Nisa suresi 2. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.

  1. Ayet
  2. mp3
  3. Sayfada
Nisa suresi 2 ayeti okunuşu - Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Resmi Kur'an-ı Kerim Sayfasıdır , Abdulbaki Gölpınarlı meali, Kuran Araştırmaları Vakfı & ayet nasıl okunur : Nisa suresi - An-Nisa aya 2 (The Women).
  
   

﴿وَاٰتُوا الْيَتَامٰٓى اَمْوَالَهُمْ وَلَا تَتَبَدَّلُوا الْخَب۪يثَ بِالطَّيِّبِۖ وَلَا تَأْكُلُٓوا اَمْوَالَهُمْ اِلٰٓى اَمْوَالِكُمْۜ اِنَّهُ كَانَ حُوبًا كَب۪يرًا ﴾ [النساء: 2]

ayet arapça & türkçe okunuşu

Veâtû-lyetâmâ emvâlehum velâ tetebeddelû-lḣabîśe bi-ttayyib(i)(s) velâ te/kulû emvâlehum ilâ emvâlikum(c) innehu kâne hûben kebîrâ(n) [Nisa: 2]


Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet

Yetimlere mallarını verin. Temizi murdara değişmeyin, onların mallariyle kendi mallarınızı karıştırarak yemeyin, çünkü bu büyük bir suçtur. [Nisa: 2]


Nisa Suresi 2. ayet tefsiri

 اَلْيَتَامٰٓى  ( yetâmâ ), “ yetîm ” kelimesinin çoğuludur. Babasını kaybetmiş, fakat henüz buluğ çağına ermemiş çocuklara “ yetim ” denir. Kocası ölmüş kadın içinde “ yetîme ” vasfı kullanılır. Bu sûrenin çeşitli âyetlerinde yetimlerin haklarına riâyet hususunda ehemmiyetle durulur. Bunlar sırası geldikçe izah edilecektir. Rahmet Peygamberi ( s.a.s. ) de değişik vesilelerle yetîmlerin himâyesine ve haklarının korunmasına dikkat çeker. Bu bakımdan şu hadîs-i şerifler çok mânidârdır:

“ Müslümanlar içinde en hayırlı ev; içinde yetîme iyi muamele edilen evdir. müslümanlar içinde en kötü ev de yetîme kötü muamele edilen evdir. ” ( İbn Mâce, Edeb 6 )

“ Bir kimse, müslümanların arasında bulunan bir yetimi alarak yedirip içirmek üzere evine götürürse, affedilmeyecek bir suç işlemediği takdirde, Allah Teâlâ onu mutlaka cennete koyar. ” ( Tirmizî, Birr 14/1917 )

“ Bir kimse sırf Allah rızâsı için bir yetimin başını okşarsa, elinin dokunduğu her saç teline karşılık ona sevap yazılır... ” ( Ahmed b. Hanbel, Müsned, V, 250 ).

Efendimiz ( s.a.s. ): “ Kendi yetîmini veya başkasına âit bir yetîmi himâye eden kimseyle ben, cennette şöyle yan yana bulunacağız ” buyurmuş ve işaret parmağıyla orta parmağını göstermiştir. ( Buhârî, Edeb 24; Müslim, Zühd 42 )

Kalbinin katılığından şikâyet eden bir sahâbîye Allah Resûlü ( s.a.s. ) şu tavsiyede bulunur:

“ Eğer kalbinin yumuşamasını istiyorsan fakiri doyur, yetimin başını okşa! ” ( Ahmed b. Hanbel, Müsned, II, 263, 387 )

Âlemlere Rahmet Efendimiz’in yetimlere nasıl şefkatli bir baba olduğunu göstermesi açısından şu hâdise çok ibretlidir:

Mûte şehitlerinden Câfer ( r.a. )’ın hanımı Esmâ bint-i Umeys şöyle anlatıyor:

“ Câfer ve arkadaşları şehîd oldukları zaman, Resûlullah ( s.a.s. ) yanımıza geldi. O gün kırk deri tabaklamıştım. Ekmeklik hamurumu yoğurduktan sonra çocuklarımın yüzlerini yıkamış, başlarını tarayıp yağlamıştım. Allah Resûlü bana:

«–Ey Esmâ! Câfer’in çocukları nerede?» buyurdu. Onları bağrına bastı, öptü ve kokladı. Bu esnâda gözlerinden yaşlar akmaya başladı:

«–Yâ Resûlallah! Anam-babam sana fedâ olsun! Niçin ağlıyorsun? Niçin yavrularıma, yetimlere yaptığın gibi muamele ediyorsun? Yoksa Câfer ve arkadaşlarından acı bir haber mi geldi?» dedim. Resûlullah ( s.a.s ):

«–Evet! Onlar bugün şehîd oldular!» buyurdu.

«–Vâh efendim! Vâh Câferim!» diyerek feryâd etmeye başladım.

Varlık Nûru kalkıp kızı Fâtıma’nın yanına gitti:

«–Câfer âilesi için yemek yapın! Onlar bugün başlarına gelen acıyla meşguller.» buyurdu. ”

Câfer ( r.a. )’ın âilesine üç gün yemek götürüldü. Âlemlerin Fahr-i Ebedîsi, Câfer’in evine üç gün uğramadı. Sonra yanlarına varıp:

“ –Kardeşime ağlamayın artık! Bugünden sonra kardeşimin evlâtlarına bakmak bana âittir! ” buyurdu.

Hz. Câfer’in oğlu Abdullah ( r.a. ) der ki:

“ Allah Resûlü, bizi kuş yavrusu gibi evine getirtti ve:

«–Bana bir berber çağırın!» buyurdu. Berber gelip başımızı tıraş etti. Resûlullah ( s.a.s. ) ellerini kaldırdı ve:

«Allahım! Câfer’in ev halkını devamlı hayırlarla ve hayırlı insanlarla karşılaştır! Abdullâh’ın elini, alışverişte bereketli kıl!» diyerek dua etti ve bunu üç kere tekrarladı. Annemiz gelince bunu ona anlattım, çok sevindi. Resûl-i Ekrem Efendimiz kendisine:

«–Sen bu çocukların geçim ve bakımları hakkında hiç endişelenme! Dünyada ve âhirette onların velîsi benim!» buyurdu. ” ( Ahmed b. Hanbel, Müsned, I, 204-205; Ebû Dâvûd, Tereccül, 13/4192; İbn Hişâm, es-Sîre, III, 436; Vâkıdî, el-Meğâzî, II, 766; İbn Sa‘d, et-Tabakât, IV, 37 )

Yüce Rabbimiz, yetimlerin, yaşları küçük olduğu sürece mallarını sadece kendileri için harcamayı ve gerekli yaşa geldiklerinde mallarına en güzel yolla kendilerine teslim etmeyi emreder. Onların korunup kollanmasını, haklarının zâyi edilmemesini ister. Yetimlerin şahsî ve mâlî menfaatlerini koruyup kollayan kişiler “ velî ” olarak bilinir. Kur’ân-ı Kerîm, yetîmlere karşı mesuliyetlerini yerine getirmediği gibi yetîmin malını gasp eden, emanete hıyanet eden velileri bu tür hal ve hareketlerden men etmektedir. Buna göre:

Öncelikle kendi başına malvarlığını idare edebilecek olgunluğa ulaşamamış yetimlerin malvarlığını idare edenler bu malları haksız olarak yememelidirler.

İkincisi; vakti geldiğinde haklarını yetimlere vermelidirler.

Üçüncüsü; haram ve pis olanla helâl ve temiz olanı birbirine karıştırmamalıdırlar. Bu ifadeyle ilgili de şu izahlar yapılabilir:

  Ey velîler veya vasîler! Elinizde bulunan yetimin temiz, hoş bir malını kendi değersiz kötü bir malınızla değişmeye kalkışmayın.

  Yetim malı size haram ve kirlidir. Kendi malınız ise helâl ve hoştur. Bundan dolayı kendi helâl olan malınızla, yetimin haram olan malından bir değiştirme, bir alışveriş yapmaya kalkmayın. Yetimin mallarını olduğu gibi koruyun. Korunması için satılması gerekli olanları bile değerlerine satın ki töhmet altında kalmayasınız.

  Kendi mallarınıza güzel güzel bakıp da yetimin malını kötü bir durumda bırakmayın, ona kendi malınıza bakar gibi ve hatta ondan daha fazla bir özenle bakın.

  Yetimin malına saldırarak almayınız ki, elinizde güzel mallarınızın ona karşılık yok olmasına sebep olup da felakete düşmeyin.

  Nihâyet kendi helâl rızkınızı beklemeyerek sabırsızlanıp yetimin malını haram olarak yemek için pis boğazlığa kalkışmayın.

Çünkü böyle yaptığınız takdirde, çok büyük bir günah kazanmış olursunuz.

Yetim kızlarla evlenme ve birden çok evlilik yapma konusuna gelince:


Ömer Çelik Tefsiri
Nisa suresi Diyanet

Nisa'den 2 Ayeti'ni dinle


Nisa suresi 2 ayeti anlamı - okunuşu

Yetimlere mallarını verin. Helâli haram olanla değiştirmeyin; onların mallarını kendi malınıza katarak yemeyin. Çünkü böyle yapmanız, gerçekten çok büyük bir günahtır.


Mokhtasar tefsiri

-Ey Veliler!- Yetimlere (büluğ çağına ermeden babalarını kaybeden çocuklar) büluğ çağına erip yetişkin olduklarında mallarını tam olarak verin. Yetimlerin mallarından kıymetli güzel olanları alıp, bunun karşılığında kendi mallarınızdan değersiz, kalitesiz olanları verip helal ile haramı değiştirmeyin. Yetimlerin mallarını alıp kendi mallarınıza katıp (yemeyin). Şüphesiz bu Allah katında büyük bir günahtır.


Ali Fikri Yavuz

Yetimlere bâliğ oldukları zaman mallarını verin. Helâlı harama değişmeyin. Yetimlerin mallarını kendi mallarınıza katarak yemeyin. Çünkü bu büyük bir günahtır


İngilizce - Sahih International


And give to the orphans their properties and do not substitute the defective [of your own] for the good [of theirs]. And do not consume their properties into your own. Indeed, that is ever a great sin.

Nisa suresi oku

Abdulbaki Gölpınarlı meali


Yetimlere mallarını verin ve iyisinin yerine kötüsünü koyup değiştirmeyin ve onların mallarını, kendi mallarınıza katıp yemeyin; çünkü bu, pek büyük bir suçtur.


Azerice Bunyadov Memmedeliyev


Yetimlərin mallarını (həddi-büluğa çatdıqda) özlərinə verin və pisi (haramı) yaxşı ilə (halalla) dəyişdirməyin! (Yetimlərin malı sizə haram, öz malınız isə halal olduğu halda, onları bir-birilə dəyişməyin!) Onların mallarını öz mallarınıza qatıb yeməyin! Həqiqətən, bu, böyük günahdır.


Kuran Araştırmaları Vakfı


Yetimlere mallarını verin, temizi pis olanla değişmeyin, onların mallarını kendi mallarınıza katarak (kendi malınızmış gibi) yemeyin; çünkü bu, büyük bir günahtır.

Nisa suresi (An-Nisa) 2 ayeti arapça okunuşu

﴿وَآتُوا الْيَتَامَىٰ أَمْوَالَهُمْ ۖ وَلَا تَتَبَدَّلُوا الْخَبِيثَ بِالطَّيِّبِ ۖ وَلَا تَأْكُلُوا أَمْوَالَهُمْ إِلَىٰ أَمْوَالِكُمْ ۚ إِنَّهُ كَانَ حُوبًا كَبِيرًا
[ النساء: 2]

veatül yetama emvalehüm vela tetebeddelül habise bittayyib vela te'külu emvalehüm ila emvaliküm innehu kane huben kebira

وآتوا اليتامى أموالهم ولا تتبدلوا الخبيث بالطيب ولا تأكلوا أموالهم إلى أموالكم إنه كان حوبا كبيرا

سورة: النساء - آية: ( 2 )  - جزء: ( 4 )  -  صفحة: ( 77 )


English Türkçe Indonesia
Русский Français فارسی
تفسير انجليزي اعراب

Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler

  1. Musa, "Ey Firavun! Ben alemlerin Rabbinin peygamberiyim.
  2. "Doğrusu bundan önce ailemizin yanında bile korku içindeydik; Allah lütfedip bizi kavurucu azabdan korudu; doğrusu
  3. "Rabbimiz! Müminleri ve babalarından, eşlerinden, soylarından iyi olanları, kendilerine söz verdiğin Adn cennetlerine koy; şüphesiz
  4. Yeryüzünde edindikleri tanrılar mı, onlar mı ölüleri diriltecekler?
  5. İşte bunlar Allah'ın ayetleridir. Biz onları sana doğru olarak okuyoruz. Şüphesiz sen peygamberlerden birisin.
  6. "Rabbimiz! Doğrusu Sen gizlediğimizi de, açığa vurduğumuzu da bilirsin. Yerde ve gökte hiçbir şey Allah'tan
  7. Allah'tan başka taptıklarınız putlar da, sizin gibi yaratıklardır. Eğer doğru sözlü iseniz, onları çağırın da
  8. Oraya atıldıkları zaman, onun kaynarken çıkardığı uğultuyu işitirler.
  9. Biz ceylan gözlüleri, defterleri sağdan verilenler için yeniden yaratmışızdır; onları bakire, eşlerine düşkün ve hepsini
  10. Allah dilediğini siler, dilediğini bırakır; Ana Kitap O'nun katındadır.

türkçe Kuran sureleri :

Bakara suresi Âl-i İmrân Nisâ suresi
Mâide suresi Yûsuf suresi İbrâhîm suresi
Hicr suresi Kehf suresi Meryem suresi
Hac suresi Kasas suresi Ankebût suresi
As-Sajdah Yâsîn suresi Duhân suresi
fetih suresi Hucurât suresi Kâf suresi
Necm suresi Rahmân suresi vakıa suresi
Haşr suresi Mülk suresi Hâkka suresi
İnşikâk suresi Alâ suresi Gâşiye suresi

En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Nisa indirin:

Nisa Suresi mp3 : Nisa suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Nisa Suresi Ahmed El Agamy
Ahmed Al Ajmy
Nisa Suresi Bandar Balila
Bandar Balila
Nisa Suresi Khalid Al Jalil
Khalid Al Jalil
Nisa Suresi Saad Al Ghamdi
Saad Al Ghamdi
Nisa Suresi Saud Al Shuraim
Saud Al Shuraim
Nisa Suresi Abdul Basit Abdul Samad
Abdul Basit
Nisa Suresi Abdul Rashid Sufi
Abdul Rashid Sufi
Nisa Suresi Abdullah Basfar
Abdullah Basfar
Nisa Suresi Abdullah Awwad Al Juhani
Abdullah Al Juhani
Nisa Suresi Fares Abbad
Fares Abbad
Nisa Suresi Maher Al Muaiqly
Maher Al Muaiqly
Nisa Suresi Muhammad Siddiq Al Minshawi
Al Minshawi
Nisa Suresi Al Hosary
Al Hosary
Nisa Suresi Al-afasi
Mishari Al-afasi
Nisa Suresi Yasser Al Dosari
Yasser Al Dosari


Thursday, November 21, 2024

Bizim için dua et, teşekkürler