Ali İmran suresi 112. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.

  1. Ayet
  2. mp3
  3. Sayfada
Ali İmran suresi 112 ayeti okunuşu - Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Resmi Kur'an-ı Kerim Sayfasıdır , Abdulbaki Gölpınarlı meali, Kuran Araştırmaları Vakfı & ayet nasıl okunur : Ali İmran suresi - Al Imran aya 112 (The Family of Imraan).
  
   

﴿ضُرِبَتْ عَلَيْهِمُ الذِّلَّةُ اَيْنَ مَا ثُقِفُٓوا اِلَّا بِحَبْلٍ مِنَ اللّٰهِ وَحَبْلٍ مِنَ النَّاسِ وَبَٓاؤُ۫ بِغَضَبٍ مِنَ اللّٰهِ وَضُرِبَتْ عَلَيْهِمُ الْمَسْكَنَةُۜ ذٰلِكَ بِاَنَّهُمْ كَانُوا يَكْفُرُونَ بِاٰيَاتِ اللّٰهِ وَيَقْتُلُونَ الْاَنْبِيَٓاءَ بِغَيْرِ حَقٍّۜ ذٰلِكَ بِمَا عَصَوْا وَكَانُوا يَعْتَدُونَ۠ ﴾ [آل عمران: 112]

ayet arapça & türkçe okunuşu

Duribet ‘aleyhimu-żżilletu eyne mâ śukifû illâ bihablin mina(A)llâhi vehablin mine-nnâsi vebâû biġadabin mina(A)llâhi veduribet ‘aleyhimu-lmeskene(tu)(c) żâlike bi-ennehum kânû yekfurûne bi-âyâti(A)llâhi veyaktulûne-l-enbiyâe biġayri hakk(in)(c) żâlike bimâ ‘asav vekânû ya’tedûn(e) [Ali İmran: 112]


Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet

Nerede bulunsalar Allah'ın ve inanan insanların himayesinde olanlar müstesna onlara alçaklık damgası vurulmuştur. Allah'tan bir gazaba uğradılar, onlara aşağılık damgası vuruldu. Bu, Allah'ın ayetlerini inkar etmeleri ve haksız yere peygamberleri öldürmelerindendir. Bu, karşı gelmeleri ve taşkınlık yapmalarındandır. [Ali İmran: 112]


Ali İmran Suresi 112. ayet tefsiri

 Âyette haber verilen “ Allah’ın ahdi ”nden maksat, O’nun Ehl-i kitap için takdir buyurduğu “ emân ”dır. Bu da, onların alçalmış bir halde cizye vermeleri ve bu şekilde kendilerini tehlikelere karşı emniyete almalarıdır. “ İnsanların ahdi ”nden maksat ise devlet başkanının içtihad ve inisiyatifine havâle edilmiş olan emândır. Devlet başkanı, kendi içtihadına göre bazan hiçbir karşılık almadan, bazan de az ya da çok bir bedel alarak onlara emân verebilir. Onlara sağlanan teminâtın sınırlarını genişletebilir veya daraltabilir. Ancak bu iki durumda onların zillet ve meskenetten belli bir oranda kurtulmaları mümkündür. Bunun haricinde Ehl-i kitap, özellikle de yahudiler, bulundukları her yerde zillete ve meskenete düşmüşler, Allah’ın gazabına uğramışlardır. Bunun sebebi; Allah’ın âyetlerini inkâr etmeleri, peygamberleri öldürmeleri, isyankârlık yapmaları ve haddi aşmalarıdır. Öncekiler için geçerli olan bu durum, onların yaptık­larını tasvip edip onaylayan ve aynı yolda yürüyen sonrakiler için de geçerli olmuştur.

Fakat onlardan hidâyete erip İslâm’a girenlerin hâli böyle değildir: 


Ömer Çelik Tefsiri
Ali İmran suresi Diyanet

Ali İmran'den 112 Ayeti'ni dinle


Ali İmran suresi 112 ayeti anlamı - okunuşu

Nerede bulunursa bulunsunlar, onların üzerine zillet damgası vurulmuş, böylece Allah’ın gazabına uğramışlar ve meskenet altında ezilmeye mahkum olmuşlardır. Kendilerini bu zillet ve meskenetten ancak Allah’ın ipine sarılmak ve müslümanların himayesi altına girmek kurtarabilir. Bu zillete düşmelerinin sebebi, Allah’ın âyetlerini inkâr etmeleri ve peygamberleri haksız yere öldürmeleridir. Bunun sebebi, isyan etmeleri ve haddi aşmalarıdır.


Mokhtasar tefsiri

Nerede olursa olsunlar, Yahudileri aşağılık ve zelillik kuşatmıştır. Onlar, Allah Teâlâ`dan bir ahde veya bir emana yahut insanlardan bir emana sığınmadıkça emniyette olmazlar. Allah`ın gazabına uğradılar, ihtiyaç ve yoksulluk onları kuşattı. Bunların sebebi Allah`ın ayetlerini inkâr etmeleri ve zulüm ederek peygamberlerini öldürmeleridir. Aynı zamanda Allah`ın sınırlarını aşmaları ve itaatsizlikleri başlarına gelenlerin sebebidir.


Ali Fikri Yavuz

Onlar (Yahudî’ler) nerede bulunurlarsa boyunlarına zillet ve horluk takılmıştır. Meğer ki cizye vermek sureti ile Allah’ın ve müminlerin barış ve emniyeti altına girmiş olsunlar. Onlar dönüp Allah’ın gazâbına uğradılar ve üzerlerine miskinlik damgası vuruldu. Bunun sebebi şu: Çünkü onlar, Allah’ın âyetlerini inkâr etmişler, peygamberleri haksız yere öldürmüşlerdi; çünkü onlar, isyan etmişler ve aşırı gitmişlerdi


İngilizce - Sahih International


They have been put under humiliation [by Allah] wherever they are overtaken, except for a covenant from Allah and a rope from the Muslims. And they have drawn upon themselves anger from Allah and have been put under destitution. That is because they disbelieved in the verses of Allah and killed the prophets without right. That is because they disobeyed and [habitually] transgressed.

Ali İmran suresi oku

Abdulbaki Gölpınarlı meali


Nerede bulunurlarsa bulunsunlar, aşağılık bir hale getirilmiştir onlar; ancak Allah'ın ipine ve insanların yapıştıkları ipe yapışanlar müstesna. Allah'ın gazabına uğradılar ve üstlerine miskinlik çullandı. Bu da Allah'ın delillerini inkar ettikleri ve haksız yere peygamberleri öldürdükleri için, bu da isyan ettikleri ve hadlerini aştıkları için.


Azerice Bunyadov Memmedeliyev


Onlara (yəhudilərə), harada olursa olsunlar, zillət damğası vurulmuşdur. (Onlar bu zillətdən) yalnız Allahdan olan bir ipə və insanlardan olan bir ipə sarınmaqla (islamı qəbul etməklə, yaxud öz dinlərində qalıb müsəlmanlara cizyə verməklə) xilas ola bilərlər. Onlar Allahın qəzəbinə düçar olmuş, onlara miskinlik damğası vurulmuşdur. Bunun səbəbi odur ki, onlar Allahın ayələrini inkar etmiş, peyğəmbərləri haqsız yerə öldürmüşlər. Bunun bir səbəbi də odur ki, onlar Allaha qarşı üsyan etmiş və həddi aşmışlar.


Kuran Araştırmaları Vakfı


Onlar (yahudiler) nerede bulunurlarsa bulunsunlar, Allah'ın ahdine ve insanların (müminlerin) himayesine sığınmadıkça kendilerine zillet (damgası) vurulmuştur; Allah'ın hışmına uğramışlar ve miskinliğe mahkum edilmişlerdir. Çünkü onlar, Allah'ın ayetlerini inkar ediyorlar ve haksız yere peygamberleri öldürüyorlardı. Bu da, onların isyan etmiş ve haddi aşmış bulunmalarındandır.

Ali İmran suresi (Al Imran) 112 ayeti arapça okunuşu

﴿ضُرِبَتْ عَلَيْهِمُ الذِّلَّةُ أَيْنَ مَا ثُقِفُوا إِلَّا بِحَبْلٍ مِّنَ اللَّهِ وَحَبْلٍ مِّنَ النَّاسِ وَبَاءُوا بِغَضَبٍ مِّنَ اللَّهِ وَضُرِبَتْ عَلَيْهِمُ الْمَسْكَنَةُ ۚ ذَٰلِكَ بِأَنَّهُمْ كَانُوا يَكْفُرُونَ بِآيَاتِ اللَّهِ وَيَقْتُلُونَ الْأَنبِيَاءَ بِغَيْرِ حَقٍّ ۚ ذَٰلِكَ بِمَا عَصَوا وَّكَانُوا يَعْتَدُونَ
[ آل عمران: 112]

duribet aleyhimüz zilletü eyne ma sükifu illa bihablim minel lahi vehablim minen nasi vebau bigadabim minel lahi veduribet aleyhimül meskeneh zalike biennehüm kanu yekfürune biayatil lahi veyaktülunel 'embiyae bigayri hakk zalike bima asav vekanu yatedun

ضربت عليهم الذلة أين ما ثقفوا إلا بحبل من الله وحبل من الناس وباءوا بغضب من الله وضربت عليهم المسكنة ذلك بأنهم كانوا يكفرون بآيات الله ويقتلون الأنبياء بغير حق ذلك بما عصوا وكانوا يعتدون

سورة: آل عمران - آية: ( 112 )  - جزء: ( 4 )  -  صفحة: ( 64 )


English Türkçe Indonesia
Русский Français فارسی
تفسير انجليزي اعراب

Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler

  1. Musa: "Rabbim! Göğsümü genişlet, işimi kolaylaştır, dilimin düğümünü çöz ki sözümü iyi anlasınlar. Ailemden kardeşim
  2. "Sığırın bir parçasıyla ona vurun" dedik. İşte böylece Allah ölüleri diriltir ve aklınızı kullanasınız diye
  3. İyilik yaparak kendisini Allah'a teslim edip, hakka yönelen İbrahim'in dinine uyandan, din bakımından daha iyi
  4. Ayetlerimiz onlara açıkça okunduğu zaman, delilleri yalnızca: "Doğru sözlü iseniz babalarımızı getirin bakalım" demek olur.
  5. "Ey milletim! Eğer Rabbimden bir belgem olur ve bana rahmet eder de ben O'na baş
  6. Kendilerinden önce geçenlerin başlarına gelen olaylardan başka bir şey mi bekliyorlar? "Bekleyin, ben de sizinle
  7. Rabbinin hükmüne kadar sabret; onların günah işleyen ve inkarcı olanlarına uyma.
  8. İşte sizler, Allah yolunda sarfetmeye çağırılan kimselersiniz. Kiminiz cimrilik yapıyor ama, cimrilik yapan bilsin ki,
  9. And olsun ki, Musa'ya dokuz tane apaçık mucize verdik. İsrailoğullarına sor, Musa onlara geldiğinde, Firavun
  10. Her ümmetin bir peygamberi vardır. Onlara peygamberleri geldiğinde aralarında adaletle hüküm verilmiş olur. Onların hakları

türkçe Kuran sureleri :

Bakara suresi Âl-i İmrân Nisâ suresi
Mâide suresi Yûsuf suresi İbrâhîm suresi
Hicr suresi Kehf suresi Meryem suresi
Hac suresi Kasas suresi Ankebût suresi
As-Sajdah Yâsîn suresi Duhân suresi
fetih suresi Hucurât suresi Kâf suresi
Necm suresi Rahmân suresi vakıa suresi
Haşr suresi Mülk suresi Hâkka suresi
İnşikâk suresi Alâ suresi Gâşiye suresi

En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Ali İmran indirin:

Ali İmran Suresi mp3 : Ali İmran suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ali İmran Suresi Ahmed El Agamy
Ahmed Al Ajmy
Ali İmran Suresi Bandar Balila
Bandar Balila
Ali İmran Suresi Khalid Al Jalil
Khalid Al Jalil
Ali İmran Suresi Saad Al Ghamdi
Saad Al Ghamdi
Ali İmran Suresi Saud Al Shuraim
Saud Al Shuraim
Ali İmran Suresi Abdul Basit Abdul Samad
Abdul Basit
Ali İmran Suresi Abdul Rashid Sufi
Abdul Rashid Sufi
Ali İmran Suresi Abdullah Basfar
Abdullah Basfar
Ali İmran Suresi Abdullah Awwad Al Juhani
Abdullah Al Juhani
Ali İmran Suresi Fares Abbad
Fares Abbad
Ali İmran Suresi Maher Al Muaiqly
Maher Al Muaiqly
Ali İmran Suresi Muhammad Siddiq Al Minshawi
Al Minshawi
Ali İmran Suresi Al Hosary
Al Hosary
Ali İmran Suresi Al-afasi
Mishari Al-afasi
Ali İmran Suresi Yasser Al Dosari
Yasser Al Dosari


Tuesday, September 17, 2024

Bizim için dua et, teşekkürler