Saffat suresi 177. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿فَاِذَا نَزَلَ بِسَاحَتِهِمْ فَسَٓاءَ صَبَاحُ الْمُنْذَر۪ينَ ﴾ [الصافات: 177]
ayet arapça & türkçe okunuşuFe-iżâ nezele bisâhatihim fesâe sabâhu-lmunżerîn(e) [Saffat: 177]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
O azap, yurtlarına indiğinde, uyarılan fakat yola gelmeyenlerin sabahı ne kötü olur! [Saffat: 177]
Saffat Suresi 177. ayet tefsiri
Hakla bâtıl arasındaki amansız mücâdele ilk insan ve ilk peygamberden beri devam edegelmiştir. Bu mücâdele, Allah Resûlü ( s.a.s. )’in gelmesiyle daha da şiddetlenmiştir. Mekke döneminin sonu itibariyle hâdiseler hem hicreti hem de bilfiil savaşı gerektirecek istikâmette akmaya başladı. Artık mutlaka sıcak çatışmalar olacak, fikrî mücâdeleden sonra şartların oluşmasıyla silahlar konuşacaktı. Cenâb-ı Hak Peygamberini ve mü’minleri bu konuda hazırlamakta, onları cihada teşvik etmektedir. Gelecekte vuku bulacak ve lehlerine sonuçlanacak büyük hâdiselere dikkatlerini çekmektedir:
Birincisi; gerek fikrî gerek fiilî mücâdelede mü’minler gâlip gelecek, kâfirler mağlup olacaklardır. Nitekim Medine dönemi itibariyle Bedir’de, Hendek’te, Hayber’de, Mekke’nin fethinde bu müjdeler aynıyla tahakkuk etmiştir. Taarruzlar daha çok sabah erken saatlerinde yapıldığı ve düşman o vakitte dağıtılıp perişan edildiği için veya bu vakitte yapılacak taarruzların daha başarılı olacağına işaret için “ Önceden uyarılıp da uyarıya kulak asmayanlar pek kötü bir sabaha uyanırlar! ” ( Saffât 37/177 ) buyrulur. Âdiyât sûresinde “ O hızla sabah erkenden düşmana baskın yapanlara ” ( Âdiyât 100/3 ) âyeti de yine aynı hakikati imâ eder. Bunun mecaz olarak “ uykudan uyanma ” mânasında olması da mümkündür. Yani “ uyarılmış olanların gelen azapla uyanmaları çok kötü olacaktır ” mânasına gelir.
Nitekim Hz. Enes’in, Hayber’in fethiyle ilgili şu rivayeti ne kadar dikkat çekicidir:
“Resûlullah ( s.a.s. ) sabahleyin güneş doğarken Hayber’e geldi. Ben de beraberdim. Hayber halkı, sabahleyin durumdan habersiz işlerine gitmek üzere baltalarıyla, sepetleriyle evlerinden çıktıklarında orduyu görünce
«- İşte Muhammed ve ordusu!» dediler ve kalelerine geri döndüler. Bunun üzerine Peygamber ( s.a.s. ) şöyle buyurdu:
«- Allahu ekber, harap oldu Hayber. Çünkü biz bir kavmin sahasına indik mi o uyarılıp korkutulanların sabahı çok kötü olur.» ( Buhârî, Salât 12; Müslim, Cihad 120-121 )
İkincisi; bu âyetlerde âhiret azabının kastediliyor olması da mümkündür. Zira mahşer sabahı kâfirler için tam bir felâket olacaktır. Mü’minler pek hayırlı neticelerle karşılaşıp sevineceklerken, kâfirler hazin âkıbetlerini görüp kahrolacaklardır.
İslâm’ın geleceğiyle ilgili müjdeler içeren bu bilgilerden sonra sûre, Allah Teâlâ’nın yüceliği ve münezzehliği teyid edilerek tamamlanır:Ömer Çelik Tefsiri
Saffat suresi 177 ayeti anlamı - okunuşu
Fakat bir an önce gelmesini bekledikleri o azap onların yurtlarına indiğinde, önceden uyarılıp da uyarıya kulak asmayanlar pek kötü bir sabaha uyanırlar!
Mokhtasar tefsiri
Zira Allah`ın azabı onların üzerine indiği zaman onların sabahı ne kötü bir sabah olur!
Ali Fikri Yavuz
Fakat civarlarına (ansızın azab) indiği vakit, ne fenadır o kendilerine acı haber verilenlerin sabahı
İngilizce - Sahih International
But when it descends in their territory, then evil is the morning of those who were warned.
Saffat suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Fakat azabımız, yurtlarına gelip çökünce korkutulanlar, ne de kötü bir sabaha kavuşacaklar.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
(O əzab) onlara yetişdikdə (evlərində ikən başlarının üstünü aldıqda) qorxudulanların (lakin yola gəlməyənlərin) sabahı necə də pis olacaq!
Kuran Araştırmaları Vakfı
Azap yurtlarına indiğinde, uyarılanların (fakat yola gelmeyenlerin) sabahı ne kötü olur!
Saffat suresi (As-Saaffat) 177 ayeti arapça okunuşu
﴿فَإِذَا نَزَلَ بِسَاحَتِهِمْ فَسَاءَ صَبَاحُ الْمُنذَرِينَ﴾
[ الصافات: 177]
English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- De ki: "Doğrusu kendisinden kaçtığınız ölüm mutlaka karşınıza çıkacaktır; sonra; görüleni de görülmeyeni de bilen
- Bilmeyenler: "Allah bizimle konuşmalı veya bize bir ayet gelmeli değil miydi?" dediler. Onlardan öncekiler de
- İnsanlara: "Sakın tanrılarınızı bırakmayın, Ved, Suva, Yağus, Yeuk ve Nesr putlarından asla vazgeçmeyin" dediler.
- Aya erişmek güneşe düşmez. Gece de gündüzü geçemez. Her biri bir yörüngede yürürler.
- Öyleyken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?
- Doğrusu, güldüren de ağlatan da O'dur.
- Yeri yaydık, oraya sabit dağlar yerleştirdik, orada her şeyi bir ölçüye göre bitirdik.
- Buyruğumuz gelince oraların altını üstüne getirdik; üzerine Rabbinin katından, işaretli olarak yığın yığın sert taş
- Peygambere indirilen Kuran'ı işittiklerinde, gerçeği öğrenmelerinden gözlerinin yaşla dolarak, "Rabbimiz! İnandık, bizi de şahidlerden yaz.
- Yahudilerin haksızlıklarından, çoklarını Allah yolundan menetmelerinden, yasak edilmişken faiz almaları ve insanların mallarını haksızlıkla yemelerinden
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Saffat indirin:
Saffat Suresi mp3 : Saffat suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler