Tevbe suresi 9. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿اِشْتَرَوْا بِاٰيَاتِ اللّٰهِ ثَمَنًا قَل۪يلًا فَصَدُّوا عَنْ سَب۪يلِه۪ۜ اِنَّهُمْ سَٓاءَ مَا كَانُوا يَعْمَلُونَ ﴾ [التوبة: 9]
ayet arapça & türkçe okunuşuİşterav bi-âyâti(A)llâhi śemenen kalîlen fesaddû ‘an sebîlih(i)(c) innehum sâe mâ kânû ya’melûn(e) [Tevbe: 9]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Allah'ın ayetlerini az bir değere değişip, O'nun yolundan alıkoydular. Onların işledikleri gerçekten ne kötüdür! [Tevbe: 9]
Tevbe Suresi 9. ayet tefsiri
Allah katında en kötü varlıklar olan kâfirlerin, Allah ve Peygamber düşmanlarının ortak bir özelliği vardır: Bu da, fırsat bulunca bütün kuvvet ve imkânlarıyla mü’minlere düşmanlık yapmaktır. Nitekim bir diğer âyet-i kerîmede şöyle buyrulur:
“ Eğer kâfirler sizi ele geçirecek olsalar, size karşı acımasız bir düşman kesilirler, ellerini ve dillerini size fenâlık yapmak için uzatırlar ve sizin de kendileri gibi kâfir olmanızı cân ü gönülden isterler. ” ( Mümtehene 60/2 )
Bu sebeple Cenâb-ı Hak, mü’minleri, müşriklerle olan münâsebetlerinde dikkatli ve uyanık olmaya davet etmekte, onların hâkimiyeti ele geçirmelerine fırsat vermemelerini istemektedir. Çünkü hâkimiyeti ele geçirdiklerinde yapacakları şey bellidir. Bunlar mü’minlerle alakalı hiçbir yemini ve hiçbir anlaşmayı tanımazlar, hiçbir hukuka riâyet etmezler. Bu bakımdan, kalpleri onaylamadığı halde, sadece ağızlarıyla geveledikleri hoşnut edici sözlere; dostluk, insanlık ve insaftan bahseden palavralara da aldanmamak gerekir. Zira ağızlarından çıkan söz gönüllerindeki niyetlerle taban tabana zıttır. Yaptıkları dostluk değil, iki yüzlülüktür. Onların pek çoğu fâsıktır; ahdini bozmuş, taati terk etmiş, günahkâr, utanmaz ve arlanmaz kimselerdir. Bunlar Allah’ın âyetlerini, geçici dünya menfaatleri karşılığında satarlar ve çeşitli entrikalarla insanları Allah yolundan; Kâbe’ye gelmekten, İslâm’a girmekten, ibâdet ve taatten engellemeye çalışırlar. İslâm toplumuna karşı olduğu gibi, mü’minlerden bir tek kişi hakkında bile hiçbir hakkı, yemin ve ahdi dikkate almazlar. Gerçekten bunlar haddi aşan, saldırgan, hak hukuk tanımayan ve hiçbir zaman haksızlıktan geri durmayan kimselerdir.
Ancak nihayetsiz merhamet sahibi Rabbimiz, tevbe ve hidâyet kapısını sürekli açık tutmaktadır:
Ömer Çelik Tefsiri
Tevbe suresi 9 ayeti anlamı - okunuşu
Onlar, Allah’ın âyetlerini az bir ücret karşılığı sattılar da, böylece kendileri Allah yolundan uzaklaştıkları gibi, başkalarını da o yoldan alıkoymaya çalıştılar. Gerçekten onlar ne fenâ işler çeviriyorlar!
Mokhtasar tefsiri
Ahitlere vefa göstermenin de dahil olduğu Yüce Allah`ın tüm ayetlerine tabi olmayı kendisi ile şehvetlerine ve hevâlarına ulaştıkları dünyanın geçici ve değersiz şeyleri ile değiştirdiler. Kendi nefislerini hakka tabi olmaktan alıkoydular. Kendileri dışındakileri de haktan alıkoydular. Yapmış oldukları amelleri gerçekten ne kötüdür.
Ali Fikri Yavuz
Onlar, Allah’ın âyetlerini (Kur’an’ı) az bir bahaya (nefis arzusuna karşılık) sattılar da, insanları Allah yolundan çevirdiler. Gerçekten, onların yaptıkları şeyler ne kötüdür
İngilizce - Sahih International
They have exchanged the signs of Allah for a small price and averted [people] from His way. Indeed, it was evil that they were doing.
Tevbe suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Allah'ın ayetlerini satarlar da karşılık olarak pek az ve adi bir şey elde ederler ve halkı Allah yolundan menederler. Gerçekten de yaptıkları şey, ne de kötü şeydir.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
Onlar (müşriklər və ya onlara yardım edən yəhudilər) Allahın ayələrini ucuz qiymətə satdılar, sonra da (insanları) Onun yolundan döndərdilər (islamı qəbul etməyə mane oldular). Həqiqətən, onların gördükləri iş necə də pisdir!
Kuran Araştırmaları Vakfı
Allah'ın ayetlerine karşılık az bir değeri (dünya malını ve nefsani istekleri) satın aldılar da (insanları) O'nun yolundan alıkoydular. Gerçekten onların yapmakta oldukları şeyler ne kötüdür!
Tevbe suresi (At-Tawbah) 9 ayeti arapça okunuşu
﴿اشْتَرَوْا بِآيَاتِ اللَّهِ ثَمَنًا قَلِيلًا فَصَدُّوا عَن سَبِيلِهِ ۚ إِنَّهُمْ سَاءَ مَا كَانُوا يَعْمَلُونَ﴾
[ التوبة: 9]
اشتروا بآيات الله ثمنا قليلا فصدوا عن سبيله إنهم ساء ما كانوا يعملون
سورة: التوبة - آية: ( 9 ) - جزء: ( 10 ) - صفحة: ( 188 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Arş'ı su üzerinde iken, hanginizin daha güzel işi işleyeceğini ortaya koymak için, gökleri ve yeri
- İşte sana da buyruğumuzla Cebrail'i gönderdik; sen Kitap nedir, iman nedir önceleri bilmezdin, fakat Biz
- Orada Me'va cenneti vardır.
- Onlara ne oluyor da inanmıyorlar?
- O zaman onlara kendi katımızdan büyük bir ecir verir ve onları doğru yola eriştirirdik.
- Kureyş kabilesinin yaz ve kış yolculuklarında uzlaşması ve anlaşması sağlanmıştır.
- (Onlara uyanlar;) "Hayır, asıl siz rahat yüzü görmeyin; bunu başımıza getiren sizsiniz; ne kötü bir
- Rabbini hamd ile an, secde edenlerden ol ve ölünceye kadar Rabbine kulluk et.
- O da: "Ben yenildim, bana yardım et" diye Rabbine yalvarmıştı.
- Yüz çevireni ve malından biraz verip sonra vermemekte direneni gördün mü?"
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Tevbe indirin:
Tevbe Suresi mp3 : Tevbe suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler