Şûrâ 42/17 ) ikazı buna işaret etmektedir. Fakat bu ilâhî ikazlar, ancak iman edenler için bir mâna ifade eder. Onlar Allah’ın haber verdiği şekilde kıyâmetin mutlaka kopacağını bildiklerinden ondan çok korkar, amelleri tartılırken mizanlarının hafif gelmesinden titrer ve güzel amellerini artırarak daha fazla sevaba nâil olmak için gayret gösterirler. İman etmeyenlerin böyle bir derdi yoktur. İnanmamaları sebebiyle, kıyamet kopmuş ya da kopmamış onlar için fark eden bir şey yoktur. Hatta hâl ve kalleriyle bir an önce kopmasını da ister dururlar. Öyle derin bir şüphe, sapıklık, şaşkınlık ve gaflet içindedirler. Bununla birlikte:
Ömer Çelik Tefsiri
Şura suresi 18 ayeti anlamı - okunuşu
Kıyâmete inanmayanlar onun bir an önce gelmesini istiyorlar. İman edenler ise ondan korkuyor ve onun gerçek olup mutlaka geleceğini biliyorlar. Dikkat edin, kıyâmet hakkında tartışıp onu inkâr edenler, elbette derin bir sapıklık ve aldanış içindeler.
Mokhtasar tefsiri
Ona (kıyamet gününe) iman etmeyenler, onun çabuk kopmasını isterler. Çünkü onlar hesaba, sevaba ve de cezaya iman etmezler. Allah`a iman edenler ise oraya dönüşlerinden ve orada olacakların sonucundan korktukları için ondan korku içindedirler. Kesin olarak biliyorlar ki, gerçekten onda hiçbir şüphe yoktur. Bilesiniz ki kıyamet hakkında münakaşaya kalkışanlar ve meydana gelmesi hakkında şüpheye düşürmeye çalışanlar haktan uzak bir sapıklık içindedirler.
Ali Fikri Yavuz
Kıyametin kopacağına inanmıyanlar, onu, acele isterler. İman edenler ise, hak olduğunu bilirler de ondan korkar, sakınırlar. İyi bilki, o kıyamet hakkında mücadele edib şübheye düşenler, doğrusu hakdan çok uzak bir sapıklık içindedirler
İngilizce - Sahih International
Those who do not believe in it are impatient for it, but those who believe are fearful of it and know that it is the truth. Unquestionably, those who dispute concerning the Hour are in extreme error.
Şura suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Buna inanmayanlar, çabuk gelmesini isterler ve inananlarsa gelip çatmasından korkarlar ve bilirler ki o, gerçektir; iyice bil ki kıyametten şüphe edip o hususta mücadeleye girişenler, elbette doğrudan pek uzak bir sapıklık içindedir.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
Ona inanmayanlar onun tez gəlməsini istərlər. İnanlar isə onun haqq olduğunu bilərək ondan qorxuya düşərlər. (Ya Peyğəmbər!) Bil ki, o saat barəsində mübahisə edənlər (haqq yoldan) azıb çox uzaq düşmüşlər.
Kuran Araştırmaları Vakfı
Ona inanmayanlar, onun çabuk kopmasını isterler. İnananlar ise ondan korkarlar ve onun gerçek olduğunu bilirler. İyi bilin ki, kıyamet günü hakkında tartışanlar derin bir sapıklık içindedirler.
Şura suresi (Ash_shuraa) 18 ayeti arapça okunuşu
﴿يَسْتَعْجِلُ بِهَا الَّذِينَ لَا يُؤْمِنُونَ بِهَا ۖ وَالَّذِينَ آمَنُوا مُشْفِقُونَ مِنْهَا وَيَعْلَمُونَ أَنَّهَا الْحَقُّ ۗ أَلَا إِنَّ الَّذِينَ يُمَارُونَ فِي السَّاعَةِ لَفِي ضَلَالٍ بَعِيدٍ﴾
[ الشورى: 18]
يستعجل بها الذين لا يؤمنون بها والذين آمنوا مشفقون منها ويعلمون أنها الحق ألا إن الذين يمارون في الساعة لفي ضلال بعيد
سورة: الشورى - آية: ( 18 ) - جزء: ( 25 ) - صفحة: ( 485 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- De ki, "Eğer ahiret yurdu Allah katında başkalarına değil de yalnız size mahsus ise ve
- Onları, Rablerinin huzuruna çıkarıldıkları zaman bir görsen! Allah: "Bu gerçek değil mi?" der; onlar, "Evet,
- Seni dinledikleri zaman neye kulak verdiklerini ve gizli toplantılarında zalimlerin: "Siz sadece büyülenmiş bir adama
- Onlar kendilerine yalnız meleklerin veya senin Rabbinin buyruğunun gelmesini mi bekliyorlar? Onlardan öncekiler de böyle
- Kocası hakkında seninle tartışan ve Allah'a şikayette bulunan kadının sözünü Allah işitmiştir; esasen Allah konuşmanızı
- Onlar dikensiz sedir ağaçları, salkımları sarkmış muz ağaçları, uzamış gölge altında, çağlayarak akan sular kenarlarında;
- Allah'tan önce söz söyleyemezler; ancak O'nun emri üzerine iş işlerler.
- "Ayetlerim size okunduğunda büyüklük taslayıp, gece ağzınıza geleni söyleyerek ardınıza dönüyordunuz."
- Allah'a karşı gelmekten sakınanlar ise, cennetlerde, pınar başlarındadırlar.
- Allah bunu ancak bir müjde olması ve kalblerinizin yatışması için yapmıştı. Yardım ancak Allah katındandır.
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Şura indirin:
Şura Suresi mp3 : Şura suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Ammar Al-Mulla
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler