Yasin suresi 67. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿وَلَوْ نَشَٓاءُ لَمَسَخْنَاهُمْ عَلٰى مَكَانَتِهِمْ فَمَا اسْتَطَاعُوا مُضِيًّا وَلَا يَرْجِعُونَ۟ ﴾ [يس: 67]
ayet arapça & türkçe okunuşuVelev neşâu lemesaḣnâhum ‘alâ mekânetihim femâ-stetâ’û mudiyyen velâ yerci’ûn(e) [Yasin: 67]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Dilesek, onları oldukları yerde dondururduk da, ne ileri gidebilirler ve ne de geri dönebilirlerdi. [Yasin: 67]
Yasin Suresi 67. ayet tefsiri
Yüce Rabbimiz sözü âhiret sahnesinden tekrar dünya sahnesine getirerek, dünya hayatının bir imtihan yeri olarak tanzim edildiğine dikkat çeker. O, insanları imtihan etmek için gereken bütün malzemeleri yaratmış ve bütün şartları hazırlamıştır. İnsana göz, kulak, kalp, akıl, irade ve idrak vermiş, ona bir takım imkânlar sağlamış, onu canlı veya cansız diğer varlıklardan farklı yaratarak ona daha geniş bir hareket alanı çizmiştir. Eğer Allah, inkârları sebebiyle onların gözlerini büsbütün kör etseydi, hepsi mecburen imana koşarlardı. Yine onları inkâr ettikleri için insan şeklinden çıkarıp cansız bir taşa veya şaşkınlığından ne yapacağını bilmeyen bir hayvana çevirse ve onları oldukları yerde dondursaydı, ne ileri gitmeye güçleri yeter, ne de geri dönebilirlerdi. Allah Teâlâ bunları yapmaya elbette kadirdir. Fakat böyle yapsaydı imtihanın anlamı kalmazdı. Hâsılı Rabbimiz, insanı dar bir imtihan salonuna mahkum etmeyerek, yeriyle göğüyle ve bunlar içindeki varlıklar ile tüm kâinatı imtihan sahası olarak belirlemiştir. Bu bakımdan Allah’a kul olmak çok faziletli bir durum olmakla birlikte, kulluk imtihanı gerçekten ağırdır. Şu âyet-i kerîmeler bu açıdan dikkat çekicidir:
“ Şüphesiz biz, insanların amel bakımından hangisinin daha güzel olduğunu deneyip ortaya çıkaralım diye yeryüzünde bulunan her şeyi ona mahsus bir zînet ve imtihan için bir malzeme yaptık. Doğrusu biz, yeryüzünde bulunan her şeyi vakti gelince kupkuru bir toprak hâline getirmekteyiz. ” ( Kehf 18/7-8 )
“ O ki, hanginizin daha güzel işler yapacağını denemek için ölümü ve hayatı yarattı. Kudreti dâima üstün gelen ve günahları çok bağışlayan yalnız O’dur. ” ( Mülk 67/2 )
Allah Teâlâ’nın, önceki âyetlerde bahsedildiği üzere ister gözlerini tamamen kör etmek, ister başka bir varlığa çevirip hareket imkânını elinden almak gibi insan varlığına yönelik istediği her şeyi yapmaya güç yetirebileceğinin en güzel misali, yine insanın kendi hayatıdır:Ömer Çelik Tefsiri
Yasin suresi 67 ayeti anlamı - okunuşu
Dileseydik onların mâhiyet ve şekillerini değiştirir, kendilerini oldukları yerde dondurup çivileyiverirdik de artık ne bir adım ileri gidebilir ne de geri dönebilirlerdi.
Mokhtasar tefsiri
Eğer onların yaratılışını ve ayakları üzerine oturmalarını dileseydik, bunu yapardık. Oldukları yerden bir yere kımıldamaya güç yetiremezlerdi. Ne ileri, ne de geri gidebilirlerdi.
Ali Fikri Yavuz
Bir de dileseydik, kılıklarını oldukları yerde çirkin bir şekle çevirirdik de ne ileri gidebilirlerdi, ne dönebilirlerdi
İngilizce - Sahih International
And if We willed, We could have deformed them, [paralyzing them] in their places so they would not be able to proceed, nor could they return.
Yasin suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Ve dileseydik onları çarpıp, durdukları yerde bir başka şekle sokardık da kalakalırlardı, ne ileriye gitmeye güçleri yeterdi, ne geriye dönmeye.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
Əgər istəsəydik, onları lap yerlərindəcə elə bir kökə (elə bir şəklə) salardıq ki, nə irəli, nə də geri gedə bilərdilər. (Kafirləri topal edər, meymuna, donuza, daşa döndərərdik. Və ya onları evlərinin içində həlak edərdik, heç tərpənə də bilməzdilər).
Kuran Araştırmaları Vakfı
Eğer dilesek oldukları yerde onların şekillerini değiştirirdik de ne ileriye gitmeye güçleri yeterdi ne de geri gelmeye!
Yasin suresi (Ya-Sin) 67 ayeti arapça okunuşu
﴿وَلَوْ نَشَاءُ لَمَسَخْنَاهُمْ عَلَىٰ مَكَانَتِهِمْ فَمَا اسْتَطَاعُوا مُضِيًّا وَلَا يَرْجِعُونَ﴾
[ يس: 67]
ولو نشاء لمسخناهم على مكانتهم فما استطاعوا مضيا ولا يرجعون
سورة: يس - آية: ( 67 ) - جزء: ( 23 ) - صفحة: ( 444 )| English | Türkçe | Indonesia |
| Русский | Français | فارسی |
| تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Bu kimseler, sözün güzelini işitecek duruma ulaştırılmışlar, övülmeğe layık olan Allah'ın yoluna eriştirilmişlerdir.
- Allah, melekler ve adaleti yerine getiren ilim sahibleri, O'ndan başka tanrı olmadığına şahidlik etmişlerdir. O'ndan
- Tek olarak yaratıp kendisine bol bol mal, çevresinde bulunan oğullar verdiğim ve nimetleri yaydıkça yaydığım
- Doğrusu hüküm günü hepsinin bir arada bulunacağı gündür.
- Alemlerin Rabbi olan Allah dilemedikçe sizler bir şey dileyemezsiniz.
- Rabbimiz! Doğrusu geleceği şüphe götürmeyen günde, insanları toplayacak olan Sensin. Şüphesiz ki Allah verdiği sözden
- "Çünkü benim dostum, Kitap'ı indiren Allah'tır. O, iyileri dost edinir."
- Öksüzü kakıştıran, yoksulu doyurmaya yanaşmayan kimse işte odur.
- Allah'ın ayetlerini az bir değere değişip, O'nun yolundan alıkoydular. Onların işledikleri gerçekten ne kötüdür!
- Sana davacıların haberi ulaştı mı? Mabedin duvarına tırmanıp Davud'un yanına girmişlerdi de, o onlardan ürkmüştü.
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Yasin indirin:
Yasin Suresi mp3 : Yasin suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Ammar Al-Mulla
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler




