Vakıa suresi 67. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿بَلْ نَحْنُ مَحْرُومُونَ ﴾ [الواقعة: 67]
ayet arapça & türkçe okunuşuBel nahnu mahrûmûn(e) [Vakıa: 67]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Dilersek Biz onu çerçöp yaparız, şaşar kalırsınız; "Doğrusu borç altına girdik, hatta yoksun kaldık". [Vakıa: 67]
Vakıa Suresi 67. ayet tefsiri
İkinci delil, toprağa ektiğimiz ve hayatımızın devamı için son derece ehemmiyet arz eden tohumlardır. Onları çatlatan, filizlendirip toprak üstüne çıkaran, büyütüp geliştiren, yetiştiren bizler değil, şüphesiz Allah’tır. Nasıl ki o cansız tohumları adeta kabre benzeyen topraktaki yerlerinden canlandırıp çıkartıyorsa, aynı şekilde ölmüş insanlara ruh üfleyip yattıkları kabirlerden mahşer yerine öylece çıkaracaktır. Diğer taraftan o yetişmiş, tarlaları doldurmuş ekinleri Cenâb-ı Hak bir afet gönderip kurutsa, çer çöp haline getirecek olsa, buna da kimsenin engel olması mümkün değildir. Nitekim dünyamızda bunun misallerini devamlı müşahede etmek mümkündür. Böyle bir durum karşısında insanın yapacağı, sonsuz bir acizlik ve çaresizlik içinde, “ eyvah masraflarımız, emeklerimiz boşa gitti, mahvolduk, perişan olduk, borçlar altında ezildik. Hayır hayır, bilakis biz bütünüyle mahrum kaldık ” şeklinde geveleyip, yakınıp, mızıklayıp durmaktır. Çünkü başka bir şeye gücü yetecek hali yoktur. Bu da Allah’ın yüce kudretini ve ölüleri diriltmek dâhil istediği her şeyi yapabileceğini gösteren büyük bir delildir.
Bir diğer kudret tecellisi ise sudur:Ömer Çelik Tefsiri
Vakıa suresi 67 ayeti anlamı - okunuşu
“Bundan da öte, biz her türlü rızıktan büsbütün mahrum kaldık!” diye feryat ederdiniz.
Mokhtasar tefsiri
"Bilakis biz rızıktan mahrum edildik."
Ali Fikri Yavuz
Daha doğrusu (beklediğimiz mahsule karşılık) büsbütün mahrumuz.”
İngilizce - Sahih International
Rather, we have been deprived."
Vakıa suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Hayır, biz mahrum olduk.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
Bəlkə, (hələ ruzidən də) məhrum olmuş kimsələrik!” (deyərdiniz).
Kuran Araştırmaları Vakfı
Daha doğrusu, biz yoksul kaldık" (derdiniz).
Vakıa suresi (Al-Waqiah) 67 ayeti arapça okunuşu
﴿بَلْ نَحْنُ مَحْرُومُونَ﴾
[ الواقعة: 67]
English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- "Kendilerine yazık edenlere gelince; onlar, cehennemin odunları oldular."
- Musa: "Onların bilgisi Rabbimin katında yazılıdır. Rabbim şaşırmaz ve unutmaz." dedi.
- Ayetlerimizden bir şey öğrendiğinde onu alaya alır. İşte bunlara alçaltıcı bir azap ve ardından da
- Sizlere, analarınız, kızlarınız, kızkardeşleriniz, halalarınız, teyzeleriniz, kardeşlerinizin kızları, kızkardeşlerinizin kızları, sizi emziren süt anneleriniz, süt
- Yahut kentlerin halkı, kuşluk vakti eğlenirlerken azabımızın kendilerine gelmesinden güvende miydiler?
- Doğrusu şeytanın, inananlar ve yalnız Rablerine güvenenler üzerinde bir nüfuzu yoktur.
- Kitap'da İsmail'e dair anlattıklarımızı da an. Çünkü o sözünde doğru bir kimse idi, tarafımızdan gönderilmiş
- "Yahudi veya Hıristiyan olun ki doğru yolu bulasınız" dediler. "Doğruya yönelmiş olan ve Allah'a eş
- Biz seni ancak alemlere rahmet olarak gönderdik.
- O, şüphesiz kesin gerçektir.
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Vakıa indirin:
Vakıa Suresi mp3 : Vakıa suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Ammar Al-Mulla
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler