Fatır suresi 22. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿وَمَا يَسْتَوِي الْاَحْيَٓاءُ وَلَا الْاَمْوَاتُۜ اِنَّ اللّٰهَ يُسْمِعُ مَنْ يَشَٓاءُۚ وَمَٓا اَنْتَ بِمُسْمِعٍ مَنْ فِي الْقُبُورِ ﴾ [فاطر: 22]
ayet arapça & türkçe okunuşuVemâ yestevî-l-ahyâu velâ-l-emvât(u)(c) inna(A)llâhe yusmi’u men yeşâ(u)(s) vemâ ente bimusmi’in men fî-lkubûr(i) [Fatır: 22]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Dirilerle ölüler de bir değildir. Doğrusu Allah, dilediği kimseye işittirir. Sen, kabirlerde olanlara işittiremezsin. [Fatır: 22]
Fatır Suresi 22. ayet tefsiri
Bu karşılaştırmalı misaller mü’min ile kâfirin hâlini izah eder. Âyetlerde yer alan “ gören ” kelimesi mümini, “ kör ” kelimesi kâfiri, “ aydınlık ” imanı, “ karanlıklar ” küfrü, “ gölge ” rahatlığı ve huzuru, “ sıcak ” sıkıntıyı ve yakıcı ateşi, “ diriler ” müminleri, “ ölüler ” kâfirleri anlatmak için kullanılmıştır. Buna göre:
› Allah Teâlâ’nın, Peygamberi vasıtasıyla gönderdiği dinin gerçekliğini göremeyenle, onun gerçek olduğunu görüp Hz. Muhammed ( s.a.s. )’i tasdik ederek ona ittibâ eden bir değildir. Yine basîret gözü kapalı olduğu için kâinattaki tüm varlığın hangi hakikate işaret ettiğini göremeyenle, basîret sahibi olduğu için her zerrede Allah’ın birliğini ve insanın Allah indindeki kıymet ve mesuliyetini idrak edenler eşit değildir.
› Küfrün karanlıkları ile imanın nuru bir değildir. Birinciler cehalet, zan, vehim ve karanlıklar içinde olup Peygamber ( a.s. )’ın getirdiği aydınlıktan bilerek kaçmaktadırlar. İkinciler ise, açık olan basîret gözleriyle Allah Resûlü’nün getirdiği aydınlığı hemen görürler. İnkâr, şirk ve isyân yolunun felakete, Kur’an ve sünnet yolunun ise hayır ve felâha götürdüğünü anlarlar.
› Cennetin güzel gölgeleri ile cehennemin kavurucu sıcaklığı da bir değildir. Bu iki grup insan aynı yolun takipçileri olmadığı için bunların âhirette karşılaşacakları sonuçlar da farklı olacaktır. Mutlaka kötülüğe ceza, iyiliğe mükâfat verilecektir. Bir grup kavurucu cehennem ateşinde yanarken, diğer grup Allah’ın rahmetinin gölgesinde serinleyecektir. Âyet-i kerîmede buyrulur: “ Cennetin yiyecekleri de, gölgesi de devamlıdır. ” ( Ra‘d 13/35 )
› Kalpleri Allah ve Rasûlü’ne iman ve Kur’an mârifetiyle diri olanlar ile küfrün galebesi sebebiyle kalpleri ölü olanlar; Allah’ın hiçbir emir ve nehyini tanımayanlar da bir değildir. Mümin sahip olduğu duygu, idrak, anlayış ve şuur sebebiyle iyilik ve kötülüğü ayıracak derecede hassastır. Kalbi ve ruhu diridir. Kâfirler ise tam aksine inatçılığa gömülüp karanlıklar içinde kalmış bir körden daha beter hale geldikleri için kendisinde hiçbir duygudan eser kalmamış ölüye benzerler.
Bu gerçekler ışığında peygamberlerin vazifelerinin ne olduğunu bildirmek üzere şöyle buyruluyor.Ömer Çelik Tefsiri
Fatır suresi 22 ayeti anlamı - okunuşu
Dirilerle ölüler de bir değildir. Allah dileğine gerçeği işittirir. Sen ise onu kabirlerde olanlara işittiremezsin.
Mokhtasar tefsiri
Ölüler ile dirilerin bir olmadığı gibi, Müminler ile kâfirler de bir olamazlar. Allah, dilediği kimseye hidayetini işittirir. Ey Resul! Sen, kabirlerdeki ölüler gibi olan kâfirlere işittiremezsin.
Ali Fikri Yavuz
Dirilerle ölüler hiç de bir olmaz, (hülâsa müminlerle kâfirler müsavi değildir). Doğrusu Allah dilediği kimseye (hakkı kabul ettirir) işittirirse de sen, kabirde bulunanlara (kalbleri ölü kâfirlere) işittirecek değilsin
İngilizce - Sahih International
And not equal are the living and the dead. Indeed, Allah causes to hear whom He wills, but you cannot make hear those in the graves.
Fatır suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Ve ne de dirilerle ölüler eşit olur; şüphe yok ki Allah, dilediğine duyurur ve sen kabirlerdeki ölülere duyuramazsın.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
Dirilərlə ölülər də eyni deyillər! (Bütün bunlar kimi kafirlə mö’min, küfrlə iman, Cəhənnəmlə Cənnət, batillə haqq da eyni olmazlar!) Şübhəsiz ki, Allah dilədiyinə (ayələrini) eşitdirər. Sən isə (ya Peyğəmbər!) qəbirlərdə olanlara (haqqı) eşitdirən deyilsən!
Kuran Araştırmaları Vakfı
Dirilerle ölüler de bir olmaz. Şüphesiz Allah, dilediğine işittirir. Sen kabirlerdekilere işittiremezsin!
Fatır suresi (Fatir) 22 ayeti arapça okunuşu
﴿وَمَا يَسْتَوِي الْأَحْيَاءُ وَلَا الْأَمْوَاتُ ۚ إِنَّ اللَّهَ يُسْمِعُ مَن يَشَاءُ ۖ وَمَا أَنتَ بِمُسْمِعٍ مَّن فِي الْقُبُورِ﴾
[ فاطر: 22]
وما يستوي الأحياء ولا الأموات إن الله يسمع من يشاء وما أنت بمسمع من في القبور
سورة: فاطر - آية: ( 22 ) - جزء: ( 22 ) - صفحة: ( 437 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Biz onlara acısak ve başlarındaki sıkıntıyı gidersek bile, azgınlıkları içinde bocalayıp kalırlar.
- Doğrusu bu Kuran kesin bir sözdür.
- And olsun ki, sabah erken, önü alınmaz bir azap başlarına geldi.
- Senin kalkıp namaz kılanlar arasında bulunduğunu gören, güçlü ve merhametli olan Allah'a güven. Doğrusu O
- "Ey milletim! Eğer Rabbimden bir belgem olur ve bana rahmet eder de ben O'na baş
- Kim de zerre kadar kötülük yapmışsa onu görür.
- Hazırladıkları hendekleri, tutuşturulmuş ateşle doldurarak onun çevresinde oturup, inanmış kimselere dinlerinden dönmeleri için yaptıkları işkenceleri
- Birbiri ardından gönderilenlere ve görevlerine koştukça koşanlara, Allah'ın buyruklarını yaydıkça yayanlara ve hak ile batılın
- Aralarından bir topluluk: "Allah'ın yok edeceği veya şiddetli azaba uğratacağı bir millete niçin öğüt veriyorsunuz?"
- Yerde olanların hepsini; sizin için yaratan O'dur. Sonra, göğe doğru yönelerek yedi gök olarak onları
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Fatır indirin:
Fatır Suresi mp3 : Fatır suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler