Zuhruf suresi 32. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿اَهُمْ يَقْسِمُونَ رَحْمَتَ رَبِّكَۜ نَحْنُ قَسَمْنَا بَيْنَهُمْ مَع۪يشَتَهُمْ فِي الْحَيٰوةِ الدُّنْيَا وَرَفَعْنَا بَعْضَهُمْ فَوْقَ بَعْضٍ دَرَجَاتٍ لِيَتَّخِذَ بَعْضُهُمْ بَعْضًا سُخْرِيًّاۜ وَرَحْمَتُ رَبِّكَ خَيْرٌ مِمَّا يَجْمَعُونَ ﴾ [الزخرف: 32]
ayet arapça & türkçe okunuşuEhum yaksimûne rahmete rabbik(e)(c) nahnu kasemnâ beynehum ma’îşetehum fî-lhayâti-ddunyâ(c) ve rafa’nâ ba’dahum fevka ba’din deracâtin liyetteḣiże ba’duhum ba’dan suḣriyyâ(en)(k) ve rahmetu rabbike ḣayrun mimmâ yecme’ûn(e) [Zuhruf: 32]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Rabbinin rahmetini onlar mı taksim edip paylaştırıyorlar? Dünya hayatında onların geçimliklerini aralarında Biz taksim ettik; birbirlerine iş gördürmeleri için kimini kimine derecelerle üstün kıldık; Rabbinin rahmeti, onların biriktirdikleri şeylerden daha iyidir. [Zuhruf: 32]
Zuhruf Suresi 32. ayet tefsiri
Esasen Kur’an, müşriklere göre de şerefli bir kitaptı. Allah’ın gönülleri büyüleyen mûcizevî bir kelamıydı. Açıkça söylemeseler de içlerinde bu kanaat vardı. Zaman zaman da bu kanaatleri su üzerine vuruyordu. İşte burada haber verilen bir hakikat de budur. Çünkü onlar Kur’an’ın indirilmesine değil, Mekke’nin ve Taif’in zengin kodamanları varken, Muhammed ( s.a.s. ) gibi bir fakire indirilmesine, böyle büyük bir şerefin ona layık görülmesine itiraz ediyorlardı. Nitekim Velîd bin Muğîre şöyle demişti:
“ −Kureyş’in büyüğü ve efendisi olan ben, yahut Sakîf’in ulusu Amr b. Umeyr dururken, Kur’ân Muhammed’e mi inecek?!.. ” ( İbn Hişâm, es-Sîre, I, 385 )
Halbuki kulların Hak katındaki kıymeti, ne zenginlikle ne de soylulukladır; ancak Allah’a derin bir saygı, korku ve emirlerine tam bir teslimiyetledir. Kaldı ki, Hz. Muhammed Mustafa ( s.a.s. ) soy yönüyle de onların en şereflisi idi. Sadece ana ve babadan yetim kalmıştı ve zengin de değildi.
Müşriklerin yanılgısı şu noktada düğümlenmektedir. Onlar âhirete inanmayıp bütün hayatı dünyadan, dünya zevk ve eğlencesinden ibaret görüyorlardı. Onlar için en mühim değer ölçüsü para, mal, mülk ve diğer maddi imkânlardı. İnsan bunları ne kadar elde eder, biriktirir, yer, içer, eğlenirse; nefsin o doymaz hazlarını ne kadar teskin ve tatmin edebilirse o kadar avantajlı, o kadar akıllı ve üstündür. İşte bu anlayış, İslâm’ın getirdiği hayat anlayışıyla taban tabana zıttır. Üstelik dünyada rızıkları ve maişetleri; akıl, zeka ve istidatları; maddi ve mânevî tüm nimet ve imkânları taksim eden insanlar değil kesinlikle Allah Teâlâ’dır. Kime ne vereceğini ve ne kadar vereceğini takdir eden sadece O’dur. Bunu yaparken de hiç kimseye danışma ve sorma mecburiyeti de, âdeti de yoktur. Bu hususta Sevgili Peygamberimiz ( s.a.s. ) şöyle buyurmaktadır:
“ Allah nasıl rızıklarınızı aranızda bölüştürdüyse, ahlâkınızı da öylece bölüştürdü; dünyayı sevdiğine ve sevmediğine, dini ise sadece sevdiklerine verdi. Kime Allah din nasip etmişse, onu sevmiş demektir. ” ( Hâkim, el-Müstedrek, II, 85 )
Buna göre Allah Teâlâ’nın, yetim büyümesine ve fakir olmasına rağmen en büyük rahmet eseri olan Kur’an’ı, Hz. Muhammed ( s.a.s. )’e vermesi, bu en yüce şerefi ona bahşetmesi normal karşılanmalıdır. Şüphesiz o büyük rahmete inanmak, bağlanmak, gereğince kulluk yapmak ve ömrü Kur’an hizmetine adamak, insanların yığıp biriktirdikleri dünya malından, mülkünden ve servetinden elbette hayırlıdır. Zira mâna maddeden daima üstündür; âhiret dünyadan daha hayırlıdır. Bu sebeple madde mânaya fedâ edilmelidir. Âhireti kazanmak için dünya imkânları çok iyi değerlendirilmelidir. Çünkü insan dünya için değil esas âhiret için yaratılmıştır.
İslâm’ın, Allah’tan alıkoyan bir nesne olarak dünya karşısında âhirete, madde karşısında mânaya verdiği kıymeti daha iyi kavrayabilmemiz için Rabbimiz, çok çarpıcı bir misal vermektedir:Ömer Çelik Tefsiri
Zuhruf suresi 32 ayeti anlamı - okunuşu
Ne o, Rabbinin rahmetini yoksa onlar mı bölüştürüyorlar (da, dilediklerine peygamberlik veriyor, istediklerini ondan mahrum ediyorlar? Üstelik zenginliklerine ve dünyalık mevkilerine bakarak insanlara üstünlük taslıyorlar.) Oysa dünya hayatında onların geçimliklerini aralarında biz paylaştırıyor ve bir kısmının diğerine iş gördürmesi için akıl, kabiliyet, zenginlik gibi yönlerden kimini kimine derecelerle üstün kılıyoruz! Fakat Rabbinin iman, hidâyet ve peygamberlik rahmeti, onların biriktirmekte oldukları dünyalık şeylerden çok daha hayırlıdır.
Mokhtasar tefsiri
-Ey Resul!- Rabbinin rahmetini onlar mı bölüştürüyorlar, istediklerine veriyor ve istemediklerine de engel oluyorlar? Yoksa Yüce Allah mı? Biz, dünya hayatında onların geçimlerini kendi aralarında taksim ettik. Onlardan kimilerini zengin, kimilerini de fakir kıldık ki bazıları diğerlerinin emrine amade olsunlar. Ahirette Rabbinin rahmeti kulları için bunların biriktirmiş oldukları geçici dünya malından daha hayırlıdır.
Ali Fikri Yavuz
Rabbinin rahmetini onlar mı bölüyorlar? Onların bu dünya hayatındaki geçim rızıklarını aralarında biz böldük. Bir kısmını da derecelerle diğerinin üstüne çıkardık ki, bir kısmı bir kısmını tutub çalıştırsın (işinde kullansın ve kaynaşsınlar). Rabbinin rahmeti ise, kâfirlerin (mal ve mülk olarak dünyada) toplayıb durduklarından daha hayırlıdır
İngilizce - Sahih International
Do they distribute the mercy of your Lord? It is We who have apportioned among them their livelihood in the life of this world and have raised some of them above others in degrees [of rank] that they may make use of one another for service. But the mercy of your Lord is better than whatever they accumulate.
Zuhruf suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Onlar mı Rabbinin rahmetini pay edecekler? Biziz geçimlerini, aralarında paylaştıran dünya yaşayışında ve bir kısmı, bir kısmına hizmet etsin diye bazılarını derece bakımından bazılarından üstün halkettik ve Rabbinin rahmeti, onların toplayıp biriktirdiklerinden daha hayırlıdır.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
(Ya Rəsulum!) Məgər sənin Rəbbinin mərhəmətini (peyğəmbərliyini) onlarmı paylaşdırırlar?! Dünyada onların dolanacaqlarını (keçinəcəklərini) öz aralarında Biz bölüşdürdük. Bir-birlərinə iş gördürsünlər deyə, bə’zilərinin dərəcələrini digərlərindən üstün tutduq. Sənin Rəbbinin mərhəməti onların yığdıqlarından (dünya malından) daha yaxşıdır!
Kuran Araştırmaları Vakfı
Rabbinin rahmetini onlar mı paylaştırıyorlar? Dünya hayatında onların geçimliklerini aralarında biz paylaştırdık. Birbirlerine iş gördürmeleri için kimini ötekine derecelerle üstün kıldık. Rabbinin rahmeti onların biriktirdikleri şeylerden daha hayırlıdır.
Zuhruf suresi (Az-Zukhruf) 32 ayeti arapça okunuşu
﴿أَهُمْ يَقْسِمُونَ رَحْمَتَ رَبِّكَ ۚ نَحْنُ قَسَمْنَا بَيْنَهُم مَّعِيشَتَهُمْ فِي الْحَيَاةِ الدُّنْيَا ۚ وَرَفَعْنَا بَعْضَهُمْ فَوْقَ بَعْضٍ دَرَجَاتٍ لِّيَتَّخِذَ بَعْضُهُم بَعْضًا سُخْرِيًّا ۗ وَرَحْمَتُ رَبِّكَ خَيْرٌ مِّمَّا يَجْمَعُونَ﴾
[ الزخرف: 32]
أهم يقسمون رحمة ربك نحن قسمنا بينهم معيشتهم في الحياة الدنيا ورفعنا بعضهم فوق بعض درجات ليتخذ بعضهم بعضا سخريا ورحمة ربك خير مما يجمعون
سورة: الزخرف - آية: ( 32 ) - جزء: ( 25 ) - صفحة: ( 491 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Bu arada Firavun şehirlere, "Doğrusu bunlar bizi öfkelendiren döküntü azınlıklardır; hepimiz tedbirli olmalıyız" diyen münadiler
- Karısı da, boynunda bir ip olduğu halde ona odun taşıyacaktır.
- İnkar eden kimselerin malları ve çocukları, Allah'tan yana, onlara bir fayda vermeyecektir. İşte onlar cehennemliklerdir,
- O halde sakın Allah'ın yanında başka tanrı tutup ona yalvarma, yoksa azap göreceklerden olursun.
- Yoksa Musa'nın ve sözünü yerine getiren İbrahim'in kitablarında olanlar kendisine bildirilmedi mi ki?
- Seni sürüp çıkaran şehirden daha kuvvetli olan nice şehirler yok ettik. Yardım edenleri bulunmadı.
- Musa: "Rabbim! Göğsümü genişlet, işimi kolaylaştır, dilimin düğümünü çöz ki sözümü iyi anlasınlar. Ailemden kardeşim
- İnkar edenler için hazırlanmış ateşten sakının.
- Ey İsrailoğulları! Size verdiğim nimeti ve sizi bir zamanlar alemlere üstün kıldığımı hatırlayın.
- Medyen halkına kardeşleri Şuayb'ı gönderdik. O, "Ey milletim! Allah'a kulluk edin, ahiret gününe umut besleyin.
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Zuhruf indirin:
Zuhruf Suresi mp3 : Zuhruf suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler