Sad suresi 35. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿قَالَ رَبِّ اغْفِرْ ل۪ي وَهَبْ ل۪ي مُلْكًا لَا يَنْبَغ۪ي لِاَحَدٍ مِنْ بَعْد۪يۚ اِنَّكَ اَنْتَ الْوَهَّابُ ﴾ [ص: 35]
ayet arapça & türkçe okunuşuKâle rabbi-ġfir lî veheb lî mulken lâ yenbeġî li-ehadin min ba’dî(s) inneke ente-lvehhâb(u) [Sad: 35]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Süleyman: "Rabbim! Beni bağışla, bana benden sonra kimsenin ulaşamayacağı bir hükümranlık ver; Sen şüphesiz, daima bağışta bulunansın" dedi. [Sad: 35]
Sad Suresi 35. ayet tefsiri
Hz. Süleyman’ın tâbi tutulduğu imtihanla alakalı şu bilgiler nakledilir:
› Süleymân ( a.s. ), Mescid-i Aksâ’yı yaptırdığı sırada, getirdiği sanatkârlar içinde sanatların hîlelerini bilen birtakım şeytanların kurdukları bir ihtilâl yüzünden bir süre nüfûzunu kaybetmiş, yahut tahtından ayrı kalmış; böylece tahtında, ya kendisi kuvvetsiz bir ceset hâlinde hükümsüz kalmış, yahut tahtı da işgâl edilip yerine kırk gün kadar heykel gibi birisi oturtulmuştu.
› Süleymân ( a.s. ), hanımlarının her birinden oğlan çocuğu olmasını ve bunların da Allah yolunda kâfirler ile cihâd etmelerini istemişti. Fakat “ inşallah ” diyerek Allah’ın ismini anmayı unuttu. Bunun üzerine ancak bir hanımından sakat bir oğlu dünyaya geldi. ( Buhârî; Enbiyâ 40; Müslim, Eymân 23 )
› Hz. Süleymân, şiddetli bir hastalıkla imtihân edildi. Tahtının üstünde cansız bir ceset gibi kaldı.
Sonra Allah’ın lutfuyla kendisine tekrar eski hâli bahşedildi. Rabbine yöneldi, O’ndan bağışlanma diledi. Kendisinden sonra kimsenin ulaşamayacağı bir hükümranlık istedi. Yalnız onun bu talebi, başkalarına karşı övünmek için değil; zamanındaki din düşmanı zâlim pâdişahları zelîl etmek içindi. Yine onun bu talebinin, öldükten sonra insanların “ Dünya mülkünün vefâsı olsaydı, Süleymân’a olurdu! ” demesi, böylece kimsenin dünya saltanatına hırs ve rağbeti kalmaması içindi. Çünkü asıl maksat dünya mülkü eğil, âhiret sermayesidir. Âyet-i kerîmede şöyle buyrulur:
“ Kim âhiret kazancını isterse onun kazancını artırırız. Kim de âhireti bırakıp sadece dünya kazancını isterse ona da ondan bir parça veririz; fakat onun âhirette bir nasîbi olmaz. ” ( Şûrâ 42/20 )
Süleyman ( a.s. ), dünya mülk ve saltanatını da âhiret sermayesi yapma niyetiyle hareket ettiği için ilâhî lütfa nail oldu:Ömer Çelik Tefsiri
Sad suresi 35 ayeti anlamı - okunuşu
Şöyle yalvardı: “Rabbim beni bağışla ve bana, benden sonra hiç kimseye nasip olmayacak bir mülk ve saltanat ihsân eyle! Şüphesiz bütün nimetleri bağışlayan, lutufları bol olan yalnız sensin!”
Mokhtasar tefsiri
Süleyman: "Ey Rabbim! Benim günahlarımı bağışla ve sadece bana has ve benden sonra insanlardan hiçbir kimseye nasip olmayacak bir hükümranlık ver. Ey Rabbim! Şüphesiz sen, bol bol bağışta bulunan ve cömertliği de bol olansın."
Ali Fikri Yavuz
Şöyle dua etti: “- Ey Rabbim! beni bağışla. Bana öyle bir mülk ver ki, benden sonra hiç kimsede olmasın. Muhakkak ki sen, bütün dilekleri verensin = Vehhâb’sın.”
İngilizce - Sahih International
He said, "My Lord, forgive me and grant me a kingdom such as will not belong to anyone after me. Indeed, You are the Bestower."
Sad suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Rabbim demişti, beni yarlıga ve bana öyle bir saltanat ver ki benden sonra hiçbir kimse nail olamasın o saltanata, şüphe yok ki senin vergin, ihsanın, boldur.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
(Süleyman dua edib) dedi: “Ey Rəbbim! Məni bağışla və mənə elə bir mülk (səltənət) ver ki, məndən sonra (o cürəsinə) heç kəs nail ola bilməsin. Həqiqətən, Sən böyük ehsan (kərəm) sahibisən! (Allah Süleymanın duasını qəbul buyurdu. Ona həm peyğəmbərlik, həm də padşahlıq əta etdi).
Kuran Araştırmaları Vakfı
Süleyman: Rabbim! Beni bağışla; bana, benden sonra kimsenin ulaşamayacağı bir hükümranlık ver. Şüphesiz sen, daima bağışta bulunansın, dedi.
Sad suresi (Saad) 35 ayeti arapça okunuşu
﴿قَالَ رَبِّ اغْفِرْ لِي وَهَبْ لِي مُلْكًا لَّا يَنبَغِي لِأَحَدٍ مِّن بَعْدِي ۖ إِنَّكَ أَنتَ الْوَهَّابُ﴾
[ ص: 35]
قال رب اغفر لي وهب لي ملكا لا ينبغي لأحد من بعدي إنك أنت الوهاب
سورة: ص - آية: ( 35 ) - جزء: ( 23 ) - صفحة: ( 455 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- İnananları gördükleri zaman: "Doğrusu bunlar sapık olanlardır" derlerdi.
- Şeytanın kardeşleri onları azgınlığa sürüklerler ve bundan hiç geri durmazlar.
- "Sen bize gerçeği mi getirdin yoksa şaka mı ediyorsun?" dediler.
- Size vadedilen, mutlaka yerine gelecektir; siz O'nu aciz kılamazsınız.
- Şöyle de: "Ey inanan kullarım! Rabbinize karşı gelmekten sakının; bu dünyada iyilik yapanlara iyilik vardır.
- Muhammed Allah'ın elçisidir. Onun beraberinde bulunanlar, inkarcılara karşı sert, birbirlerine merhametlidirler. Onları rükua varırken, secde
- "Allah'tır" diyecekler! "Öyleyse O'na karşı gelmekten sakınmaz mısınız?" de.
- De ki: "İstediğinizi işleyin; Allah, Peygamberi ve müminler işlediklerinizi görecektir. Hepiniz, görülmeyeni ve görüleni bilen
- Biz, öğüt alırlar diye, Kuran'ı senin dilinde indirerek kolayca anlaşılmasını sağladık. Sen bekle, onlar da
- Rahman olan Allah'ı anmayı görmezlikten gelene, yanından ayrılmayacak bir şeytanı arkadaş veririz.
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Sad indirin:
Sad Suresi mp3 : Sad suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler