Ali İmran suresi 183. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.

  1. Ayet
  2. mp3
  3. Sayfada
Ali İmran suresi 183 ayeti okunuşu - Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Resmi Kur'an-ı Kerim Sayfasıdır , Abdulbaki Gölpınarlı meali, Kuran Araştırmaları Vakfı & ayet nasıl okunur : Ali İmran suresi - Al Imran aya 183 (The Family of Imraan).
  
   

﴿اَلَّذ۪ينَ قَالُٓوا اِنَّ اللّٰهَ عَهِدَ اِلَيْنَٓا اَلَّا نُؤْمِنَ لِرَسُولٍ حَتّٰى يَأْتِيَنَا بِقُرْبَانٍ تَأْكُلُهُ النَّارُۜ قُلْ قَدْ جَٓاءَكُمْ رُسُلٌ مِنْ قَبْل۪ي بِالْبَيِّنَاتِ وَبِالَّذ۪ي قُلْتُمْ فَلِمَ قَتَلْتُمُوهُمْ اِنْ كُنْتُمْ صَادِق۪ينَ ﴾ [آل عمران: 183]

ayet arapça & türkçe okunuşu

Elleżîne kâlû inna(A)llâhe ‘ahide ileynâ ellâ nu/mine lirasûlin hattâ ye/tiyenâ bikurbânin te/kuluhu-nnâr(u)(k) kul kad câekum rusulun min kablî bilbeyyinâti vebilleżî kultum felime kateltumûhum in kutum sâdikîn(e) [Ali İmran: 183]


Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet

"Doğrusu, ateşin yiyeceği bir kurban getirmedikçe hiçbir peygambere inanmamak üzere Allah bize ahid verdi" diyenlere sen, de ki: "Benden önce peygamberler size belgeler ve dediğiniz şeyi getirdi. Doğru sözlü iseniz niçin onları öldürdünüz?" [Ali İmran: 183]


Ali İmran Suresi 183. ayet tefsiri

Âyetin de belirttiği şekilde yahudiler bir defâsında Allah’ın kendilerine, gökten inen bir ateşin gelip kurbanını yakmadıkça kimsenin peygamberliğine inanmamayı emrettiğini söylediler. Önceki peygamberler zamanında, gökten bir ateş inerek takdim edilen kurbanları, sadakaları ve ganimetleri yakıp yok ederdi. Bu durum, o ibâdetin kabul edildiğine bir delil olurdu. ( Taberî, Câmi‘u’l-beyân, IV, 262; Zemahşerî, el-Keşşâf, I, 218; Buhârî, Humus 8; Müslim, Cihâd 32 )

Tevrat’ta, ateşin kurbanı yakması, Hz. İlyas’ın peygamberliğinin ispatlanması için gösterilen bir mûcize olarak değerlendirilir. ( I. Krallar, 18, 19 )

Lâkin böyle bir olayın peygamberlerden mûcize olarak istenileceği yönünde herhangi bir emir yoktur. Diğer taraftan, Peygamber Efendimiz’in bundan daha kuvvetli mûcizeleri mevcuttur. Ancak inkârcıların maksadı samîmî bir şekilde mûcize istemek değil, işi yokuşa sürmektir. Nitekim daha önceki peygamberler nice mûcizeler getirmiş, hatta ısrarla istedikleri ateş mûcizesini de göstermişti, lâkin inatçılar yine inanmamışlardı. Hatta böylesine mûcizeler getiren peygamberleri şehîd etmişlerdi. Bu da yahudilerin ve o zihniyetteki kimselerin inanmamak için bahaneler aradığını ve iddialarının doğru olmadığını gösterir.

Peki, Cenâb-ı Hak onların istediği mûcizeyi niçin indirmemiştir? Yüce Rabbimiz câhil insanoğlunun her isteğini hemen yerine getirmez. Zira insan kendisi için iyiliği isterken kötülüğü de ister. Hatta başına taş yağdırılmasını isteyecek kadar câhilleşir. Bir de Cenâb-ı Hak, istenilen mûcizeyi gerçekleştirdikten sonra hâlâ îman etmeyenlerin üzerine büyük bir felâket indirir ve kimseye azâb etmediği şekilde azâb eder. ( Ahmed b. Hanbel, Müsned, I, 242, 258 )

Dolayısıyla burada Allah Teâlâ, istedikleri mûcizeyi gerçekleştirmeyerek onlara merhamet etmiş ve mühlet tanımış olmaktadır. Diğer bir husus da, istedikleri bu mûcizenin indirilmesi, onların âyette bahsedilen yalan iddiâlarını tasdik mânasına gelirdi. Yani her peygamber mutlaka kurban ve ateş mûcizesini getirmek mecbûriyetindeymiş gibi anlaşılırdı. Allah Teâlâ ise yalan bir iddiâyı tasdik etmez. ( Elmalılı, Hak Dini, II, 1243 )

Rasûlüm!


Ömer Çelik Tefsiri
Ali İmran suresi Diyanet

Ali İmran'den 183 Ayeti'ni dinle


Ali İmran suresi 183 ayeti anlamı - okunuşu

Onlar: “Allah, bize, gökten inecek ateşin yakacağı bir kurban getirmedikçe hiçbir peygambere inanmamayı emretti” dediler. De ki: “Benden önce nice peygamberler, size apaçık deliller ve söylediğiniz o mûcizeyi getirmişti. Eğer doğru sözlüyseniz, o peygamberleri niçin öldürdünüz?”


Mokhtasar tefsiri

Onlar yalan ve iftira ile şöyle dediler: "Yüce Allah gönderdiği kitaplarda ve peygamberleri aracılığıyla bir peygambere ait sözün doğruluğunu ancak buna dair bir doğrulayıcı getirmesi halinde iman etmemizi emretmiştir." Bu da Allah`a bir sadaka sunması ve gökten inen ateşin onu yakması ile gerçekleşir. Yüce Allah`ın onlara böyle bir şey emrettiğini ve resullerin doğruluğunun ancak onların söylediği şeylerle bilineceğini ileri sürmeleri Allah adına söyledikleri uydurma yalanlardır. Bundan dolayı yüce Allah Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-`in onlara şöyle demesini emretti: Benden önce size doğruluklarını apaçık delillerle beyan eden nice peygamberler geldi ve dediğiniz gibi gökten inen ateş (Allah`a) yakınlaşmak için sundukları şeyi yaktı. Eğer sözünüzde sadık kimseler iseniz neden onları yalanladınız ve öldürdünüz?


Ali Fikri Yavuz

O Yahûdiler şöyle dediler: “- Gökten mucize olarak gelecek ateşin yiyip tüketeceği bir kurban getirinceye kadar hiç bir Peygambere iman etmememizi Allah bize emretti.” (Rivayet edildiğine göre İsrailoğulları kurban eti yemezler ve kurban ettikleri hayvanın etini çatısız bir eve korlardı. Zamanın peygamberi orada dua yapardı. Halk da dışarda duanın kabulünü beklerdi. Gökten beyaz bir ateş gelip o kurbanı yakardı ve bu onun kabulüne bir alâmet sayılırdı). De ki:”- Size, benden önce bir çok peygamberler apaçık delillerle gelmiş ve o dediğinizi de elbet getirmişti. Ya, sadık kimseler idiyseniz niçin onları öldürdünüz


İngilizce - Sahih International


[They are] those who said, "Indeed, Allah has taken our promise not to believe any messenger until he brings us an offering which fire [from heaven] will consume." Say, "There have already come to you messengers before me with clear proofs and [even] that of which you speak. So why did you kill them, if you should be truthful?"

Ali İmran suresi oku

Abdulbaki Gölpınarlı meali


Kurban ettiğini, bir yıldırım düşüp yakmadıkça inanmayız hiçbir peygambere, bize böyle emretti Allah gerçekten de dediler. De ki: Benden önce apaçık mucizelerle ve söylediğiniz mucizeyle birçok peygamberler gelip geçti, doğruysa sözünüz ne diye öldürdünüz onları?


Azerice Bunyadov Memmedeliyev


“Allah (Tövratda) bizə əmr etmişdir ki, onun yandıracağı (yeyəcəyi) bir qurban gətirməyincə heç bir peyğəmbərə inanmayaq!” – deyənlərə belə cavab ver: “Məndən əvvəl də sizə peyğəmbərlər açıq-aşkar mö’cüzələr və dediklərinizi (dediyiniz qurbanları) gətirmişdilər. Əgər doğru danışırsınızsa, bəs nə üçün onları öldürdünüz?”


Kuran Araştırmaları Vakfı


"Doğrusu Allah bize, (gökten inen) ateşin yiyeceği (yakıp kor edeceği) bir kurban getirmedikçe hiçbir peygambere inanmamamızı emretti" diyenlere şöyle de: Size, benden önce mucizelerle, (özellikle) dediğiniz (mucize) ile nice peygamberler geldi. Eğer doğru insanlar iseniz, ya onları niçin öldürdünüz?

Ali İmran suresi (Al Imran) 183 ayeti arapça okunuşu

﴿الَّذِينَ قَالُوا إِنَّ اللَّهَ عَهِدَ إِلَيْنَا أَلَّا نُؤْمِنَ لِرَسُولٍ حَتَّىٰ يَأْتِيَنَا بِقُرْبَانٍ تَأْكُلُهُ النَّارُ ۗ قُلْ قَدْ جَاءَكُمْ رُسُلٌ مِّن قَبْلِي بِالْبَيِّنَاتِ وَبِالَّذِي قُلْتُمْ فَلِمَ قَتَلْتُمُوهُمْ إِن كُنتُمْ صَادِقِينَ
[ آل عمران: 183]

ellezine kalu innel lahe ahide ileyna ella nü'mine lirasulin hatta ye'tiyena bikurbanin te'külühün nar kul kad caeküm rusülüm min kabli bilbeyyinati vebillezi kultüm felime kateltümuhüm in küntüm sadikin

الذين قالوا إن الله عهد إلينا ألا نؤمن لرسول حتى يأتينا بقربان تأكله النار قل قد جاءكم رسل من قبلي بالبينات وبالذي قلتم فلم قتلتموهم إن كنتم صادقين

سورة: آل عمران - آية: ( 183 )  - جزء: ( 4 )  -  صفحة: ( 74 )


English Türkçe Indonesia
Русский Français فارسی
تفسير انجليزي اعراب

Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler

  1. Kuran, ancak aranızda doğru yola girmeyi dileyene ve alemlere bir öğüttür.
  2. Rahman'a çocuk isnat etmelerinden ötürü neredeyse gökler parçalanacak, yer yarılacak, dağlar göçecekti.
  3. "Şüphesiz Ben Allah'ım, Benden başka tanrı yoktur; Bana kulluk et; Beni anmak için namaz kıl."
  4. Yoksa Allah'tan başka şefaatçiler mi edindiler? De ki: "Onlar bir şeye sahip olmadıkları, akıl da
  5. Sizden, hür mümin kadınlarla evlenmeye güç yetiremiyen kimse, ellerinizdeki mümin cariyelerinizden alsın. Allah sizin imanınızı
  6. Yer düzeltilip, içinde olanları dışarı atarak boşaldığı zaman ve yer Rabbine boyun eğdiği zaman, ki
  7. Herhangi bir şey için, Allah'ın dilemesi dışında: "Ben yarın onu yapacağım" deme. Unuttuğun zaman Rabbini
  8. Sana odaların ötesinden seslenenlerin çoğu akletmeyen kimselerdir.
  9. De ki: "Yaratıkların şerrinden, bastırdığı zaman karanlığın şerrinden, düğümlere nefes eden büyücülerin şerrinden, hased ettiği
  10. Her ümmet için belirli bir süre vardır; vakitleri dolunca ne bir saat gecikebilir ne de

türkçe Kuran sureleri :

Bakara suresi Âl-i İmrân Nisâ suresi
Mâide suresi Yûsuf suresi İbrâhîm suresi
Hicr suresi Kehf suresi Meryem suresi
Hac suresi Kasas suresi Ankebût suresi
As-Sajdah Yâsîn suresi Duhân suresi
fetih suresi Hucurât suresi Kâf suresi
Necm suresi Rahmân suresi vakıa suresi
Haşr suresi Mülk suresi Hâkka suresi
İnşikâk suresi Alâ suresi Gâşiye suresi

En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Ali İmran indirin:

Ali İmran Suresi mp3 : Ali İmran suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ali İmran Suresi Ahmed El Agamy
Ahmed Al Ajmy
Ali İmran Suresi Bandar Balila
Bandar Balila
Ali İmran Suresi Khalid Al Jalil
Khalid Al Jalil
Ali İmran Suresi Saad Al Ghamdi
Saad Al Ghamdi
Ali İmran Suresi Saud Al Shuraim
Saud Al Shuraim
Ali İmran Suresi Abdul Basit Abdul Samad
Abdul Basit
Ali İmran Suresi Abdul Rashid Sufi
Abdul Rashid Sufi
Ali İmran Suresi Abdullah Basfar
Abdullah Basfar
Ali İmran Suresi Abdullah Awwad Al Juhani
Abdullah Al Juhani
Ali İmran Suresi Fares Abbad
Fares Abbad
Ali İmran Suresi Maher Al Muaiqly
Maher Al Muaiqly
Ali İmran Suresi Muhammad Siddiq Al Minshawi
Al Minshawi
Ali İmran Suresi Al Hosary
Al Hosary
Ali İmran Suresi Al-afasi
Mishari Al-afasi
Ali İmran Suresi Yasser Al Dosari
Yasser Al Dosari


Tuesday, July 16, 2024

Bizim için dua et, teşekkürler