Rum suresi 47. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿وَلَقَدْ اَرْسَلْنَا مِنْ قَبْلِكَ رُسُلًا اِلٰى قَوْمِهِمْ فَجَٓاؤُ۫هُمْ بِالْبَيِّنَاتِ فَانْتَقَمْنَا مِنَ الَّذ۪ينَ اَجْرَمُواۜ وَكَانَ حَقًّا عَلَيْنَا نَصْرُ الْمُؤْمِن۪ينَ ﴾ [الروم: 47]
ayet arapça & türkçe okunuşuVelekad erselnâ min kablike rusulen ilâ kavmihim fecâûhum bilbeyyinâti fentekamnâ mine-lleżîne ecramû(s) vekâne hakkan ‘aleynâ nasru-lmu/minîn(e) [Rum: 47]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
And olsun ki! Senden önce, birçok peygamberleri ümmetlerine gönderdik, onlara belgeler getirdiler; dinlemeyip suç işleyenlerden öç aldık, zira inananlara yardım etmek bize hak olmuştu. [Rum: 47]
Rum Suresi 47. ayet tefsiri
İki türlü âyet vardır:
› Kevnî âyetler,
› Vahyî âyetler.
Rüzgârların esmesi, yağmurun yağması ve gemilerin denizlerde akıp gitmesi gibi Allah’ın varlığını gösteren fiilî kudret tecellileri, kevnî âyetlerdir. Dünya hayatında sürekli yaşanan ve tekrarlanan bu âyetlerle her an karşılaşmamız mümkündür. Diğeri ise peygamberlerin Allah Teâlâ’dan getirdikleri vahiyler, deliller ve mûcizelerdir. Her iki tür ayet de, bir yönden Allah’ın varlığını, sınırsız kudretini, ilmini ve hikmetini gösterdiği gibi, bir yönden de peygamberlerin öğrettiği tevhid akîdesinin gerçeğe dayandığını haber verir. Her iki tür âyet de birbirini destekler mâhiyettedir. Kevnî âyetler, peygamberlerin söylediklerinin doğruluğunu tasdik ettiği gibi, peygamberlerin getirdiği ayetler de kâinattaki ayetlerin işaret ettikleri gerçekleri açıklar. Her iki tür âyetleri de dikkate alıp onlara göre davranma mecburiyeti vardır. Bunlara uygun hareket edenler başarılı olacakları gibi, bunları dikkate almayanlar, maddeten ve mânen başarının ve gelişmenin kapılarını kendilerine kapatmış olurlar. Bu sebeple kevnî âyetlerin zikrinden sonra şükür istenip nankörler ikaz edilirken; vahyî âyetlerin zikrinden sonra da, bunlara inanmayıp günaha dalanlar ilâhî intikamla tehdit edilirler. Buna mukâbil mü’minler, ilâhî yardımla müjdelenirler.
İşte Yüce Rabbimizin sonsuz kudret, ilim, hikmet ve merhametini gösteren, O’nun tek ilâh olduğunu haykıran bir başka delil:Ömer Çelik Tefsiri
Rum suresi 47 ayeti anlamı - okunuşu
Doğrusu biz, senden önceki toplumlara da kendi içlerinden peygamberler gönderdik. Onlar da ümmetlerine apaçık deliller getirdiler. Fakat neticede bunlara inanmayıp günah ve isyâna dalan suçluların cezasını verdik. Çünkü mü’minlere yardım etmek, her zaman yerine getirmeyi üzerimize aldığımız kesin bir sözdür.
Mokhtasar tefsiri
-Ey Resul!- Ant olsun ki biz, senden önce nice peygamberleri kendi kavimlerine gönderdik. Bu elçiler, doğruluklarına delalet eden apaçık delil ve hüccetleri kavimlerine getirdiler. Ancak onlar resullerinin getirdiklerini yalanladılar. Günahkarlardan intikam aldık ve onları azabımızla helak ettik. Resullerimizi ve Müminleri helak olmaktan kurtardık. Müminlerin kurtarılması ve kendilerine yardım edilmesi, kendimize gerekli kıldığımız bir haktır.
Ali Fikri Yavuz
(Ey Rasûlüm), gerçekten biz, senden evvel bir çok peygamberleri kavimlerine gönderdik de, onlara, (hak peygamber olduklarını isbat eden apaçık) delillerle vardılar. Fakat (onlar iman etmedikleri için) o günah işliyenlerden biz intikâm aldık. Müminlere, (kendilerini peygamberlerle beraber kurtarmak suretiyle) yardım etmek üzerimize bir hak oldu
İngilizce - Sahih International
And We have already sent messengers before you to their peoples, and they came to them with clear evidences; then We took retribution from those who committed crimes, and incumbent upon Us was support of the believers.
Rum suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Ve andolsun ki senden önce de kavimlerine peygamberler gönderdik de apaçık delillerle geldiler onlara; derken cürmettiklerinden dolayı öç aldık onlardan ve inananlara yardım, bir haktır bize.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
(Ya Rəsulum!) Biz səndən əvvəl də onların tayfalarına (neçə-neçə) peyğəmbərlər göndərmişdik. (Peyğəmbərlər) onlara açıq-aşkar mö’cüzələr gətirmişdilər. Biz (peyğəmbərləri təkzib edən) günahkarlardan intiqam aldıq. Mö’minlərə kömək etmək Bizə vacibdir! (Biz Öz və’dimizə əməl edərək mö’minlərə yardım etməliyik!)
Kuran Araştırmaları Vakfı
Andolsun ki, biz senden önce kendi kavimlerine nice peygamberler gönderdik de onlara açık deliller getirdiler. (Onları dinlemeyip) günaha dalanların ise cezalarını hakkıyla vermişizdir. Müminlere yardım etmek de bize düşer.
Rum suresi (Ar-Rum) 47 ayeti arapça okunuşu
﴿وَلَقَدْ أَرْسَلْنَا مِن قَبْلِكَ رُسُلًا إِلَىٰ قَوْمِهِمْ فَجَاءُوهُم بِالْبَيِّنَاتِ فَانتَقَمْنَا مِنَ الَّذِينَ أَجْرَمُوا ۖ وَكَانَ حَقًّا عَلَيْنَا نَصْرُ الْمُؤْمِنِينَ﴾
[ الروم: 47]
ولقد أرسلنا من قبلك رسلا إلى قومهم فجاءوهم بالبينات فانتقمنا من الذين أجرموا وكان حقا علينا نصر المؤمنين
سورة: الروم - آية: ( 47 ) - جزء: ( 21 ) - صفحة: ( 409 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Yusuf: "Beni kendine o çağırdı" dedi. Kadın tarafından bir şahit, "Eğer gömleği önden yırtılmışsa kadın
- Yeryüzüne ve sizin başınıza gelen herhangi bir musibet yoktur ki biz onu yaratmadan önce o,
- De ki: "Bizim inandığımız ve kendisine güvendiğimiz, Rahman olan Allah'tır. Kimin apaçık bir sapıklıkta olduğunu
- Ana babasını tahtın üzerine oturttu, hepsi onun önünde (Allah'a secde edip) eğildiler. O zaman Yusuf:
- Rumlar en yakın bir yerde yenildiler. Onlar bu yenilgilerinden bir kaç yıl sonra galip geleceklerdir.
- Esirler sana hıyanet etmek isterlerse, bilsinler ki esasen daha önce de Allah'a hıyanet etmişlerdi, Allah
- Ama biz Firavun ve adamlarını bahçelerden, pınar başlarından, hazinelerden ve şerefli makamlardan çıkardık. Böylece oralara
- "Sen ve beraberindekiler yüzünden uğursuzluğa uğradık" dediler. Salih: "Uğursuzluğunuz Allah katındandır; belki imtihana çekilen bir
- De ki: "Eğer dedikleri gibi Allah'la beraber tanrılar bulunsaydı, o takdirde hepsi arşın sahibiyle savaşmaya
- Aralarında bir engel vardır; birbirinin sınırını aşamazlar.
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Rum indirin:
Rum Suresi mp3 : Rum suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Ammar Al-Mulla
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler