Ali İmran suresi 46. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.

  1. Ayet
  2. mp3
  3. Sayfada
Ali İmran suresi 46 ayeti okunuşu - Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Resmi Kur'an-ı Kerim Sayfasıdır , Abdulbaki Gölpınarlı meali, Kuran Araştırmaları Vakfı & ayet nasıl okunur : Ali İmran suresi - Al Imran aya 46 (The Family of Imraan).
  
   

﴿وَيُكَلِّمُ النَّاسَ فِي الْمَهْدِ وَكَهْلًا وَمِنَ الصَّالِح۪ينَ ﴾ [آل عمران: 46]

ayet arapça & türkçe okunuşu

Veyukellimu-nnâse fî-lmehdi vekehlen vemine-ssâlihîn(e) [Ali İmran: 46]


Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet

"İnsanlarla, beşikte iken de, yetişkin iken de konuşacaktır ve o, iyilerdendir". [Ali İmran: 46]


Ali İmran Suresi 46. ayet tefsiri

Cenâb-ı Hak, büyük bir ilâhî kudret nişânesi olarak Îsâ ( a.s. )’ı babasız dünyaya getirmesini murad ettiğinden dolayı Hz. Meryem’i, husûsi şartlarda yetiştirmiş, onu meleklerin yardımıyla teyid etmiş ve onların konuşmalarını duyabilecek bir mânevî mertebeye yüceltmiştir. Âdeta onu, doğumundan başlayarak meleklerinin şefkat ve merhamet kanatları altında muhafaza etmiştir. Belli bir yaşa ve kemâle erişince melekler Hz. Meryem’e, bir oğlu olacağına dair ilâhî müjdeyi getirdiler. Bu müjdede, hârikulâde bir şekilde dünyayı şereflendirecek olan Hz. İsa’nın belli başlı hususiyetleri beyân edilmektedir. Bunlar:

Allah’tan bir kelime olması: Hz. İsa, diğer insanlar için zaruri olduğu üzere, bir babanın aracılığı olmaksızın, sırf Cenâb-ı Hakk’ın “ Ol! ” emriyle vücut bulmuştur. Gerçi bütün varlıklar, Allah’ın “ Ol! ” emriyle meydana gelir. Ancak bu emir, normalin dışında bir yaratma olarak Hz. İsa’da daha hususi mânada tecelli etmiştir. Bu sebeple ona “ Allah’tan bir kelime ” veya “ Allah’ın kelimesi ” denebilir, fakat asla tanrı denilemez.

Onun ismi Meryem oğlu Mesîh’tir. “ Meryem oğlu ” olarak vasıflandırılması, onun babasız yaratıldığını ifade eder. Çünkü âdet olan çocuğun anneye değil, babaya nispet edilmesidir. Bu ifade, aynı zamanda Îsâ ( a.s. )’ın Allah’ın oğlu değil, insan olan bir kadının çocuğu olduğunu beyân ederek Hristiyanların bu husustaki yanlışlarını tashih eder. Mesih kelimesinin “ mübârek kılınmış ”, “ günahlardan temizlenmiş ” ve “ kutsanmış ” mânaları vardır. Burada Hz. İsa’nın bir lakabı olarak kullanılmıştır. Nakledilen bilgilere göre onun dokunup meshettiği hastalar iyileşirdi. Yetimlerin hâmisi idi ve başlarını okşardı. Günah ve kötülüklerin silinip yok olmasına vesile olurdu. Kendisine doğduğunda peygamberlik kokusu sürülmüştü. Ayakları düz olup ortasında çukur yoktu. Çok seyahat ederdi. Bu özelliklerinin biri, hepsi veya birkaçı sebebiyle o, “ Mesîh ” lakabını almıştır.

Dünya ve âhirette şerefli ve itibarlı olması. Âyette geçen اَلْوَج۪يهُ ( vecîh ) kelimesi “ yüksek mertebeye sahip, şerefli, itibarlı ve kuvvetli ” anlamlarına gelir. Hz. İsa’nın dünyadaki itibarı, Allah’ın seçkin bir peygamberi olmasından ve fârik vasıflarıyla diğer insanlara üstün tutulmasından ileri gelmektedir. Âhiretteki  şeref ve itibarı ise şefaat yetkisine sahip kılınması ve cennette yüksek derecelere erişmesi sebebiyledir.

Allah’a yakın olması. Hz. İsa, Allah’a pek yakın olan ve O’nun rızâsına eren seçkin kullardan biridir. Onun Allah’a kul olarak yakınlığını, ulûhiyetle karıştırmamak gerekir.

Hem beşikte iken hem de olgunluk yaşında insanlara hep aynı ilâhî hakîkatleri söylemesi.  Nitekim Meryem sûresinin 30-33. âyetlerinde Hz. İsa’nın henüz çok küçük bebek iken Allah’ın kudretiyle konuşmaya başladığı; kendisinin Allah’ın kulu ve peygamberi olduğunu, kendisine kitap verildiğini… söylediği anlatılır. Burada Hz. İsa’nın olgunluk yaşına kadar yaşayacağına dair bir müjde, aynı zamanda istikbâle dair bir mûcize haber verildiği gibi, özellikle onun sonradan meydana geldiğine, çocukluk ve olgunluk gibi halden hale, tavırdan tavıra geçişini anlatarak hakkındaki ilâhlık iddiasının bâtıllığına açık bir tenbih bulunmaktadır.

Sâlihlerden olması. Bütün peygamberler gibi, Hz. İsa da sâlih kullardandır. Başta peygamberlik vazifesi olmak üzere, bütün hayırlı işleri en güzel şekilde yapabilme salâhiyetine sahiptir.

Zahiren gerekli şartlara aykırı olarak böyle seçilmiş ve çok değerli bir erkek çocukla müjdelenen Hz. Meryem acaba neler hissetti:


Ömer Çelik Tefsiri
Ali İmran suresi Diyanet

Ali İmran'den 46 Ayeti'ni dinle


Ali İmran suresi 46 ayeti anlamı - okunuşu

“O, hem beşikte hem yetişkin halde iken insanlara ilâhî gerçekleri anlatacak ve sâlihlerden olacaktır.”


Mokhtasar tefsiri

O, insanlarla küçük bir çocuk iken henüz konuşma vaktinden önce konuşacaktır. Aynı şekilde gücü ve erkekliği kemale ermiş büyük bir kimse iken de konuşmuş, dinî ve dünyevi işlerinde onların hayrına olan şeyleri haber vermiştir. Yine o, sözlerinde ve amellerinde salihlerdir.


Ali Fikri Yavuz

Ve yine, hem beşikte iken, hem de yetişkinken insanlara söz söyliyecek olduğunu ve salihlerden bulunduğunu sana Allah müjdeliyor


İngilizce - Sahih International


He will speak to the people in the cradle and in maturity and will be of the righteous."

Ali İmran suresi oku

Abdulbaki Gölpınarlı meali


- Beşikteyken de, olgunluk çağındayken de insanlarla konuşacaktır ve o, temiz kişilerdendir demişti de.


Azerice Bunyadov Memmedeliyev


O, (həm) beşikdə ikən, (həm də) yaşa dolduqdan sonra insanlarla danışacaq və salehlərdən (xeyirli iş görən şəxslərdən) olacaqdır”.


Kuran Araştırmaları Vakfı


salihlerden olarak beşikte iken ve yetişkinlik halinde insanlara (peygamber sözleri ile) konuşacak.

Ali İmran suresi (Al Imran) 46 ayeti arapça okunuşu

﴿وَيُكَلِّمُ النَّاسَ فِي الْمَهْدِ وَكَهْلًا وَمِنَ الصَّالِحِينَ﴾
[ آل عمران: 46]

veyükellimün nase fil mehdi vekehlev vemines salihin

ويكلم الناس في المهد وكهلا ومن الصالحين

سورة: آل عمران - آية: ( 46 )  - جزء: ( 3 )  -  صفحة: ( 56 )


English Türkçe Indonesia
Русский Français فارسی
تفسير انجليزي اعراب

Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler

  1. Aralarında konuştuklarını Biz daha iyi biliriz. En akıllıları: "Sadece bir gün eğleştiniz" der.
  2. Ancak sadaka vermeyi yahut iyilik yapmayı ve insanların arasını düzeltmeyi gözeten kimseler müstesna, onların gizli
  3. Gök yarılıp Rabbine boyun eğdiği zaman, ki gök boyun eğecektir.
  4. "Biz güçlü kimseler ve zorlu savaş adamlarıyız, emir senindir, sen emretmene bak."
  5. Karılarına zina isnat edip de kendilerinden başka şahidleri olmayanların şahidliği, kendisinin doğru sözlülerden olduğuna Allah'ı
  6. Ey inananlar! Eğer yoldan çıkmışın biri size bir haber getirirse, onun iç yüzünü araştırın, yoksa
  7. Fakat kulak hırsızlığı yapan olursa, parlak bir ateş onu kovalar.
  8. Bu böyledir; onları iri siyah gözlü hurilerle eşlendiririz.
  9. "İçimizde, kendini Allah'a vermiş olanlar da, yazık edenler de vardır. Kendini Allah'a veren kimseler, işte
  10. Onlar sizinle toplu olarak, ancak surla çevrilmiş kasabalar içinde veya duvarlar arkasından savaşı kabul edebilirler.

türkçe Kuran sureleri :

Bakara suresi Âl-i İmrân Nisâ suresi
Mâide suresi Yûsuf suresi İbrâhîm suresi
Hicr suresi Kehf suresi Meryem suresi
Hac suresi Kasas suresi Ankebût suresi
As-Sajdah Yâsîn suresi Duhân suresi
fetih suresi Hucurât suresi Kâf suresi
Necm suresi Rahmân suresi vakıa suresi
Haşr suresi Mülk suresi Hâkka suresi
İnşikâk suresi Alâ suresi Gâşiye suresi

En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Ali İmran indirin:

Ali İmran Suresi mp3 : Ali İmran suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ali İmran Suresi Ahmed El Agamy
Ahmed Al Ajmy
Ali İmran Suresi Bandar Balila
Bandar Balila
Ali İmran Suresi Khalid Al Jalil
Khalid Al Jalil
Ali İmran Suresi Saad Al Ghamdi
Saad Al Ghamdi
Ali İmran Suresi Saud Al Shuraim
Saud Al Shuraim
Ali İmran Suresi Abdul Basit Abdul Samad
Abdul Basit
Ali İmran Suresi Abdul Rashid Sufi
Abdul Rashid Sufi
Ali İmran Suresi Abdullah Basfar
Abdullah Basfar
Ali İmran Suresi Abdullah Awwad Al Juhani
Abdullah Al Juhani
Ali İmran Suresi Fares Abbad
Fares Abbad
Ali İmran Suresi Maher Al Muaiqly
Maher Al Muaiqly
Ali İmran Suresi Muhammad Siddiq Al Minshawi
Al Minshawi
Ali İmran Suresi Al Hosary
Al Hosary
Ali İmran Suresi Al-afasi
Mishari Al-afasi
Ali İmran Suresi Yasser Al Dosari
Yasser Al Dosari


Sunday, November 17, 2024

Bizim için dua et, teşekkürler