Kamer suresi 17. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿وَلَقَدْ يَسَّرْنَا الْقُرْاٰنَ لِلذِّكْرِ فَهَلْ مِنْ مُدَّكِرٍ ﴾ [القمر: 17]
ayet arapça & türkçe okunuşuVe lekad yessernâ-lkur-âne liżżikri fehel min muddekir(in) [Kamer: 17]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
And olsun ki Kuran'ı, öğüt olsun diye kolaylaştırdık; öğüt alan yok mudur? [Kamer: 17]
Kamer Suresi 17. ayet tefsiri
Kur’ân-ı Kerîm’in okumak, anlamak ve ibret almak için kolaylaştırıldığını beyân eden bu âyet-i kerîme, sûrede anlatılan dört kıssanın peşinden dört kez tekrar edilmektedir. اَلتَّيْس۪يرُ ( teysîr ), bir şeyde yüsr meydana getirmek demektir. اَلْيُسْرُ ( yüsr ) ise kolaylık, bir şeyi elde etmede külfetin ve zorluğun ortadan kalkmasıdır. Kur’ân Allah’ın kelamıdır. Onun kolaylaştırılmasından maksat, kelamda söz konusu olabilecek bir kolaylaştırmadır. O da dinleyenin, konuşanın kastettiği mânaları, hiç bir zorluk ve kapalılık olmadan anlaması ve zihnine yerleştirmesidir. ( bk. Duhân 44/58 )
Ancak bu âyet-i kerîme, dört kıssanın peşinden ayrı ayrı tekrar edildiği için onu, bu kıssaların vermek istediği mesajlarla birlikte değerlendirmek daha uygun olur. Buna göre şu izah yapılabilir: “ İnsanlara hakikati anlatmanın bir vasıtası, geçmiş kavimlerin ibret almaları için başlarına gelen kötü âkıbetlerdir. Bir vasıta da, Kur’an’ın insanlara doğru yolu gösteren delil, nasihat ve telkinleridir. Bununla beraber insanlar kolay olan ikinci yolu bırakıp azaba uğrayan kavimlerin takip ettikleri yola uymakta ısrar etmektedirler. Öyle ki, azap gelmeden inanmak istememektedirler. Halbuki bu nasihat ve öğütlerin yapılmasının sebebi, azap gelmeden önce insanlara kurtuluş yolunu göstermek ve kendileri için daha kolay bir yolu seçip azaptan kurtulmalarını sağlamaktır. ”
Bir diğer ibret levhası, Âd kavminin başına gelenlerdir:Ömer Çelik Tefsiri
Kamer suresi 17 ayeti anlamı - okunuşu
Andolsun biz bu Kur’an’ı, iyice anlaşılıp öğüt alınabilmesi için kolaylaştırdık. O halde düşünüp öğüt alacak kimse yok mu?
Mokhtasar tefsiri
Muhakkak ki biz Kur`an`ı, ibret ve öğüt almak için kolaylaştırdık. Onda bulunan ibret ve öğütten ibret alan var mı?
Ali Fikri Yavuz
And olsun ki, biz Kur’an’ı düşünüb öğüd almak için kolaylaştırdık; fakat düşünen mi var
İngilizce - Sahih International
And We have certainly made the Qur'an easy for remembrance, so is there any who will remember?
Kamer suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Ve andolsun öğüt ve ibret için Kur'an'ı kolaylaştırdık, fakat bir ibret alan mı var?
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
And olsun ki, Biz Qur’anı (ondan) ibrət almaq (öyüd-nəsihət qəbul etmək) üçün belə asanlaşdırdıq. Amma heç bir ibrət alan (öyüd-nəsihət qəbul edən) varmı?!
Kuran Araştırmaları Vakfı
Andolsun biz Kur'an'ı öğüt alınsın diye kolaylaştırdık. (Ondan) öğüt alan yok mu?
Kamer suresi (Al-Qamar) 17 ayeti arapça okunuşu
﴿وَلَقَدْ يَسَّرْنَا الْقُرْآنَ لِلذِّكْرِ فَهَلْ مِن مُّدَّكِرٍ﴾
[ القمر: 17]
English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Orada nice bahçeler, pınarlar, ekinler, güzel konaklar, eğlenip durdukları nimetler bırakmışlardı.
- Allah, "İki tanrı edinmeyin, O ancak bir tek Tanrı'dır. Yalnız Ben'den korkun" dedi.
- Hayır; yetime karşı cömert davranmıyorsunuz.
- Sizler ve taptığınız şeyler, cehenneme girecek kimseden başkasını Allah'a karşı azdırıcı değilsiniz.
- Biz o gün onları bırakırız, dalgalar halinde birbirlerine girerler. Sura üflenince hepsini bir araya toplarız.
- Bunun üzerine onu yalanlamışlardı. Allah'ın O'na içten bağlı kulları bir yana, bunların hepsi cehenneme götürüleceklerdi.
- Allah gözlerin hainliğini ve gönüllerin gizlediğini bilir.
- "Ey Adem! Doğrusu bu, senin ve eşinin düşmanıdır. Sakın sizi cennetten çıkarmasın, yoksa bedbaht olursun.
- Her ümmeti diz üstü çökmüş olarak görürsün. Her ümmet kitabına çağrılır. Onlara denir ki: "Bugün,
- Cennet yaklaştırıldığı zaman;
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Kamer indirin:
Kamer Suresi mp3 : Kamer suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler