Kasas suresi 8. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿فَالْتَقَطَهُٓ اٰلُ فِرْعَوْنَ لِيَكُونَ لَهُمْ عَدُوًّا وَحَزَنًاۜ اِنَّ فِرْعَوْنَ وَهَامَانَ وَجُنُودَهُمَا كَانُوا خَاطِـ۪ٔينَ ﴾ [القصص: 8]
ayet arapça & türkçe okunuşuFeltekatahu âlu fir’avne liyekûne lehum ‘aduvven vehazenâ(en)(k) inne fir’avne vehâmâne vecunûdehumâ kânû ḣâti-în(e) [Kasas: 8]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Firavun'un adamları onu almışlardı. Firavun, Haman ve askerleri, suçlu olduklarından, o onlara düşman ve başlarına da dert olacaktı. [Kasas: 8]
Kasas Suresi 8. ayet tefsiri
Annesi, Mûsâ’yı dünyaya getirdiğinde onun Firavun tarafından öldürülmesinden çok korkuyordu. Çünkü o günlerde İsrâiloğulları’ndan doğan erkek çocukların pek çoğu öldürülmüştü. O zavallı anne kararsızdı ve ne yapacağını bilemiyordu. Yüce Allah yardımına yetişti. Çocuk hakkında herhangi bir tehlikeden korktuğu takdirde onu bir sandığa koyup ( bk. Tâhâ 20/39 ), Nil’e bırakmasını, boğulmasından korkmamasını ve ondan ayrı kalacağım diye üzülmemesini vahyetti. Zira Allah Teâlâ onu koruyacak, tekrar annesine döndürecek ve onu peygamberlerden yapacaktı. Korkulan oldu. Çocuğunun öldürülme tehlikesiyle yüz yüze gelen Mûsâ’nın annesi, onu bir sandığa koyup Nil’e bıraktı. Su onu getirip ırmağın kenarında küçük bir göletin kıyısına yaklaştırınca Firavun’un hizmetçileri onu alıp efendilerinin yanına getirdiler. Firavun’un hanımı da oradaydı. Sandığı açıp o sevimli yavruyu görünce hanımın gönlü ona bağlandı. “ Ayrıca bizzat benim gözetimimde yetişip eğitilmen için sana kendimden gönülleri cezbeden bir güzellik ve sevecenlik vermiştim ” ( Tâhâ 20/39 ) âyetinde verilen müjde gerçekleşmeye başladı. Gerçekten de Cenâb-ı Hak, Mûsâ ( a.s. )’ın gözlerine öyle bir melâhat, öyle bir güzellik vermişti ki, gören kendini alamıyor, onu sevmekten başka çaresi kalmıyordu. İşte en kritik noktada ona gönlünü kaptıranlardan biri de Firavun’un hanımı oldu. Onu öldürmelerine müsaade etmedi. Kocasını da ikna ederek ondan fayda görebileceklerini veya onu çocuk edinebileceklerini söyledi. Halbuki Firavun ve yardımcıları, Mûsâ’yı Nil’den kurtarıp ona sahip çıkmakla, onu saraylarında el bebek gül bebek büyütmekle, kendi sonlarını getirecek ilâhî planın birer oyuncusu olarak iş yaptıklarının farkında bile değillerdi. Çünkü bu şekilde ileri de kendilerini mallarından, yurtlarından ayırıp Kızıl Deniz’in azgın sularında boğacak ve ebedî bir üzüntü ve pişmanlığa uğramalarına sebep olacak birinin bakımını kendi elleriyle yapıyorlardı. İlâhî kudretin tecellisine bakın ki, murad ettiği zaman, sahipsiz, güçsüz, kuvvetsiz, ordusuz, silahsız bir garip kulunu, her istediğini yapmaya muktedir en amansız düşmanlarının elinde nasıl koruyor ve nasıl yetiştiriyor. İnsanların ordularla, tanklarla ve bombalarla yapamadığını Firavun’un hanımının kalbine koyduğu ince bir kadınlık şefkatiyle nasıl gerçekleştiriyor. Her şeye kadirliğini, bize göre küçük ve basit şeylerle fevkalade büyük işler yapmak suretiyle nasıl gösteriyor!
Peki bu sırada Mûsâ’nın annesi ne haldeydi:
Ömer Çelik Tefsiri
Kasas suresi 8 ayeti anlamı - okunuşu
(Mûsâ’nın annesi onu denize bırakmak mecburiyetinde kaldı.) Derken Firavun’un ailesi onu yitik çocuk olarak bulup denizden aldılar. Bilmiyorlardı ki o, ileride kendileri için bir düşman ve başlarına dert olacaktı. Doğrusu Firavun da Hâmân da askerleri de yanlış bir yolda idiler.
Mokhtasar tefsiri
Musa`nın annesi, onu sandığa koyup, nehre bırakılmasına dair verdiğimiz ilhamı yerine getirdi. Ardından Firavun hanedanı onu bulup, aldı. Böylece Yüce Allah`ın iradesi gerçekleşecek Musa, Firavun`un düşmanı olacak, Yüce Allah onun eliyle Firavun`un krallığını yok ederek onları hüzne boğacaktır. Muhakkak Firavun, veziri Haman ve tüm yardımcıları; küfürleri, azgınlıkları ve yeryüzünde bozgunculuk yapmaları sebebiyle günahkâr kimselerdi.
Ali Fikri Yavuz
Bunun üzerine (Mûsa bir müddet emzirilip Nil nehrine atıldıktan sonra), Firavun’un adamları onu bulup aldılar. Çünkü, ileride kendilerine bir düşman ve bir üzüntü olacaktı. Doğrusu Firavun, (veziri) Hâmân ve askerleri hep günahkârdılar
İngilizce - Sahih International
And the family of Pharaoh picked him up [out of the river] so that he would become to them an enemy and a [cause of] grief. Indeed, Pharaoh and Haman and their soldiers were deliberate sinners.
Kasas suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Kendilerine düşman olması, onları tasalandırması için Firavun'un adamları, onu buldular; şüphe yok ki Firavun ve Haman'la askerleri, yanlış hareket etmedeydiler.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
(Musa doğulduqdan sonra anası bir müddət onu əmizdirdi, sonra mamaçanın onun oğlu olduğunu Fir’ona xəbər verəcəyindən qorxaraq körpəsini bir sandığa qoyub Allaha dua edərək Nil çayına atdı. Bu zaman Fir’on zövcəsi ilə oturub Nilə tamaşa edirdi. Suyun üzündə bir sandığın üzdüyünü görən Fir’on xidmətçilərə onu tutub gətirməyi əmr etdi). Fir’onun adamları axırda özlərinə düşmən kəsiləcək və başlarına bəla olacaq Musanı (içində olduğu sandıqla birlikdə) götürüb gəldilər. Həqiqətən, Fir’on, Haman və onların əsgərləri (küfr etdiklərinə, mə’sum uşaqları öldürdüklərinə görə) günahkar idilər.
Kuran Araştırmaları Vakfı
Nihayet Firavun ailesi onu yitik çocuk olarak (nehirden) aldı. O, sonunda kendileri için bir düşman ve bir tasa olacaktı. Şüphesiz Firavun ile Haman ve askerleri yanlış yolda idiler.
Kasas suresi (Al-Qasas) 8 ayeti arapça okunuşu
﴿فَالْتَقَطَهُ آلُ فِرْعَوْنَ لِيَكُونَ لَهُمْ عَدُوًّا وَحَزَنًا ۗ إِنَّ فِرْعَوْنَ وَهَامَانَ وَجُنُودَهُمَا كَانُوا خَاطِئِينَ﴾
[ القصص: 8]
فالتقطه آل فرعون ليكون لهم عدوا وحزنا إن فرعون وهامان وجنودهما كانوا خاطئين
سورة: القصص - آية: ( 8 ) - جزء: ( 20 ) - صفحة: ( 386 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- İki deniz bir değildir. Birinin suyu tatlı ve kolay içimlidir; diğeri tuzlu ve acıdır. Her
- Kalblerinde hastalık olanların ise pisliklerine pislik katmıştır; onlar kafir olarak ölmüşlerdir.
- Kıyamet yaklaştıkça yaklaşmıştır.
- Sonra kan pıhtısı olmuş, sonra Allah onu yaratıp şekil vermişti.
- Geride kalanların üzerlerine bir yağmur yağdırdık. Uyarılan fakat yola gelmeyenlerin yağmuru ne kötü idi!
- İbrahim ve İsmail, Kabenin temellerini yükseltiyordu: "Rabbimiz! Yaptığımızı kabul buyur. Şüphesiz ki, Sen hem işitir
- Görebildikleriniz ve göremedikleriniz üzerine yemin ederim ki, Kuran şerefli bir elçinin getirdiği sözdür.
- Doğrusu yaratan ve bilen ancak Rabbindir.
- "Bu ikiden birincisinin vakti gelince, üzerinize pek güçlü olan kullarımızı salacağız. Onlar memleketlerinizde her köşeyi
- İyi kimseler, saygıdeğer elçilerin eliyle yazılmıştır.
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Kasas indirin:
Kasas Suresi mp3 : Kasas suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler