Bakara suresi 43. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿وَاَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاٰتُوا الزَّكٰوةَ وَارْكَعُوا مَعَ الرَّاكِع۪ينَ ﴾ [البقرة: 43]
ayet arapça & türkçe okunuşuVeakîmu-ssalâte veâtu-zzekâte verke’û me’a-rrâki’în(e) [Bakara: 43]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Namazı kılın, zekatı verin, rüku edenlerle birlikte rüku edin. [Bakara: 43]
Bakara Suresi 43. ayet tefsiri
“ Hak ”, Allah’tan geldiği şekilde Tevrat’ın ve Kur’an’ın verdiği bilgilerdir. “ Bâtıl ” ise, bilinçli bir şekilde bu ilâhî bilgilere aykırı olarak ortaya konulan nefsânî görüşlerdir. Âyet-i kerîme, bunların birbirine karıştırılmasını ve gerçeğin gizli tutulmasını yasaklamaktadır. Bununla birlikte Allah’ın âyetlerinin tefsiri, tercümesi ve açıklanmasında, diğer ilmî hususların incelenip ortaya konmasında tâkip edilmesi gereken en doğru ve güvenilir yolu beyân etmektedir. Buna göre Kur’ân-ı Kerîm’in tercüme ve tefsirini yaparken, Kur’an’ı Kur’an, tercümeyi tercüme, tefsirini de tefsir olarak öğrenmek ve öğretmek farz mesâbesinde mühim bir vazîfedir.
Rivayete göre bir kısım yahudi âlimleri, şahsî fikir ve kanaatlerini kaleme alır, bunları Tevrat’ın aslı ile karıştırır ve birbirinden seçilmez hale getirirlerdi. Böylece doğru ile yanlış birbirine karışır ve doğrunun ne olduğunu tespit etmek güçleşirdi. Bazan de Peygamber Efendimiz’in vasıflarını anlatan âyetleri ve dünyevî çıkarları açısından işlerine gelmeyen bir kısım hususları gizlerlerdi. ( bk. Taberî, Câmi‘u’l-beyân, I, 363-365 ) Nitekim bu hususta bir âyet-i kerîmede şöyle buyrulur:
“ Yazıklar olsun şu kimselere ki, kitabı kendi elleriyle yazarlar, sonra da küçük bir dünya menfaati için: “Bu Allah tarafından gönderilmiştir! ” derler. Yazıklar olsun elleriyle yazdıkları yüzünden onlara, yazıklar olsun kazandıkları yüzünden onlara!” ( Bakara 2/79 )
Bilinen gerçeklerin gizlenmesinin uhrevî cezasıyla alakâlı olarak da Resûlullah ( s.a.s. ) şöyle buyurmuşlardır:
“ Bir kimseye bildiği bir konu sorulur da cevap vermezse, kıyamet günü Allah onun ağzına ateşten bir gem vurur. ” ( Ebû Dâvûd, İlim 9/3658; Tirmizî, İlim 3/2649 )
Bile bile hak ile bâtılın karıştırılmaması ve hakkın gizlenmemesi talep edildikten sonra, insanın bu hususta sağlam bir ihlas ve dinî şuura sahip olmasına vesile olacak ibâdetlere devam istenmektedir. Bunların da başında namazın dosdoğru kılınması, mümkün mertebe cemaatle edâ edilmesi ve zekâtın tam olarak verilmesi gelir. Zira bedenî ibâdetlerin en önemlisi namaz, mâlî ibâdetlerin en önemlisi de zekâttır. Âyetteki “ rukû edenlerle beraber siz de rukû edin ” ( Bakara 2/43 ) kısmı, söz konusu namazın İslâm’ın emrettiği namaz olduğunu göstermekte, bununla yahudiler İslâm’a davet edilip, onlardan müslümanlığın şartlarını yerine getirmeleri istenmektedir.
Cenâb-ı Hakk’ın şu suali ise gerek Ehl-i kitap âlimlerini gerekse Allah’ın kelamını okuyup anlayabilen herkesi derinden sarsacak ve içinde bulundukları çelişkili durumun farkına varmalarını sağlayacak bir keyfiyettedir:
Ömer Çelik Tefsiri
Bakara suresi 43 ayeti anlamı - okunuşu
Namazı dosdoğru kılın, zekâtı verin ve rukû edenlerle beraber siz de rukû edin.
Mokhtasar tefsiri
Rukünleri, farzları ve sünnetleri ile birlikte namazı tam bir şekilde eda edin. Allah`ın sizin elinize vermiş olduğu malların zekâtını çıkartıp verin. Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-`in ümmetinden itaat edenlerle birlikte Allah`a itaat edin.
Ali Fikri Yavuz
(Müslümanların namazı gibi) namaz kılın, onlar gibi zekât verin ve rükû eden müminlerle rükû edin (Cemaate devam edin)
İngilizce - Sahih International
And establish prayer and give zakah and bow with those who bow [in worship and obedience].
Bakara suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Namaz kılın, zekat verin, rüku edin rüku edenlerle.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
(Müsəlmanların namazı kimi) namaz qılın, zəkat verin və rüku edənlərlə birlikdə rüku edin!
Kuran Araştırmaları Vakfı
Namazı tam kılın, zekatı hakkıyla verin, rüku edenlerle beraber rüku edin.
Bakara suresi (Al-Baqarah) 43 ayeti arapça okunuşu
﴿وَأَقِيمُوا الصَّلَاةَ وَآتُوا الزَّكَاةَ وَارْكَعُوا مَعَ الرَّاكِعِينَ﴾
[ البقرة: 43]
وأقيموا الصلاة وآتوا الزكاة واركعوا مع الراكعين
سورة: البقرة - آية: ( 43 ) - جزء: ( 1 ) - صفحة: ( 7 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Göklerde olanlar da, yerde olanlar da Allah'ındır. And olsun ki, sizden önce Kitap verilenlere ve
- Ona İshak'ı, Yakub'u bağışladık, her birini doğru yola eriştirdik. Daha önce Nuh'u ve soyundan Davud'u,
- Sana indirdiğimizden şüphede isen, senden önce indirdiğimiz Kitap'ları okuyanlara sor. And olsun ki, sana Rabbinden
- Bu sınırları aşmak isteyenler, işte bunlar aşırı gidenlerdir.
- Eğer yüz çevirirlerse Allah'ın sizin dostunuz olduğunu bilin; O ne güzel dost, ne güzel yardımcıdır!
- Yer düzeltilip, içinde olanları dışarı atarak boşaldığı zaman ve yer Rabbine boyun eğdiği zaman, ki
- Binlerce kişinin memleketlerinden ölüm korkusuyla çıktıklarını görmedin mi? Allah onlara "Ölün" dedi. Sonra onları diriltti.
- De ki: "Namazım, ibadetlerim, hayatım ve ölümüm, alemlerin Rabbi Allah içindir.
- Parlak ışık veren güneşi varettik;
- Öyleyken, sana dini yalan saydırtan nedir?
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Bakara indirin:
Bakara Suresi mp3 : Bakara suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler