Enam suresi 110. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿وَنُقَلِّبُ اَفْـِٔدَتَهُمْ وَاَبْصَارَهُمْ كَمَا لَمْ يُؤْمِنُوا بِه۪ٓ اَوَّلَ مَرَّةٍ وَنَذَرُهُمْ ف۪ي طُغْيَانِهِمْ يَعْمَهُونَ۟ ﴾ [الأنعام: 110]
ayet arapça & türkçe okunuşuVenukallibu ef-idetehum veebsârahum kemâ lem yu/minû bihi evvele merratin veneżeruhum fî tuġyânihim ya’mehûn(e) [Enam: 110]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Onların kalblerini, gözlerini, ona ilk defa inanmadıkları gibi çeviririz; onları taşkınlıkları içinde şaşkın şaşkın bırakırız. [Enam: 110]
Enam Suresi 110. ayet tefsiri
Allah Resûlü ( s.a.s. ) İslâm’ı tebliğ ederken münkirlerin şiddetli tepkileriyle karşılaşıyordu. İman etmelerini çok arzu etmesine rağmen, onlar tam aksine küfürde inat ve ısrar ediyor; inanmaları için Peygamberimizden olur olmaz mûcizeler istiyorlardı. Muhtemelen sahâbe-i kirâm da zaman zaman, iyi niyetleri sebebiyle, kâfirlerin mûcize talebinde samimi olduklarını düşünüyor, bir mûcize gösterildiği takdirde iman edebileceklerini zannediyorlardı. Âyetler, kâfirlerin bu taleplerinde samimi olmadıklarını, mûcize gösterildiğinde bile iman etmeyeceklerini, mü’minlerin bu gerçeğin farkında olmaları gerektiğini haber verir. Çünkü onların mûcize talebindeki niyetleri inanmak değil, Allah Râsûlü ( s.a.s. )’i güç durumda bırakmaktı. Bu bozuk niyetleri ve çirkin tutumları sebebiyle, Allah onların gönüllerini ve gözlerini çevirir; gönülleri bir tarafa gözleri başka bir tarafa döner, şaşkınlık ve tereddüt içinde kalırlar. Daha önce iman etmedikleri gibi, mûcizeyi gördükten sonra da uyanıp gerçeği anlamazlar; basîretsizlikleri ve azgınlıkları içinde körü körüne yuvarlanıp giderler.
Kur’ân-ı Kerîm’de münkirlerin ne tür mûcizeler talep ettiklerine dair bilgiler yer alır. Gelen âyette onların bir kısmına temas edilmekte ve bunların gerçekleşmesi halinde bile inatçı kâfirlerin hidâyete erişmelerinin zor olacağı bildirilmektedir:
Ömer Çelik Tefsiri
Enam suresi 110 ayeti anlamı - okunuşu
Biz onların gönüllerini ve gözlerini çeviririz de daha önce inanmadıkları gibi mûcizeyi gördükten sonra da iman etmezler. Neticede biz onları azgınlıkları içinde basîretsiz bir halde dolaşıp durmak üzere kendi hallerine terk ederiz.
Mokhtasar tefsiri
Nasıl ilk defa da inatları sebebi ile onlarla Kur`an`a iman etmeleri arasına engel oldu isek, onların kalplerini ve gözlerini tersine çeviririz de hak ve doğru din ile onların arasına girerek engel oluruz. Onları Rablerine karşı isyan ve sapıklıklarında yolu kaybetmiş bir şekilde bırakırız.
Ali Fikri Yavuz
Biz onların kalblerini ve gözlerini, gerçeği anlayıp görmekten çeviririz; ilk önce buna iman etmedikleri hal üzere kendilerini bırakıveririz de azgınlıkları içinde dalıp giderler
İngilizce - Sahih International
And We will turn away their hearts and their eyes just as they refused to believe in it the first time. And We will leave them in their transgression, wandering blindly.
Enam suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Biz, onların gönüllerini, gözlerini tersine çevirmişiz, evvelce inanmadıkları gibi gene inanmazlar ve biz, onları taşkınlıklarında şaşkın bir halde terketmişiz.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
Biz onların ürəklərini və gözlərini əvvəlcə ona (Qur’ana və ya göndərdiyimiz hər hansı ayəyə) iman gətirmədikləri kimi tərsinə çevirər və onları öz azğınlıqları içində şaşqın bir vəziyyətdə qoyarıq.
Kuran Araştırmaları Vakfı
Yine O'na iman etmedikleri ilk durumdaki gibi onların gönüllerini ve gözlerini ters çeviririz. Ve onları şaşkın olarak azgınlıkları içerisinde bırakırız.
Enam suresi (Al-Anam) 110 ayeti arapça okunuşu
﴿وَنُقَلِّبُ أَفْئِدَتَهُمْ وَأَبْصَارَهُمْ كَمَا لَمْ يُؤْمِنُوا بِهِ أَوَّلَ مَرَّةٍ وَنَذَرُهُمْ فِي طُغْيَانِهِمْ يَعْمَهُونَ﴾
[ الأنعام: 110]
ونقلب أفئدتهم وأبصارهم كما لم يؤمنوا به أول مرة ونذرهم في طغيانهم يعمهون
سورة: الأنعام - آية: ( 110 ) - جزء: ( 7 ) - صفحة: ( 141 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Kuran'dan önce, Musa'nın kitabı (Tevrat), bir rahmet ve rehberdi. Bu Kuran da, zulmedenleri uyarmak ve
- Eğer ölen o kişi, gözdelerden ise, rahatlık, hoşluk ve nimet cenneti onundur.
- Önce yaratıp sonra bunu tekrar eden O'dur.
- Göklerin ve yerin Rabbi, Arşın Rabbi onların vasıflandırmalarından münezzehtir.
- "Hükümdarın su kabını kaybettik, onu getirene bir deve yükü mükafat verilecek, buna ben kefil oluyorum"
- Allah peygamberlerden ahid almıştı: "And olsun ki size Kitap, hikmet verdim; sizde olanı tasdik eden
- Sonunda Bize gelince arkadaşına: "Keşke benimle senin aranda doğu ile batı arasındaki kadar uzaklık olsaydı,
- Bunlar cehennem ateşinde kızdırıldığı gün, alınları, böğürleri ve sırtları onlarla dağlanacak, "Bu, kendiniz için biriktirdiğinizdir;
- O, gökleri ve yeri yoktan yaratandır. Zevcesi olmadan nasıl çocuğu olabilir? Oysa her şeyi O
- Yüklerini açınca karşılık olarak götürdükleri mallarının kendilerine iade edilmiş olduğunu gördüler. "Ey babamız! Daha ne
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Enam indirin:
Enam Suresi mp3 : Enam suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Ammar Al-Mulla
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler