Ali İmran suresi 127. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿لِيَقْطَعَ طَرَفًا مِنَ الَّذ۪ينَ كَفَرُٓوا اَوْ يَكْبِتَهُمْ فَيَنْقَلِبُوا خَٓائِب۪ينَ ﴾ [آل عمران: 127]
ayet arapça & türkçe okunuşuLiyakta’a tarafen mine-lleżîne keferû ev yekbitehum feyenkalibû ḣâ-ibîn(e) [Ali İmran: 127]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Allah bunu, ancak size müjde olsun ve böylece kalbleriniz yatışsın diye yapmıştır. İnkar edenlerin bir kısmını kesmek veya ümidsiz olarak geri dönecek şekilde bozguna uğratmak için gereken yardım, ancak Güçlü ve Hakim olan Allah katından olur. [Ali İmran: 127]
Ali İmran Suresi 127. ayet tefsiri
Allah Teâlâ’nın Bedir’de meleklerle yardım etmesinin hikmeti, mü’minleri zaferle müjdelemek, heyecan ve telaşlarını teskin etmek, kalplerinden ölüm ve mağlubiyet korkusunu alıp o gelen yardımla gönüllerini huzura kavuşturmak, kâfirlerin ileri gelenlerini kesip yok etmek ve arda kalanları da perişan olmuş bir şekilde geri döndürmektir. Gerçekten de haber verilen bu hallerin hepsi bir bir gerçekleşmiş, meleklerin yardımına mazhar olan müslümanlar kısa sürede toparlanarak kâfirlerle arslanlar gibi savaşmış ve çoğu onların önde gelenlerinden olmak üzere yetmiş kişiyi öldürmüşler, yetmişini de esir etmişlerdir. Aslında yardım ve zafer, ne maddi sebep ve kuvvetlerden, ne de meleklerden değil, ancak sonsuz kudret ve sınırsız hikmet sahibi olan Allah Teâlâ’dandır. Şu kadar var ki Cenâb-ı Allah, koyduğu kanunlar gereği, bütün hâdiseleri umûmiyetle bir sebebe bağlı olarak icra etmektedir. Meleklerin mü’minlere yardımını da bu kabilden saymak gerekir. Bu tarzdaki yardımlarıyla Yüce Mevlâ, dileyince zayıfları kuvvetlilere galip getireceğini, istemeyince de maddi ve mânevî kuvvetlerin hiçbir işe yaramayacağını bildirerek mü’minlere vazifelerini yapma hususunda, kendilerini zayıf görerek ümitsizliğe düşmemelerini, karamsar olmamalarını, Allah’ın yardımından ümit kesmemelerini ve maddi açıdan en ümitsiz görünen zamanlarda bile azimli, kararlı ve ümitli olmalarını emretmektedir. Bu yüzden Resûlü’nü şu hususta uyarmaktadır:
Ömer Çelik Tefsiri
Ali İmran suresi 127 ayeti anlamı - okunuşu
Yine bu yardımı Allah, kâfirlerden ileri gelenlerin kökünü kazımak, arta kalanları da baş aşağı çevirip, emellerine kavuşamayan bedbahtlar olarak eli boş geri döndürmek için yapmıştır.
Mokhtasar tefsiri
Allah, Bedir gazvesinde sizin için gerçekleşen bu yardımla, kâfirlerden bir topluluğu savaş ile helak etmek, diğerini de rezil etmek istedi. Böylece onlar hezimete uğrayıp, öfkeye kapılırlar da, zelil ve başarısız olarak geri dönerler.
Ali Fikri Yavuz
Böylece Allah, o kâfir olanlardan bir kolu kessin veya perişan etsin de, geri kalanlar keder ve ziyan içinde dönüp gitmiş olsunlar
İngilizce - Sahih International
That He might cut down a section of the disbelievers or suppress them so that they turn back disappointed.
Ali İmran suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
O, kafirlerin ileri gelenlerinden bir kısmını öldürmek, bir kısmını da baş aşağı edip ümitsiz bir hale getirerek döndürmek için yardım etti size.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
O (bununla) kafirlərin bir hissəsini məhv etsin (döyüş meydanında kəsib-doğrasın) və ya onları məğlubiyyətə uğratsın. Belə ki, onlar naümid geri dönsünlər.
Kuran Araştırmaları Vakfı
Allah, kafirlerden bir kısmının kökünü kessin veya onları perişan etsin, böylece bozulmuş bir halde dönüp gitsinler diye, size yardım eder).
Ali İmran suresi (Al Imran) 127 ayeti arapça okunuşu
﴿لِيَقْطَعَ طَرَفًا مِّنَ الَّذِينَ كَفَرُوا أَوْ يَكْبِتَهُمْ فَيَنقَلِبُوا خَائِبِينَ﴾
[ آل عمران: 127]
ليقطع طرفا من الذين كفروا أو يكبتهم فينقلبوا خائبين
سورة: آل عمران - آية: ( 127 ) - جزء: ( 4 ) - صفحة: ( 66 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Onların olayını sana Biz gerçek olarak anlatıyoruz: Onlar Rablerine inanmış birkaç gençti. Onların hidayetlerini artırmış
- "Doğrusu Allah benim de Rabbimdir, sizin de Rabbinizdir, artık O'na kulluk edin, bu, doğru yoldur."
- "Ayetlerimizi yalanlayan millete gidin" dedik. Sonunda o milleti yerle bir ettik.
- De ki: "Koştuğunuz ortaklardan gerçeğe eriştiren var mıdır?" De ki: "Ama Allah gerçeğe eriştirir. Gerçeğe
- Eyyub da: "Başıma bir bela geldi, (Sana sığındım), Sen merhametlilerin merhametlisisin" diye Rabbine nida etmişti.
- Yoksa, güçlü ve çok ihsan sahibi olan Rabbinin rahmet hazineleri onların yanında mıdır?
- Öyleyse Allah'a, Peygamberine ve indirdiğimiz nura, Kuran'a inanın; Allah işlediklerinizden haberdardır.
- Sen, Allah'tan korkup sana koşarak gelen kimseye aldırmıyorsun.
- Önceden, süt annelerin memesini kabul etmemesini sağladık. Musa'nın ablası: "Size, sizin adınıza ona bakacak, iyi
- Melike geldiğinde "Senin tahtın böyle miydi?" denildi. O da "Sanki odur, daha önce bize bilgi
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Ali İmran indirin:
Ali İmran Suresi mp3 : Ali İmran suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler