Nebe (amme) suresi 28. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿وَكَذَّبُوا بِاٰيَاتِنَا كِذَّابًاۜ ﴾ [النبأ: 28]
ayet arapça & türkçe okunuşuVe keżżebû bi-âyâtinâ kiżżâbâ(n) [Nebe (amme): 28]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Ayetlerimizi hep yalan sayıp dururlardı. [Nebe (amme): 28]
Nebe (amme) Suresi 28. ayet tefsiri
Allah’a iman ve itaattan uzaklaşıp küfür, isyan ve günahlarla azgınlaşanların varacağı yer cehennemdir. Cehennem 31. âyette مِرْصَادًا ( mirsād ) olarak tavsif edilir. Mirsād, gözetleme yeri demektir. Cehennem bekçileri, oraya gelecek suçluları gözetlemektedirler. Bu kelimenin “ gözetleyici ” mânası da vardır. Buna göre cehennemin bizzat kendisi azgınları gözetlemektedir. Böylece o, âdeta akıllı bir canlı olarak tasvir edilir. Nitekim Mülk sûresi 8. âyette, cehennemin içine atılacak suçlulara karşı kızgınlıktan kükreyip durduğu, öfkesinden çatlayacak hale geldiği tasvîrî bir ifadeyle canlandırılmaktadır.
Azgınlar orada ebedî kalacaklardır. Bu mâna burada اَلْحُقُبُ ( hukub ) kelimesinin çoğulu olan الأحقاب ( ahkâb ) ile anlatılır. Bu kelimenin, devamlılık ve birbiri ardını izleme mânalarını içeren asır, birbirini takip eden birçok seneleri içine alam devir ve belirsiz bir zaman gibi anlamları vardır. Seksen sene, yetmiş bin sen, her biri bin sene demek olan âhiret günleriyle seksen yıl diyenler de olmuştur. Ancak “ devamlılık ve birbiri ardını takip etme ” mânalarının olması, ebediliği ifade etmektedir. Bu sebeple müddetinin ne kadar olduğu, cehennemin ebedî olduğu gerçeğine tesir edecek bir öneme sahip değildir.
Kâfirler orada kaynar su ve irinden başka bir şey tatmayacaklardır. اَلْغَسَّاقُ ( ğassâk ), cehennemde yananların yaralarından akan irin demektir. Bunun son derece soğuk ve dondurucu su mânası da vardır. Hâsılı onlara işe yarar, insan fıtratına uygun ne bir yiyecek ne de bir içecek verilecek; yiyecek içecek olarak verilen şeyler bile onların azabını artıracaktır. Çünkü âhirete inanmama ve Allah’ın âyetlerini yalanlamaya en uygun ceza budur. Bu cezalar yetmiyormuş gibi bir de: “ Şimdi tadın azâbı! Bundan böyle size, azâbınıza azap katmaktan başka bir şey yapacak değiliz ” ( Nebe’ 78/30 ) denecektir ki, belki bu ilâhî tehdit onlara cehennem azabından daha ağır gelecektir.
İnsanları yaptıkları kötülüklerden vazgeçirmek, küfür ve şirk bataklığından kurtarıp görmedikleri âhirete iman etmeye sevk edebilmek için korku faktörü, teşvik ve mükafaat unsurundan daha etkilidir. Bu sebeple burada da cehennem ehlinin göreceği azab öncelikle anlatıldı. Şimdi de teşvik unsuru olan çeşitli nimet sofralarının kapıları aralanmaktadır:Ömer Çelik Tefsiri
Nebe (amme) suresi 28 ayeti anlamı - okunuşu
Bu yüzden âyetlerimizi yalanlayıp duruyorlardı.
Mokhtasar tefsiri
Gönderdiğimiz elçiye inen ayetlerimizi yalanladıkça yalanladılar.
Ali Fikri Yavuz
Âyetlerimizi de alabildiklerine yalanlamışlardı
İngilizce - Sahih International
And denied Our verses with [emphatic] denial.
Nebe (amme) suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Ve delillerimizi boyuna yalanlarlardı.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
Ayələrimizi də elə hey təkzib edirdilər.
Kuran Araştırmaları Vakfı
Bizim ayetlerimizi yalanladıkça yalanlamışlardı.
Nebe (amme) suresi (An-Naba) 28 ayeti arapça okunuşu
﴿وَكَذَّبُوا بِآيَاتِنَا كِذَّابًا﴾
[ النبأ: 28]
English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Allah: "Hayır; ikiniz mucizelerimizle gidiniz. Doğrusu Biz sizinle beraber dinlemekteyiz. Firavun'a varınız: "Biz şüphesiz alemlerin
- Kendilerine Kitap verdiklerimiz, onu (peygamberi) çocuklarını tanıdıkları gibi tanırlar; fakat kendilerine yazık ettiler, çünkü onlar
- Ona der ki: "Allah'a and olsun ki, az kalsın beni de mahvedecektin."
- De ki: "Bizim ve sizin Rabbiniz olan Allah hakkında bize karşı hüccet mi gösteriyorsunuz? Bizim
- Onlara sırt çevirdi, "Vah, Yusuf'a yazık oldu!" dedi ve üzüntüden gözlerine ak düştü. Artık acısını
- İnanan ve yararlı işleri yapanlar, içlerinden ırmaklar akan cennetlere konulurlar, Rablerinin izniyle orada temelli kalırlar.
- "Babacığım! Doğrusu sana gelmeyen bir ilim bana geldi. Bana uy, seni doğru yola eriştireyim."
- İnsanları, kendilerine azabın geleceği gün ile uyar. Haksızlık edenler: "Rabbimiz! Bizi yakın bir süreye kadar
- Sihirbazlar: "Ey Musa! Marifetini ya sen ortaya koy veya biz koyalım" dediler.
- Firavun döndü, tuzaklarını toplayıp o gün geldi.
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Nebe (amme) indirin:
Nebe (amme) Suresi mp3 : Nebe (amme) suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Ammar Al-Mulla
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler