Zariyat suresi 25. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿اِذْ دَخَلُوا عَلَيْهِ فَقَالُوا سَلَامًاۜ قَالَ سَلَامٌۚ قَوْمٌ مُنْكَرُونَ ﴾ [الذاريات: 25]
ayet arapça & türkçe okunuşuİż deḣalû ‘aleyhi fekâlû selâmâ(en)(s) kâle selâmun kavmun munkerûn(e) [Zariyat: 25]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Onlar, İbrahim'in yanına girip: "Selam sana" demişlerdi, İbrahim de: "Selam size" demişti; içinden de, onların "tanınmamış bir topluluk" olduğunu geçirmişti. [Zariyat: 25]
Zariyat Suresi 25. ayet tefsiri
Hz. İbrâhim’e insan şeklinde gelen misafirler, Lût kavmini helak etmek üzere vazifelendirilmiş meleklerdi. Gelip İbrâhim ( a.s. )’a selam verdiler. İbrâhim ( a.s. ) da selamlarına karşılık verdi. Hz. İbrâhim çok misafir ağırlamıştı. Gelene gidene ikram etmişti. Fakat bunlar daha önce hiç tanımadığı cinsten, görülmedik acayip bir topluluk idi. Onların farklı bir maksatla geldiklerini hisseder gibi olmuştu. Misafirlere sezdirmeksizin önce yemek tedariki için ailesine koştu. Çok geçmeden kızartılmış, kebap yapılmış semiz bir buzağı getirdi. ( bk. Hud 11/69 ) Hemen onu yakınlarına koyup: “ Buyurmaz mısınız? ” dedi. Yemeğe el uzatmadıklarını görünce onlardan işkillendi. ( bk. Hud 11/70 ) Gönlüne derinden bir korku çöktü. Çünkü ikram edilen şeyi almamak, belki bir düşmanlığın ve art niyetin işareti olabilirdi. Onların melek olduklarını sezip, onların azap için gelmiş olmaları ihtimalini hatırına getirerek korkmuş olma ihtimali de vardır. Melekler onun korktuğunu anlayınca, korkmasına gerek olmadığını bildirip teselli ettiler. Onu bülüğ çağına erişince âlim olacak ve kendisine peygamberlik verilecek bir oğlan çocuğuyla müjdelediler. Bu çocuk Hûd sûresi 71. âyette belirtildiği üzere Hz. İshâk’tır. Saffat sûresi 101. âyette müjdelenen akıllı uslu oğul ise Hz. İsmâil’dir.
İbrâhim ( a.s. )’ın misafirlerine karşı sergilediği bu davranışlardan, misafir karşılama adabıyla alakalı çok güzel edep kaideleri tespit edilmiştir:
› Misafiri güzel karşılama, önlerine kadar gitme ve bu iş için hazırlanmak.
› Gelen misafirin vereceği selama en güzel mukâbelede bulunmak.
› Misafire ikram edilecek yemeği hemen getirmek. Yemeği hazırlama ve getirme işini edebe uygun bir gizlilik içinde yapmak. Misafirin “ yapma, etme, zahmete lüzum yok, eziyet olmasın ” gibi sözler sarf etmesine fırsat vermemek.
› Misafirin rahat olması, ihtiyacını gidermesi için, ev sahibinin misafiri bir müddet kendi haline bırakması güzel karşılanmıştır. Çünkü misafirin, duyduğu utangaçlık sebebiyle ihtiyacını gidermede sıkıntı çekebilir.
› Misafir için ikramların en iyisini seçmek.
› Yemeği ikram etmek, fakat “ Yiyin ” diye ısrar etmemek.
› Misafirlerin yiyip içmelerinden derin bir haz duymak.
Hz. İbrâhim meleklerle konuşurken hanımı Sâre bir köşede bakıyordu:Ömer Çelik Tefsiri
Zariyat suresi 25 ayeti anlamı - okunuşu
Bunlar insan suretinde onun yanına varmışlar ve selâm vermişlerdi. O da: “Size de selâm olsun! Galiba buralarda yabancı kimselersiniz” demişti.
Mokhtasar tefsiri
Onlar, İbrahim`in yanına girdiklerinde ona şöyle demişlerdi: "Selam!" İbrahim de onların selamını almış ve o da onlara karşılık olarak şöyle demiştir: "Selâm!" Kendi nefsinde şöyle demişti: "Bunlar kendilerini tanımadığımız kimselerdir."
Ali Fikri Yavuz
Hani onlar, İbrahîm’in yanına varmışlardı da selâm vermişlerdi. O da (onlara karşılık olarak) selâm vermiş: “- (Bunlar) tanınmadık bir kavim.” demişti
İngilizce - Sahih International
When they entered upon him and said, "[We greet you with] peace." He answered, "[And upon you] peace, [you are] a people unknown.
Zariyat suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Hani, tapısına girmişlerdi de esenlik sana demişlerdi; o da esenlik size demişti, ey yabancılar.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
Onlar (İbrahimin) yanına gəlib salam verdikdə (İbrahim) salamı alıb (öz-özünə): “Bunlar tanımadığım kimsələrdir!” –dedi.
Kuran Araştırmaları Vakfı
Onlar İbrahim'in yanına girmişler, selam vermişlerdi. İbrahim de selamı almış, içinden, "Bunlar, yabancılar" demişti.
Zariyat suresi (Adh-Dhariyat) 25 ayeti arapça okunuşu
﴿إِذْ دَخَلُوا عَلَيْهِ فَقَالُوا سَلَامًا ۖ قَالَ سَلَامٌ قَوْمٌ مُّنكَرُونَ﴾
[ الذاريات: 25]
إذ دخلوا عليه فقالوا سلاما قال سلام قوم منكرون
سورة: الذاريات - آية: ( 25 ) - جزء: ( 26 ) - صفحة: ( 521 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Yer dehşetle sarsıldıkça sarsıldığı, yeryüzü ağırlıklarını dışarıya çıkardığı ve insanın: "Buna ne oluyor?" dediği zaman;
- Gündüz sinip geceleri gözüken gezegenlere and olsun;
- Musa'nın ablasına: "Onu izle" dedi. O da, kimse farkına varmadan, Musa'yı uzaktan gözetledi.
- Uykunuzu dinlenme vakti kıldık;
- Kardeşleri Hud, onlara: "Allah'a karşı gelmekten sakınmaz mısınız? Doğrusu ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim;
- Peygamberlerden sonra, insanların Allah'a karşı bir hüccetleri olmaması için, gönderilen müjdeci ve uyarıcı peygamberlerden bir
- Allah: "Ey kullarım! Bugün size korku yoktur, siz üzülmeyeceksiniz" der.
- Ey inananlar! Benim de düşmanım, sizin de düşmanınız olanları dost edinmeyin. Onlar, size gelen gerçeği
- And olsun ki, biz insanoğullarını şerefli kıldık, onların karada ve denizde gezmesini sağladık, temiz şeylerle
- Katımızdan bir buyrukla, her hikmetli işe o gecede hükmedilir. Doğrusu Biz öteden beri peygamberler göndermekteyiz.
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Zariyat indirin:
Zariyat Suresi mp3 : Zariyat suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler