Kehf suresi 41. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.

  1. Ayet
  2. mp3
  3. Sayfada
Kehf suresi 41 ayeti okunuşu - Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Resmi Kur'an-ı Kerim Sayfasıdır , Abdulbaki Gölpınarlı meali, Kuran Araştırmaları Vakfı & ayet nasıl okunur : Kehf suresi - Al-Kahf aya 41 (The Cave).
  
   

﴿اَوْ يُصْبِحَ مَٓاؤُ۬هَا غَوْرًا فَلَنْ تَسْتَط۪يعَ لَهُ طَلَبًا ﴾ [الكهف: 41]

ayet arapça & türkçe okunuşu

Ev yusbiha mâuhâ ġavran felen testatî’a lehu talebâ(n) [Kehf: 41]


Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet

Kendisiyle konuştuğu arkadaşı ona: "Seni topraktan, sonra nutfeden yaratanı, sonunda de seni insan kılığına koyanı mı inkar ediyorsun? İşte O benim Rabbim olan Allah'tır. Rabbime kimseyi ortak koşmam. Bahçene girdiğin zaman, her ne kadar beni kendinden mal ve nüfus bakımından daha az buluyorsan da: "Maşallah! Kuvvet ancak Allah'a mahsustur!" demen gerekmez mi? Rabbim, senin bahçenden daha iyisini bana verebilir ve seninkinin üzerine gökten bir felaket gönderir de bahçen yerle bir olabilir. Yahut suyu çekilir bir daha da bulamazsın" dedi. [Kehf: 41]


Kehf Suresi 41. ayet tefsiri

Dördüncü safhada, bahçeleri, mal ve mülkü bulunmayan, ehlü iyali kalabalık olmayan fakir ama bununla birlikte Allah’a inanan ve O’na güvenen arkadaşın, kendisine taslanılan üstünlükler karşısında ezilmediğini, aşağılık duygusuna kapılmadığını, bilakis kendinden gayet emin bir şekilde tatlı ve anlamlı bir dille gururlu arkadaşını ikaz edip onu düşünmeye, aklını başına alıp gerçeği anlamaya çağırdığını görüyoruz:

Önce ona Allah’ı hatırlatıyor; kendisini aslen topraktan sonra bir damla sudan yaratan sonra da ona eli yüzü düzgün adam şeklini veren Allah’ı. Ve bu davranışının, yüce Allah’ı inkâr anlamına geldiğini ihtar ediyor. Tabi bu arada da kendisinin Allah’ı tek Rab kabul eden, O’na asla şirk koşmayan, fakirlik, zenginlik vs. O’nun verdiği her şeye razı olan muvahhid biri olduğunu, bunun kendi nazarında her şeyden üstün büyük bir sermaye olduğunu ifadeden çekinmiyor. Daha sonra arkadaşına, bahçesine girdiği zaman “ Mâşallah, Allah dilemiş olmuş! Bütün kuvvet ancak Allah’a aittir ” ( Kehf 18/39 ) demesi[ 1 ], böylece bütün bunların Allah’ın vergisi olduğunu kabul etmesi ve gururlanmak yerine hamd ve şükran duygularıyla O’na boyun eğmesi gerektiğini bildiriyor. Onu gerçek bir iman ve teslimiyete çağırıyor. Ayrıca onu, tevbe edip durumunu düzeltmediği, kendisini mal ve evlatça üstün görerek böbürlenmeğe devam ettiği, arkadaşını da mal ve evladı az olduğu için hakir gördüğü takdirde Allah’ın, arkadaşına, kendisinin bahçelerinden daha hayırlısını verebileceği, kendisinin bahçelerine de bir felaket göndererek kaypak bir toprak haline getirebileceği veya suyunu, bir daha bulunmayacak şekilde batırıp yok edebileceği ikaz ve tehdidinde bulunuyor. Daha doğrusu bu yolla da onu, Allah’ın gücü ve kuvveti karşısında teslimiyete davet ediyor.

Anlaşılan o ki, gururlu kişi, mü’min arkadaşının bu nasihatlerine pek kulak asmıyor, o da Rabbinden, haksız yere kendisini horlayan ve kendine üstünlük taslayan bu zalime layık olduğu cezayı vermesini talep ediyor da bahçelerin ve sahiplerinin kötü akıbetini sergileyen şu beşinci safha meydana geliyor:

[ 1 ] Resûlullah ( s.a.s. ) Ebû Mûsâ’ya: “ Ben sana cennet hazinelerinden olan bir sözü öğreteyim mi? ” diye buyurdu. O da: “ Buyur, öğret ” deyince Efendimiz: “ Bu, لَا حَوْلَ وَ لَا قُوَّةَ اِلَّا بِاللّٰهِ الْعَلِيِّ الْعَظ۪يمِ ( La havle ve lâ kuvvete illa billahi’l-aliyyi’l-azim ) sözüdür ” buyurdu. ( Müslim, Zikir 44 ) Peygamberimiz ( s.a.s. ) şöyle buyurur: “ Kişi,  evinin kapısından çıktığında, onunla birlikte görevli iki melek bulunur. Eğerبِسْمِ اللّٰهِ ( Bis­millah ) derse, melekler ona: «Doğru yolu buldun», derler. لَا حَوْلَ وَ لَا قُوَّةَ اِلَّا بِاللّٰهِ ( La havle vela kuvve­te illa billah ) derse, «Korundun», derler. «Allah’a güvenip dayandım» derse, «Bunlar sana yeter», derler. Bu sefer ins ve cin şeytanları onun­la karşılaşır ve birbirlerine şöyle derler: «Doğru yola iletilmiş, korunmuş ve söyledikleri sözler kendisine yeterli gelmiş bir kimseden ne istiyorsunuz.» ” ( İbn Mâce, Dua 18 ) Nebiyy-i Ekrem ( s.a.s. )’in verdiği habere göre:“ Kim, bir şey görüp de onu beğenecek olursa , مَا شَاۤءَ اللّٰهُ لَا قُوَّةَ اِلَّا بِاللّٰهِ ( mâşallah la kuvvete illa billah ) derse ona hiç bir nazar değmez. ” ( Heysemî, Mecma‘u’z-zevâid, V, 109 )

 


Ömer Çelik Tefsiri
Kehf suresi Diyanet

Kehf'den 41 Ayeti'ni dinle


Kehf suresi 41 ayeti anlamı - okunuşu

“Yahut o bahçenin suyu yerin dibine çekilir de, senin bir daha onu bulup çıkarmaya gücün yetmez.”


Mokhtasar tefsiri

Yahut da suyu yerin dibine çekilir de ona hiç bir şekilde ulaşamazsın. Bahçenin suyu gittikten sonra artık o bahçe kalmaz.


Ali Fikri Yavuz

Yahud bağının suyu çekiliverir de bir daha onu aramakla bulamazsın


İngilizce - Sahih International


Or its water will become sunken [into the earth], so you would never be able to seek it."

Kehf suresi oku

Abdulbaki Gölpınarlı meali


Yahut da suyu öylesine çekilir ki onu arayıp bulmaya bile gücün yetmez.


Azerice Bunyadov Memmedeliyev


Yaxud suyu (tamamilə) çəkilib getsin və bir də onu əsla axtarıb tapa bilməyəsən!”


Kuran Araştırmaları Vakfı


"Yahut, bağının suyu dibe çekilir de bir daha onu arayıp bulamazsın."

Kehf suresi (Al-Kahf) 41 ayeti arapça okunuşu

﴿أَوْ يُصْبِحَ مَاؤُهَا غَوْرًا فَلَن تَسْتَطِيعَ لَهُ طَلَبًا﴾
[ الكهف: 41]

ev yusbiha maüha gavran felen testetia lehu taleba

أو يصبح ماؤها غورا فلن تستطيع له طلبا

سورة: الكهف - آية: ( 41 )  - جزء: ( 15 )  -  صفحة: ( 298 )


English Türkçe Indonesia
Русский Français فارسی
تفسير انجليزي اعراب

Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler

  1. Ey İnananlar! Savaş için ilerlerken, inkar edenlerle toplu halde karşılaştığınızda onlara arkanızı dönmeyin.
  2. Size verdiğimiz rızıkların temizlerinden yiyin, bunda aşırı gitmeyin ki gazabımı haketmeyesiniz. Gazabımı hakeden kimse muhakkak
  3. Allah'a and olsun ki, senden önceki ümmetlere peygamberler gönderdik. Şeytan yaptıklarını onlara hep güzel gösterdi.
  4. Bunlar yeryüzünde Allah'ı aciz bırakamazlar. Allah'dan başka kendilerini kurtaracak dostları da yoktur. Azab onlara kat
  5. Mescidler şüphesiz Allah'ındır, öyleyse oralarda Allah'a yalvarırken başkasını katmayın.
  6. Biz ceylan gözlüleri, defterleri sağdan verilenler için yeniden yaratmışızdır; onları bakire, eşlerine düşkün ve hepsini
  7. Süleyman: "Rabbim! Beni bağışla, bana benden sonra kimsenin ulaşamayacağı bir hükümranlık ver; Sen şüphesiz, daima
  8. Allah, Kitap verilenlerden, onu insanlara açıklayacaksınız ve gizlemeyeceksiniz, diye ahid almıştı. Onlar ise, onu arkalarına
  9. Güç yetirilemeyen en büyük baskın geldiği zaman, o gün, insan ne uğurda çalıştığını anlar.
  10. Allah size verdiği rızkı kesiverirse, size rızık verecek başka kim vardır? Hayır; onlar, azgınlık ve

türkçe Kuran sureleri :

Bakara suresi Âl-i İmrân Nisâ suresi
Mâide suresi Yûsuf suresi İbrâhîm suresi
Hicr suresi Kehf suresi Meryem suresi
Hac suresi Kasas suresi Ankebût suresi
As-Sajdah Yâsîn suresi Duhân suresi
fetih suresi Hucurât suresi Kâf suresi
Necm suresi Rahmân suresi vakıa suresi
Haşr suresi Mülk suresi Hâkka suresi
İnşikâk suresi Alâ suresi Gâşiye suresi

En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Kehf indirin:

Kehf Suresi mp3 : Kehf suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Kehf Suresi Ahmed El Agamy
Ahmed Al Ajmy
Kehf Suresi Bandar Balila
Bandar Balila
Kehf Suresi Khalid Al Jalil
Khalid Al Jalil
Kehf Suresi Saad Al Ghamdi
Saad Al Ghamdi
Kehf Suresi Saud Al Shuraim
Saud Al Shuraim
Kehf Suresi Abdul Basit Abdul Samad
Abdul Basit
Kehf Suresi Ammar Al-Mulla
Ammar Al-Mulla
Kehf Suresi Abdullah Basfar
Abdullah Basfar
Kehf Suresi Abdullah Awwad Al Juhani
Abdullah Al Juhani
Kehf Suresi Fares Abbad
Fares Abbad
Kehf Suresi Maher Al Muaiqly
Maher Al Muaiqly
Kehf Suresi Muhammad Siddiq Al Minshawi
Al Minshawi
Kehf Suresi Al Hosary
Al Hosary
Kehf Suresi Al-afasi
Mishari Al-afasi
Kehf Suresi Yasser Al Dosari
Yasser Al Dosari


Tuesday, April 15, 2025

Bizim için dua et, teşekkürler