Neml suresi 49. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿قَالُوا تَقَاسَمُوا بِاللّٰهِ لَنُبَيِّتَنَّهُ وَاَهْلَهُ ثُمَّ لَنَقُولَنَّ لِوَلِيِّه۪ مَا شَهِدْنَا مَهْلِكَ اَهْلِه۪ وَاِنَّا لَصَادِقُونَ ﴾ [النمل: 49]
ayet arapça & türkçe okunuşuKâlû tekâsemû bi(A)llâhi lenubeyyitennehu veehlehu śümme lenekûlenne liveliyyihi mâ şehidnâ mehlike ehlihi ve-innâ lesâdikûn(e) [Neml: 49]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
"Biz gece ona ve ailesine baskın verelim, sonra da onun dostuna, ailesinin yok edilişinde bulunmadık, şüphesiz biz doğru söylüyoruz, diyelim" diye aralarında Allah'a yemin ettiler. [Neml: 49]
Neml Suresi 49. ayet tefsiri
Sâlih ( a.s. ) peygamber olarak gönderilip kavmini yalnızca Allah’a kulluğa davet edince, bir kısım insanlar ona iman etti, bir kısmı ise inanmadı. Böylece birbiriyle çekişen, kavga edip duran iki grup ortaya çıkıverdi. Bu çekişme hakkında Allah Teâlâ şöyle buyurur:
“ Kavminin büyüklük taslayan önde gelenleri, kendi kavimlerinden zayıf ve hor gördükleri mü’minlere: «Sâlih’in, Rabbi tarafından gönderilmiş bir peygamber olduğunu kesin olarak biliyor musunuz» diye çıkışırlar, onlar da: «Biz, ona indirilen her şeye kesinlikle iman ediyoruz» derlerdi. Büyüklük taslayan o zâlimler ise: «Siz neye inanıyorsanız, işte biz de onu bütünüyle inkâr ediyoruz» diye mukabele ederlerdi. ” ( A‘râf 7/75-76 )
Hz. Sâlih onlara nasihata devam etti. Buna rağmen onlar, Allah’ın kaza ve kaderini unutup uğradıkları tüm uğursuzlukları Hz. Sâlih ve ona inananlara bağladılar. Dünyanın bir imtihan yeri olduğunu ve kendilerinin de böylece imtihana çekilmekte olduklarını unuttular. İşi daha da ileri götürdüler. Dokuz kişiden oluşan bir çete kurdular. Bunların işi gücü memlekette fesat çıkarmak, bozgunculuk yapmaktı. Toplumda düzenin sağlanması ve ıslahı için hiçbir gayretleri yoktu. Bunlar Allah adına yemin ederek Hz. Sâlih ve ailesini öldürmeye karar verdiler. Niyetleri onları öldürmek, fakat sinsi bir planla suçun altından sıyrılmaktı. Fakat netice bekledikleri gibi olmadı. Her şeyi en iyi bilen ve takip eden Allah Teâlâ, onların hilelerini boşa çıkardı. Tam Hz. Sâlih ve ailesini öldürecekleri sırada onları helak etti. Rivayete göre onlar melekler tarafından atılan taşlarla öldürüldüler. Taşları görüyor, fakat atanları göremiyorlardı. Bir uçurumun altında kalarak veya sığındıkları bir mağarada üzerlerine kocaman bir taş yıkılarak helak edildikleri de söylenir. ( bk. Taberî, Câmi‘u’l-beyân, XIX, 211; Kurtubî, el-Câmi‘, XIII, 217 ) Daha sonra geri kalan inkârcı kavim Cebrâil ( a.s. )’ın çığlığı ve bundan kaynaklanan şiddetli bir depremle helak edilmiştir. İman eden, kalpleri Allah’ın saygısı ve korkusuyla dopdolu olup O’na karşı gelmekten ve her türlü günahtan sakınan kullar ise kurtulmuşlardır. ( bk. A‘râf 7/78; Hûd 11/66-68 )
Resûl-i Ekrem ( s.a.s. )’in peygamber oluşuyla birlikte Mekke’de Semûd kavminin hâline benzer bir durumun ortaya çıkmış olması dikkat çekicidir. Nitekim Mekke ahâlisi iki ayrı gruba bölünmüş ve aralarında amansız bir mücâdele başlamıştı. Dolayısıyla bu kıssa, bu ayetlerin indiği zamandaki şartlara mükemmel bir şekilde işaret etmektedir. Bu açıdan bakıldığında kıssada Resûlullah ( s.a.s. ) ve ona inananlar için bir teselli, müşrikler için de bir uyarı vardır. Çünkü o dokuz kişilik çetenin Hz. Sâlih’i öldürme hakkında düşündüklerini, müşrikler de Peygamberimiz ( s.a.s. ) hakkında düşünüyor ve onu öldürme teşebbüsünde bulunuyorlardı. ( bk. Enfâl 8/30 ) Kıssanın işaretine göre onlar bu konuda başarılı olamayacak, Allah peygamberini ve mü’minleri koruyacak, kâfirler ise yakın zaman içinde fecî bir sonla helâk edileceklerdir.
Zira insanlık tarihi boyunca hak bâtıl mücâdelesi hiç değişmedi, değişmeyecek. İşte bir ibretli misal daha:
Ömer Çelik Tefsiri
Neml suresi 49 ayeti anlamı - okunuşu
Bunlar, Allah’a yemin ederek aralarında şöyle anlaştılar: “Sâlih’e ve ailesine geceleyin baskın yapıp hepsini öldürelim. Sonra da hakkını arayacak yakınlarına: «Onun ailesinin uğradığı kıyıma biz katılmadık, kimin yaptığını da bilmiyoruz; emin olun biz doğru söylüyoruz» diyelim.”
Mokhtasar tefsiri
Birbirlerine şöyle dediler: "Sizden her biriniz gece onun evine geleceğine dair Allah adına yemin etsin. Ardından hep birlikte onu ve ailesini öldürelim. Sonra da onun kan davasını güden velisine şöyle diyelim: Biz Salih ve ailesinin öldürülmesi sırasında hazır bulunmadık. Gerçekten biz söylediğimiz sözde doğru söyleyen kimseleriz."
Ali Fikri Yavuz
Allah’a yeminleşerek şöyle dediler: “ - Salih’e ve ailesine (kendisine iman edenlere) muhakkak bir gece baskını yapalım (onları öldürelim), sonra geride kalan akrabasına yeminle diyelim ki, biz onun ehlinin helâkinde bulunmadık, gerçekten biz doğru söyliyenleriz.”
İngilizce - Sahih International
They said, "Take a mutual oath by Allah that we will kill him by night, he and his family. Then we will say to his executor, 'We did not witness the destruction of his family, and indeed, we are truthful.' "
Neml suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Allah adına, aralarında yemin ederek dediler ki: Bir gece Salih'i de, ailesini de öldürelim, sonra velisine, onu öldürmediğimiz gibi öldüreni de bilmiyoruz ve şüphe yok ki doğru söylüyoruz deriz.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
Onlar öz aralarında Allaha and içib belə dedilər: “Biz gecə ona və ailəsinə (yaxud ona iman gətirənlərə) hücum edib (hamısını) öldürəcək, sonra da onun (qanını almaq istəyən) qəyyumuna deyəcəyik ki, biz onun ailəsinin (kimlər tərəfindən) öldürüldüyünü görməmişik (öldürüldüyü yerdə olmamışıq) və biz, həqiqətən, doğru danışırıq!”
Kuran Araştırmaları Vakfı
Allah'a and içerek birbirlerine şöyle dediler: Gece ona ve ailesine baskın yapalım (hepsini öldürelim); sonra da velisine: "Biz (Salih) ailesinin yok edilişi sırasında orada değildik, inanın ki doğru söylüyoruz" diyelim.
Neml suresi (An-Naml) 49 ayeti arapça okunuşu
﴿قَالُوا تَقَاسَمُوا بِاللَّهِ لَنُبَيِّتَنَّهُ وَأَهْلَهُ ثُمَّ لَنَقُولَنَّ لِوَلِيِّهِ مَا شَهِدْنَا مَهْلِكَ أَهْلِهِ وَإِنَّا لَصَادِقُونَ﴾
[ النمل: 49]
قالوا تقاسموا بالله لنبيتنه وأهله ثم لنقولن لوليه ما شهدنا مهلك أهله وإنا لصادقون
سورة: النمل - آية: ( 49 ) - جزء: ( 19 ) - صفحة: ( 381 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Rahman'ın katında bir ahd almış olandan başkası asla şefaatte bulunamıyacaktır.
- İster sabretsinler ister etmesinler, onların durağı ateştir. Hoş tutulmalarını isteseler de artık hoş tutulmazlar.
- Musa: "İnşallah sabrettiğimi göreceksin, sana hiçbir işte baş kaldırmayacağım" dedi.
- Allah'ı bırakıp da, kendilerine yardımı dokunur diye, başka tanrılar edindiler.
- İnkar edenlerin malları ve çocukları, Allah'a karşı onlara bir şey sağlamaz. İşte onlar ateşin yakıtlarıdır.
- Allah çocuk edinmemiştir; O'nun yanında hiçbir tanrı yoktur, olsaydı, her tanrı kendi yarattığı ile beraber
- Ve Adem'e bütün isimleri öğretti, sonra eşyayı meleklere gösterdi. "Eğer sözünüzde samimi iseniz bunların isimlerini
- Ancak inanıp yararlı iş işleyenler, Allah'ı çok çok ananlar ve haksızlığa uğratıldıklarında haklarını alanlar bunun
- Hayır; daha doğrusu ahiretten korkmazlar.
- Bir kısım tanrılarımız seni çarpmıştır, demekten başka birşey demeyiz" dediler. Hud: "Doğrusu ben Allah'ı şahit
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Neml indirin:
Neml Suresi mp3 : Neml suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler