Zariyat suresi 40. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿فَاَخَذْنَاهُ وَجُنُودَهُ فَنَبَذْنَاهُمْ فِي الْيَمِّ وَهُوَ مُل۪يمٌۜ ﴾ [الذاريات: 40]
ayet arapça & türkçe okunuşuFe-eḣażnâhu ve cunûdehu fenebeżnâhum fî-lyemmi ve huve mulîm(un) [Zariyat: 40]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Sonunda onu ve ordularını yakalayıp denize attık. O, kınanmayı haketmişti. [Zariyat: 40]
Zariyat Suresi 40. ayet tefsiri
Hz. Mûsâ’nın getirdiği “ apaçık delil ”, asâ ve yed-i beyzâ başta olmak üzere Firavun’a gösterdiği mûcizelerdir. Firavun bu delillerin hiçbirine itibar etmediği, gücüne güvenerek hakikate sırt çevirdiği, üstelik onları getiren peygamberi “ sihirbazlık ” ve “ delilik ”le suçladığı için ordusuyla birlikte çok acı bir şekilde denizin dibine geçirilmiştir. Boğulurken de: “ İsrâiloğulları’nın inandığından başka ilâh bulunmadığına kesinlikle inandım; artık ben de müslümanlardanım ” ( Yûnus 10/90 ) diyerek, Hz. Mûsâ’ya yaptığı düşmanlıklara pişman olmuş, kendini kınayarak büyük bir nedamet içinde helak olmuştur. Arkasından ona matem tutan, iyiliklerini överek ağıtlar yakan, ya da en azından, “ Yazık oldu, böyle bir felaketin kurbanı olanlar ne iyi insanlardı ” diyecek kimse bulunmadığı gibi, aksine onun ibret veren akıbetine bakarak herkes rahat bir nefes almış, huzur duymuş, her dil ona lanetler yağdırmıştı. Bu hadiseyi duyan herkes, “ O zalim böyle bir âkıbete layıktı ” diye sevinç çığlığı atmıştı. Bu hal Duhân suresinde “ Onlara ne gök ağladı, ne de yer ” ( Duhan 44/29 ) ifadeleriyle haber verilmiştir. Şâirin:
“ Baktım ki yalan saltanatım, satvetim, ordum,
Feryâd edip enkâzının üstünde oturdum ” ( Nihat Cemâl Bey ) beyti, tam da Firavun ve onun gibilerin hazin âkibetlerini terennüm eder. İşte Hz. Muhammed ( s.a.s. )’i inkâr eden, maddi gücüne güvenip ona düşmanlık yapan, ona sihirbaz ve deli diyen kâfirlerin âkıbeti de böyle olacaktır. ( bk. A‘râf 7/103 vd; Yûnus 10/75-93; Kasas 28/31-42 )
Bir başka ibret manzarası da şu:Ömer Çelik Tefsiri
Zariyat suresi 40 ayeti anlamı - okunuşu
Bunun üzerine biz de hem onu hem de ordularını kıskıvrak yakalayıp denizin dibine geçiriverdik. Firavun boğulurken yaptıklarına bin pişman kendini kınıyordu!
Mokhtasar tefsiri
Onu ve askerlerinin hepsini yakalamış ve denize atmıştık. Bunun akabinde boğulup helak oldular. Firavun kendini ilah olarak atfetmesinden ve yalanlamasından dolayı suçlu olarak kınanmış bir şekilde gelecektir.
Ali Fikri Yavuz
Bunun üzerine tuttuk kendisini ve ordularını denize attık. Öyle ki, küfür ve inad üzere bulunuyordu
İngilizce - Sahih International
So We took him and his soldiers and cast them into the sea, and he was blameworthy.
Zariyat suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Derken onu ve ordusunu helak etmiş, onları denize atıvermiştik de o kendisini kınayıp durmadaydı.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
Nəhayət, onu və əsgərlərini tutub dənizə atdıq. O, məzəmmətə layiq bir iş görmüşdü (allahlıq iddiasına düşmüşdü).
Kuran Araştırmaları Vakfı
Nihayet onu da ordularını da yakalayıp denize attık, bu sırada kendini kınayıp duruyordu.
Zariyat suresi (Adh-Dhariyat) 40 ayeti arapça okunuşu
﴿فَأَخَذْنَاهُ وَجُنُودَهُ فَنَبَذْنَاهُمْ فِي الْيَمِّ وَهُوَ مُلِيمٌ﴾
[ الذاريات: 40]
| English | Türkçe | Indonesia |
| Русский | Français | فارسی |
| تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- And olsun ki, Kuran'ı öğüt olsun diye kolaylaştırdık; öğüt alan yok mudur?
- Onların yüz çevirmesi sana ağır gelince, eğer gücün yeri delmeye veya göğe merdiven dayamağa yetmiş
- Çok geçmeden Hüdhüd gelip Süleyman'a: "Senin bilmediğin bir şeyi öğrendim. Sana Sebe'den doğru bir haber
- Neyi soruşturuyorlar?
- Birbiri ardından gönderilenlere ve görevlerine koştukça koşanlara, Allah'ın buyruklarını yaydıkça yayanlara ve hak ile batılın
- Allah'a karşı gelmekten sakınanlar, güçlü hükümdarın katında, yüksek bir derecede, cennetlerde ferahlık ve aydınlık içindedirler.
- İnanıp hicret eden, Allah yolunda savaşanlar ve muhacirleri barındırıp onlara yardım edenler, işte onlar gerçekten
- Orada putlarıyla çekişerek: "Vallahi biz apaçık bir sapıklıkta idik; çünkü biz sizi Alemlerin Rabbine eşit
- "Firavun'a git; doğrusu o azmıştır."
- Musa ve beraberinde bulunanların hepsini kurtardık.
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Zariyat indirin:
Zariyat Suresi mp3 : Zariyat suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Ammar Al-Mulla
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler




