Tevbe suresi 94. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿يَعْتَذِرُونَ اِلَيْكُمْ اِذَا رَجَعْتُمْ اِلَيْهِمْۜ قُلْ لَا تَعْتَذِرُوا لَنْ نُؤْمِنَ لَكُمْ قَدْ نَبَّاَنَا اللّٰهُ مِنْ اَخْبَارِكُمْۜ وَسَيَرَى اللّٰهُ عَمَلَكُمْ وَرَسُولُهُ ثُمَّ تُرَدُّونَ اِلٰى عَالِمِ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ فَيُنَبِّئُكُمْ بِمَا كُنْتُمْ تَعْمَلُونَ ﴾ [التوبة: 94]
ayet arapça & türkçe okunuşuYa’teżirûne ileykum iżâ raca’tum ileyhim(c) kul lâ ta’teżirû len nu/mine lekum kad nebbeena(A)llâhu min aḣbârikum(c) veseyera(A)llâhu ‘amelekum verasûluhu śümme turaddûne ilâ ‘âlimi-lġaybi ve-şşehâdeti feyunebbi-ukum bimâ kuntum ta’melûn(e) [Tevbe: 94]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Savaştan döndüğünüzde size özür beyan ederler. Onlara de ki: "özür beyan etmeyin, size inanmayacağız, Allah haberlerinizi bize bildirmiştir. Allah da, Peygamberi de işleyeceklerinizi görecektir. Sonunda, görülmeyeni ve görüneni bilen Allah'a geri çevrileceksiniz. O, işlediklerinizi size haber verecektir." [Tevbe: 94]
Tevbe Suresi 94. ayet tefsiri
Bahsedilen kimseler, yalan söyleyerek Rasûlüllâh ( s.a.s. )’den izin isteyen seksen kadar münafık idi. Allah Resûlü ( s.a.s. ) Tebük’ten döndükten sonra ashâb-ı kirâmı onlarla oturmaktan ve konuşmaktan men etmiştir. ( Kurtubî, el-Câmi‘, VIII, 231 ) Çünkü onlar âyetin beyânıyla “ pislik ” olmuşlardır. Dışarıdan görünmese bile içleri pistir; niyetleri ve ruhları habistir. Gözle görülen cismânî pisliklerden sakınmak nasıl vacip ise, bulaşması daha çabuk, zararı daha fazla olan ruhânî ve ahlâkî pisliklerden uzak durmak da daha öncelikli olarak vaciptir.
Muhammed Bâkır ( r.a. ) demiştir ki: “ Babam Zeynelâbidîn ( r.h. ) bana tavsiyede bulunup şunları söyledi:
«Şu beş sınıf insanla dostluk kurma, komşuluk etme ve onlarla yola çıkma:
› Fâsıkla dostluk kurma. Çünkü seni bir lokma ekmeğe ve hatta daha basitine satar.» Ben «Babacığım! Daha basiti nedir ki?» diye sorunca: «Bir lokma ekmeğe tamah eder, sonra da onu elde edemez» dedi.
› «Cimriyle dost olma. Çünkü, en çok ihtiyacın olan şeyi bile senden esirger.
› Yalancıyla dost olma. Çünkü o serap gibidir. Sana, yakın olanı uzak, uzak olanı da yakın gösterir.
› Ahmakla dost olma. Çünkü, sana fayda vereyim derken zarar verir. Nitekim, ‘Akıllı düşman, ahmak dosttan daha hayırlıdır’ diye bir söz vardır.
› Akrabasıyla ilişkisini kesen kimseyle de dost olma. Çünkü ben böyle insanların Allah Teâlâ’nın kitabı Kur’ân-ı Kerîm’in üç yerinde lânetlendiklerini gördüm.» ” ( Bursevî, Rûhu’l-Beyân, III, 620 )
Önceki âyetlerde şehirde yaşayan münafıkların hallerinden kesitler sunuldu. Köylerde ve çöllerde yaşayan bedevîlere gelince:
Ömer Çelik Tefsiri
Tevbe suresi 94 ayeti anlamı - okunuşu
Sefer dönüşü kendileriyle karşılaştığınız zaman o münafıklar size özür beyân edecekler. De ki: “Boşuna özür dilemeye kalkmayın; size asla inanacak değiliz. Çünkü Allah mazeretlerinizin geçersizliği ile alakalı olarak nifak ve yalanlarınızı bize haber verdi. Bundan böyle de Allah ve Rasûlü, ne yapacağınıza bakacak. Sonra da duyuların kapsam alanına girmeyen ve giren her şeyi hakkiyle bilen Allah’ın huzuruna varacaksınız. O da yaptıklarınızı size bir bir haber verecektir.
Mokhtasar tefsiri
Cihattan geri kalan münafıklar, Müslümanlar cihattan döndüklerinde zayıf bahaneler ileri sürmüşler. Allah Teâlâ, onlara karşı peygamberini ve Müminleri şu şekilde karşılık vermeye yönlendirmiştir: Aslı olmayan bahaneleri ileri sürmeyin, sizin bize haber verdiklerinize inanmıyoruz. Allah, sizlerin içinizde olanları bize haber vermiştir. Allah ve resulü görecek. Acaba tövbe mi edeceksiniz ve Allah sizin tövbenizi kabul edecek? Yoksa siz, nifakınız üzere devam mı edeceksiniz? Sonra her şeyi bilen Allah’a döndürüleceksiniz. O, size yaptıklarınızı haber verecektir. Ve yaptıklarınızın karşılığını da verecektir. O halde tövbe edip salih amel işlemek için acele edin.
Ali Fikri Yavuz
Savaştan geri dönüp münafıkların yanına vardığınız zaman, onlar size özür dileyecekler. De ki: “- Boşuna özür dilemeyin, size inanmıyacağız. Doğrusu Allah bize durumunuzdan bir çok haberler verdi. Bundan böyle Allah ve Rasûlü, yaptıklarınızı görecektir. Sonra gaybı ve hazırı bilen Allah’a döndürüleceksiniz. O vakit size, Allah, ne yapmış olduğunuzu haber verecektir.”
İngilizce - Sahih International
They will make excuses to you when you have returned to them. Say, "Make no excuse - never will we believe you. Allah has already informed us of your news. And Allah will observe your deeds, and [so will] His Messenger; then you will be taken back to the Knower of the unseen and the witnessed, and He will inform you of what you used to do."
Tevbe suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Seferden dönüp de onlarla buluştuğunuz zaman size özürler getirecek onlar; de ki: Özür dilemeyin, kesin olarak size inanmıyoruz; Allah, sizin ahvalinizi haber vermiştir bize ve bundan sonraki hareketlerinizi de Allah ve Peygamberi görecek, sonra da gizliyi ve açığı bilen Tanrının tapısına döneceksiniz de o, bütün yaptıklarınızı size bildirecek.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
(Döyüşdən geri dönüb) yanlarına qayıtdığınız zaman onlar sizdən üzr istəyərlər. (Onlara) belə de: “(Əbəs yerə) üzr istəməyin, onsuzda sizə inanmayacağıq. Allah əhvalınızdan bizi xəbərdar etmişdir. (Bundan belə) əməlinizi Allah da görəcək, Onun Peyğəmbəri də”. Sonra qeybi və aşkarı bilənin (Allahın) hüzuruna qaytarılacaqsınız, O da sizə nə etdiklərinizi xəbər verəcəkdir!
Kuran Araştırmaları Vakfı
(Seferden) onlara döndüğünüz zaman size özür beyan edecekler. De ki: (Boşuna) özür dilemeyin! Size asla inanmayız; çünkü Allah, haberlerinizi bize bildirmiştir. (Bundan sonraki) amelinizi Allah da görecektir, Resulü de. Sonra görüleni ve görülmeyeni bilene döndürüleceksiniz de yapmakta olduklarınızı size haber verecektir.
Tevbe suresi (At-Tawbah) 94 ayeti arapça okunuşu
﴿يَعْتَذِرُونَ إِلَيْكُمْ إِذَا رَجَعْتُمْ إِلَيْهِمْ ۚ قُل لَّا تَعْتَذِرُوا لَن نُّؤْمِنَ لَكُمْ قَدْ نَبَّأَنَا اللَّهُ مِنْ أَخْبَارِكُمْ ۚ وَسَيَرَى اللَّهُ عَمَلَكُمْ وَرَسُولُهُ ثُمَّ تُرَدُّونَ إِلَىٰ عَالِمِ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ فَيُنَبِّئُكُم بِمَا كُنتُمْ تَعْمَلُونَ﴾
[ التوبة: 94]
يعتذرون إليكم إذا رجعتم إليهم قل لا تعتذروا لن نؤمن لكم قد نبأنا الله من أخباركم وسيرى الله عملكم ورسوله ثم تردون إلى عالم الغيب والشهادة فينبئكم بما كنتم تعملون
سورة: التوبة - آية: ( 94 ) - جزء: ( 11 ) - صفحة: ( 202 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Bizi anmaktan yüz çevirenlere ve dünya hayatından başka bir şey istemeyenlere aldırma.
- Onu yanlarında alıkoymak istemedikleri için ucuz bir fiyata, birkaç dirheme sattılar.
- Allah katından, geri çevrilemeyecek günün gelmesinden önce Rabbinizin çağrısına cevap verin. O gün hiçbirinize sığınacak
- "Bu ikiden birincisinin vakti gelince, üzerinize pek güçlü olan kullarımızı salacağız. Onlar memleketlerinizde her köşeyi
- Allah, kullarından dilediğine rızkı bol ve ölçüye göre verir. Doğrusu Allah her şeyi bilendir.
- Özürlerini sayıp dökse de, insanoğlu, artık kendi kendinin şahididir.
- "Doğru sözlü iseniz bildirin bu vaad ne zamandır?" derler.
- O, kulların üstünde yegane Hakim'dir, size koruyucular gönderir. Artık birinize ölüm gelince elçilerimiz, bir eksiklik
- Her insanın boynuna işlediklerini dolarız ve kıyamet günü açılmış bulacağı Kitap'ı önüne çıkarırız.
- Mesih de, gözde melekler de Allah'a kul olmaktan asla çekinmezler. Kim O'na kulluktan çekinir ve
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Tevbe indirin:
Tevbe Suresi mp3 : Tevbe suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler