Vakıa suresi 36. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿فَجَعَلْنَاهُنَّ اَبْكَارًاۙ ﴾ [الواقعة: 36]
ayet arapça & türkçe okunuşuFece’alnâhunne ebkârâ(n) [Vakıa: 36]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Biz ceylan gözlüleri, defterleri sağdan verilenler için yeniden yaratmışızdır; onları bakire, eşlerine düşkün ve hepsini bir yaşta kılmışızdır. [Vakıa: 36]
Vakıa Suresi 36. ayet tefsiri
Ashâb-ı yemîn denilen uğurlu, bahtlı mü’minlere verilecek nimetler de şöyle sıralanır:
❂ اَلسِّدْرُ ( sidr ), Arabistan kirazı, مَخْضُودٌ ( mahdûd ), dikenleri silinmiş, düzeltilmiş veya meyvesinin çokluğundan dolayı dalları basıp eğilmiş demektir. Buna göre cennetliklere hem dikenleri silinmiş, hem de dalları kirazlarla aşağıya eğilmiş Arabistan kirazı ikram edilecektir. Bunun yanında baştan aşağı meyve istifli muzlar vardır.
❂ Uzanmış, yayılmış, güneşin ortadan kaldıramadığı gölgeler; yüksekten durmadan dökülen akarsular, çağlayanlar; hiçbir zaman kesilmeyen, tükenmeyen, almak isteyenlere engel olunmayan, hiçbir şekilde yenmesi yasaklanmayan her türlüsünden bol bol meyveler.
❂ Eşlerine çok düşkün, aşk ve muhabbetle bağlı, hoşgörülü, iyi huylu, hep bir yaşta bâkire cennet hanımları. Burada bahsedilen hanımlar, iman ve sâlih amelleri dolayısıyla cenneti hak etmiş kadınlardır. Bu kadınlar, dünyada ne kadar yaşlanmış olursa olsunlar Allah onları gençleştirecek; cennete genç, güzel ve bâkire olarak gireceklerdir. Eğer kocaları cenneti hak etmiş mü’minler ise cennette onlarla birlikte olacaklardır. Şayet mü’min değillerse, bu mü’mine kadınları cenneti hak etmiş başka mü’min erkeklerle evlendirecektir.
Nitekim Ümmü Seleme ( r.a. ) bu kadınların kim olduğunu sorunca Resûlullah ( s.a.s. ):
“ Bunlar dünya hayatında oldukça yaşlı, saçları ağarmış, gözleri aydınlıkta bile iyi seçemeyen, gözleri çapaklı kadınlardır. Allah Teâlâ yaşlı hallerinden sonra onları olgunlukları itibariyle aynı zamanda doğmuş ve birbirlerine yaşıt kadınlar olarak yaratacaktır ” buyurmuştur. ( Heysemî, Mecma‘u’z-zevâid, VI, 119 )
Ashâb-ı şimâle gelince:Ömer Çelik Tefsiri
Vakıa suresi 36 ayeti anlamı - okunuşu
Onları dâimî bâkireler kıldık.
Mokhtasar tefsiri
Onları daha önceden el değmemiş bakireler kıldık.
Ali Fikri Yavuz
Böylece onları, hep bakir kızlar
İngilizce - Sahih International
And made them virgins,
Vakıa suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Onları, kız oğlan kız olarak halkettik.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
Onları bakirə qızlar,
Kuran Araştırmaları Vakfı
Onları, bakireler kıldık.
Vakıa suresi (Al-Waqiah) 36 ayeti arapça okunuşu
﴿فَجَعَلْنَاهُنَّ أَبْكَارًا﴾
[ الواقعة: 36]
| English | Türkçe | Indonesia |
| Русский | Français | فارسی |
| تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Ey İnsanlar! Yeryüzündeki temiz ve helal şeylerden yiyin, şeytana ayak uydurmayın, zira o sizin için
- İşte, Allah'ın lanetledikleri onlardır. Allah'ın lanetlediği kişiye asla yardımcı bulamayacaksın.
- O gün birtakım yüzler de tozlanmış ve onları karanlık bürümüştür.
- Ona, çetin kuvvetlere sahip ve güçlü olan Cebrail öğretmiştir; en yüksek ufukta iken doğruluvermiş.
- Onlara: "İşte bu, yeryüzünde haksız yere şımarmanız ve böbürlenmenizden ötürüdür. Temelli kalacağınız cehennem kapılarından girin"
- Doğrusu bu apaçık bir deneme idi.
- Özür beyan etmeyin, inandıktan sonra inkar ettiniz. İçinizden bir topluluğu affetsek bile, suçlarından ötürü bir
- Gökte burçlar vareden, orada ışık saçan güneş ve aydınlatan ayı yaratan Allah, yücelerin yücesidir.
- Kitap'da İbrahim'e dair anlattıklarımızı da an, o şüphesiz dosdoğru bir peygamberdi.
- Lut: "Doğrusu yaptığınıza çok kızanlardanım. Rabbim! Beni ve ailemi bunların yapageldiği kötülükten kurtar" dedi.
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Vakıa indirin:
Vakıa Suresi mp3 : Vakıa suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Ammar Al-Mulla
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler




