Ahzab suresi 14. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿وَلَوْ دُخِلَتْ عَلَيْهِمْ مِنْ اَقْطَارِهَا ثُمَّ سُئِلُوا الْفِتْنَةَ لَاٰتَوْهَا وَمَا تَلَبَّثُوا بِهَٓا اِلَّا يَس۪يرًا ﴾ [الأحزاب: 14]
ayet arapça & türkçe okunuşuVelev duḣilet ‘aleyhim min aktârihâ śümme su-ilû-lfitnete leâtevhâ vemâ telebbeśû bihâ illâ yesîrâ(n) [Ahzab: 14]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Eğer Medine'nin etrafından üzerlerine varılmış olsa, sonra da kendilerinden fitne çıkarmaları istense hemen buna girişip derhal yapmaktan geri kalmazlardı. [Ahzab: 14]
Ahzab Suresi 14. ayet tefsiri
Can ve malın tehlikelere maruz kaldığı savaş anları, imanın ciddi bir imtihandan geçirildiği, ondaki zafiyetin, içinde taşıdığı küfür ve nifak izlerinin iyice belirginleştiği kritik zamanlardır. Geniş ve rahat zamanlarda gizli kalıp kendini göstermeyen menfi duygular, dokunan tahrik edici iğne uçlarıyla deprenmeye ve gün yüzüne çıkmaya başlar. Kalp küpünün içine depolanmış nifak tortuları gevşeyip eriyerek dilden dökülür. Savaşın şiddeti arttıkça iç yüzlerin dışa yansıması daha da kolaylaşır ve netleşir. Böyle durumlarda, kimsenin gerçek kişiliğini gizleyebilme imkânı kalmaz. İşte Hendek savaşında da kalabalık düşman orduları tarafından kuşatma altına alınan, bir ay geçmesine rağmen zafere ait müspet en küçük bir işaret bile göremeyen, hatta ellerindeki zaruri ihtiyaç maddeleri bile sıfırlanan münafıklar ve zayıf imanlı kimseler, imtihanı kaybetmişler, içlerindeki marazı kusmuşlar ve bahane uydurarak savaştan kaçmaya çalışmışlardır.
Rivayete göre Allah Resûlü ( s.a.s. ) ashâbıyla birlikte hendeği kazarken büyük bir kayaya rastlandı. Kayayı sökmeyi veya kırmayı başaramayan askerler, durumu Efendimiz ( s.a.s. )’e arz ettiler. Resûl-i Ekrem ( s.a.s. ) kazmayı eline aldı ve üç vuruşta kayayı parçaladı. Her vuruşta “ Allahu Ekber ” diyor ve “ İran, Suriye, Yemen ” gibi ülkeleri zikrederek ileride müslümanlara nasip olacak fetihleri bir bir müjdeliyordu. Bu müjdeyi işiten yahudiler ve münafıklar ise “ Biz korkudan helaya gidemezken o bize İran ve Bizans’ın hazinelerini müjdeliyor, bu aldatmadan başka bir şey değil ” demişlerdi. ( Nesâî, Cihad 42; Kurtubî, el-Câmi‘, XIV, 130-131 ) Bir kısmı arkadan orduyu ifsat etmek, azimlerini kırıp geri döndürmek için faaliyet yürütürken, bazıları da Medine’de bıraktıkları evlerinin açık, sahipsiz ve korumasız olduğunu bahane ederek cepheden kaçmaya çalışmışlardı. Bunların hepsi nifakın ve iman zafiyetinin açık nişâneleri idi. Bunlar arasında Uhud savaşında yılgınlık gösterdikleri için tevbe edip, bir daha böyle yapmayacaklarına yemin ederek Resûlullah ( s.a.s. )’e söz verenler de vardı. Fakat bunlar da sözlerinden dönmüşlerdi. Halbuki Allah’a verilen sözün bir mes’uliyeti, bir bedeli vardır. Bu mutlaka sorulur ve tutulmazsa cezası verilir.
13. âyette geçen يَثْرِبُ ( Yesrib ), Medine’nin Allah Resûlü ( s.a.s. )’in hicretinden önceki ismiydi. “ Kurak, çorak yer ” anlamını taşıyordu. Efendimiz ( a.s. ), gelince onu Medine olarak değiştirmişti. Münafıklar buna rağmen Yesrib demekle, içlerindeki nifâkı ortaya koyuyorlardı.
Böyle imanı zayıf, sabrı az, gevşek karakterli münafık tiplere şu gerçekleri hatırlatmak faydalı olabilir:Ömer Çelik Tefsiri
Ahzab suresi 14 ayeti anlamı - okunuşu
Eğer şehrin her tarafından girilip onların üzerine saldırılsaydı ve kendilerinden karışıklık çıkarmaları yahut dinden dönmeleri istenseydi, bunu mutlaka yaparlardı; bunu yapmakta da fazla gecikmezlerdi.
Mokhtasar tefsiri
Eğer düşman Medine`nin her tarafından girip, onlardan Allah`a küfür ve şirk koşmalarını isteseydi, düşmanın istediklerini hemen yaparlardı. Pek azı dışında mürtet olur, dinden dönerlerdi.
Ali Fikri Yavuz
Eğer (Medine’nin) her tarafından evlerine (düşman saldırısı ile) girilse de, sonra kendilerinden küfre dönüş istenilse, hemen onu yapacaklardı ve bunda pek az duraklayacaklardı
İngilizce - Sahih International
And if they had been entered upon from all its [surrounding] regions and fitnah had been demanded of them, they would have done it and not hesitated over it except briefly.
Ahzab suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Eğer şehrin etrafından girilip onların üstlerine varılsaydı da şirk koşmaları istenseydi hemen işe girişirler ve şehirde pek az bir müddet kalırlardı.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
Əgər (Mədinənin) hər tərəfindən üstlərinə yüyürülüb (cumulub) onlardan fitnə törətmək (imandan dönmək, yenidən müşrikliyə qayıtmaq) istənilsəydi, sözsüz ki, dərhal onu edər və bunda (bu işdə) azacıq da olsa yubanmazdılar.
Kuran Araştırmaları Vakfı
Medine'nin her yanından üzerlerine saldırılsaydı da, o zaman savaşmaları istenseydi, şüphesiz hemen savaşa katılırlar ve evlerinde pek eğlenmezlerdi.
Ahzab suresi (Al-Ahzab) 14 ayeti arapça okunuşu
﴿وَلَوْ دُخِلَتْ عَلَيْهِم مِّنْ أَقْطَارِهَا ثُمَّ سُئِلُوا الْفِتْنَةَ لَآتَوْهَا وَمَا تَلَبَّثُوا بِهَا إِلَّا يَسِيرًا﴾
[ الأحزاب: 14]
ولو دخلت عليهم من أقطارها ثم سئلوا الفتنة لآتوها وما تلبثوا بها إلا يسيرا
سورة: الأحزاب - آية: ( 14 ) - جزء: ( 21 ) - صفحة: ( 419 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Onlara şöyle denir: "İşlediklerinizden ötürü, dizi dizi tahtlara yaslanarak afiyetle yiyin için." Onlara, ceylan gözlü
- Rabbin'den umduğun rahmeti elde etmek için, hak sahiblerinden yüz çevirmek zorunda kalırsan, onlara hiç değilse
- Peygamberlerden azim sahibi olanların sabrettiği gibi sen de sabret; inkarcılar için acele etme; onlar, kendilerine
- Onlar inkar edenlerdir, sizi Mescidi Haram'ı ziyaretten ve bağlı kurbanları yerlerine gitmekten alıkoyanlardır. Eğer, oradaki
- Allah sizi yaratmıştır, sonra öldürecektir, içinizden bir kısmı da ömrünün en fena zamanına ulaştırılır ki,
- De ki: "Bütün şefaat Allah'ın iznine bağlıdır. Göklerin ve yerin hükümranlığı O'nundur. Sonra O'na döneceksiniz."
- Yoksa, Allah'ın dinde izin vermediği bir şeyi onlara meşru kılacak ortakları mı vardır? Eğer kesin
- Ayetlerimizi hep yalan sayıp dururlardı.
- And olsun ki, Allah: "Allah fakir; biz zenginiz" diyenlerin sözünü işitmiştir. Dediklerini ve haksız yere
- Bu, bir de inkarlarından, Meryem'e büyük bir iftirada bulunmalarından ve: "Meryem oğlu İsa Mesih'i, Allah'ın
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Ahzab indirin:
Ahzab Suresi mp3 : Ahzab suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler