Kur'an'ın 478. cüzü

Fussilet suresi 478. sayfa okunuşu ve Meali

  1. 478. sayfa mp3
  2. 478. sayfa png
  3. Okuma sayfa

Kur'an-ı Kerim | Kuran Kerim sayfaları | 478. sayfa türkçe okunuşu ve Meali, ( ) (tamami) arapça Oku ve Diyanet, Dinle ve İndir: Kutsal Kur'an'a dal. Kur'an'ın 478. Sayfa Sayfa Kurani Kerimi Okumak için hazırlanmış bu sayfada.

478. sayfa türkçe okunuşu - arapça oku


Fussilet Suresi

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ

وَقَالُوا لِجُلُودِهِمْ لِمَ شَهِدْتُمْ عَلَيْنَاۜ قَالُٓوا اَنْطَقَنَا اللّٰهُ الَّذ۪ٓي اَنْطَقَ كُلَّ شَيْءٍ وَهُوَ خَلَقَكُمْ اَوَّلَ مَرَّةٍ وَاِلَيْهِ تُرْجَعُونَ (21)
Ve kâlû liculûdihim lime şehidtum ‘aleynâ(s) kâlû entakana(A)llâhu-lleżî entaka kulle şey-in ve huve ḣalekakum evvele merratin ve-ileyhi turce’ûn(e)
وَمَا كُنْتُمْ تَسْتَتِرُونَ اَنْ يَشْهَدَ عَلَيْكُمْ سَمْعُكُمْ وَلَٓا اَبْصَارُكُمْ وَلَا جُلُودُكُمْ وَلٰكِنْ ظَنَنْتُمْ اَنَّ اللّٰهَ لَا يَعْلَمُ كَث۪يرًا مِمَّا تَعْمَلُونَ (22)
Vemâ kuntum testetirûne en yeşhede ‘aleykum sem’ukum velâ ebsârukum velâ culûdukum velâkin zanentum enna(A)llâhe lâ ya’lemu keśîran mimmâ ta’melûn(e)
وَذٰلِكُمْ ظَنُّكُمُ الَّذ۪ي ظَنَنْتُمْ بِرَبِّكُمْ اَرْدٰيكُمْ فَاَصْبَحْتُمْ مِنَ الْخَاسِر۪ينَ (23)
Ve żâlikum zannukumu-lleżî zanentum birabbikum ardâkum feasbahtum mine-lḣâsirîn(e)
فَاِنْ يَصْبِرُوا فَالنَّارُ مَثْوًى لَهُمْۚ وَاِنْ يَسْتَعْتِبُوا فَمَا هُمْ مِنَ الْمُعْتَب۪ينَ (24)
Fe-in yasbirû fe-nnâru meśven lehum(s) ve-in yesta’tibû femâ hum mine-lmu’tebîn(e)
وَقَيَّضْنَا لَهُمْ قُرَنَٓاءَ فَزَيَّنُوا لَهُمْ مَا بَيْنَ اَيْد۪يهِمْ وَمَا خَلْفَهُمْ وَحَقَّ عَلَيْهِمُ الْقَوْلُ ف۪ٓي اُمَمٍ قَدْ خَلَتْ مِنْ قَبْلِهِمْ مِنَ الْجِنِّ وَالْاِنْسِۚ اِنَّهُمْ كَانُوا خَاسِر۪ينَ۟ (25)
Ve kayyadnâ lehum kuranâe fezeyyenû lehum mâ beyne eydîhim vemâ ḣalfehum ve hakka ‘aleyhimu-lkavlu fî umemin kad ḣalet min kablihim mine-lcinni vel-ins(i)(s) innehum kânû ḣâsirîn(e)
وَقَالَ الَّذ۪ينَ كَفَرُوا لَا تَسْمَعُوا لِهٰذَا الْقُرْاٰنِ وَالْغَوْا ف۪يهِ لَعَلَّكُمْ تَغْلِبُونَ (26)
Ve kâle-lleżîne keferû lâ tesme’û lihâżâ-lkur-âni velġav fîhi le’allekum taġlibûn(e)
فَلَنُذ۪يقَنَّ الَّذ۪ينَ كَفَرُوا عَذَابًا شَد۪يدًا وَلَنَجْزِيَنَّهُمْ اَسْوَاَ الَّذ۪ي كَانُوا يَعْمَلُونَ (27)
Felenużîkanne-lleżîne keferû ‘ażâben şedîden velenecziyennehum esvee-lleżî kânû ya’melûn(e)
ذٰلِكَ جَزَٓاءُ اَعْدَٓاءِ اللّٰهِ النَّارُۚ لَهُمْ ف۪يهَا دَارُ الْخُلْدِۜ جَزَٓاءً بِمَا كَانُوا بِاٰيَاتِنَا يَجْحَدُونَ (28)
Żâlike cezâu a’dâ-i(A)llâhi-nnâr(u)(s) lehum fîhâ dâru-lḣuld(i)(s) cezâen bimâ kânû bi-âyâtinâ yechadûn(e)
وَقَالَ الَّذ۪ينَ كَفَرُوا رَبَّنَٓا اَرِنَا الَّذَيْنِ اَضَلَّانَا مِنَ الْجِنِّ وَالْاِنْسِ نَجْعَلْهُمَا تَحْتَ اَقْدَامِنَا لِيَكُونَا مِنَ الْاَسْفَل۪ينَ (29)
Vekâle-lleżîne keferû rabbenâ erinâ-lleżeyni edallânâ mine-lcinni vel-insi nec’alhumâ tahte akdâminâ liyekûnâ mine-l-esfelîn(e)

sayfa 479 arapça Kuran Kerim sayfaları

Sayfa 478 MP3 İndir



Fussilet suresi 478. sayfa Meali - Diyanet


Fussilet Suresi

Bismillahir rahmanir rahim

(21)- Derilerine: "Aleyhimize niçin şahidlik ettiniz?" derler. "Bizi, her şeyi konuşturan Allah konuşturdu. Sizi önce yaratan O'dur ve O'na döndürülüyorsunuz" cevabını verirler.
(22)- Siz, gözleriniz, kulaklarınız ve derilerinizin aleyhinize şahidlik edeceğinden korkarak kötü iş işlemekten çekinmiyordunuz. Hayır; Allah'ın, yaptıklarınızın çoğunu bilmediğini sanıyordunuz.
(23)- İşte Rabbinizi böyle sanmanız sizi mahvetti de hüsrana uğrayanlardan oldunuz.
(24)- İster sabretsinler ister etmesinler, onların durağı ateştir. Hoş tutulmalarını isteseler de artık hoş tutulmazlar.
(25)- Onların yanına bir takım yardakçılar koyarız da geçmişlerini geleceklerini onlara güzel gösterirler. Verilen söz, gerek cinlerden ve gerekse insanlardan, gelip geçmiş ümmetler içinde, onların aleyhine gerçekleşmiştir. Doğrusu onlar hüsranda idiler.
(26)- İnkar edenler: "Bu Kuran'ı dinlemeyin, okunurken gürültü yapın, belki bastırırsınız" dediler.
(27)- İnkar edenlere çetin bir azap tattıracağız. İşledikleri en kötü işlere karşılık onların cezasını vereceğiz.
(28)- İşte böyle; Allah'ın düşmanlarının cezası ateştir. Ayetlerimizi bile bile inkar etmeleri karşılığı orası onların temelli kalacakları yerdir.
(29)- İnkar edenler: "Rabbimiz! Cinlerden ve insanlardan, bizi saptıranları göster, onları ayaklarımızın altına alalım da en altta kalanlardan olsunlar" derler.

Kur'an 478. sayfa türkçe Tefsiri:

Es-Sa'di İbn Kesir El-Kurtubi
İngilizce Endonezce Fransızca
Almanca Hausa İspanyolca

Kur'an Surelerini İndirin ve Dinleyin:

Al-Bakara Aal-i İmran An-Nisa
Al-Ma'ida Yusuf İbrahim
Al-Hicr Al-Kehf Meryem
Al-Hac Al-Kasas Al-Ankabut
As-Secde Ya-Sin Ad-Duhan
Al-Fetih Al-Hucurat Kaf
An-Necm Ar-Rahman Al-Vakıa
Al-Haşr Al-Mülk Al-Hakka
Al-İnşikak Al-A'la Al-Gaşiye

Sunday, November 17, 2024

Bizim için dua et, teşekkürler