Saffat suresi 28. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿قَالُٓوا اِنَّكُمْ كُنْتُمْ تَأْتُونَنَا عَنِ الْيَم۪ينِ ﴾ [الصافات: 28]
ayet arapça & türkçe okunuşuKâlû innekum kuntum te/tûnenâ ‘ani-lyemîn(i) [Saffat: 28]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
İleri gelenlerine: "Doğrusu siz bize sureti hakdan görünürdünüz" derler. [Saffat: 28]
Saffat Suresi 28. ayet tefsiri
Cehennemlikler birbirlerini suçlarlar. Hususiyle “ müstaz’af ” dediğimiz zayıflar, kendilerini doğru yoldan saptıran büyüklerine sataşırlar. “ Bizi siz yoldan çıkardınız ” derler. Onların; “ Evet, siz sanki iyiliğimizi istiyormuşçasına bize yaklaşır ve bâtılı hak göstererek bizi ona çağırırdınız ” ( Saffât 37/28 ) sözü, burada kullanılan Arapça “ yemin ” kelimesine verilen mânalar dikkate alınarak şöyle izah edilir: Birincisi; “ yemin ”, yemin etmek mânasındadır: “ Siz bize yemin ederek gelirdiniz. Doğru söylediğinize ve doğru yolda olduğunuza yemin ederek bizi kandırırdınız. ” İkincisi; “ yemin ”, sağ taraf, uğur demektir: “ Siz bize sağ taraftan gelip bizi kandırır, kendinizi uğurlu kimseler göstererek bizi aldatırdınız. ” Üçüncüsü; “ yemin ”, kuvvetten kinâyedir: “ Siz bize kuvvetle gelir, bizi zorla kendinize tabi kılardınız. ” Onlar da genelde bu suçlamaları kabul etmez, artık bundan böyle yapılacak bir şeyin olmadığını ve hak ettikleri azabı çekmekten başka çârenin kalmadığını söylerler. Sonunda birlikte cehennemi boylarlar. ( bk. Sebe’ 34/31-33; Mü’min 40/47-48 ) Buna göre, 34. âyetteki “ inkârcı suçlular ” şeklinde tercüme edilen “ mücrimîn ” kelimesinden, kâfirlerin kastedildiği anlaşılmaktadır.
Mahşer yerinden nakledilen bu manzaranın hedefi, toplumların hem idârecilerini hem de onların peşinden gidenleri uyarmaktır. İdareciler ve fikir önderleri, yarın böyle bir suçlamayla karşı karşıya kalacaklarını düşünerek insanları yanlış yollara sürükleyecek uygulamalardan kaçınmalıdır. Tâbi olanlar da başkalarının güdümüne girmeden, onurlu ve haysiyetli bir şahsiyet sergileyerek, Allah’ın huzurunda sorumlu olacakları inanç ve amel hususlarında kendi iradeleriyle hür ve şuurlu bir şekilde karar verebilmelidirler.
O bedbahtların böyle ebedî bir azaba uğramalarının sebebine gelince:Ömer Çelik Tefsiri
Saffat suresi 28 ayeti anlamı - okunuşu
Tâbi olanlar önderlerine: “Evet, siz sanki iyiliğimizi istiyormuşçasına bize yaklaşır ve bâtılı hak göstererek bizi ona çağırırdınız.”
Mokhtasar tefsiri
Tabi olanlar ileri gelenlere; "Ey büyüklerimiz! Siz, bizlere din ve hak yönünden geliyordunuz. Bizlere Allah`ı küfretmeyi, şirk koşmayı ve günah işlemeyi güzel göstermeye çalışıyordunuz. Bizleri, resullerin Allah katından getirdikleri haktan nefret ettiriyordunuz." dediler.
Ali Fikri Yavuz
(Yardakçılar, öncülerine şöyle) diyecekler: “- Siz, bize sağdan (en sağlam taraftan) gelirdiniz.”
İngilizce - Sahih International
They will say, "Indeed, you used to come at us from the right."
Saffat suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Gerçekten de derler, siz sağımızdan çıkagelir, iyilik ediyor görünürdünüz bize.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
(Tabe olanlar öz başçılarına) deyəcəklər: “Siz bizim yanımıza (özünüzün haqlı olduğunuz barədə) and-amanla (bizim bərəkətli və uğurlu saydığımız sağ tərəfdən) gəlirdiniz. (Əslində isə bizi haqq yoldan azdırmısınız)”.
Kuran Araştırmaları Vakfı
(Uyanlar, uydukları adamlara:) Siz bize sağdan gelirdiniz (sureti haktan görünürdünüz) derler.
Saffat suresi (As-Saaffat) 28 ayeti arapça okunuşu
﴿قَالُوا إِنَّكُمْ كُنتُمْ تَأْتُونَنَا عَنِ الْيَمِينِ﴾
[ الصافات: 28]
English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- İmanı inkara değişenler, şüphesiz Allah’a bir zarar veremiyeceklerdir. Elem verici azab onlaradır.
- Bunlar Allah'ı ve inananları aldatmaya çalışırlar, oysa sadece kendilerini aldatırlar da farkında değildirler.
- Kendisiyle konuştuğu arkadaşı ona: "Seni topraktan, sonra nutfeden yaratanı, sonunda de seni insan kılığına koyanı
- Firavun, erkaniyle birlikte hakdan yüz çevirdi; "sihirbazdır veya delidir" dedi.
- Göklerin ve yerin hükümranlığı Allah'ındır. Dilediğini yaratır, dilediğine kız çocuk, dilediğine de erkek çocuk verir.
- İçlerinden biri şöyle der: "Benim bir dostum vardı, bana: 'Sen de mi, ölüp toprak ve
- Kardeşleri vezirin yanına vardıklarında: "Ey Vezir! Biz ve çoluk çocuğumuz darlığa uğradık; pek değersiz bir
- Doğrusu inkar edip, inkarcı olarak ölenlerin hiçbirinden, yeryüzünü dolduracak kadar altını fidye vermiş olsa bile,
- Onlar fena bir şey yaptıklarında veya kendilerine zulmettiklerinde Allah'ı anarlar, günahlarının bağışlanmasını dilerler. Günahları Allah'tan
- Sonra Allah'ın ayetlerini yalan sayıp, onları alaya alarak kötülük yapanların sonu pek kötü oldu.
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Saffat indirin:
Saffat Suresi mp3 : Saffat suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler