Ali İmran suresi 4. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.

  1. Ayet
  2. mp3
  3. Sayfada
Ali İmran suresi 4 ayeti okunuşu - Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Resmi Kur'an-ı Kerim Sayfasıdır , Abdulbaki Gölpınarlı meali, Kuran Araştırmaları Vakfı & ayet nasıl okunur : Ali İmran suresi - Al Imran aya 4 (The Family of Imraan).
  
   

﴿مِنْ قَبْلُ هُدًى لِلنَّاسِ وَاَنْزَلَ الْفُرْقَانَۜ اِنَّ الَّذ۪ينَ كَفَرُوا بِاٰيَاتِ اللّٰهِ لَهُمْ عَذَابٌ شَد۪يدٌۜ وَاللّٰهُ عَز۪يزٌ ذُو انْتِقَامٍ ﴾ [آل عمران: 4]

ayet arapça & türkçe okunuşu

Min kablu huden linnâsi veenzele-lfurkân(e)(k) inne-lleżîne keferû bi-âyâti(A)llâhi lehum ‘ażâbun şedîd(un)(k) va(A)llâhu ‘azîzun żû-ntikâm(in) [Ali İmran: 4]


Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet

Kendisinden önceki Kitapları tasdik eden Hak Kitap'ı sana indirdi. Önceden insanlara yol gösterici olarak Tevrat ve İncil'i de indirmişti. O, doğruyu yanlıştan ayıran Kitap'ı indirdi. Doğrusu Allah'ın ayetlerini inkar edenler için şiddetli azab vardır. Allah güçlüdür, mazlumların öcünü alır. [Ali İmran: 4]


Ali İmran Suresi 4. ayet tefsiri

Allah Teâlâ, Kur’ân-ı Kerîm’i Peygamber Efendimiz’e 23 senelik bir zaman dilimi içerisinde âyet âyet, kısım kısım indirmiştir. Kur’an, gerçeğin ta kendisidir. Onda bulunan bütün müjdeleyici ve korkutucu haberler, geçmiş ümmetlere ait kıssalar ve verdiği tüm bilgiler dosdoğru olduğu gibi, Kur’an aynı zamanda hakkın ve haklının yanında yer alıp, devamlı hakkı müdâfa ve tavsiye etmektedir. Bir bakıma Kur’an, bir hak ve adâlet kitâbıdır; Allah Teâlâ’nın kulları üzerindeki hakları ile insanların birbirlerine olan haklarını bildirmek üzere inmiştir.

Şunu ifade edelim ki Kur’an, kendinden önce indirilmiş olan Tevrât ve İncîl gibi ilâhî kitapları doğrular. Onların, Allah’tan geldikleri şekil itibariyle gerçek olduklarını haber verir. Kur’an bir yönden o kitapların, ileride büyük bir peygamber geleceğine dair verdikleri bilgilerin gerçekleştiğini bildirmek sûretiyle hem Hz. Muhammed ( s.a.s. )’in peygamberliğini hem de onun şahsında önceki peygamberlerin peygamberliğini de doğrulamış olmaktadır. Böylece Allah’ın bütün kitapları ve peygamberleri arasında, birbirlerini tasdîk itibariyle karşılıklı bir dayanışma ve işbirliği olduğu görülür.

Diğer taraftan Kur’an, önceki kitaplarda yer alan iman esasları, Allah’ın birliğine davet, adâlet ve iyiliği emir, peygamberlerin ve önceki ümmetlerin kıssaları, asırların ve nesillerin değişmesiyle asla değişmeyecek olan sâbit hükümler gibi temel esasları daha da güçlendirerek ve genişleterek yeni baştan yürürlüğe koymuştur. Zaman, mekân ve sorumlu milletlerin özelliklerine uygun düşecek, maslahatları açısından işlerine yarayacak bütün dinî hükümleri yeniden tanzim edip düzeltmiştir. Bu şekilde her zaman ve mekânda bütün toplumların hayatında geçerliliği olan şumüllü bir din tâliminde bulunmuştur. Böylece Kur’an, öncekinden sonrakine bütün ilâhî kitapları onayından geçirip süzmek sûretiyle hepsinin doğru kâidelerini bizzat kendi uhdesine almış bulunduğundan, önceki kitaplardan ve şerîatlardan hiçbirinin, Kur’ân’ın şehâdeti olmaksızın gerçek oldukları söylenemez. Daha açık bir ifadeyle önceki peygamberlere verilen ilâhî fermanların tasdik makâmı son Peygamber Hz. Muhammed ( s.a.s. ) ve o fermanların geçerliliğinin devam edip etmediğini belirleyen ölçü de Kur’ân-ı Kerîm’dir. ( Elmalılı, Hak Dini, II, 1021 )

4. âyette yer alan اَلْفُرْقَانُ ( furkân ) kelimesi sözlükte “ doğruyla eğriyi, hakla bâtılı, helâlle haramı birbirinden ayıran ” anlamına gelir. Bu mânasıyla o, indirilen bütün ilâhî kitapların, özellikle burada isimleri zikredilen Kur’an, Tevrât ve İncîl’in ayrılmaz birer vasfını teşkil eder. Çünkü bunlar, hakla bâtılın ne olduğunu açıkça haber vererek insanları doğru yola sevkeden nur kaynaklarıdır. Bununla birlikte “ furkân ”ın, kitaba ilâve olarak peygamberlere verilen ve onların doğruluğunu kanıtlayan “ mûcizeler ” olması da mümkündür. Zira ancak mûcizeler sayesinde, dâvasında doğru olanla olmayanlar birbirinden ayrılabilir. Gerçek ortaya çıktıktan sora dileyen iman, dileyen ise inkâr edebilir. Fakat Allah’ın ister naklî ister aklî olsun âyetlerini inkâr edenlere âhirette çok şiddetli bir azap vardır. Özellikle Allah Teâlâ’nın birliğine, münezzehliğine uygun olmayan söz ve davranışta veya Peygamberlerin şânına lâyık olmayan isnatlarda bulunanların can yakıcı bir azaba uğrayacakları şüphesizdir. Çünkü Allah, asla karşı gelinmez ve mağlup edilmez bir kudret sahibidir. İstediği takdirde intikamını alır, işlenen cürümlere cezasını verir: 


Ömer Çelik Tefsiri
Ali İmran suresi Diyanet

Ali İmran'den 4 Ayeti'ni dinle


Ali İmran suresi 4 ayeti anlamı - okunuşu

Daha önce bu kitapları insanlara doğru yolu göstermek için, toptan indiren O’dur. Böylece O, hakla bâtılı ayıran bütün delilleri indirmiştir. Allah’ın âyetlerini inkâr edenler yok mu, onlar için şiddetli bir azap vardır. Allah, kudreti dâimâ üstün gelen ve haksızlardan inti­ka­mını alandır.


Mokhtasar tefsiri

Ey Peygamber! Haberlerinin doğru, hükümlerinin adaletli olduğu ve önceki ilahi kitaplara da uygun olan Kur`an`ı sana indiren O`dur. Bu kitapların arasında bir çelişki yoktur. O, Kur`an`ı sana indirmeden önce Tevrat`ı, Musa, İncil`i de İsa -aleyhimesselam-`a indirendir. Bu ilahi kitapların hepsi insanların din ve dünyalarının iyi olması hususunda hidayet ve irşat eder. O; Hak ile batılın, hidayet ile sapıklığın kendisi ile bilindiği Furkan`ı indirdi. Allah`ın sana indirdiği ayetleri inkâr eden kâfirler var ya işte onlar için çetin bir azap vardır. Allah; hiç bir şeyin O`na üstün gelemeyeceği şekilde Aziz`dir. Peygamberlerini yalanlayanlardan ve emrine karşı gelenlerden intikam alandır.


Ali Fikri Yavuz

Allah Tealâ Kur’an’ı, önündeki kitapları da tasdîk edici olarak hak ile sana indirdi. Daha önce de insanlara hidayet için Tevrat’ı ve incîl’i indirmişti. Bir de hakkı bâtıldan ayıran kitaplar indirdi. Allah’ın âyetlerini inkâr edenler (var ya), muhakkak onlara şiddetli bir azab vardır. Allah Aziz’dir, intikam sahibidir


İngilizce - Sahih International


Before, as guidance for the people. And He revealed the Qur'an. Indeed, those who disbelieve in the verses of Allah will have a severe punishment, and Allah is exalted in Might, the Owner of Retribution.

Ali İmran suresi oku

Abdulbaki Gölpınarlı meali


Evvelce, insanlara hidayet olarak, gerçekle batılı ayırt eden kitabı da indirdi. Tanrı ayetlerine inanmayanlardır çetin azap ve Allah öyle üstün bir kudret sahibidir ki aman vermez.


Azerice Bunyadov Memmedeliyev


Daha öncə insanları hidayət etmək üçün. Furqanı da O nazil etdi. Allahın ayələrini inkar edənlər şiddətli əzaba düçar olacaqlar. Allah yenilməz qüvvət, intiqam sahibidir!


Kuran Araştırmaları Vakfı


Daha önce de, insanlara doğru yolu göstermek üzere Furkan'ı indirmiştir. Bilinmeli ki, Allah'ın ayetlerini inkar edenler için şiddetli bir azap vardır. Allah, suçlunun hakkından gelen mutlak güç sahibidir.

Ali İmran suresi (Al Imran) 4 ayeti arapça okunuşu

﴿مِن قَبْلُ هُدًى لِّلنَّاسِ وَأَنزَلَ الْفُرْقَانَ ۗ إِنَّ الَّذِينَ كَفَرُوا بِآيَاتِ اللَّهِ لَهُمْ عَذَابٌ شَدِيدٌ ۗ وَاللَّهُ عَزِيزٌ ذُو انتِقَامٍ
[ آل عمران: 4]

min kablü hüdel linnasi ve enzelel fürkan innellezine keferu biayatil lahi lehüm azabün şedid Vallahü azizün zü ntikam

من قبل هدى للناس وأنـزل الفرقان إن الذين كفروا بآيات الله لهم عذاب شديد والله عزيز ذو انتقام

سورة: آل عمران - آية: ( 4 )  - جزء: ( 3 )  -  صفحة: ( 50 )


English Türkçe Indonesia
Русский Français فارسی
تفسير انجليزي اعراب

Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler

  1. O gün, hiç kimse, Allah'ın azabettiği gibi azabedemez.
  2. Vezirin karısı: "İşte sözünü edip beni yerdiğiniz budur. And olsun ki onun olmak istedim, fakat
  3. Kanınızı dökmeyin, birbirinizi yurdunuzdan sürmeyin diye sizden söz almıştık, sonra bunu böylece kabul etmiştiniz, buna
  4. Onlar inanmışlar, kalbleri Allah'ı anmakla huzura kavuşmuştur. Dikkat edin, kalbler ancak Allah'ı anmakla huzura kavuşur.
  5. "Rabbim! Beni, anamı, babamı, evime inanmış olarak gireni, inanan erkek ve kadınları bağışla; zalimlerin de
  6. Sen içlerinde olup da namazlarını kıldırdığın zaman, bir kısmı seninle beraber namaza dursun ve silahlarını
  7. Onlar dikensiz sedir ağaçları, salkımları sarkmış muz ağaçları, uzamış gölge altında, çağlayarak akan sular kenarlarında;
  8. Rahman'ın katında bir ahd almış olandan başkası asla şefaatte bulunamıyacaktır.
  9. Size melekleri, peygamberleri Rab olarak benimsemenizi emretmesi de yaraşmaz. Siz müslüman olduktan sonra, size inkar
  10. O'nun nüfuzu sadece, O'nu dost edinenler ve Allah'a ortak koşanlar üzerindedir.

türkçe Kuran sureleri :

Bakara suresi Âl-i İmrân Nisâ suresi
Mâide suresi Yûsuf suresi İbrâhîm suresi
Hicr suresi Kehf suresi Meryem suresi
Hac suresi Kasas suresi Ankebût suresi
As-Sajdah Yâsîn suresi Duhân suresi
fetih suresi Hucurât suresi Kâf suresi
Necm suresi Rahmân suresi vakıa suresi
Haşr suresi Mülk suresi Hâkka suresi
İnşikâk suresi Alâ suresi Gâşiye suresi

En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Ali İmran indirin:

Ali İmran Suresi mp3 : Ali İmran suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ali İmran Suresi Ahmed El Agamy
Ahmed Al Ajmy
Ali İmran Suresi Bandar Balila
Bandar Balila
Ali İmran Suresi Khalid Al Jalil
Khalid Al Jalil
Ali İmran Suresi Saad Al Ghamdi
Saad Al Ghamdi
Ali İmran Suresi Saud Al Shuraim
Saud Al Shuraim
Ali İmran Suresi Abdul Basit Abdul Samad
Abdul Basit
Ali İmran Suresi Abdul Rashid Sufi
Abdul Rashid Sufi
Ali İmran Suresi Abdullah Basfar
Abdullah Basfar
Ali İmran Suresi Abdullah Awwad Al Juhani
Abdullah Al Juhani
Ali İmran Suresi Fares Abbad
Fares Abbad
Ali İmran Suresi Maher Al Muaiqly
Maher Al Muaiqly
Ali İmran Suresi Muhammad Siddiq Al Minshawi
Al Minshawi
Ali İmran Suresi Al Hosary
Al Hosary
Ali İmran Suresi Al-afasi
Mishari Al-afasi
Ali İmran Suresi Yasser Al Dosari
Yasser Al Dosari


Wednesday, December 18, 2024

Bizim için dua et, teşekkürler