Şuara suresi 20. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿قَالَ فَعَلْتُهَٓا اِذًا وَاَنَا۬ مِنَ الضَّٓالّ۪ينَۜ ﴾ [الشعراء: 20]
ayet arapça & türkçe okunuşuKâle fe’altuhâ iżen ve enâ mine-ddâllîn(e) [Şuara: 20]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Musa: "O işi kasden yaptımsa sapıklardan biri sayılırım. Bu yüzden sizden korkunca aranızdan kaçtım. Sonra, Rabbim bana hikmet verip, beni peygamber yaptı. Başıma kaktığın bu nimet, İsrailoğullarını kendine köle ettiğinden ötürüdür" dedi. [Şuara: 20]
Şuara Suresi 20. ayet tefsiri
Hz. Mûsâ ile Hz. Hârûn gidip Allah’ın emrini tebliğ ettiklerinde Firavun, henüz bebekken alıp elinde büyüttüğü, bin bir ihtimamla sarayında barındırıp yetiştirdiği birinin seneler sonra karşısına dikilip tüm sistemini altüst edecek bir teklifte bulunmasını hazmedemedi ve derinden sarsıldı. Mûsâ ( a.s. )’a olan iyiliklerini bir bir saymaya başladı. Bu arada Kıptîlerden bir adamı öldürme suçunu hatırlatarak, gerekirse kısas edilebileceği imâsında bulundu. “ Sen kâfir, nankörün tekisin! ” diye tehdit savurdu. İşin ilginç yanı Hz. Mûsâ suçunu itiraf etti; ölümle sonuçlanacağını bilmeden adama vurduğunu ve adamın öldüğünü, sonra da öldürülmekten korkarak kaçtığını söyledi. Nitekim Kasas sûresinde anlatıldığı üzere Hz. Mûsâ İsrâiloğulları’ndan birine vahşice davrandığını gördüğü Kıptîye yalnızca bir yumruk vurmuş, adam oracıkta can vermişti. ( bk. Kasas 28/15 ) Yumruk, öldürme aracı olmadığı gibi öldürme niyetiyle de vurulmaz. Dolayısıyla, bu kasten bir öldürme değil, hata ile vuku bulan bir öldürmedir.
Mûsâ ( a.s. ) suçunu ve yaptıklarını itiraftan sonra esas meseleye geçerek, Allah Teâlâ’nın kendisine olan lutuf ve ikramlarını saymakta ve kendisinin nasıl bir vazifeyle vazifelendirildiğini açıklamaktadır. Cenâb-ı Hak ona hüküm ve hikmet vermiş, her konuda doğru ile yanlışı ayırıp isabetli karar verebilme kabiliyetini bahşetmiş, kendisini nübüvvetle görevlendirmiş ve hitap ettiği kimselere peygamber olarak göndermişti.
Son olarak Mûsâ ( a.s. ), Firavun’un kendisini aşağılamasına karşılık bir aşağılama ile cevap vermekte, fakat gerçeği dile getirmektedir: “ İşte başıma kaktığın bu nimet, gerçekte bir iyilik değil, İsrâiloğulları’nı kul köle yapmış olmanın bir sonucuydu. ” ( Şuarâ 26/22 ) Yani Mûsâ ( a.s. )’ın bebekken Firavun’un sarayında kalması ve orada terbiye görmesi, Firavun’un İsrâiloğulları’nı köle edinmesi ve erkek çocuklarını öldürmesinden kaynaklanıyordu. Bu insafsız ve zorba uygulama yüzünden annesi onu sandukaya koymak ve sandukayı Nil’in engin sularına bırakmak zorunda kalmıştı. Firavun’un hizmetçileri onu buldu, getirdi. Böylece o, anne-babasının şefkat yuvasından mahrum olarak orada barınma mecburiyetinde kaldı. Bu başa kakılacak bir lutuf değil, bir çocuğa yapılacak en büyük zulümdü.
Hz. Mûsâ’nın ne demek istediğini iyi anlayan Firavun, bu kez sözü değiştirerek Mûsâ’ya dâvasının özünü sormaya yönelir. Fakat bilmezlikten gelip alaya alarak ve edepsizlik ederek Allah Teâlâ hakkında şu soruları sorar:
Ömer Çelik Tefsiri
Şuara suresi 20 ayeti anlamı - okunuşu
Mûsâ şöyle cevap verdi: “Evet o işi yaptım, ama sonunun ölüme varacağını bilmeden yaptım.”
Mokhtasar tefsiri
Musa -aleyhisselam- Firavun`a itiraf ederek şöyle dedi: "Bana vahiy gelmeden önce ben o adamı öldürdüğüm zaman cahillerdendim."
Ali Fikri Yavuz
Mûsa dedi ki: “- Ben bunu, o vakit cahillerden olduğum halde yaptım
İngilizce - Sahih International
[Moses] said, "I did it, then, while I was of those astray.
Şuara suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Musa, o işi yaptım ama dedi, o vakit cahillerdendim.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
(Musa) dedi: “Mən onu edərkən cahillərdən idim. (Mənə hələ peyğəmbərlik bəxş edilməmiş, Tövrat nazil olmamışdı).
Kuran Araştırmaları Vakfı
Musa: Ben, dedi, o işi o anda sonunun ne olacağını bilmeyerek yaptım
Şuara suresi (Ash-Shuara) 20 ayeti arapça okunuşu
﴿قَالَ فَعَلْتُهَا إِذًا وَأَنَا مِنَ الضَّالِّينَ﴾
[ الشعراء: 20]
English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Ve nedamet çeken nefse yemin ederim.
- Bilin ki, içinizde Allah'ın Peygamberi bulunmaktadır. Eğer o, bir çok işlerde size uymuş olsaydı şüphesiz
- Allah'ın ayetleri üzerinde tartışanları görmez misin? Nasıl da döndürülüyorlar?
- İbrahim'in korkusu gidip de müjde kendisine ulaşınca, Lut milleti hakkında elçilerimizle tartışmaya girişti.
- Sonra onu nutfe halinde sağlam bir yere yerleştirdik.
- Ha, Mim.
- Sana Rabbinden vahyolunana uy; şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan haberdardır.
- Bir kısım tanrılarımız seni çarpmıştır, demekten başka birşey demeyiz" dediler. Hud: "Doğrusu ben Allah'ı şahit
- Seni şaşırmış bulup, doğru yola eriştirmedi mi?
- Apaçık Arap diliyle, uyaranlardan olman için onu Cebrail senin kalbine indirmiştir.
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Şuara indirin:
Şuara Suresi mp3 : Şuara suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler