Taha suresi 99. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿كَذٰلِكَ نَقُصُّ عَلَيْكَ مِنْ اَنْبَٓاءِ مَا قَدْ سَبَقَۚ وَقَدْ اٰتَيْنَاكَ مِنْ لَدُنَّا ذِكْرًاۚ ﴾ [طه: 99]
ayet arapça & türkçe okunuşuKeżâlike nakussu ‘aleyke min enbâ-i mâkad sebak(a)(c) vekad âteynâke min ledunnâ żikra(n) [Taha: 99]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Geçmiş olayları sana böyle anlatırız. Katımızdan sana da bir Kitap verdik; kim ondan yüz çevirirse bilsin ki kıyamet günü bir günah yükü yüklenecektir. [Taha: 99]
Taha Suresi 99. ayet tefsiri
Önceki ümmetlere ait bu kıssaları Cenâb-ı Hak, muhataplarının anlayışsızlıkları ve tebliğin zorluğu karşısında bunalan Habîb-i Ekrem’i için bir teselli olsun ve onun doğruluğuna delil teşkil etsin diye anlatır. Nitekim âyet-i kerîmede şöyle buyrulur:
“ Peygamberlerin mühim haberlerinden kalbini kuvvetlendireceğimiz kıssaların hepsini sana anlatıyoruz. ” ( Hûd 11/120 )
Allah Teâlâ bu kıssaları ona, kendine vahyettiği Kur’an vasıtasıyla ulaştırmaktadır. Bu sebeple mealde ifade edildiği üzere “ Sana katımızdan zikir verdik ” buyurur. Dolayısıyla buradaki “ zikir ”den maksat Kur’an’dır. Ona, içinde son derece muhtevalı ve tesirli öğütlerin, hatırlatmaların bulunması sebebiyle “ zikir ” denilmiştir. Onda insanın dinî ve dünyevî işlerinde karşılaşacağı her türlü meselenin izahı bulunmaktadır. “ Zikr ”in “ şeref ” mânası da vardır. O da yine Efendimiz’e Kur’an’la verilen bir şereftir. Bu mânada âyet-i kerîmede: “ Şüphesiz bu Kur’an hem senin için hem de kavmin için bir hatırlatmadır ve bir şereftir ” buyrulur. ( Zuhruf 43/44 )
Yüce Rabbimiz, Kur’ân-ı Kerîm’i, âyetleri üzerinde tefekkür ve tedebbür edilip her türlü emirleri ve yasakları bakımından kendisine tâbi olunmak üzere indirmiştir. ( bk. Sād 38/29 ) Peygamberleri de ancak kendilerine itaat edilmek üzere göndermiştir. ( bk. Nisâ 4/64 ) Kur’an, Allah Teâlâ’nın muradını, râzı olduğu ve olmadığı hususları bildirir. Dolayısıyla ona tâbi olan kurtulur; ona sırt çeviren ise, yaptığı bütün işler Allah’ın rızâsına aykırı olacağı için üzerine ağır bir günah yükü yüklenmiş olur. Günah işlemeye devam ettikçe bu yük daha da ağırlaşır. Bu haliyle ölüp mahşer yerine gelince, şüphesiz o günah yüklerinin altında ebediyen kalır ve cezasını çeker. Bunun, gerçekten çok fenâ bir yük olduğu kesindir. O halde, henüz hayattayken ve fırsat varken iman ve tevbe ederek Allah’tan bağışlanma dilemek suretiyle bu yüklerden kurtulmanın çaresine bakmak gerekir. Zira kıyamet, gerçekten dehşetli bir gündür:
Ömer Çelik Tefsiri
Taha suresi 99 ayeti anlamı - okunuşu
Rasûlüm! İşte böylece sana daha önce yaşanmış önemli hâdiselerden bir kısmını anlatıyoruz. Şüphesiz sana tarafımızdan bir zikir verdik.
Mokhtasar tefsiri
-Ey Resul!- Seni teselli etmesi için Musa ve Firavun`un, kavimlerine ait haberleri, geçmiş peygamberlerin ve ümmetlerinin haberlerini sana anlatıyoruz. Öğüt almak isteyenler alsın diye sana kendi katımızdan Kur`an`ı verdik.
Ali Fikri Yavuz
(Ey Rasûlüm), sana geçmişin (daha evvelki ümmetlerin mühim) haberlerinden bir kısmını böylece anlatıyoruz. Şüphe yok ki, sana tarafımızdan bir Zikir (düşünüb kendisinden ibret alınacak KUR’AN) verdik
İngilizce - Sahih International
Thus, [O Muhammad], We relate to you from the news of what has preceded. And We have certainly given you from Us the Qur'an.
Taha suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
İşte böylece geçmişlerin ahvalinden bir kısmını sana hikaye etmedeyiz ve şüphe yok ki sana katımızdan bir de Kur'an verdik.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
(Ya Rəsulum!) Keçmişin xəbərlərinin (olub keçənlərin) bir qismini sənə belə nəql edirik. Sənə Öz dərgahımızdan (insanların düşünüb daşınması, ibrət alması üçün) Qur’an da vermişik!
Kuran Araştırmaları Vakfı
(Resulüm!) İşte böylece geçmiştekilerin haberlerinden bir kısmını sana anlatıyoruz. Şüphesiz ki, tarafımızdan sana bir zikir verdik.
Taha suresi (Ta-Ha) 99 ayeti arapça okunuşu
﴿كَذَٰلِكَ نَقُصُّ عَلَيْكَ مِنْ أَنبَاءِ مَا قَدْ سَبَقَ ۚ وَقَدْ آتَيْنَاكَ مِن لَّدُنَّا ذِكْرًا﴾
[ طه: 99]
كذلك نقص عليك من أنباء ما قد سبق وقد آتيناك من لدنا ذكرا
سورة: طه - آية: ( 99 ) - جزء: ( 16 ) - صفحة: ( 319 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Öksüzü kakıştıran, yoksulu doyurmaya yanaşmayan kimse işte odur.
- O, göklerin, yerin ve ikisi arasında olanların Rabbidir. O, önünde kimsenin konuşmayacağı Rahman olan Allah'tır.
- Yoksa Musa'nın ve sözünü yerine getiren İbrahim'in kitablarında olanlar kendisine bildirilmedi mi ki?
- Allah yolunda öldürülenlere "Ölüler" demeyin, zira onlar diridirler, fakat siz farkında değilsiniz.
- Göklerde ve yerde olan kimseleri Rabbin daha iyi bilir. And olsun ki peygamberleri birbirinden üstün
- Kitap ehlinden ve ortak koşanlardan inkarcılar, kendilerine apaçık bir belge, içinde kesin ve en doğru
- Allah, kendisine ortak koşulmasını elbette bağışlamaz, bundan başkasını dilediğine bağışlar. Allah'a ortak koşan kimse derin
- Bunlar Allah'ın yasalarıdır. Allah'a ve Peygamberine kim itaat ederse onu içlerinden ırmaklar akan cennetlere koyacaktır,
- Kötü işler düzenleyenler Allah'ın kendilerini yere batırmasından yahut farketmedikleri bir yerden onlara azabın gelmesinden güvende
- Vasiyet edenin yanılacağından veya günaha gireceğinden endişe duyan kimse, ilgililerin arasını düzeltirse ona günah yoktur.
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Taha indirin:
Taha Suresi mp3 : Taha suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Ammar Al-Mulla
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler