Mümtehine suresi 3. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.

  1. Ayet
  2. mp3
  3. Sayfada
Mümtehine suresi 3 ayeti okunuşu - Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Resmi Kur'an-ı Kerim Sayfasıdır , Abdulbaki Gölpınarlı meali, Kuran Araştırmaları Vakfı & ayet nasıl okunur : Mümtehine suresi - Al-Mumtahanah aya 3 (The Examined One).
  
   

﴿لَنْ تَنْفَعَكُمْ اَرْحَامُكُمْ وَلَٓا اَوْلَادُكُمْۚۛ يَوْمَ الْقِيٰمَةِۚۛ يَفْصِلُ بَيْنَكُمْۜ وَاللّٰهُ بِمَا تَعْمَلُونَ بَص۪يرٌ ﴾ [الممتحنة: 3]

ayet arapça & türkçe okunuşu

Len tenfe’akum erhâmukum velâ evlâdukum(c) yevme-lkiyâmeti yefsilu beynekum(c) va(A)llâhu bimâ ta’melûne basîr(un) [Mümtehine: 3]


Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet

Yakınlarınız ve çocuklarınız size kıyamet gününde bir fayda veremezler. Allah onlarla sizi ayırır. Allah işlediklerinizi görendir. [Mümtehine: 3]


Mümtehine Suresi 3. ayet tefsiri

Âyet-i kerîmelerin iniş sebebi olarak şu dikkat çekici hâdise nakledilir:

Resûlullah ( s.a.s. ), müşriklerin Hudeybiye anlaşmasının maddelerini bozmaları ve diğer tamamlayıcı şartların oluşmaya başlaması üzerine Mekke’yi fethetme hazırlıklarına başlamıştı. Fakat bunu son derece gizli tutuyor, niyetini kimseye açmıyordu. Ashâb-ı kirâmdan birkaç kişi haricinde bunu kimseye hissettirmemişti. Efendimiz ( s.a.s. ) ile beraber işin farkında olan ashâb-ı kirâm ( r.a. ), bu gizliliğe riâyet ederken, her nasılsa durumdan haberdar olan Bedir gâzîlerinden Hâtıb b. Ebî Beltaa, Mekke’ye durumu bildiren bir mektup yazmış ve bunu bir kadınla da gönder­mişti. Allah Teâlâ Peygamberimiz ( s.a.s. )’e durumu bildirdi. Resûl-i Ekrem ( s.a.s. ) Hz. Ali, Zübeyr ve Mikdâd ( r.a. )’ı çağırdı. Kadının tam bulunduğu yeri haber vererek onu yakalayıp getirmelerini istedi. Kadın, Resûlullah ( s.a.s. )’in işaret buyurduğu yerde yaka­landı. Üzerindeki mektup alınıp Resûlullah’a getirildi. Mektupta şunlar yazılıydı:

“ Ey Kureyş! Allah’ın Rasûlü, sizin üzerinize öyle muazzam bir kuvvetle geliyor ki, gece karanlığı gibi korkunç olan bu ordu sel gibi akacaktır. Allah’a yemin ederim ki, Resûlullah üzerinize tek başına da gelse Allah, O’nu size gâlip kılacak, va’dini ye­rine getirecektir. Şimdiden başınızın çâresine bakın! ” ( İbn Kesîr, Bidâye, IV, 278 )

Aslında bu ifadeler, ne gerçeğe aykırıydı ne de ihânetle doluydu. Fakat gizli kalması îcâb eden bir hakîkat düşmana ifşâ ediliyordu. Bu yüzden Peygamberimiz ( s.a.s. ), bu işi yapan Hâtıb’ı derhâl yanına çağırtıp: “ Ey Hâtıb! Bunu niçin yaptın? ” diye sordu. Bedir gâzîlerinden olan Hâtıb, büyük bir nedâmet içinde:

“ –Yâ Resûlallah! Yanınızda bulunan muhâcirlerin Mekke’de âile ve mallarını koru­yacak kimseleri var. Benim ise kimsem yok. Ben de bu mektupla onlar arasında minnet­tarlık kazanarak, âilemi, çoluk çocuğumu korumak istedim. Yoksa vAllahi ben onların câ­susu değilim. Ben bu işi dînimden dönmek gibi bir fenâlıkla da işlemedim. müslüman ol­duktan sonra ben, aslâ küfre râzı olmam. Vallahi benim Allah ve Rasûlü’ne olan imanım sonsuzdur. Aslâ dînimi değiştirmiş değilim... ” dedi. Bunun üzerine merhamet ummânı Efendimiz ( s.a.s. ):

“ –Hâtıb kendisini doğru müdâfaa etti ” buyurdu ve onu affetti.

Hâtıb’ın boynunu vurmak isteyen Hz. Ömer’e de Cenâb-ı Hakk’ın, Bedir savaşına katılanların yaptığı hatâları af buyurduğunu hatırlatarak şu mukâbelede bulundu:

“ −Ama o Bedir seferine katıldı. Ne biliyorsun, belki de Allah Teâlâ Bedir ehlinin hâline muttalî oldu da: «Dilediğinizi yapın, sizleri bağışladım!» buyurdu. ” ( Buhârî, Meğâzî 9; Müslim, Fedâilü’s-Sahâbe 161 )

Fakat bahsedilen hâdise üzerine inen bu âyet-i kerîmeler, Allah’ın düşmanlarıyla dostluk yapılmamasını ve müslümanların düşmanlarına karşı çok dikkatli davranması gerektiğini haber verdi. Buna göre, İslâm ile küfrün birbiriyle savaş halinde oldukları bir dönemde, bir mü’min, sırf iman ettikleri için mü’minlere karşı savaşan bir kâfirle, sebep ne olursa olsun, İslâm’a zarar verecek bir işe girişemez. Böyle bir davranış imanla çelişir. Dolayısıyla şahsî ihtiyaçlarını karşılamak veya problemlerini çözmek için, niyeti kötü olmasa bile, bir mü’minin böyle davranması doğru değildir. Böyle bir şeye cüret eden kişi, üzerinde yürüdüğü dümdüz yoldan çıkmış olur.

Allah ve Peygamber düşmanlarına karşı sergilenmesi gereken tavrı anlayabilmek için sizden önceki müslümanların hayatından örnek alın:
Ömer Çelik Tefsiri
Mümtehine suresi Diyanet

Mümtehine'den 3 Ayeti'ni dinle


Mümtehine suresi 3 ayeti anlamı - okunuşu

Kıyâmet günü ne yakınlarınızın size faydası olacaktır, ne de çocuklarınızın. Çünkü Allah o gün aranızı ayıracaktır. Allah, bütün yaptıklarınızı görmektedir.


Mokhtasar tefsiri

Eğer yakınlarınız ve çocuklarınız için kâfirleri dost edinirseniz; kıyamet günü, ne yakınlığınız ve ne de çocuklarınız size bir fayda verir. Allah, kıyamet günü sizin aranızı ayırır da onlardan cennet ehli olanlar cennete, cehennem ehli olanlar ise cehenneme girer. Birbirinize hiçbir fayda sağlayamazsınız. Yüce Allah, yaptıklarınızı hakkıyla görür. Yaptıklarınızdan hiçbir şey O`na gizli kalmaz. Yaptıklarınıza göre amellerinizin karşılığını verecektir.


Ali Fikri Yavuz

(Eğer Peygambere hiyanetlik ederseniz, Allah’ın azabına karşı) ne (Mekke’deki) akrabalarınız, ne de çocuklarınız size asla fayda vermez. Allah, kıyamet gününde aranızı ayıracaktır, (itaat edenleri cennete, isyan edenleri cehenneme koyacaktır). Allah, bütün yaptıklarınızı görendir


İngilizce - Sahih International


Never will your relatives or your children benefit you; the Day of Resurrection He will judge between you. And Allah, of what you do, is Seeing.

Mümtehine suresi oku

Abdulbaki Gölpınarlı meali


Kıyamet gününde yakınlarınız da kesin olarak bir fayda veremez size, evlatlarınız da, aranızı ayırır ve Allah, ne yapıyorsanız hepsini de görür.


Azerice Bunyadov Memmedeliyev


Nə (xatirinə Allaha və Peyğəmbərinə xəyanət etdiyiniz Məkkədəki) qohum-əqrabanız, nə də oğul-uşağınız sizə bir fayda verəcəkdir. Allah qiyamət günü sizi bir-birinizdən ayıracaqdır. Allah nə etdiklərinizi görəndir!


Kuran Araştırmaları Vakfı


Kıyamet günü yakınlarınız ve çocuklarınız size fayda vermezler. Çünkü Allah aranızı ayırır. Allah, yaptıklarınızı görendir.

Mümtehine suresi (Al-Mumtahanah) 3 ayeti arapça okunuşu

﴿لَن تَنفَعَكُمْ أَرْحَامُكُمْ وَلَا أَوْلَادُكُمْ ۚ يَوْمَ الْقِيَامَةِ يَفْصِلُ بَيْنَكُمْ ۚ وَاللَّهُ بِمَا تَعْمَلُونَ بَصِيرٌ
[ الممتحنة: 3]

len tenfeaküm erhamüküm vela evladüküm yevmel kiyameh yefsilü beyneküm Vallahü bima tamelune besir

لن تنفعكم أرحامكم ولا أولادكم يوم القيامة يفصل بينكم والله بما تعملون بصير

سورة: الممتحنة - آية: ( 3 )  - جزء: ( 28 )  -  صفحة: ( 549 )


English Türkçe Indonesia
Русский Français فارسی
تفسير انجليزي اعراب

Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler

  1. Sanki göz göre göre ölüme sürükleniyorlarmış gibi, gerçek ortaya çıktıktan sonra bile seninle tartışıyorlardı.
  2. Göklerin ve yerin yaratılmasında, gece ile gündüzün birbiri ardınca gelmesinde, insanlara yararlı şeylerle denizde süzülen
  3. Onlar çıkarılmış olsalar, and olsun ki, onlarla beraber çıkmazlar; savaşa tutuşmuş olsalar, and olsun ki,
  4. Rahman olan Allah Kuran'ı öğretti;
  5. Hutame'nin ne olduğunu sen bilir misin?
  6. Fakat kitabı kendisine solundan verilen kimse: "Kitabım keşke bana verilmeseydi; keşke hesabımın ne olduğunu bilmeseydim;
  7. Allah'ın, hoş bir sözü; kökü sağlam, dalları göğe doğru olan, Rabbinin izniyle her zaman meyve
  8. O gün, zalim kimse ellerini ısırıp: "Keşke Peygamberle beraber bir yol tutsaydım, vay başıma gelene;
  9. Ey inananlar! Evlerinizden başka evlere, izin almadan, seslenip sahiplerine selam vermeden girmeyiniz. Eğer düşünürseniz bu
  10. Bu yüzden Semud milleti zorlu bir sarsıntı ile yok edildi.

türkçe Kuran sureleri :

Bakara suresi Âl-i İmrân Nisâ suresi
Mâide suresi Yûsuf suresi İbrâhîm suresi
Hicr suresi Kehf suresi Meryem suresi
Hac suresi Kasas suresi Ankebût suresi
As-Sajdah Yâsîn suresi Duhân suresi
fetih suresi Hucurât suresi Kâf suresi
Necm suresi Rahmân suresi vakıa suresi
Haşr suresi Mülk suresi Hâkka suresi
İnşikâk suresi Alâ suresi Gâşiye suresi

En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Mümtehine indirin:

Mümtehine Suresi mp3 : Mümtehine suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Mümtehine Suresi Ahmed El Agamy
Ahmed Al Ajmy
Mümtehine Suresi Bandar Balila
Bandar Balila
Mümtehine Suresi Khalid Al Jalil
Khalid Al Jalil
Mümtehine Suresi Saad Al Ghamdi
Saad Al Ghamdi
Mümtehine Suresi Saud Al Shuraim
Saud Al Shuraim
Mümtehine Suresi Abdul Basit Abdul Samad
Abdul Basit
Mümtehine Suresi Abdul Rashid Sufi
Abdul Rashid Sufi
Mümtehine Suresi Abdullah Basfar
Abdullah Basfar
Mümtehine Suresi Abdullah Awwad Al Juhani
Abdullah Al Juhani
Mümtehine Suresi Fares Abbad
Fares Abbad
Mümtehine Suresi Maher Al Muaiqly
Maher Al Muaiqly
Mümtehine Suresi Muhammad Siddiq Al Minshawi
Al Minshawi
Mümtehine Suresi Al Hosary
Al Hosary
Mümtehine Suresi Al-afasi
Mishari Al-afasi
Mümtehine Suresi Yasser Al Dosari
Yasser Al Dosari


Wednesday, December 25, 2024

Bizim için dua et, teşekkürler