Taha suresi 109. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿يَوْمَئِذٍ لَا تَنْفَعُ الشَّفَاعَةُ اِلَّا مَنْ اَذِنَ لَهُ الرَّحْمٰنُ وَرَضِيَ لَهُ قَوْلًا ﴾ [طه: 109]
ayet arapça & türkçe okunuşuYevme-iżin lâ tenfe’u-şşefâ’atu illâ men eżine lehu-rrahmânu veradiye lehu kavlâ(n) [Taha: 109]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
O gün Rahman'ın izin verdiği ve sözünden hoşnut olduğu kimseden başkasının şefaati fayda vermez. [Taha: 109]
Taha Suresi 109. ayet tefsiri
“ Davetçi ”, İsrâfîl ( a.s. )’dır. İkinci kez sûra üflediği zaman herkes başka hiçbir tarafa meyletmeksizin mecbûrî sûrette onun çağrısına uyarlar. Onun çağrısının geldiği yöne doğru koşarlar ve onun bulunduğu yönden başkasına sapmazlar. Bu hususla alakalı âyet-i kerîmelerde şöyle buyrulur:
“ Nidâ edicinin yakın bir yerden sesleneceği güne kulak ver. ” ( Kâf 50/41 )
“ O gün kabirlerinden süratle çıkarlar; sanki belli bir hedefe varmak istercesine koşarlar. ” ( Meâric 70/43 )
Koşarlar ama sessizce, gürültü patırtı yapmadan koşarlar. Zira mahşer yerinde Rahman’ın huzurunda, O’nun azamet ve heybetinden sesler kısılacak, sadece bir fısıltı veya hışırtıdan başka bir şey işitilmeyecek. Bu ses, mahşere doğru sevk edilen kalabalıkların ayak sesleridir. Bunun mahşer halkının dil ve dudaklarını hareket ettirerek kendi aralarında çok alçak sesle fısıldaşmaları mânası da vardır. Nitekim yukarıda geçen 103. âyette, onların dünyada ne kadar kaldıkları konusunda kendi aralarında fısıldaştıkları haber verilmişti.
O gün ancak Rahmân’ın şefaat etmesine izin verdiği ve konuşmasına râzı olduğu kimseler şefaat edebilecek ve ancak onların şefaatleri fayda verecektir. Yine bu şefaat, ancak Allah Teâlâ’nın müsaade buyurduğu kimselere fayda verecektir. Âyetin üslûbundan her iki mâna da anlaşılabilir. Efendimiz ( s.a.s. )’den nakledilen şu rivayet âhiret günü yapılacak şefaatin farklı bir yönünü haber vermektedir:
“ Kıyâmet günü insanlar saf saf olurlar. Derken cehennem ehlinden bir kişi cennet ehlinden birine rastlar ve:
«–Ey filân! Hatırladın mı sen su istemiştin de ben sana bir içimlik su vermiştim?» der, ve bu sûretle şefaat ister. Mü’min de o kimseye şefaat eder.
Cehennemlik olan bir başka kimse, cennetlik olan birinin yanına varır ve ona:
«–Hatırlıyor musun, sana birgün abdest suyu vermiştim?» diyerek şefaat ister. O da hatırlar ve ona şefaat eder.
Yine cehennemlik olanlardan biri, cennetlik birisine:
«–Ey filân! Beni şöyle şöyle bir işe gönderdiğin günü hatırlıyor musun? Ben de o gün senin için gitmiştim» der. Cennetlik olan kimse de ona şefaat eder. ” ( İbn Mâce, Edeb 8 )
Ancak insanların geleceklerini ve geçmişlerini, yaptıklarını ve yapacaklarını yâni her hallerini bilen Cenâb-ı Hak, kime şefaat yetkisi verip vermeyeceğine, şefaatin kimler için faydalı olup olmayacağına karar verecek tek mercidir. İnsanların O’nun ilmini kuşatması ve O’nun işine karışması mümkün değildir. O halde gönüller yalnız Âlemlerin Rabbi olan Allah’a bağlanmalı, bütün dileklerini O’ndan istemeli ve yalnız O’nun rızâsına ermek için çalışmalıdır. Çünkü sonuçta:
Ömer Çelik Tefsiri
Taha suresi 109 ayeti anlamı - okunuşu
O gün hiç kimsenin şefaati fayda vermeyecek; ancak Rahmân’ın izin verdiği ve konuşmasına râzı olduğu kimseninki müstesnâ.
Mokhtasar tefsiri
O azametli günde şefaat eden hiçbir kimsenin şefaati fayda vermez. Ancak Yüce Allah`ın şefaat izni verdiği şefaatçi ve şefaatte sözünden razı olduğu kimse bundan müstesnadır.
Ali Fikri Yavuz
O gün, RAHMAN’ın kendisine izin verdiği ve sözünden hoşnud olduğu kimselerden başkasının şefaatı fayda vermez
İngilizce - Sahih International
That Day, no intercession will benefit except [that of] one to whom the Most Merciful has given permission and has accepted his word.
Taha suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
O gün rahmanın izin verdiği ve sözünden hoşnut olduğu kimseden başka hiçbir fert şefaat de edemez.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
O gün Rəhmanın izin verdiyi və söz danışmağına razı olduğu kəslərdən başqa heç kimin şəfaəti fayda verməz!
Kuran Araştırmaları Vakfı
O gün, Rahman'ın izin verdiği ve sözünden hoşlandığından başkasının şefaati fayda vermez.
Taha suresi (Ta-Ha) 109 ayeti arapça okunuşu
﴿يَوْمَئِذٍ لَّا تَنفَعُ الشَّفَاعَةُ إِلَّا مَنْ أَذِنَ لَهُ الرَّحْمَٰنُ وَرَضِيَ لَهُ قَوْلًا﴾
[ طه: 109]
يومئذ لا تنفع الشفاعة إلا من أذن له الرحمن ورضي له قولا
سورة: طه - آية: ( 109 ) - جزء: ( 16 ) - صفحة: ( 319 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Kendisine böylece yazık ederek bahçesine girerken: "Bu bahçenin batacağını hiç zannetmem. Kıyametin kopacağını da sanmıyorum.
- Onlara, dünya hayatı misalinin tıpkı şöyle olduğunu anlat: Gökten indirdiğimiz su ile yeryüzünde yetişen bitkiler
- Düşman topluluğunun içine dalanlara ki:
- İyi bilin ki, Allah'ın verdiği söz gerçektir, ama çoğu bunu bilmez.
- De ki: "Ey milletim! Durumunuzun gerektirdiğini yapın; doğrusu ben de yapacağım. Kendisini rezil edecek azap
- Bu, önce inanıp sonra inkar etmiş olmalarındandır. Bu yüzden kalbleri mühürlenmiştir; artık anlamazlar.
- Öyleyse Rabbin için namaz kıl, kurban kes.
- Bu, hangi güne bırakılmıştı?
- Vaktaki Allah katından onlara, kendilerinde olanı tasdik eden Kitap geldi ki onlar bundan önceleri, inkar
- Putperestlere sor, kızlar senin Rabbinin de erkekler onların mı?
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Taha indirin:
Taha Suresi mp3 : Taha suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler