Nisa suresi 146. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿اِلَّا الَّذ۪ينَ تَابُوا وَاَصْلَحُوا وَاعْتَصَمُوا بِاللّٰهِ وَاَخْلَصُوا د۪ينَهُمْ لِلّٰهِ فَاُو۬لٰٓئِكَ مَعَ الْمُؤْمِن۪ينَۜ وَسَوْفَ يُؤْتِ اللّٰهُ الْمُؤْمِن۪ينَ اَجْرًا عَظ۪يمًا ﴾ [النساء: 146]
ayet arapça & türkçe okunuşuİllâ-lleżîne tâbû veaslehû va’tesamû bi(A)llâhi veaḣlesû dînehum li(A)llâhi feulâ-ike me’a-lmu/minîn(e)(s) vesevfe yu/ti(A)llâhu-lmu/minîne ecran ‘azîmâ(n) [Nisa: 146]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Ancak tevbe edenler, nefislerini ıslah edenler, Allah'ın Kitap'ına sarılanlar ve dinlerine Allah için candan bağlananlar müstesnadır. Onlar inananlarla beraberdirler. Allah müminlere büyük ecir verecektir. [Nisa: 146]
Nisa Suresi 146. ayet tefsiri
Araplar aşağı doğru inen tabakalar hakkında اَلدَّرْكُ ( derku ), yukarı doğru çıkanlara da اَلدَّرَجَةُ ( derece ) derler. Buna göre cennette dereceler, cehennemde ise derekeler vardır. Cehennem ateşi aşağıya doğru çeşitli tabaka ve mevkilerden oluşur. Yakıcılık durumuna göre ona çeşitli isimler verilir. Kur’ân-ı Kerîm’de zikredilen isimlerden bazıları şunlardır: Cehennem, Cahîm, Hamîm, Saîr, Hutame, Lezâ, Sekar, Hâviye, Ğayy... İşte münafıklar, farklı isimlerle ve sıfatlarla anılan cehennem ateşinin en alt tabakasında bulunurlar. Burada cezalandırılmalarının sebebi ise küfürlerinin ileri derecede oluşu, hilelerinin çokluğu ve mü’minlere eziyet verme imkânları elde edip bunları tatbik etmelerinden dolayıdır.
Kullarına sonsuz merhamet sahibi olan Rabbimiz, cehennemin en alt tabakasına layık olan münafıklara bile tevbe kapısını açık tutmakta; günahlarından tevbe edip hâlini düzeltenleri, Allah’a kulluğa sımsıkı sarılanları, gösterişi terk edip dinin emirlerini samimi bir şekilde sadece Allah için yapanları affedeceğini, onları gerçek mü’minlerden sayacağını ve mü’minlerle beraber onlara da büyük bir mükâfat vereceğini müjdelemektedir. Bunun sebep ve hikmeti şudur:
Ömer Çelik Tefsiri
Nisa suresi 146 ayeti anlamı - okunuşu
Ancak tevbe edip hallerini düzeltenler, Allah’a sımsıkı sarılanlar ve dinlerini tam bir ihlasla yaşayıp bütün samimiyetleriyle Allah’a yönelenler başka. İşte onlar gerçek mü’minlerle beraberdirler. Allah mü’minlere pek büyük bir mükâfat verecektir.
Mokhtasar tefsiri
Nifaklarından Allah’a tövbe ederek dönen, kalplerini ıslah ederek Allah’ın ahdine tutunan ve amellerini riyadan arındırarak sadece Allah için halis kılanlar bundan müstesnadır. İşte bu sıfatlarla nitelenen kimseler dünya ve ahirette Müminlerle beraberlerdir. Yüce Allah Müminlere çok büyük bir mükâfat verecektir.
Ali Fikri Yavuz
Ancak yaptıklarından tevbe edip hallerini düzeltenler ve Allah’a (dinine) sarılıp dinlerini (ibadetlerini) Allah için hâlis kılanlar müstesna... Çünkü bunlar mü’minlerle beraberdirler. Mü’minlere ise, Allah pek büyük bir mükafât verecektir
İngilizce - Sahih International
Except for those who repent, correct themselves, hold fast to Allah, and are sincere in their religion for Allah, for those will be with the believers. And Allah is going to give the believers a great reward.
Nisa suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Ancak tövbe edenler, ıslah olanlar, Allah'a sarılanlar ve Allah için dinlerinde ihlas sahibi bulunanlar müstesna. Onlar, inananlarladır ve Allah, müminlere pek büyük bir ecir verecektir.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
Tövbə edənlər, özlərini islah edib düzəldənlər, Allahdan möhkəm yapışanlar və Allah qarşısında dinini (e’tiqadını) təmizləyənlər müstəsnadır. Çünki onlar mö’minlərə bərabərdirlər. Mö’minlərə isə Allah böyük mükafat verəcəkdir!
Kuran Araştırmaları Vakfı
Ancak tevbe edip hallerini düzeltenler, Allah'a sımsıkı sarılıp dinlerini (ibadetlerini) yalnız onun için yapanlar başkadır. İşte bunlar (gerçekte) müminlerle beraberdirler ve Allah müminlere yakında büyük mükafat verecektir.
Nisa suresi (An-Nisa) 146 ayeti arapça okunuşu
﴿إِلَّا الَّذِينَ تَابُوا وَأَصْلَحُوا وَاعْتَصَمُوا بِاللَّهِ وَأَخْلَصُوا دِينَهُمْ لِلَّهِ فَأُولَٰئِكَ مَعَ الْمُؤْمِنِينَ ۖ وَسَوْفَ يُؤْتِ اللَّهُ الْمُؤْمِنِينَ أَجْرًا عَظِيمًا﴾
[ النساء: 146]
إلا الذين تابوا وأصلحوا واعتصموا بالله وأخلصوا دينهم لله فأولئك مع المؤمنين وسوف يؤت الله المؤمنين أجرا عظيما
سورة: النساء - آية: ( 146 ) - جزء: ( 5 ) - صفحة: ( 101 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Musa onlara: "Size yazıklar olsun! Allah'a karşı yalan uydurmayın, yoksa sizi azabla yok eder. Allah'a
- Onların dediklerini Biz biliriz. Sen onların üzerinde bir zorba değilsin; söz verdiğim günden korkanlara Kuran'la
- Allah o anda kuluna vahyedeceğini etti.
- Allah: "Ey İblis, ellerimle (kudretimle) yarattığıma secde etmekten seni alıkoyan nedir? Böbürlendin mi? Yoksa gururlananlardan
- Allah, o gün onlara seslenir: "Benim ortağım olduklarını iddia ettikleriniz nerededirler?" der.
- Musa'nın annesine: "Çocuğu emzir, başına gelecekten korktuğun zaman onu suya bırak; korkma, üzülme; Biz şüphesiz
- Sonrakilerin beni güzel şekilde anmalarını sağla. Beni nimet cennetine varis olanlardan kıl. Babamı da bağışla,
- Ancak namaz kılıp namazlarında yoksul ve yoksuna belirli bir hak tanıyanlar, ceza gününü doğrulayanlar, Rablerinin
- O, (ışığıyla karanlığı) delen yıldızdır.
- Doğrusu, zeval bulmasın diye gökleri ve yeri tutan Allah'tır. Eğer onlar zevale uğrarsa O'ndan başka,
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Nisa indirin:
Nisa Suresi mp3 : Nisa suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler