Secde suresi 14. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿فَذُوقُوا بِمَا نَس۪يتُمْ لِقَٓاءَ يَوْمِكُمْ هٰذَاۚ اِنَّا نَس۪ينَاكُمْ وَذُوقُوا عَذَابَ الْخُلْدِ بِمَا كُنْتُمْ تَعْمَلُونَ ﴾ [السجدة: 14]
ayet arapça & türkçe okunuşuFeżûkû bimâ nesîtum likâe yevmikum hâżâ innâ nesînâkum(s) veżûkû ‘ażâbe-lḣuldi bimâ kuntum ta’melûn(e) [Secde: 14]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
"Bugüne kavuşmayı unutmanızın karşılığını görün; doğrusu Biz de sizi unuttuk, yaptıklarınıza karşılık ebedi azabı tadın" deriz. [Secde: 14]
Secde Suresi 14. ayet tefsiri
Âyetlerin beyanına göre dünya hayatıyla kayıtlı olan imtihan süresi bittikten sonra iman etmenin ve pişmanlık duymanın hiçbir kıymeti yoktur. ( bk. En‘âm 6/27-28; Mü’minûn 23/99-100 ) Dolayısıyla herkes ölüm kapıyı çalmadan intibâha gelip, âhirette değişmesi imkânsız gerçekle yüzleşmeden kendisine tanınan fırsatı değerlendirmek mecburiyetindedir. Tercih ve iradesini bu istikâmette kullanmalıdır. Allah dilediği takdirde herkesi doğru yola eriştirmeye kadir olmakla birlikte, imtihan gereği olarak dünyada böyle umûmî bir dilekte bulunmamış, herkesi kendi tercihiyle baş başa bırakmıştır. Böylece, insanlardan doğru yolu tercih edenler olduğu gibi, belki daha fazlasıyla küfür yolunu tercih edenler de olmuştur ve olmaktadır. İşte öte dünyada cehennemi dolduracak olanlar, küfrü tercih eden bu insanlar ve cinlerdir. Cenâb-ı Hakk’ın “ Ben dolduracağım ” sözü ise, tabii olarak gerçekleşecek bu neticeyi haber vermektedir. Yoksa Allah Teâlâ, kimseyi zoraki ve mecburi olarak cehenneme atacak değildir. Nitekim 14. âyette, günahkârlara verilen cezanın onların kıyâmet gününü unutmalarına ve işledikleri günahlara karşılık olduğunun belirtilmesi de bu gerçeğe işaret etmektedir.
Dünyada ilâhî gerçeklerden derin bir gaflet içinde yaşayıp ancak âhirette aklı başına gelen böyle inkârcıların aksine, henüz fırsat kapıları kapanmamışken Allah’ın âyetlerine iman eden ve tüm dikkatleriyle onların gösterdiği istikâmette hayat süren basîret gözleri açık şu tâlihli kullar da vardır:Ömer Çelik Tefsiri
Secde suresi 14 ayeti anlamı - okunuşu
“Siz nasıl ki şu içinde bulunduğunuz günkü buluşmayı unuttuysanız, şimdi de tadın bakalım azâbı! Bu defa da biz sizi unutuyor, isteklerinize kayıtsız kalıyoruz. Artık işlediğiniz günahların karşılığı olarak sonu gelmeyecek azâbı tadın!”
Mokhtasar tefsiri
Kıyamet günü onlar kınanıp, azarlanılarak şöyle denilir: "Kıyamet günü Yüce Allah`a kavuşup sizi hesaba çekeceğinden dünya hayatında gaflette olmanız sebebiyle haydi tadın azabı. Şüphesiz ne kadar çok acı çekeceğinizi hiç umursamadan sizi azapta bıraktık. Dünya hayatında yaptıklarınız sebebiyle kesintiye uğramayan ebedî cehennem azabını tadın."
Ali Fikri Yavuz
(Kâfirler cehenneme girdikleri vakit, melekler onlara şöyle der): “- O halde, bu günümüze kavuşmayı unutmanız, (O’na imanı terk etmeniz) yüzünden tadın azabı!...Biz de sizi unuttuk, (sizi cehennemde bıraktık). İşlemiş olduğunuz küfür ve isyan sebebiyle bitmez tükenmez azabı tadın bakalım...”
İngilizce - Sahih International
So taste [punishment] because you forgot the meeting of this, your Day; indeed, We have [accordingly] forgotten you. And taste the punishment of eternity for what you used to do."
Secde suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Tadın azabı, şu güne ulaşacağınızı unuttuğunuzdan dolayı, şüphe etmeyin ki biz de unuttuk sizi ve tadın ebedi olarak azabı yaptıklarınıza karşılık.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
(Kafirlər Cəhənnəmə girdikdə Allah onlara belə buyurar:) “Bu günə yetişəcəyinizi unutduğunuza görə indi dadın (əzabı)! Biz də sizi unutduq. (Cəhənnəmdə köməksiz buraxdır). Etdiyiniz əməllərin cəzası olaraq dadın əbədi əzabı!”
Kuran Araştırmaları Vakfı
(O gün onlara şöyle diyeceğiz:) Bu güne kavuşmayı unutmanızın cezasını şimdi tadın bakalım! Doğrusu biz de sizi unuttuk; yaptıklarınızdan ötürü ebedi azabı tadın!
Secde suresi (As-Sajdah) 14 ayeti arapça okunuşu
﴿فَذُوقُوا بِمَا نَسِيتُمْ لِقَاءَ يَوْمِكُمْ هَٰذَا إِنَّا نَسِينَاكُمْ ۖ وَذُوقُوا عَذَابَ الْخُلْدِ بِمَا كُنتُمْ تَعْمَلُونَ﴾
[ السجدة: 14]
فذوقوا بما نسيتم لقاء يومكم هذا إنا نسيناكم وذوقوا عذاب الخلد بما كنتم تعملون
سورة: السجدة - آية: ( 14 ) - جزء: ( 21 ) - صفحة: ( 416 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Bu, kendilerine peygamberleri belgelerle geldiğinde: "Bizi doğru yola bir insan mı eriştirecek?" diyerek inkar edip
- Allah şüphesiz, inkarcılara lanet etmiş ve onlara içinde sonsuz olarak temelli kalacakları çılgın alevli cehennemi
- "Değneğini at!" Musa, değneğinin yılan gibi hareketler yaptığını görünce, arkasına bakmadan dönüp kaçtı. "Ey Musa!
- Yahudilere tırnaklı her hayvanı haram kıldık. Onlara sığır ve davarın sırt, bağırsak ve kemik yağları
- "Göklerde ve yerde neler var, bir bakın" de. İnanmayacak bir millete ayetler ve uyarmalar fayda
- Musa onlara: "Ne atacaksanız atın" dedi.
- Göklerde ve yerde olan kimselerin, sıra sıra uçan kuşların Allah'ı tesbih ettiğini görmez misin? Her
- Günahkar kimse diğerinin günahını çekmez. Günah yükü ağır olan kimse, onun taşınmasını istese, yakını olsa
- And olsun ki, Hicr halkı peygamberi yalanlamışlardı.
- Ey İnananlar! İçki, kumar, putlar ve fal okları şüphesiz şeytan işi pisliklerdir, bunlardan kaçının ki
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Secde indirin:
Secde Suresi mp3 : Secde suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler