İsra suresi 106. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿وَقُرْاٰنًا فَرَقْنَاهُ لِتَقْرَاَهُ۫ عَلَى النَّاسِ عَلٰى مُكْثٍ وَنَزَّلْنَاهُ تَنْز۪يلًا ﴾ [الإسراء: 106]
ayet arapça & türkçe okunuşuVekur-ânen feraknâhu litakraehu ‘alâ-nnâsi ‘alâ mukśin venezzelnâhu tenzîlâ(n) [İsra: 106]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Kuran'ı, insanlara ağır ağır okuman için, bölüm bölüm indirdik ve onu gerektikçe indirdik. [İsra: 106]
İsra Suresi 106. ayet tefsiri
Kur’ân-ı Kerîm’in Allah kelâmı olduğunda şüphe yoktur. Geldiği yol en doğru ve en emniyetli bir yoldur. Onu getiren Rûhu’l-Emîn, en güvenilir Rûh Cibrîl ( a.s. )’dır. Kur’an’ı getirdiği kişi Muhammedü’l-Emîn ( s.a.s. ), en güvenilir insandır. Getirdiği bilgilerin doğruluğunda da asla şüphe yoktur. Ondaki bilgiler ebedî olarak doğru kalacak, hiçbir şey onun doğruluğunu değiştiremeyecektir. Âyet-i kerîmede şöyle buyrulur: “ Kur’ân’a ne önünden ne de arkasından, hiçbir yönden bir noksanlık, bir yanlışlık aslâ sızamaz. O, her hükmü ve işi hikmetli ve sağlam olan, her türlü övgüye lâyık olan Allah tarafından indirilmiştir. ” ( Fussılet 41/42 ) Kur’an, hakkı hâkim kılmak için gelmiştir. Haber verdiği her şey, haber verdiği şekilde gerçekleşecektir. Peygamber ( s.a.s. )’in vazifesi ise insanları Kur’an’la müjdelemek ve yine onları Kur’an’la uyarmaktır.
Kur’ân-ı Kerîm, dağları darmadağın edecek, yeryüzünü bölüp parçalara ayıracak, ölüleri diriltecek ağırlıkta ağır bir söz, muazzam bir ilâhî kelâmdır. ( bk. Haşr 59/21; Ra‘d 13/31; Müzzemmil 73/6 ) Eğer Allah Teâlâ onu bir defada indirseydi, ne gökler, ne yerler, ne dağlar, ne de hiçbir beşer onu taşımaya tahammül gösterebilirdi; ağırlığıyla hepsini parçalayıp darmadağın, un ufak ederdi. Bu sebeple ilâhî rahmetinin bir tecellisi olarak Rabbimiz onu Resûlullah ( s.a.s. ) Efendimiz’in mübârek kalbine, her defasında o temiz kalbin alıp tahammül edebileceği miktarda ve gelişen İslâmî hayatın ihtiyâcına göre yirmi üç yıl boyunca parça parça, bölüm bölüm indirmiştir. Efendimiz ( s.a.s. ) de kendine vahyedilen bu âyetleri, emredildiği üzere dura dura, sindire sindire, ağır ağır insanlara okumuş, mânasını öğretmiş ve her türlü ahkâmını onlara sırasıyla tatbik ettirmiştir. Peygamberimiz ( s.a.s. )’den sonra da İslâm toplumlarında bu usul tatbik edilegelmiştir. Bundan böyle de Kur’ân-ı Kerîm’in tâlim ve terbiyesi aynı usulle devam ettirilecektir. Ancak Resûlullah ( s.a.s. ) döneminden bu güne kadarki süreçte görüldüğü üzere bu günden sonra da Kur’an’a inananlar olacağı gibi inanmayanlar da olacaktır. Şu kadar var ki inananların elde edecekleri maddî-manevî kazanç elbetteki muhteşem olacaktır:
Ömer Çelik Tefsiri
İsra suresi 106 ayeti anlamı - okunuşu
Biz Kur’an’ı insanların zihinlerine ve kalplerine sindire sindire okuyasın diye kısımlara ayırdık ve onu parça parça indirdik.
Mokhtasar tefsiri
Biz onu, bölümler halinde, kısım kısım acele etmeden, insanlara yavaş bir şekilde okuyasın diye indirdik. Çünkü bu şekilde indirilmesi, anlaşılması ve iyi düşünülmesi için daha uygundur. Onu olayların ve durumların oluşuna göre ayrı ayrı parça parça indirdik.
Ali Fikri Yavuz
Hem onu, bir Kur’ân olarak âyetlere ayırdık ki, insanlara dura dura okuyasın. Biz, onu yavaş yavaş (ve âyet âyet yirmi üç yılda) indirdik
İngilizce - Sahih International
And [it is] a Qur'an which We have separated [by intervals] that you might recite it to the people over a prolonged period. And We have sent it down progressively.
İsra suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Bir Kur'an'dır ki onu insanlara duradura, yavaşyavaş okuman için ayetayet, suresure ayırdık ve onu azarazar indirdik.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
İnsanlara aramla (yavaş-yavaş) oxuyasan deyə, Biz Qur’anı hissələrə ayırıb (ayə-ayə, surə-surə) göndərdik. Biz onu tədriclə, (iyirmi üç ilə yaxın bir müddət ərzində) nazil etdik.
Kuran Araştırmaları Vakfı
Biz onu, Kur'an olarak, insanlara dura dura okuyasın diye (ayet ayet, sure sure) ayırdık; ve onu peyderpey indirdik.
İsra suresi (Al-Isra) 106 ayeti arapça okunuşu
﴿وَقُرْآنًا فَرَقْنَاهُ لِتَقْرَأَهُ عَلَى النَّاسِ عَلَىٰ مُكْثٍ وَنَزَّلْنَاهُ تَنزِيلًا﴾
[ الإسراء: 106]
وقرآنا فرقناه لتقرأه على الناس على مكث ونـزلناه تنـزيلا
سورة: الإسراء - آية: ( 106 ) - جزء: ( 15 ) - صفحة: ( 293 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Göğe ve onu yapana,
- Aslında sen onları doğru yola çağırıyorsun ama, ahirete inanmayanlar bu yoldan sapmaktadırlar.
- Onu, tahtadan yapılmış, mıhla çakılmış bir gemiye bindirdik; inkar edilmiş olan Nuh'a mükafat olarak verdiğimiz
- Bütün melekler secde etmişlerdi, fakat İblis; o, büyüklük taslamış ve inkarcılardan olmuştu.
- Allah: "Hayır; ikiniz mucizelerimizle gidiniz. Doğrusu Biz sizinle beraber dinlemekteyiz. Firavun'a varınız: "Biz şüphesiz alemlerin
- İbrahim yıldızlara bir göz attı ve "Ben rahatsızım" dedi.
- Bize düşen sadece doğru yolu göstermektir.
- "Rabbine giden yolu göstereyim ki O'na saygı duyup korkasın."
- Ey İnananlar! Savaş için ilerlerken, inkar edenlerle toplu halde karşılaştığınızda onlara arkanızı dönmeyin.
- O, kutsal kılınmış, yüceltilmiş, arınmış sahifeler üzerindedir.
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah İsra indirin:
İsra Suresi mp3 : İsra suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler