Nisa suresi 94. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.

  1. Ayet
  2. mp3
  3. Sayfada
Nisa suresi 94 ayeti okunuşu - Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Resmi Kur'an-ı Kerim Sayfasıdır , Abdulbaki Gölpınarlı meali, Kuran Araştırmaları Vakfı & ayet nasıl okunur : Nisa suresi - An-Nisa aya 94 (The Women).
  
   

﴿يَٓا اَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُٓوا اِذَا ضَرَبْتُمْ ف۪ي سَب۪يلِ اللّٰهِ فَتَبَيَّنُوا وَلَا تَقُولُوا لِمَنْ اَلْقٰٓى اِلَيْكُمُ السَّلَامَ لَسْتَ مُؤْمِنًاۚ تَبْتَغُونَ عَرَضَ الْحَيٰوةِ الدُّنْيَاۘ فَعِنْدَ اللّٰهِ مَغَانِمُ كَث۪يرَةٌۜ كَذٰلِكَ كُنْتُمْ مِنْ قَبْلُ فَمَنَّ اللّٰهُ عَلَيْكُمْ فَتَبَيَّنُواۜ اِنَّ اللّٰهَ كَانَ بِمَا تَعْمَلُونَ خَب۪يرًا ﴾ [النساء: 94]

ayet arapça & türkçe okunuşu

Yâ eyyuhâ-lleżîne âmenû iżâ darabtum fî sebîli(A)llâhi fetebeyyenû velâ tekûlû limen elkâ ileykumu-sselâme leste mu/minen tebteġûne ‘arada-lhayâti-ddunyâ fe’inda(A)llâhi meġânimu keśîra(tun)(c) keżâlike kuntum min kablu femenna(A)llâhu ‘aleykum fetebeyyenû(c) inna(A)llâhe kâne bimâ ta’melûne ḣabîrâ(n) [Nisa: 94]


Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet

Ey İnananlar! Allah yolunda yürüdüğünüz vakit, her şeyi iyice anlayın. Size, müslüman olduğunu bildirene, dünya hayatının geçici menfaatine göz dikerek: "Sen mümin değilsin" demeyin. Allah katında birçok ganimetler vardır. Evvelce siz de öyleydiniz. Allah size iyilikte bulundu, iyice araştırıp anlayın, Allah işlediklerinizden şüphesiz haberdardır. [Nisa: 94]


Nisa Suresi 94. ayet tefsiri

Bu âyetin iniş sebebi olan hâdiseyi, aynı zamanda olayın kahramanı olan Üsâme b. Zeyd şöyle nakletmektedir:

Resûlullah ( s.a.s. ), bizi Cüheyne kabilesinin Huraka kolu üzerine göndermişti. Sabahleyin onlar sularının başındayken üzerlerine hücum ettik. Ben ve ensardan bir kişi onlardan bir adama ulaştık. Üzerine yürüyünce, adam: لَا إِلٰهَ إِلَّا اللّٰهُ ( lâ ilâhe illallah ) “ Allah’tan başka ilâh yoktur ” dedi. Bunun üzerine ensardan olan arkadaşım hücumdan vazgeçti; bense mızrağımı adama sapladım ve onu öldürdüm. Medine’ye döndüğümüzde bu olay Peygamber ( s.a.s. )’in kulağına gitti ve bana:

“ – Ey Üsâme! Lâ ilâhe illallah dedikten sonra adamı öldürdün ha? ” buyurdu. Ben :

“ – Yâ Rasûlallah! O, bu sözü sadece canını kurtarmak için söyledi ” dedim. Peygamber Efendimiz tekrar :

“ – Lâ ilâhe illallah dedikten sonra adamı öldürdün ha? ” diye yine sordu ve bu sözü o kadar çok tekrarladı ki, ben, daha önce müslüman olmamış olmayı bile temenni ettim. ( Buhârî, Diyât 2; Müslim, İman l58-159 )

Müslim, İman 158’de, Efendimiz’in Üsâme’ye: “ Kalbini mi yardın ki, bu sebeple söyleyip söylemediğini bilesin? ” buyurduğu da rivayet edilmektedir.

Peygamber Efendimiz bu olaya son derece üzüldü ve bunun üzerine sözkonusu âyet-i kerîme indi.

Ayetin iniş sebebiyle alakalı bir diğer rivayet de şöyledir:

İbn Abbas ( r.a. )’nın anlattığına göre, müslümanlardan bir grup, be­raberinde birkaç koyun bulunan bir adama arkadan yetiştiler. O da “ es-Selâmu aleykûm ” dediği halde onu öldürdüler ve beraberindeki ko­yunlarını aldılar. Bunun üzerine yüce Allah: Dünya hayatının geçici menfaatlerini arzulayarak ” ( Nisâ 4/94 ) buyruğuna kadar bu âyet-i kerîmeyi indirdi. Dünya hayatının menfaati ise, orada sözü geçen birkaç koyundu. ( Buhârî, Tefsir 4/17; Müslim, Tefsir 22 )

İslâm’da cihadın gâyesi ne toprak işgal etmek, ne ganimet elde etmek ne de şu veya bu sebeple insan hayatına son vermektir. İslâm cihadı, insanla Rabbi arasındaki engelleri kaldırmak ve onu Allah’a teslim olmuş bir kul haline getirebilmek için farz kılmıştır. Bu teslimiyetin mânası da herkesi müslüman yapmak değil, hidâyetten nasibi olanlara onun yolunu aralamak, bunun dışında kalanları da İslâm’ın hâkimiyetine boyun eğdirmektir. Aslında müslümanlar, herkesin hidâyete erişmesini arzu ederler. Çünkü bu durum, elbette hidâyete eren insanın dünya ve âhirette faydasına olacak ve ebedi mutluluğa ermesini sağlayacaktır. Fakat bunu güç kullanarak silah zoruyla kabul ettirmek doğru değildir. Güç, insanları zorla müslüman yapmak için değil, onlara İslâm’ın hâkimiyetini kabul ettirmek için kullanılmalıdır. Çünkü silahlı cihad, İslâmî tebliğin en son merhalesidir. Ayrıca âyetin iniş sebebiyle ilgili nakledilen rivayette Peygamber Efendimiz’in, “ Kalbini mi yardın? ” ikazı, müslümanlara düşen vazifenin, zâhire göre hüküm vermek olduğunu bildirmektedir. Zira kalpten geçeni bilmeye Allah’tan başka hiç kimsenin gücü yetmeyecektir.

Âyetin “ Daha önceleri siz de onlar gibiydiniz; Allah size iman nimetini lûtfetti. O halde iyice araştırın da bir yanlışlık yapmayın! ” ( Nisâ 4/94 ) kısmı, müminleri, kendi geçmişlerini ve İslâm’a henüz yeni girip ısınırken yaşadıkları hâlet-i ruhiyelerini tefekküre yönlendirmektedir. O zaman ki hallerini ve psikolojilerini düşündükleri zaman, kendilerine “ selâm verenleri, müslüman oldum diyenleri, kelime-i tevhidi söyleyenleri... ” bu beyânlarında samimi kabul edecek, bunun tabii ve mâkul bir durum olduğunu daha rahat anlayacaklardır. Çünkü müslüman olduğu halde henüz hicret etme imkânı bulamamış, müminlerle tanışa­mamış, kabilesi içinde imanını gizleyerek yaşama durumunda kalmış olanlar hep böyle yapmışlar, müslüman olanlarla ilk karşılaştıklarında ya selâm vererek veya kelime-i tevhidi söyleyerek durumlarını anlatmaya çalışmışlardır. Diğer taraftan bir kimsenin imana gelmesi bazan birden olabildiği halde bazan da peyderpey gerçekleşmek­tedir. Bu bakımdan hidâyette ilk adımın atılması ve kişinin kalbinde iman istikâmetinde ilk defa bir meylin oluşması fevkalâde mühimdir. O halde müslümanların baş­langıçta dikkatli olmaları ve imanı tedâi ettiren en küçük işaretlerle bile yetinmeleri, hem yanlış bir davranışta bulunmalarına mâni olacak hem de insanların hidâyete kavuşmalarını daha da ko­laylaştıracaktır.

Cihad esnasında bir kısım aksaklıkların olması müslümanların azimlerini kırmamalıdır. Bilakis bu aksaklıkları gidererek daha büyük bir azimle Allah yolunda cihada devam etmelidirler. Çünkü: 


Ömer Çelik Tefsiri
Nisa suresi Diyanet

Nisa'den 94 Ayeti'ni dinle


Nisa suresi 94 ayeti anlamı - okunuşu

Ey iman edenler! Allah yolunda cihâd için sefere çıktığınız zaman iyice araştırın, dikkatli olun da size selâm verene, dünya hayatının geçici menfaatlerini arzulayarak: “Sen mü’min değilsin” deyip onu öldürmeye kalkmayın. Unutmayın ki, Allah katında pek çok ganimetler vardır. Daha önceleri siz de onlar gibiydiniz; Allah size iman nimetini lûtfetti. O halde iyice araştırın da bir yanlışlık yapmayın! Şüphesiz Allah, bütün yaptıklarınızdan haberdardır.


Mokhtasar tefsiri

Ey Allah`a iman eden ve resulüne ittiba edenler! Eğer Allah yolunda cihada çıkarsanız savaşacağınız kişiler konusunu iyice araştırıp anlayınız. Sizlere Müslüman olduğuna delalet eden şeyleri gösteren kimselere; "Sen Mümin değilsin! Kendini Müslüman gibi gösterme sebebin canının ve malının korkusudur." demeyin. Ondan elde edilecek ganimet gibi değersiz dünya malını arzulayarak onu öldürmeyin. Oysa Allah’ın katında birçok ganimetler vardır. Onlar dünya malından daha hayırlı ve daha büyüktürler. Sizler de daha önce bunun gibi kendi kavminizden imanınızı gizleyenlerdendiniz. Allah da sizi İslam diniyle nimetlendirdi ve canlarınızı korudu. Öyleyse sizler de iyice araştırıp anlayınız. Şüphesiz amellerinizden hiçbir şey ne kadar az olursa olsun Allah`a gizli kalmaz ve sizlere bu amellerinizin karşılığını verecektir.


Ali Fikri Yavuz

Ey mü’minler! Allah yolunda cihada çıktığınız zaman, mü’mini kâfirden ayırt etmek için iyice araştırın. Size İslâm selâmı veren kimseye, -dünya hayatının geçici nimet ve menfaatına göz dikerek - sen mü’min değilsin, demeyin. Allah katında çok ganimetler var. İslâma ilk önce girdiğiniz zaman siz de öyle idiniz (dilinizle getirdiğiniz şahâdet, kalblerinizde kökleşmemişti) Sonra Allah, size iman ve istikameti lütfetti. Onun için iyice anlayın (öldürmede acele etmeyin). Muhakkak Allah yaptıklarınızdan haberdardır


İngilizce - Sahih International


O you who have believed, when you go forth [to fight] in the cause of Allah, investigate; and do not say to one who gives you [a greeting of] peace "You are not a believer," aspiring for the goods of worldly life; for with Allah are many acquisitions. You [yourselves] were like that before; then Allah conferred His favor upon you, so investigate. Indeed Allah is ever, with what you do, Acquainted.

Nisa suresi oku

Abdulbaki Gölpınarlı meali


Ey inananlar, Allah yolunda savaşa gittiğiniz zaman pek dikkatli ve ihtiyatlı olun ve size selam verene, dünya menfaatini dileyerek sen mümin değilsin demeyin, şüphe yok ki Allah katında çok ganimetler var. Siz de önce böyleydiniz de Allah size lütfetti, o halde dikkat edin, ihtiyatlı olun; hiç şüphe yok ki Allah, bütün yaptıklarınızdan haberdardır.


Azerice Bunyadov Memmedeliyev


Ey iman gətirənlər! Allah yolunda (cihad etmək üçün) səfərə çıxdığınız zaman diqqətli olun! Sizə müsəlman olduğunu bildirən (salam verən) bir kimsəyə dünya həyatının puç mənfəətinə tamahsılanaraq: “Sən mö’min deyilsən!” deməyin! Halbuki çox qənimətlər Allah yanındadır. Siz özünüz də bundan əvvəl onlar kimi idiniz, lakin Allah sizə mərhəmət etdi. Elə isə, siz də (insanları bir-birindən fərqləndirməkdə) diqqətli olun! Şübhəsiz ki, Allah bütün etdiklərinizdən xəbərdardır!


Kuran Araştırmaları Vakfı


Ey iman edenler! Allah yolunda savaşa çıktığınız zaman iyi anlayıp dinleyin. Size selam verene, dünya hayatının geçici menfaatine göz dikerek "Sen mümin değilsin" demeyin. Çünkü Allah'ın nezdinde sayısız ganimetler vardır. Önceden siz de böyle iken Allah size lütfetti; o halde iyi anlayıp dinleyin. Şüphesiz Allah bütün yaptıklarınızdan haberdardır.

Nisa suresi (An-Nisa) 94 ayeti arapça okunuşu

﴿يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا إِذَا ضَرَبْتُمْ فِي سَبِيلِ اللَّهِ فَتَبَيَّنُوا وَلَا تَقُولُوا لِمَنْ أَلْقَىٰ إِلَيْكُمُ السَّلَامَ لَسْتَ مُؤْمِنًا تَبْتَغُونَ عَرَضَ الْحَيَاةِ الدُّنْيَا فَعِندَ اللَّهِ مَغَانِمُ كَثِيرَةٌ ۚ كَذَٰلِكَ كُنتُم مِّن قَبْلُ فَمَنَّ اللَّهُ عَلَيْكُمْ فَتَبَيَّنُوا ۚ إِنَّ اللَّهَ كَانَ بِمَا تَعْمَلُونَ خَبِيرًا
[ النساء: 94]

ya eyyühel lezine amenu iza darabtüm fi sebilil lahi fetebeyyenu vela tekulu limen elka ileykümüs selame leste mü'mina tebtegune aradal hayatid dünya feindel lahi meganimü kesirah kezalike küntüm min kablü femennel lahü aleyküm fetebeyyenu innel lahe kane bima tamelune habira

ياأيها الذين آمنوا إذا ضربتم في سبيل الله فتبينوا ولا تقولوا لمن ألقى إليكم السلام لست مؤمنا تبتغون عرض الحياة الدنيا فعند الله مغانم كثيرة كذلك كنتم من قبل فمن الله عليكم فتبينوا إن الله كان بما تعملون خبيرا

سورة: النساء - آية: ( 94 )  - جزء: ( 5 )  -  صفحة: ( 93 )


English Türkçe Indonesia
Русский Français فارسی
تفسير انجليزي اعراب

Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler

  1. Sana vahyedilene uy; Allah hükmünü verene kadar sabret. O, hüküm verenlerin en iyisidir.
  2. Ey İnananlar! Allah'ın nişanelerine, hürmet edilen aya, hediye olan kurbanlığa, gerdanlıklar takılan hayvanlara, Rab'lerinden bol
  3. İnanan kullarıma söyle, namazı kılsınlar; alışveriş ve dostluğun olmayacağı günün gelmesinden önce, kendilerine verdiğimiz rızıktan
  4. Babalarınızın evlendikleri kadınlarla evlenmeyin, geçmişte olanlar artık geçmiştir çünkü bu bir fuhuş ve igrenç bir
  5. "Bu kitabımız gerçekten sizin aleyhinize konuşur. Biz yaptıklarınızı şüphesiz bir bir kaydediyorduk."
  6. Dünya nimetini kim isterse, bilsin ki, dünyanın ve ahiretin nimeti Allah'ın katındadır. Allah işitir ve
  7. Gökleri ve yeri gerektiği gibi yaratmıştır. Size şekil vermiş ve şeklinizi güzel yapmıştır. Dönüş O'nadır.
  8. Sura bir üfürüş üfürüldüğü, yer ve dağlar kaldırılıp bir vuruşla birbirine çarpıldığı zaman, işte o
  9. Sana yetimleri sorarlar, de ki: "Onların işlerini düzeltmek hayırlıdır". Eğer onlarla bir arada yaşarsanız, artık
  10. Siz vadiye en yakın ve onlar da en uzak yamaçta idiler; kervanın süvarileri sizden daha

türkçe Kuran sureleri :

Bakara suresi Âl-i İmrân Nisâ suresi
Mâide suresi Yûsuf suresi İbrâhîm suresi
Hicr suresi Kehf suresi Meryem suresi
Hac suresi Kasas suresi Ankebût suresi
As-Sajdah Yâsîn suresi Duhân suresi
fetih suresi Hucurât suresi Kâf suresi
Necm suresi Rahmân suresi vakıa suresi
Haşr suresi Mülk suresi Hâkka suresi
İnşikâk suresi Alâ suresi Gâşiye suresi

En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Nisa indirin:

Nisa Suresi mp3 : Nisa suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Nisa Suresi Ahmed El Agamy
Ahmed Al Ajmy
Nisa Suresi Bandar Balila
Bandar Balila
Nisa Suresi Khalid Al Jalil
Khalid Al Jalil
Nisa Suresi Saad Al Ghamdi
Saad Al Ghamdi
Nisa Suresi Saud Al Shuraim
Saud Al Shuraim
Nisa Suresi Abdul Basit Abdul Samad
Abdul Basit
Nisa Suresi Abdul Rashid Sufi
Abdul Rashid Sufi
Nisa Suresi Abdullah Basfar
Abdullah Basfar
Nisa Suresi Abdullah Awwad Al Juhani
Abdullah Al Juhani
Nisa Suresi Fares Abbad
Fares Abbad
Nisa Suresi Maher Al Muaiqly
Maher Al Muaiqly
Nisa Suresi Muhammad Siddiq Al Minshawi
Al Minshawi
Nisa Suresi Al Hosary
Al Hosary
Nisa Suresi Al-afasi
Mishari Al-afasi
Nisa Suresi Yasser Al Dosari
Yasser Al Dosari


Wednesday, December 18, 2024

Bizim için dua et, teşekkürler