Cuma suresi 8. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿قُلْ اِنَّ الْمَوْتَ الَّذ۪ي تَفِرُّونَ مِنْهُ فَاِنَّهُ مُلَاق۪يكُمْ ثُمَّ تُرَدُّونَ اِلٰى عَالِمِ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ فَيُنَبِّئُكُمْ بِمَا كُنْتُمْ تَعْمَلُونَ۟ ﴾ [الجمعة: 8]
ayet arapça & türkçe okunuşuKul inne-lmevte-lleżî tefirrûne minhu fe-innehu mulâkîkum śümme turaddûne ilâ ‘âlimi-lġaybi ve-şşehâdeti feyunebbi-ukum bimâ kuntum ta’melûn(e)(a) [Cuma: 8]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
De ki: "Doğrusu kendisinden kaçtığınız ölüm mutlaka karşınıza çıkacaktır; sonra; görüleni de görülmeyeni de bilen Allah'a döndürüleceksiniz, O size işlediklerinizi haber verecektir." [Cuma: 8]
Cuma Suresi 8. ayet tefsiri
Yahudiler kendilerini Allah’ın oğulları ve O’nu çok seveni dostları olduklarını iddia ediyorlardı. ( bk. Mâide 5/18 ) Allah Teâlâ, “ samimi iseniz ölümü temenni edin ” buyruğuyla onların bu iddialarını yalanladı. Onlar öyle zulümler işlemiş, öyle haksızlıklar yapmışlardır ki, ölüp de onların cezasıyla karşılaşmak istemezler. Yine onlar, kendilerinin kitap ehli olduklarını, Arapların ise kitabı olmadığını, dolayısıyla onlardan üstün bir konumda bulunduklarını iddia ediyorlardı. Allah Teâlâ onları 5. âyette kitap taşıyan merkeplere benzetmek suretiyle bu övünmelerini reddetti.
Yahudilerin ölümü asla temenni etmeyecekleri konusuna Bakara sûresinde şöyle yer verilmişti:
“ Rasûlüm, onlara şöyle de: «Eğer âhiret yurdunun saadeti, başkalarına değil de Allah yanında sadece size ait ise ve siz de bu inancınızda samimi iseniz, haydi ölümü isteyin de görelim!» Fakat onlar, daha önce işledikleri günahlar yüzünden hiç bir zaman ölümü isteyemezler. Allah, o zâlimleri çok iyi bilir. Elbette sen onları, insanların yaşamaya en düşkünü olarak bulursun. Hatta onlardaki hırs müşriklerde bile yoktur. Her biri bin yıl yaşamak ister. Oysa ömrünün uzatılması onu azaptan uzaklaştıracak değildir. Çünkü Allah onların bütün yaptıklarını görmektedir. ” ( Bakara 2/94-96 )
Demek ki, dünyayı ve yaşamayı, binlerce yıl yaşasa yine de doymayacak şekilde seven, dünyevî hazları uğruna hiçbir zulüm ve haksızlıktan çekinmeyen kimselerin, her ne kadar dilleriyle Allah dostluğundan dem vursalar da, gerçekten O’na vuslat için ölümü temenni etmeleri elbette zordur. Gönlün ölümü temenni etmesi, ancak ilâhî vuslat arzusunun orada karar kılması, maddenin değerinin sıfırlanıp mânanın yüksek değer kazanmasıyla mümkündür. Resûlullah ( s.a.s. )’in hali buna ne güzel misaldir. O ( s.a.s. ), vefatı esnâsında “ er-Rafîka’l-A’lâ, er-Rafîka’l-A’lâ… ” diyerek ruhunu teslim etmiş, en sevdiği Rabbine kavuşmuştu. Sahâbe-i kirâmda ve hak dostlarında da bu hallerin tecelli ettiği görülür. Bu gerçek, canı Allah’a adamanın dostluk imtihanında çok mühim bir yer tuttuğunu göstermektedir. Akla uygun olan da canı sahibine seve seve vermeye hazır olmaktır. Çünkü ne kadar kaçılsa da eninde sonunda ölüm, herkesi kesinlikle yakalayacak, ruhunu bedeninden ayırıp Rabbin huzuruna götürecektir. Gizli ve açık her şeyi bilen Allah, onu hesaba çekecek, bütün yaptıklarını bir bir haber verecek ve amellerinin karşılığını ceza veya mükâfat olarak ödeyecektir.
Selmân-ı Fârisî ( r.a. ), hâli şöyle olan insanlara şaştığını ifade eder:
Dünyaya hırsla sarılır, ama ölüm onu arayıp duruyor.
Allah’ı ve âhireti unutmuş; ama o unutulmuş değil.
Güler; ama bilmez ki, Rabbi ondan râzı mı değil mi.” ( Velîler Ansiklopedisi, I, 72-73 )
Davûd-i Tâî, Süfyân-ı Sevrî’ye şöyle nasihat eder:
“ Soğuk su içiyorsun, en güzel ve en tatlı yemekleri yiyorsun, yürürken de gölgelerde yürüyorsun. Durumun bu iken ölümü nasıl seveceksin. Yüce Allah’a nasıl varacaksın. ”
Bunu dinleyen Süfyân içli içli ağlamaya başladı. ( el-Hadâiku’l-Verdiyye, s. 362 )
O halde ey mü’minler, dünyanın fânî ve ölümün gerçek olduğunu kesinlikle unutmayıp bütün gücünüzle Allah’a kulluğa ve O’nu zikre sarılın:Ömer Çelik Tefsiri
Cuma suresi 8 ayeti anlamı - okunuşu
De ki: “Kendisinden kaçıp durduğunuz ölüm var ya, sonunda o, mutlaka gelip sizi bulacaktır. Sonra duyuların ötesinde olan şeyleri de, duyular sahasına giren her şeyi de çok iyi bilen Allah’ın huzuruna çıkarılacaksınız; O da size yaptıklarınızı tek tek haber verecektir.”
Mokhtasar tefsiri
-Ey Peygamber!- O Yahudilere de ki: "Sizin kendisinden kaçtığınız ölüm, er ya da geç kaçınılmaz bir şekilde sizi bulacaktır. Sonra da görüleni ve görülmeyeni/gaybı bilen Yüce Allah`a kıyamet günü döndürüleceksiniz. Görülenden ve görülmeyenden hiçbir şey O`na gizli kalmaz. O, size bütün yaptıklarınızı haber verecek ve yaptıklarınıza göre size karşılık verecektir."
Ali Fikri Yavuz
(Ey Rasûlüm, onlara) de ki: “-Haberiniz olsun, o kaçıp durduğunuz ölüm, muhakkak gelib size kavuşacaktır. Sonra hem gizliyi, hem aşikârı bilen Allah’a döndürüleceksiniz de, O, size neler yaptığınızı haber verecektir; (buna göre sizi cezalandıracaktır)
İngilizce - Sahih International
Say, "Indeed, the death from which you flee - indeed, it will meet you. Then you will be returned to the Knower of the unseen and the witnessed, and He will inform you about what you used to do."
Cuma suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
De ki: Gerçekten de ondan kaçıp durduğunuz ölüm yok mu; hiç şüphe yok ki size ulaşacaktır o da sonra gizliyi de, görüneni de bilen mabudun tapısına götürüleceksiniz, derken size, bütün yaptıklarınızı haber verecek.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
(Ya Peyğəmbər!) De: “(Qorxub) qaçdığınız ölüm sizi mütləq yaxalayacaqdır. Sonra siz gizlini də, aşkarı da bilənin (Allahın) hüzuruna qaytarılacaqsınız. O da sizə (dünyada) nələr etdiyinizi (bir-bir) xəbər verəcəkdir!
Kuran Araştırmaları Vakfı
De ki: Sizin kendisinden kaçtığınız ölüm, muhakkak sizi bulacaktır. Sonra da görüleni ve görülmeyeni bilen Allah'a döndürüleceksiniz de O size bütün yaptıklarınızı haber verecektir.
Cuma suresi (Al-Jumuah) 8 ayeti arapça okunuşu
﴿قُلْ إِنَّ الْمَوْتَ الَّذِي تَفِرُّونَ مِنْهُ فَإِنَّهُ مُلَاقِيكُمْ ۖ ثُمَّ تُرَدُّونَ إِلَىٰ عَالِمِ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ فَيُنَبِّئُكُم بِمَا كُنتُمْ تَعْمَلُونَ﴾
[ الجمعة: 8]
قل إن الموت الذي تفرون منه فإنه ملاقيكم ثم تردون إلى عالم الغيب والشهادة فينبئكم بما كنتم تعملون
سورة: الجمعة - آية: ( 8 ) - جزء: ( 28 ) - صفحة: ( 553 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Ey İnananlar! Allah'a ve ahiret gününe inanmayıp, insanlara gösteriş için malını sarfeden kimse gibi, sadakalarınızı
- Böylece onu bağışlamıştık. Katımızda onun yakınlığı ve güzel bir geleceği vardır.
- "Ve Müslümanların ilki olmakla emrolundum."
- Allah'ın doğru yola sevkettiği kimse doğru yolda olur. Saptırdığı kimseler ise, işte onlar mahvolanlardır.
- And olsun ki, onlara kendilerini kimin yarattığını sorsan: "Allah" derler. Öyleyken nasıl da aldatılıp döndürülüyorlar?
- Allah'ın kendisine Kitap'ı, hükmü, peygamberliği verdiği insanoğluna: "Allah'ı bırakıp bana kulluk edin" demek yaraşmaz, fakat:
- Kitap'ı ve peygamberlerimize gönderdiklerimizi yalanlayanlar elbette bileceklerdir.
- Doğrusu yaratan ve bilen ancak Rabbindir.
- Musa'ya otuz gece vade verip sonra buna on gece daha kattık; böylece Rabbinin tayin ettiği
- Yerde olanların hepsini; sizin için yaratan O'dur. Sonra, göğe doğru yönelerek yedi gök olarak onları
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Cuma indirin:
Cuma Suresi mp3 : Cuma suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler