Saffat suresi 38. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿اِنَّكُمْ لَذَٓائِقُوا الْعَذَابِ الْاَل۪يمِۚ ﴾ [الصافات: 38]
ayet arapça & türkçe okunuşuİnnekum leżâ-ikû-l’ażâbi-l-elîm(i) [Saffat: 38]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Şüphesiz siz can yakıcı azabı tadacaksınız. [Saffat: 38]
Saffat Suresi 38. ayet tefsiri
Müşrikleri cehenneme sürükleyen sebeplerin başında şunlar geldiği anlaşılmaktadır:
Birincisi; onlar, Allah’ın birliğine inanmıyorlardı. Kendilerine “ Lâ ilâhe illallah ” yani Allah’tan başka ilâh olmadığı söylendiğinde büyüklük taslayıp bu inancı kabule yanaşmıyorlardı. Çünkü kelime-i tevhid, kuru bir sözden ibaret olmayıp, onu kabullendiğinde hayat tarzını buna göre tümüyle değiştirmesi gerekmekteydi. Putperestlik anlayışı üzere bina edilen câhiliye değer yargılarını ve içtimâî düzeni bırakıp, İslâm’ın istediği düzeni benimseme ve onu yaşama mecburiyeti söz konusu idi. Bu sebeple, tevhid sözü onları fevkalade rahatsız ediyordu.
İkincisi; yine aynı sebepten hareketle onlar, Resûlullah ( s.a.s. )’in peygamberliğini kabul etmiyorlardı. Çünkü onun getirdiği sistem ve yaptığı düzenlemeler işlerine gelmiyordu. Peygamber ( s.a.s. )’in yerleştirmek istediği hayat anlayışı, onların kurulu düzenlerini tehdit ediyor ve bir kısım nefsânî hesaplardan vazgeçmelerini gerektiriyordu. Bu ise onlara ağır geliyordu. Çıkar yol ise Peygamber’le mücâdeleye girişmek, onu davasından vazgeçirmeğe çalışmak, tesirini kırmak ve ilerlemesini durdurmaktı. Bu bakımdan başvurdukları çarelerden biri de Efendimiz ( s.a.s. )’i “ delilik ”le suçlamaktı. İddialarına göre, ne söylediğini bilmeyen bir deli yüzünden putlarını terk etmek olacak şey değildi. Aslında bu nevi girişimlerin maksadı, insanların uyanıp gerçeği görmelerini engellemek, böylece putperest düzenin kendilerine sağladığı çıkarlardan yararlanmaya devam etmekti.
Gerçek şu ki Peygamber, deli değil, aksine geldiği toplumun en akıllı insanı idi. Getirdiği Kur’an, gerçeğin ta kendisi idi. Kendiliğinden bir din üretmediği gibi, ilk defa peygamberlik iddiasında bulunan bir şahsiyet de değildi. Onun getirdiği mesajlar, önceki peygamberlerin haber verdiklerini aynen doğrulamaktaydı. O halde, önceden olduğu gibi bundan böyle de, Peygamber’e iman ve itaat şarttır. Ona iman etmeyenler, cehennem azabını tadacaklardır. Ancak ilâhî adâlet gereğince kimseye haksızlık yapılmayacak, herkes ancak yaptığına göre karşılık görecektir.
Kâfirlerin uğrayacağı fecî âkibete karşılık, hayatlarını Peygamber ( s.a.s. )’e iman, itaat ve sâlih amel temelleri üzerine bina eden mü’minlere tarifi imkânsız mükâfatlar müjdelenir:Ömer Çelik Tefsiri
Saffat suresi 38 ayeti anlamı - okunuşu
Hiç şüphesiz siz o can yakıcı azabı tadacaksınız.
Mokhtasar tefsiri
Ey müşrikler! Mutlaka siz, kıyamet gününde küfrünüz ve resulleri yalanlamanız sebebi ile elem verici azabı tadacaksınız.
Ali Fikri Yavuz
Elbette siz (ey Mekke halkı, tekzib etmekle) o acıklı azabı tadacaksınız
İngilizce - Sahih International
Indeed, you [disbelievers] will be tasters of the painful punishment,
Saffat suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Hiç şüphe yok ki o elemli azabı tadacaksınız elbet.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
Siz (müşriklər) şiddətli əzabı mütləq dadacaqsınız!
Kuran Araştırmaları Vakfı
Kuşkusuz siz acı azabı tadacaksınız.
Saffat suresi (As-Saaffat) 38 ayeti arapça okunuşu
﴿إِنَّكُمْ لَذَائِقُو الْعَذَابِ الْأَلِيمِ﴾
[ الصافات: 38]
English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Onlar dikensiz sedir ağaçları, salkımları sarkmış muz ağaçları, uzamış gölge altında, çağlayarak akan sular kenarlarında;
- Faiz yiyenler mahşerde ancak şeytanın çarptığı kimsenin kalktığı gibi kalkarlar. Bu, onların, "Zaten alışveriş de
- Bu bir büyü müdür, yoksa hala görmez misiniz? Girin oraya, sabretseniz de sabretmeseniz de artık
- Doğrusu onlar vahyi dinlemekten uzak tutulmuşlardır.
- Allah'ın, hoş bir sözü; kökü sağlam, dalları göğe doğru olan, Rabbinin izniyle her zaman meyve
- Onları, kendilerine anlattığı cennete koyar.
- Havarilere, "Bana ve peygamberime inanın" diye bildirmiştim, "İnandık, bizim müslimler olduğumuza şahid ol" demişlerdi.
- Gerçeği getiren ve onu doğrulayanlar, işte onlar, Allah'a karşı gelmekten sakınmış olanlardır.
- Esip savuran rüzgarlara, yağmur yüklü bulutlara, kolayca süzülen gemiler ve işleri yöneten meleklere and olsun
- Rabbinin, hiçbir memlekette benzeri ortaya konmayan sütunlara sahip İrem şehrinde oturan Ad milletine ne ettiğini
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Saffat indirin:
Saffat Suresi mp3 : Saffat suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Ammar Al-Mulla
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler