Tur suresi 48. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿وَاصْبِرْ لِحُكْمِ رَبِّكَ فَاِنَّكَ بِاَعْيُنِنَا وَسَبِّحْ بِحَمْدِ رَبِّكَ ح۪ينَ تَقُومُۙ﴾ [الطور: 48]
ayet arapça & türkçe okunuşuVasbir lihukmi rabbike fe-inneke bi-a’yuninâ(s) ve sebbih bihamdi rabbike hîne tekûm(u) [Tur: 48]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Rabbinin hükmü yerine gelinceye kadar sabret; doğrusu sen, Bizim nezaretimiz altındasın; kalkarken Rabbini överek tesbih et; [Tur: 48]
Tur Suresi 48. ayet tefsiri
Birincisi; Allah hükmünü verinceye kadar sabretmek: İslâm’ı tebliğ ederken ve yaşayıp yaşatmaya çalışırken şüphesiz bir kısım zorluklar olacaktır. İslâm düşmanlarının karşı gelmeleri, engellemeleri, baskı ve eziyetleri devam edecektir. Fakat bu engeller belli bir zaman sonra aşılacak ve başarıya ulaşılacaktır. İşte bu safhada sabra, tahammüle ve Allah’ın emirlerini samimiyetle yerine getirmeye çalışmak gerekir. Bu hususta Peygamber ve mü’minlerin yardımcısı Allah Teâlâ’dır; onları kendi hallerine bırakmayacak, koruyacak, kollayacak ve başarıya ulaştıracaktır.
İkincisi; her kalktığında Allah’ı tesbih etmek. Resûlullah ( s.a.s. )’in tatbikatına bakıldığı zaman her kalkıldığında Cenâb-ı Hakk’ı tesbihle alakalı şu tespitler yapılabilir:
✺ Bir meclisten kalktığınız zaman Allah’ı övüp tesbih ederek kalkın. Bununla o mecliste söylenen bütün sözlerin kefâreti verilmiş olur.
Nitekim Resûl-i Ekrem ( s.a.s. ) şöyle buyurur:
“ Her kim bir mecliste oturur da orada boş sözleri fazlalaşacak olursa meclisinden kalkmadan önce de:
سُبْحَانَكَ اللّٰهُمَّ وَ بِحَمْدِكَ، أَشْهَدُ أَنْ لَا اِلٰهَ اِلَّا أَنْتَ، أَسْتَغْفِرُكَ وَ أَتُوبُ اِلَيْكَ
( Subhânekellâhumme ve bi hamdik. Eşhedü enla ilâhe illa ente. Estağfiruke ve etûbu ileyk )
« Allahım, seni överek tesbih ederim. Şehadet ederim ki senden başka hiçbir ilâh yoktur. Senden bağışlanma diler ve sana tevbe ederim» diyecek olursa, mutlaka o meclisinde olan hataları bağışlanır. ” ( Tirmizî, Deavât 38/3433 )
✺ Uykunuzdan uyanıp, yatağınızdan kalktığınız zaman Rabbinizi överek tesbih ediniz.
Peygamberimiz ( s.a.s. ) böyle yapmış, müslümanlara da uykudan uyandıkları zaman şöyle demelerini tavsiye buyurmuştu: “ Her kim:
لَا اِلٰهَ اِلَّا اللّٰهُ وَحْدَهُ لَا شَر۪يكَ لَهُ، لَهُ الْمُلْكُ وَ لَهُ الْحَمْدُ وَ هُوَ عَلٰي كُلِّ شَيْءٍ قَد۪يرٌ. سُبْحَانَ اللّٰهِ وَ الْحَمْدُ لِلّٰهِ وَ لَا اِلٰهَ اِلَّا اللّٰهُ وَ اللّٰهُ اَكْبَرُ، وَ لَا حَوْلَ وَ لَا قُوَّةَ اِلَّا بِاللّٰهِ
( Lâ ilâhe illallahu vahdehu la şerikeleh, lehul mülkü ve lehu’l hamdu ve huve ala kulli şey’in kadîr. Subhanallahi ve’l-hamdulillahi ve lailâhe illallahu vAllahu ekber. Ve lâ havle kuvvete illâ billâh )
« Allah’tan başka hiçbir ilâh yoktur. O bir ve tektir, O’nun ortağı yoktur. Mülk yalnız O’nundur, hamd de yalnız O’nadır. O her şeye güç yetirendir. Yüce Allah’a hamdolsun, Allah her türlü eksiklikten pak ve uzaktır. Allah en büyüktür. Allah ile olmadıkça hiçbir şeye güç ve takat getirilemez» dedikten sonra: «Allahım beni bağışla» der yahut dua ederse, onun duası kabul olunur. Eğer abdest alır, namaz kılarsa namazı da kabul olunur. ” ( Tirmizî, Deavât 26/3414 )
✺ Namaz kılmak için ayağa kalktığınız zaman Allah’ı övüp tesbih ederek namaza başlayın.
Nitekim Peygamberimiz ( s.a.s. ) bu emre uyulması için namazın başında alınan iftitah tekbirinden sonra:
سُبْحَانَكَ اللّٰهُمَّ وَ بِحَمْدِكَ وَ تَبَارَكَ اسْمُكَ وَ تَعَالٰي جَدُّكَ وَ لَا اِلٰهَ غَيْرُكَ
( Subhânekellahumme ve bihamdik ve tebarekesmuk ve teâlâ cedduk ve la ilâhe gayruk )
“ Allahım, seni överek tesbih ederim. Senin adın pek mübârektir, şanın pek yücedir, senden başka hiçbir ilâh yoktur ” duasını okurdu. ( Müslim, Salât 52; Ahmed b. Hanbel, Müsned, III, 50 )
✺ İnsanları Allah yoluna davet için kalktığınız veya herhangi bir hayırlı iş yapmak için harekete geçtiğiniz zaman yine Allah’ı övüp tesbih ederek başlayınız. Resûlullah ( s.a.s. )’in konuşmalarına ve hutbelerine daima Allah’a hamd ve senâ ile başladığı bilinen bir husustur.
Üçüncüsü; gecenin bir kısmında Allah’ı tesbih etmek: Bundan maksat hem akşam, yatsı ve teheccüd namazları, hem de Kur’ân-ı Kerîm okumak ve Allah’ı zikretmektir.
Dördüncüsü; yıldızların batmaya başladığı demde Allah’ı tesbih etmek: Bu vakit sabah namazı vaktidir. Maksat sabah namazını kılmaktır. Bu vakitte sabah namazının iki rekat sünnetini kılmak da çok mühimdir. Nitekim Resûlullah ( s.a.s. ): “ Sabah namazının iki rekati dünyadaki ve içindeki şeylerden hayırlıdır ” buyurmuştur. ( Müslim, Misâfirîn 96 )
Tûr suresi, “ yıldızların batmaya durduğu dem ” şeklinde sabahın gelmekte olduğunu hissettiren bir ifadeyle sona erdi. Peşinden gelen Necm sûresi de aynı hususa temasla söze başlayacaktır:Ömer Çelik Tefsiri
Tur suresi 48 ayeti anlamı - okunuşu
Rasûlüm! Rabbinin hükmü yerine gelene kadar sabret. Çünkü sen bizim himâyemizde, gözetimimiz altındasın. Her kalktığında Rabbini överek tesbih et!
Mokhtasar tefsiri
-Ey Resul!- Rabbinin emrine ve şeri hükmüne sabret. Şüphesiz ki, sen gözümüzün önünde ve korumamız altındasın. Uykudan uyandığında Rabbini hamt ile tespih et.
Ali Fikri Yavuz
Rabbinin hükmüne sabret; çünkü sen, bizim muhafazamız altındasın. (Uykudan veya herhangi bir yerden) kalktığın sırada Rabbine hamd ile tesbih eyle
İngilizce - Sahih International
And be patient, [O Muhammad], for the decision of your Lord, for indeed, you are in Our eyes. And exalt [Allah] with praise of your Lord when you arise.
Tur suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Ve sabret Rabbinin hükmüne, gerçekten de gözümüzün altındasın sen ve Rabbine hamdederek tenzih et onu kalkınca.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
(Ya Peyğəmbər!) Sən öz Rəbinin hökmünə səbr et! Şübhəsiz ki, sən Bizim gözümüzün qabağındasan (himayəmiz altındasan). (Namaza) qalxdıqda Rəbbini həmd-səna ilə zikr et!
Kuran Araştırmaları Vakfı
Rabbinin hükmüne sabret. Çünkü sen gözlerimizin önündesin. Kalktığın zaman da Rabbini hamd ile tesbih et.
Tur suresi (At-Tur) 48 ayeti arapça okunuşu
﴿وَاصْبِرْ لِحُكْمِ رَبِّكَ فَإِنَّكَ بِأَعْيُنِنَا ۖ وَسَبِّحْ بِحَمْدِ رَبِّكَ حِينَ تَقُومُ﴾
[ الطور: 48]
واصبر لحكم ربك فإنك بأعيننا وسبح بحمد ربك حين تقوم
سورة: الطور - آية: ( 48 ) - جزء: ( 27 ) - صفحة: ( 525 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Öyleyken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?
- Ey inananlar! Onların mallarından, Allah'ın Peygamberine verdiği şeyler için siz ne at ve ne de
- Dünya hayatına dair konuşması senin hoşuna giden, pek azılı düşman iken, kalbinde olana Allah'ı şahid
- Yalancılığı itiyat edinenlerin, bilgisizliğe saplanıp kalanların canları çıksın!
- Ve tozu dumana katanlara;
- Doğrusu Allah'a ve Peygamberine inanan Müminler, Peygamberle beraber bir işe karar vermek için toplandıklarında, ondan
- O, senden, sen de O'ndan hoşnut olarak Rabbine dön!
- Onlar bollukta ve darlıkta sarfederler, öfkelerini yenerler, insanların kusurlarını affederler. Allah iyilik yapanları sever.
- Hükümranlık elinde olan Allah yücedir ve O herşeye Kadir'dir.
- Ahirete inanmayanların yaptıkları işleri kendilerine güzel göstermişizdir; bu yüzden körü körüne bocalarlar.
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Tur indirin:
Tur Suresi mp3 : Tur suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler