Şuara suresi 206. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿ثُمَّ جَٓاءَهُمْ مَا كَانُوا يُوعَدُونَۙ ﴾ [الشعراء: 206]
ayet arapça & türkçe okunuşuŚumme câehum mâ kânû yû’adûn(e) [Şuara: 206]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Söylesene, Biz onlara yıllar yılı nimetler vermiş olsak, sonra da tehdit edildikleri şey başlarına gelse, kendilerine verilmiş olan nimetler onlara bir fayda sağlar mı? [Şuara: 206]
Şuara Suresi 206. ayet tefsiri
Güneş gibi parıldayan Kur’an güneşi karşısında yarasalar gibi gözlerini kapatan, kalp kapılarını sonuna kadar sıkıca kilitleyen böyle hidâyet mahrumu bedbahtların, normal şartlar altında dünya hayatlarına devam ederlerken mânevî bir uyanışı gerçekleştirmeleri gerçekten zordur. Bunlar kendilerini ansızın yakalayacak bir azabı görünceye kadar bu inkâr hallerini sürdürürler. Ancak azap geldiğinde akılları başlarına gelir, pişman olurlar ve kendilerine süre tanınmasını isterler. Halbuki daha önce vukuunu mümkün görmedikleri için azabın çabuklaştırılmasını istiyorlardı. O ana kadar yaşayageldikleri rahat ve eğlence hayatını hep sürdürüp gideceklerini düşünüyorlardı. Bu sebeple Peygamber ( s.a.s. )’e meydan okuyarak âdeta: “ Eğer gerçekten peygamber isen, sana inanmadığımız ve düşmanlık ettiğimiz için biz Allah tarafından cezalandırılmayı hak ediyorsak, hiç durma, hemen tehdit ettiğin azabı getir ” diyorlardı. ( bk. Enfâl 8/32 ) Halbuki onlar, içinde bulundukları geçici rahatlık ve güven bakımından haklı bile olsalar, üzerlerine ilâhî azap kamçısı hemen indirilmese ve arzu ettikleri şekilde neşeli bir hayat için kendilerine uzun bir mühlet tanınsa bile, uzun uzun beyân edildiği üzere Nûh, Âd, Semûd, Lût kavimlerini ve Eykelileri yakalayan Allah’ın azabı onları da yakaladığında veya kimsenin kurtulamadığı ölüm başlarına geldiğinde, bu birkaç yıllık dünya rahatı ve zevki kendilerine hiçbir şey kazandırmayacak, ebedî bir pişmanlık ve hüsrana uğrayacaklardır. Şu hadîs-i şerif bu konuda ne kadar dikkat çekicidir:
“ Cehennemliklerden olup, dünyada pek müreffeh hayat yaşayan bir kişi kıyamet gününde getirilip cehenneme bir kere daldırılır. Sonra:
«–Ey âdemoğlu! Sen hayırlı bir gün gördün mü? Herhangi bir nimete nâil oldun mu?» denilir. O kişi:
«–Hayır, vallahi Rabbim! Öyle bir şey görmedim» der. Cennetliklerden olup, dünyada insanların en yoksul olanı getirilir cennete bir kere daldırılır. Ona da:
«–Ey âdemoğlu! Sen herhangi bir yoksulluk ve sıkıntı gördün mü? Hiç zorluk ve darlık çektin mi?» denilir. O kişi de:
«–Hayır, vallahi Rabbim! Hiçbir yoksulluk ve sıkıntı görmedim, zorluk ve darlık çekmedim» der. ” ( Müslim, Münafıkîn, 55 )
Şunu bilmek gerekir ki, kâfirlerin karşılaştıkları fenâ âkıbet açısından suç tamamen kendilerine aittir. Allah Teâlâ’yı en küçük bir haksızlıkla suçlamaya hakları yoktur. Çünkü Allah onlara uyarıcıları göndermiş, ikaz ve irşadını yapmış; fakat onlar uyarıcıların uyarılarına kulak asmayıp helâk olmuşlardır.
Bu âyetler, İslâm’a düşman olan Kureyş liderlerinin, bir süre sonra çetin bir azaba çarpılacaklarına işaret etmektedir. Gerçekten de Allah’ın azabıyla alay edenler, Bedir’de müslümanların kılıçları altında can vermişlerdir. Aynı durum günümüz için de, bundan sonraki zamanlar için de geçerlidir. İslâm düşmanları yeri ve zamanı geldikçe helak edilecekler; zaten nihayetinde Azrail’in öldürücü pençeleri altında ruhları alınıp ebedi azaba mahkûm edileceklerdir. O halde tek çâre, hiç vakit kaybetmeden, Kur’an’ın diriltici ve kurtarıcı davetine koşmaktır. Çünkü o davet, Yüce Allah’ın en küçük bir karışıklığa bile uğramamış gerçek davetidir:
Ömer Çelik Tefsiri
Şuara suresi 206 ayeti anlamı - okunuşu
Sonra da tehdit edildikleri azap başlarına gelse,
Mokhtasar tefsiri
Kendilerine verilen nimetlerden faydalanmalarının ardından tehdit edilmekte oldukları azap onlara gelip, çatmıştır.
Ali Fikri Yavuz
Sonra kendilerine verilen azab vaadi gelip çatarsa
İngilizce - Sahih International
And then there came to them that which they were promised?
Şuara suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Sonra onlara vaadedilen azap geldi.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
Sonra və’d (təhdid) olunduqları (əzab) onlara yetişsə,
Kuran Araştırmaları Vakfı
Sonra tehdit edilmekte oldukları (azap) başlarına gelse!
Şuara suresi (Ash-Shuara) 206 ayeti arapça okunuşu
﴿ثُمَّ جَاءَهُم مَّا كَانُوا يُوعَدُونَ﴾
[ الشعراء: 206]
English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Allah, içinizden sizi alıkoyanları, size Allah'ın yardımını kıskanarak, kardeşlerine "Bize gelin, zorlanmadıkça savaşa gitmeyin" diyenleri
- Canları kolaylıkla alanlara and olsun,
- Melekler onun çevresindedirler; o gün Rabbinin arşını onlardan başka sekiz tanesi yüklenir.
- İşte onlar, temelli kalacakları Firdevs cennetine varis olanlardır.
- Babaları: "Hepiniz helak olmadıkça onu bana geri getireceğinize dair Allah'a karşı sağlam bir söz vermezseniz,
- Hiçbir kent halkını kendilerine öğüt veren uyarıcılar gelmeden yok etmedik. Biz zalim değiliz.
- Sonra gelenler içinde "Musa ve Harun'a selam olsun" diye iyi birer ün bıraktık.
- Peygamberlerden sonra, insanların Allah'a karşı bir hüccetleri olmaması için, gönderilen müjdeci ve uyarıcı peygamberlerden bir
- Birbirlerine sorsunlar diye onları uyandırdık. İçlerinden biri: "Ne kadar kaldınız?" dedi. "Bir gün veya daha
- Doğrusu sana vahyedilen bu Kitap, Levhi Mahfuz'da bulunan şanlı bir Kuran'dır.
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Şuara indirin:
Şuara Suresi mp3 : Şuara suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler