Furkan suresi 60. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿وَاِذَا ق۪يلَ لَهُمُ اسْجُدُوا لِلرَّحْمٰنِ قَالُوا وَمَا الرَّحْمٰنُۗ اَنَسْجُدُ لِمَا تَأْمُرُنَا وَزَادَهُمْ نُفُورًا۟ ۩ ﴾ [الفرقان: 60]
ayet arapça & türkçe okunuşuVe-iżâ kîle lehumu-scudû lirrahmâni kâlû vemâ-rrahmânu enescudu limâ te/murunâ vezâdehum nufûrâ(n) [Furkan: 60]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Onlara: "Rahman'a secdeye varın" dendiği zaman "Rahman da nedir? Emrettiğine mi secdeye varacağız?" derler. Bu, onların nefretini artırır. [Furkan: 60]
Furkan Suresi 60. ayet tefsiri
Gökleri, yeri ve bunlar arasında bulunan tüm varlıkları süresini tam olarak bilmenin mümkün olmadığı altı uzun devirde yaratan ve bunları hâkimiyeti alına alıp istediği gibi yöneten Allah, elbette kendine tevekkül edenleri koruyup kollayacak ve onlara gerekli yardımı yapacaktır. Çünkü O Rahmân’dır; kullarına karşı sınırsız merhamet sahibidir. O halde kul isteyeceği zaman, her şeyden hakkiyle haberdâr olan Rabbinden istemeli; yaratılışın sırrını ve varlığın hikmetini anlamak istiyorsa yine bunu da Rabbinden sormalıdır. Çünkü bunları en iyi bilen, onları yaratandır. Âyet-i kerîmede buyrulur:
“ Yaratan yarattığını bilmez olur mu hiç? İlmi her şeyin bütün inceliklerine kadar nüfûz eden ve her şeyden hakkiyle haberdar olan yalnız O’dur. ” ( Mülk 67/14 )
Bunun için de insanlar, Allah’ın, kendisi hakkında en doğru bilgiler ihtiva eden kitap ve Peygamberi aracılığıyla bildirdiği haberlere değer vermelidir. Çünkü “ Allah’a sormak ”, istenilen bilgiyi O’nun kitabından ve peygamberinden alıp öğrenmek mânasına gelmektedir.
Ancak varlık ve birliğinin her tarafı kuşatan bunca açık delilleri ve âşikâr nişânelerine rağmen Rahmân’ı tanımayan, O’nu inkâr eden ve O’na secdeden yüz çeviren gâfiller vardır. Efendimiz ( s.a.s. )’in davetini reddeden müşrikler, bunun muşahhas bir misâlidir. Onlardan Rahmân olan Allah’a secde etmeleri istendiğinde O’nu tanımadıklarını söyler, secdeden çekinirlerdi. Hatta böyle bir teklif onların İslâm’a olan nefretlerini iyice artırır, onları imandan daha da uzaklaştırırdı. İşte bu, bu hayatta olacak en büyük bir nasipsizliktir, hidâyet ve rahmet mahrumiyetidir. Kıyâmete kadar Rahmân’a secdeden uzak duran herkes, bu nasipsizler ve mahrumlar arasında yerini alacaktır. Hem de O Rahmân’ın varlığının, birliğinin, sınırsız kudret ve yüceliğinin büyük delillerini her an her yerde gördükleri halde:
Ömer Çelik Tefsiri
Furkan suresi 60 ayeti anlamı - okunuşu
Onlara: “Rahmân’a secde edin!” dendiği zaman, “Rahmân da neymiş? Yani şimdi biz, sen bize emrediyorsun diye tanımadığımız şeylere secde mi edeceğiz” derler. Üstelik bu dâvet onların ancak kibirlerini ve imandan daha da uzaklaşmalarını artırır.
Mokhtasar tefsiri
Kâfirlere: "Rahman`a secde edin!" denildiğinde; "Biz Rahman`a secde etmeyiz! Rahman nedir?" dediler. "Biz onu tanımıyoruz ve onu ikrar da etmiyoruz. O`nun ne olduğunu bilmeden senin bize emrettiğin şeye mi secde edeceğiz?" Peygamberin Rahman`a secde etmelerini emretmesi, onları Yüce Allah`a karşı iman etmekten daha da uzaklaştırdı.
Ali Fikri Yavuz
Kâfirlere: “- Rahmân’a secde edin.” denildiği zaman, derler ki: “- Rahman ne imiş, bize emrettiğin şeye secde mi ederiz?” (*) Rahmân’a secde emri de, büsbütün imandan uzaklaşmalarını artırdı
İngilizce - Sahih International
And when it is said to them, "Prostrate to the Most Merciful," they say, "And what is the Most Merciful? Should we prostrate to that which you order us?" And it increases them in aversion.
Furkan suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Onlara, secde edin rahmana dendi mi, rahman da nedir ki derler, bize emrettiğine mi secde edeceğiz? Ve bu, ancak uzaklaşmalarını arttırır.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
Onlara (müşriklərə): “Rəhmana (rəhmli olan Allaha) səcdə edin!” – deyildiyi zaman, onlar: “Rəhman nədir? Bizə əmr etdiyin şeyə səcdəmi edəcəyik?” – deyə cavab verərlər. Bu (səcdə əmri) onların (imana olan) nifrətini daha da artırar.
Kuran Araştırmaları Vakfı
Onlara: Rahman'a secde edin! denildiği zaman: "Rahman da neymiş! Bize emrettiğin şeye secde eder miyiz hiç!" derler ve bu emir onların nefretini arttırır.
Furkan suresi (Al-Furqan) 60 ayeti arapça okunuşu
﴿وَإِذَا قِيلَ لَهُمُ اسْجُدُوا لِلرَّحْمَٰنِ قَالُوا وَمَا الرَّحْمَٰنُ أَنَسْجُدُ لِمَا تَأْمُرُنَا وَزَادَهُمْ نُفُورًا ۩﴾
[ الفرقان: 60]
وإذا قيل لهم اسجدوا للرحمن قالوا وما الرحمن أنسجد لما تأمرنا وزادهم نفورا
سورة: الفرقان - آية: ( 60 ) - جزء: ( 19 ) - صفحة: ( 365 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Arş'ı su üzerinde iken, hanginizin daha güzel işi işleyeceğini ortaya koymak için, gökleri ve yeri
- "Bizim sizin üstünüzde bir nüfuzumuz yoktu. Bilakis, azmış bir millettiniz."
- Kızgın bir kaynaktan içirilirler.
- Hemen ailesine giderek semiz bir buzağı getirmiş, onların önüne sürüp: "Yemez misiniz?" demişti.
- Musa "Rabbim! Beni ve kardeşimi bağışla, bize acı, Sen merhametlilerin merhametlisisin" dedi.
- Bilmez misiniz ki, Allah bulutları sürer, sonra onları bir araya getirir; üstüste yığar, sen de
- İyiler şüphesiz nimet içindedirler.
- Onlardan birine ölüm gelince: "Rabbim! Beni geri çevir, belki, yapmadan bıraktığımı tamamlar, iyi iş işlerim"
- Kafirler, Aralarından bir uyarıcının gelmesine şaştılar da: "Bu şaşılacak bir şey; öldüğümüz ve toprak olduğumuz
- O gün birtakım yüzler de tozlanmış ve onları karanlık bürümüştür.
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Furkan indirin:
Furkan Suresi mp3 : Furkan suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler