Enbiya suresi 79. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.

  1. Ayet
  2. mp3
  3. Sayfada
Enbiya suresi 79 ayeti okunuşu - Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Resmi Kur'an-ı Kerim Sayfasıdır , Abdulbaki Gölpınarlı meali, Kuran Araştırmaları Vakfı & ayet nasıl okunur : Enbiya suresi - Al-Anbiya aya 79 (The Prophets).
  
   

﴿فَفَهَّمْنَاهَا سُلَيْمٰنَۚ وَكُلًّا اٰتَيْنَا حُكْمًا وَعِلْمًاۘ وَسَخَّرْنَا مَعَ دَاوُ۫دَ الْجِبَالَ يُسَبِّحْنَ وَالطَّيْرَۜ وَكُنَّا فَاعِل۪ينَ ﴾ [الأنبياء: 79]

ayet arapça & türkçe okunuşu

Fefehhemnâhâ suleymân(e)(c) vekullen âteynâ hukmen ve’ilmâ(en)(c) vesaḣḣarnâ me’a dâvûde-lcibâle yusebbihne ve-ttayr(a)(c) vekunnâ fâ’ilîn(e) [Enbiya: 79]


Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet

Süleyman'a bu meselenin hükmünü bildirmiştik; her birine hüküm ve ilim verdik. Davud ile beraber tesbih etsinler diye dağları ve kuşları buyruk altına aldık. Bunları Biz yapmıştık. [Enbiya: 79]


Enbiya Suresi 79. ayet tefsiri

Hz. Süleymân, çocukluğundan itibâren yüksek bir anlayışa sahip, çok zeki biriydi. Bir gece, bir koyun sürüsü bir tarlayı harâb etmişti. Tarla sahipleri, Dâvûd ( a.s. )’a gelip şikâyetçi oldular. Telef olan tarla, kıymet bakımından koyun sürüsüne müsâvî idi. Bunun üzerine Hz. Dâvûd, koyunların tarla sahibine verilmesine hükmetti. Süleymân ( a.s. ), o sırada küçük yaşta olmasına rağmen:

“ –Babacığım, bir yol daha var! Koyunları tarla sahibine borç olarak verelim; sütünden ve yününden istifade etsin. Bu arada tarlayı düzenlesin. Tarla eski hâline gelinceye kadar koyunlar kendisinde kalsın. İşleri yoluna girince de, sürüyü sahibine teslîm etsin! ” dedi.

Dâvûd ( a.s. ) bu teklifi çok beğendi ve öyle hükmetti.

Hz. Süleymân’ın firâsetiyle alâkalı bir başka hâdiseyi de Resûlullah ( s.a.s. ) şöyle anlatır:

“ …Vaktiyle iki kadın ve beraberlerinde iki oğlan vardı. Yolda giderlerken bir kurt gelip kadınlardan büyük olanın çocuğunu alıp götürdü. Bunun üzerine bu kadın, arkadaşı olan küçük kadına:

«–Kurt, senin çocuğunu götürdü» dedi.

Öbür kadın:

«–Hayır, senin çocuğunu götürdü» dedi.

Nihâyet bu iki kadın, aralarında hükmetmesi için Dâvûd ( a.s. )’a mürâcaat ettiler. Hz. Dâvûd, çocuğun büyük kadına âit olduğuna hükmetti. Onlar muhâkemeden çıkıp, Hz. Dâvûd’un oğlu Süleymân ( a.s. )’a gittiler. Dâvûd ( a.s. )’ın hükmünü söylediler. Hz. Süleymân da:

«–Bana bir bıçak getirin! Çocuğu bu iki kadın arasında paylaştırayım!» dedi.

Bunun üzerine küçük kadın:

«–Aman! Allah aşkına böyle bir şey yapma! Çocuk bu kadınındır!» dedi.

Bunun üzerine Süleymân ( a.s. ), çocuğun küçük kadına âit olduğuna hükmetti. ” ( Buhârî, Enbiyâ 40; Müslim, Akdiye 20 )

Çünkü analık şefkati, evlâdının ölmesine râzı gelemezdi.

Hz. Dâvûd da, Hz. Süleyman da birer peygamberdi. Allah onlara hüküm ve ilim vermişti. Ancak her birinin ayrı ayrı mümeyyiz vasıfları vardı. Hz. Süleyman’a isabetli hüküm verme konusunda bir imtiyaz bahşettiği gibi, Hz. Dâvûd’a dağları ve kuşları emrine vermişti, onunla beraber Allah’ı tesbih ederlerdi. Dâvûd ( a.s. ), tesbih ederek dağların yanından geçer, dağlar da tesbih ile ona karşılık verirlerdi. Kuşlar da öyleydi. Başka bir rivayete göre, Hz. Dâvûd zikir ve tesbihatta kendisinde biraz yorgunluk hissettiğinde dağlara emreder, onlar tesbih ederlerdi. Bu hal, kendisi tesbihi özleyinceye kadar devam ederdi.

Ayrıca Cenâb-ı Hak Dâvûd ( a.s. )’a savaşlarda giyilmek üzere zırh yapma sanatını öğretmişti. O, zırh yaparak hem ordularını düşmanlarından muhâfaza etmiş hem de rızkını elinin emeğiyle kazanmıştır. Mülk ve siyâsî otorite sahibi, iktisâdî imkânları bol bir peygamber olmasına rağmen, elinin emeğiyle geçinme yolunu tercih etmiştir. Nitekim Resûlullah ( s.a.s. ) şöyle buyurmuştur:

“ Hiçbir kimse, asla kendi kazancından daha hayırlı bir rızık yememiştir. Allah’ın Peygamberi Dâvûd ( a.s. ) da kendi elinin emeğini yerdi. ” ( Buhârî, Büyû‘ 15; Enbiyâ 37 )

Hz. Dâvûd, ilâhî yardıma nâil olmak, kendisine birçok muhâfız verilerek büyük ordulara kumanda etmek ve heybet sahibi olmak gibi yüksek pâyelerle güçlendirilmişti. Ayrıca peygamberlik, isâbetli görüş, kitap, şerîat, ilim, amel, güzel konuşma ve hikmete sahip olmuştu. Allah Teâlâ şöyle buyurmaktadır:

“ Biz onun hâkimiyetini güçlendirdik; kendisine hikmet, nübüvvet, adâletle hükmetme ve yerli yerince söz söyleme kâbiliyeti verdik. ” ( Sād 38/20 )

Hz. Süleyman’a da ayrı olarak şu lutuflarda bulunmuştu:


Ömer Çelik Tefsiri
Enbiya suresi Diyanet

Enbiya'den 79 Ayeti'ni dinle


Enbiya suresi 79 ayeti anlamı - okunuşu

Biz, sözkonusu dâvada en isabetli hükmü Süleyman’a bildirdik. Zâten biz, her birine hüküm ve ilim vermiştik. Dağları ve kuşları Dâvûd’un emrine râm ettik; onunla beraber Allah’ı tesbih ediyorlardı. Gerçekten biz, dilediğimiz her şeyi yapma kudretine sa­hi­biz.


Mokhtasar tefsiri

Biz, meseleyi babası Dâvûd`a değil de Süleyman`a kavrattık. Biz Dâvûd ve Süleyman`ın her ikisine peygamberliği ve dinin hükümleri ile alakalı ilmi öğrettik. Bunu sadece Süleyman`a has kılmadık. Dağları Dâvûd`a boyun eğdirdik onun tespihi ile tespih getirirlerdi. Kuşları da ona boyun eğdirdik. Bunu meseleyi anlatmak, hükmü, ilmi ve birçok şeyi hizmetine sunmak için yaptık.


Ali Fikri Yavuz

Biz, o meselenin hükmünü Süleymân’a bildirdik. Bununla beraber her birine bir hüküm ve bir ilim vermiştik. Davud ile birlikte tesbih etmek üzere, dağları ve kuşları (ona) bağlı kılmıştık. Biz (bu gibi acaib işleri peygamberlere) yapanlarız


İngilizce - Sahih International


And We gave understanding of the case to Solomon, and to each [of them] We gave judgement and knowledge. And We subjected the mountains to exalt [Us], along with David and [also] the birds. And We were doing [that].

Enbiya suresi oku

Abdulbaki Gölpınarlı meali


O hükmü, biz anlatmıştık Süleyman'a ve hepsine de peygamberlik ve bilgi vermiştik ve beraberce Tanrıyı tenzih etmek için dağları ve kuşları, Davud'a ram ettik ve bunları yaptık, gücümüz yeter yapmaya.


Azerice Bunyadov Memmedeliyev


Biz onu (məsələnin hökmünü) dərhal Süleymana anlatdıq. Və onların hər birinə hökm (hikmət, peyğəmbərlik) və elm (şəriəti dərindən bilmək) verdik. Biz dağları və quşları Davudla birlikdə (Allahı) təqdis edib tə’rifləsinlər deyə ona ram etdik. Bunları (sizə təəccüblü görünsə də, lövhi-məhfuzdakı əzəli hökmümüzlə) Biz etmişdik.


Kuran Araştırmaları Vakfı


Böylece bunu (bu fetvayı) Süleyman'a biz anlatmıştık. Biz, onların her birine hüküm (hükümdarlık, peygamberlik) ve ilim verdik. Kuşları ve tesbih eden dağları da Davud'a boyun eğdirdik. (Bunları) biz yapmaktayız.

Enbiya suresi (Al-Anbiya) 79 ayeti arapça okunuşu

﴿فَفَهَّمْنَاهَا سُلَيْمَانَ ۚ وَكُلًّا آتَيْنَا حُكْمًا وَعِلْمًا ۚ وَسَخَّرْنَا مَعَ دَاوُودَ الْجِبَالَ يُسَبِّحْنَ وَالطَّيْرَ ۚ وَكُنَّا فَاعِلِينَ
[ الأنبياء: 79]

fefehhemnaha süleyman veküllen ateyna hukmev veilma vesehharna mea davudel cibale yüsebbihne vettayr vekünna failin

ففهمناها سليمان وكلا آتينا حكما وعلما وسخرنا مع داود الجبال يسبحن والطير وكنا فاعلين

سورة: الأنبياء - آية: ( 79 )  - جزء: ( 17 )  -  صفحة: ( 328 )


English Türkçe Indonesia
Русский Français فارسی
تفسير انجليزي اعراب

Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler

  1. İsmail, İdris ve Zülkifl hakkında anlattığımızı da an; onların her biri sabredenlerdendi.
  2. Rabbin şüphesiz güçlüdür, merhametlidir.
  3. Amel defteri kendisine sağından verilen kimse, kolay geçireceği bir hesaba çekilir ve arkadaşlarının yanına sevinçle
  4. Lut milletinin kasabalarını yere batıran, onları gömdükçe gömen O'dur.
  5. "Allah'ı bırakıp taptığınız, sizin ve babalarınızın adlandırdığı putlardan başka bir şey değildir. Allah onların doğru
  6. De ki: "Yaratıkların şerrinden, bastırdığı zaman karanlığın şerrinden, düğümlere nefes eden büyücülerin şerrinden, hased ettiği
  7. Ad milletine kardeşleri Hud'u gönderdik. Şöyle dedi: "Ey milletim! Allah'a kulluk edin. O'ndan başka tanrınız
  8. And olsun ki, onların azabını sayılı bir süreye kadar ertelesek, "Onu alıkoyan nedir?" derler. Bilin
  9. Onlardan sonra gelenler: "Rabbimiz! Bizi ve bizden önce inanmış olan kardeşlerimizi bağışla; kalbimizde müminlere karşı
  10. Yere, "Suyunu çek!", göğe, "Ey gök sen de tut!" denildi. Su çekildi, iş de bitti;

türkçe Kuran sureleri :

Bakara suresi Âl-i İmrân Nisâ suresi
Mâide suresi Yûsuf suresi İbrâhîm suresi
Hicr suresi Kehf suresi Meryem suresi
Hac suresi Kasas suresi Ankebût suresi
As-Sajdah Yâsîn suresi Duhân suresi
fetih suresi Hucurât suresi Kâf suresi
Necm suresi Rahmân suresi vakıa suresi
Haşr suresi Mülk suresi Hâkka suresi
İnşikâk suresi Alâ suresi Gâşiye suresi

En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Enbiya indirin:

Enbiya Suresi mp3 : Enbiya suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Enbiya Suresi Ahmed El Agamy
Ahmed Al Ajmy
Enbiya Suresi Bandar Balila
Bandar Balila
Enbiya Suresi Khalid Al Jalil
Khalid Al Jalil
Enbiya Suresi Saad Al Ghamdi
Saad Al Ghamdi
Enbiya Suresi Saud Al Shuraim
Saud Al Shuraim
Enbiya Suresi Abdul Basit Abdul Samad
Abdul Basit
Enbiya Suresi Abdul Rashid Sufi
Abdul Rashid Sufi
Enbiya Suresi Abdullah Basfar
Abdullah Basfar
Enbiya Suresi Abdullah Awwad Al Juhani
Abdullah Al Juhani
Enbiya Suresi Fares Abbad
Fares Abbad
Enbiya Suresi Maher Al Muaiqly
Maher Al Muaiqly
Enbiya Suresi Muhammad Siddiq Al Minshawi
Al Minshawi
Enbiya Suresi Al Hosary
Al Hosary
Enbiya Suresi Al-afasi
Mishari Al-afasi
Enbiya Suresi Yasser Al Dosari
Yasser Al Dosari


Tuesday, July 16, 2024

Bizim için dua et, teşekkürler