Tevbe suresi 93. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿اِنَّمَا السَّب۪يلُ عَلَى الَّذ۪ينَ يَسْتَأْذِنُونَكَ وَهُمْ اَغْنِيَٓاءُۚ رَضُوا بِاَنْ يَكُونُوا مَعَ الْخَوَالِفِۙ وَطَبَعَ اللّٰهُ عَلٰى قُلُوبِهِمْ فَهُمْ لَا يَعْلَمُونَ ﴾ [التوبة: 93]
ayet arapça & türkçe okunuşuİnnemâ-ssebîlu ‘alâ-lleżîne yeste/żinûneke vehum aġniyâ/(u)(c) radû bi-en yekûnû me’a-lḣavâlifi vetabe’a(A)llâhu ‘alâ kulûbihim fehum lâ ya’lemûn(e) [Tevbe: 93]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Sorumluluk ancak, zengin oldukları halde senden izin isteyen, geride kalan kadınlarla bulunmaya razı olanlara ve Allah kalblerini mühürlemiş olduğu için bilmeyenleredir. [Tevbe: 93]
Tevbe Suresi 93. ayet tefsiri
Faziletli insan olmak zor, alçaklığa düşmek ise kolaydır. Hz. İsâ’ya: “ İnsanların hangisi daha şereflidir? ” diye sorulunca iki eline birer avuç toprak alıp: “ Bu ikisinden hangisi daha şereflidir?! ” diye sorar. Sonra avuçlarındaki toprağı birleştirip yere atar ve: “ İnsanların tümü topraktandır. Onların Allah katında en değerli olanları, en çok takvâ sahibi olanlarıdır ” buyurur. Şu halde yücelik ve şeref, takvâda, mücâhedeyi rahata, hüznü ve ağlamayı sevinç ve sürûra tercih etmektedir. Bir hadis-i şerifte şöyle buyrulur:
“ Kıyamet gününde insanların Allah’a en yakın olanları, hüznü, susuzluğu ve açlığı çok olanlardır. ” ( Aclûnî, Keşfu’l-hafâ, I, 287 )
Allah Teâlâ münafıkların sevinmelerini ve alay etmelerini kötülemiş, ihlaslı mü’minleri de hüzünlü olmaları ve ağlamaları sebebiyle övmüştür. Münafıkların gülmeleri çok ağlamaya, ihlaslı mü’minlerin ağlamaları ise ardı arkası gelmeyen surûra, neş’eye ve tebessüme sebep olacaktır.
Gelen âyetler, mü’minlerin Tebük seferinden zaferle ve selametle döneceklerini müjdelemekte, sefere geçerli bir mazereti olmadan katılmayanların ise hüsrana uğrayacaklarını haber vermektedir:
Ömer Çelik Tefsiri
Tevbe suresi 93 ayeti anlamı - okunuşu
Sorumluluk ve vebâl ancak, zengin oldukları halde sırf cihattan kaçmak için çeşitli bahanelerle senden izin isteyenleredir. Çünkü onlar geride kalması tabii olan kadın ve çocuklarla beraber bulunmayı tercih ettiler; Allah da kalplerini mühürledi. Bundan dolayı artık onlar gerçeği bilemezler.
Mokhtasar tefsiri
Yüce Allah özür sahipleri olan kimselerin cezalandırılmasına bir yol olmadığı beyan edilince cezalandırılmayı hak eden kimseleri zikretmiş ve şöyle buyurmuştur: -Ey Peygamber!- Cezalandırmak ve muahaze etmek/paylamak, cihada gitmek için hazırlık yapmaya güçleri yettiği halde savaştan geri kalmak için senden izin isteyen kimseler içindir. Çünkü onlar, zillete ve alçalmaya razı olarak evlerinde olup, cihattan geri kalan kimselerle beraber olmaya razı olarak cihada çıkmaktan geri kaldılar. Bundan dolayı Allah, onların kalplerini mühürlemiştir. Onlar; nasihatten anlamazlar. Bu mühürlenme ile onlar, kendi yararlarına olan şeyleri seçmeyi ve zararları olan şeylerden kaçınmayı bilmezler.
Ali Fikri Yavuz
Muahazeye yol, ancak o kimseleredir ki, zengin oldukları halde, savaştan geri kalmak için senden izin isterler. Bunlar, kadınlarla beraber olmağa razı oldular. Allah da kalblerini mühürledi. Artık başlarına gelecek felâketi bilmezler
İngilizce - Sahih International
The cause [for blame] is only upon those who ask permission of you while they are rich. They are satisfied to be with those who stay behind, and Allah has sealed over their hearts, so they do not know.
Tevbe suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Suçlu sayılanlar, ancak zengin oldukları halde gelip senden izin isteyenlerdir. Onlar, geri kalanlarla kalmaya razı olmuşlardır ve Allah, kalplerini mühürlemiştir, fakat anlamaz onlar.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
Ancaq varlı olduqları halda (döyüşə getməmək üçün) səndən izin istəyənlər məzəmmətə layiqdirlər. Onlar (cihada getməyib) arxada qalanlarla (qadınlar və uşaqlarla) bir yerdə qalmağa razı oldular. Allah onların ürəklərini (qazandıqları günaha görə) möhürləmişdir. Buna görə də onlar (başlarına gələcək müsibəti) bilməzlər!
Kuran Araştırmaları Vakfı
Sorumluluk ancak, zengin oldukları halde senden izin isteyenleredir. Çünkü onlar geri kalan kadınlarla beraber olmaya razı oldular. Allah da onların kalplerini mühürledi, artık onlar (neyin doğru olduğunu) bilmezler.
Tevbe suresi (At-Tawbah) 93 ayeti arapça okunuşu
﴿۞ إِنَّمَا السَّبِيلُ عَلَى الَّذِينَ يَسْتَأْذِنُونَكَ وَهُمْ أَغْنِيَاءُ ۚ رَضُوا بِأَن يَكُونُوا مَعَ الْخَوَالِفِ وَطَبَعَ اللَّهُ عَلَىٰ قُلُوبِهِمْ فَهُمْ لَا يَعْلَمُونَ﴾
[ التوبة: 93]
إنما السبيل على الذين يستأذنونك وهم أغنياء رضوا بأن يكونوا مع الخوالف وطبع الله على قلوبهم فهم لا يعلمون
سورة: التوبة - آية: ( 93 ) - جزء: ( 10 ) - صفحة: ( 201 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- İnananlar, hicret edenler ve Allah yolunda cihad edenler Allah'ın rahmetini umarlar. Allah bağışlar ve merhamet
- "Benden üstün kıldığını görüyor musun? Kıyamet gününe kadar beni ertelersen, and olsun ki, azı bir
- Kitap ehlinin hepsi bir değildir: Onlardan geceleri secdeye kapanarak Allah'ın ayetlerini okuyup duranlar vardır; bunlar
- Gök yerinden oynatıldığı zaman;
- "Değneğini at!" Musa, değneğinin yılan gibi hareketler yaptığını görünce, arkasına bakmadan dönüp kaçtı. "Ey Musa!
- Sağırlara sen mi duyuracaksın? Yoksa körleri ve apaçık sapıklıkta olanları doğru yola sen mi eriştireceksin?
- Milletine: "Allah'a karşı gelmekten sakınmaz mısınız? Biçim verenlerin en iyisi olan, sizin de Rabbiniz, önceki
- Doğrusu bu anlatılanlar birer öğüttür. Dileyen kimse, Rabbine doğru giden bir yol tutar.
- Onları, ateşe çağıran önderler kıldık; kıyamet günü yardım görmezler.
- Sonra onların ardından, nasıl davranacağınıza bakmak için sizi yeryüzünde onların yerine geçirdik.
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Tevbe indirin:
Tevbe Suresi mp3 : Tevbe suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Ammar Al-Mulla
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler