Kehf suresi 47. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿وَيَوْمَ نُسَيِّرُ الْجِبَالَ وَتَرَى الْاَرْضَ بَارِزَةًۙ وَحَشَرْنَاهُمْ فَلَمْ نُغَادِرْ مِنْهُمْ اَحَدًاۚ ﴾ [الكهف: 47]
ayet arapça & türkçe okunuşuVeyevme nuseyyiru-lcibâle veterâ-l-arda bârizeten vehaşernâhum felem nuġâdir minhum ehadâ(n) [Kehf: 47]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Bir gün dağları yürütürüz de yeri dümdüz görürsün. Hiçbirini bırakmaksızın diriltip bir araya toplarız. [Kehf: 47]
Kehf Suresi 47. ayet tefsiri
Allah Teâlâ kıyâmet günü dağları yerinden sökecek, yürütecek, onları birbirine çarparak un ufak edecek, toz toprak haline getirecektir. Nitekim bununla ilgili diğer âyet-i kerîmelerde şöyle buyrulur:
“ Dağlar parçalanıp darmadağın edildiği, uçuşan toz zerreleri haline geldiği zaman… ” ( Vâkıa 56/5-6 )
“ Artık sûra şiddetli bir üfleyişle üflendiğinde. Yer ve dağlar yerlerinden kaldırılıp, birbirine tek çarpışla çarpılıp paramparça edildiğinde. İşte o gün olacak olur; kaçınılması ve engellenmesi mümkün olmayan kıyâmet kopar. ” ( Hâkka 69/13-15 )
Yeryüzü çırılçıplak, dümdüz olur. Üzerinde onu örtecek ne dağ, ne ağaç, ne ev hiçbir şey kalmaz. Dağları sökülmüş, bitkileri kökten koparılmış, binaları yıkılmış olarak apaçık görünür hâle gelir. Cenâb-ı Hak, hiçbirini eksik bırakmaksızın bütün insanları, cinleri ve diğer sorumlu varlıkları burada toplar. Herkes ilk defa yaratıldığı gibi çırılçıplak, malsız, mülksüz oraya gelir, sıra sıra Rabbinin huzuruna arz olunur ve hayatının hesabını verir. Münkirlerin, âhiretin olmayacağı yolundaki zanları ise boşa çıkar.
Hz. Âişe ( r.a. ) der ki:
Resûlullah ( s.a.s. )’i şöyle buyururken dinledim: “ İnsanlar, kıyamet gününde çıplak ayaklı, elbisesiz ve sünnetsiz olarak haşredileceklerdir. ” Ben: “ Yâ Rasûlallah! Erkekler ve kadınlar birbirlerine bakacaklar, öyle mi? ” diye sordum. Efendimiz ( s.a.s. ): “ Ey Âişe! Durum, birbirlerine bakmalarına imkân vermeyecek kadar dehşetli ve ağır olacaktır ” buyurdu. ( Müslim, Cennet 56 )
Hayatlarını günah hasadıyla geçirmiş inkarcı suçlular o gün dehşete düşeceklerdir. Zira:
Ömer Çelik Tefsiri
Kehf suresi 47 ayeti anlamı - okunuşu
O gün dağları yerlerinden söküp yürüteceğiz ve yeryüzünün dümdüz, çırılçıplak hâle geldiğini göreceksin. Biz bütün insanları mahşerde toplayacağız; içlerinden bir tek kişiyi bile geride bırakmayacağız.
Mokhtasar tefsiri
Dağları yerlerinden yok ettiğimiz günü hatırla. Üzerinde bulunan dağları, ağaçları ve binaları tamamen yok edip yeryüzünü dümdüz görürsün. Gelmiş geçmiş bütün yaratılmışları haşrederiz; tek birini bile terk etmeden mutlaka diriltiriz.
Ali Fikri Yavuz
O kıyamet gününü hatırla ki, dağları yürüteceğiz ve arzı çırılçıplak göreceksin. İnsanları, hesap yerine toplamışız da onlardan hiç bir kimse bırakmamışız
İngilizce - Sahih International
And [warn of] the Day when We will remove the mountains and you will see the earth prominent, and We will gather them and not leave behind from them anyone.
Kehf suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Ve o gün dağları yerinden sökeriz ve görürsün ki yeryüzü dümdüz olmuş ve onları diriltiriz, haşrederiz, hiçbir tanesini bırakmayız.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
O gün (qiyamət günü) dağları (yerindən qoparıb) hərəkətə gətirəcəyik. (O vaxt) yeri düzdüz görəcəksən, (mö’minləri və kafirləri) bir yerə toplayacaq, onların heç birini (kənarda) qoymayacağıq.
Kuran Araştırmaları Vakfı
(Düşün) o günü ki, dağları yerinden götürürüz ve yeryüzünün çırılçıplak olduğunu görürsün. Hiçbirini bırakmaksızın onları (tüm ölüleri) mahşerde toplamış olacağız.
Kehf suresi (Al-Kahf) 47 ayeti arapça okunuşu
﴿وَيَوْمَ نُسَيِّرُ الْجِبَالَ وَتَرَى الْأَرْضَ بَارِزَةً وَحَشَرْنَاهُمْ فَلَمْ نُغَادِرْ مِنْهُمْ أَحَدًا﴾
[ الكهف: 47]
ويوم نسير الجبال وترى الأرض بارزة وحشرناهم فلم نغادر منهم أحدا
سورة: الكهف - آية: ( 47 ) - جزء: ( 15 ) - صفحة: ( 299 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Allah'a and olsun ki, senden önceki ümmetlere peygamberler gönderdik. Şeytan yaptıklarını onlara hep güzel gösterdi.
- Ama inkar edenlere, "Allah'ın gazabı, sizin birbirinize olan öfkenizden daha büyüktür; imana çağrıldığınızda inkar ederdiniz"
- Allah katında din, şüphesiz İslam'dır. Ancak, Kitap verilenler, kendilerine ilim geldikten sonra, aralarındaki ihtiras yüzünden
- Sabır ve namazla Allah'a sığınıp yardım isteyin; Rablerine kavuşacaklarını ve Ona döneceklerini umanlar ve huşu
- Onlardan birine ölüm gelince: "Rabbim! Beni geri çevir, belki, yapmadan bıraktığımı tamamlar, iyi iş işlerim"
- Yer düzeltilip, içinde olanları dışarı atarak boşaldığı zaman ve yer Rabbine boyun eğdiği zaman, ki
- "Ey Lut! Bu sözlerinden vazgeçmezsen, mutlaka kovulacaksın" dediler.
- O gün, haberlere karşı körleşirler, verilecek cevapları kalmaz; birbirlerine de soramazlar.
- Rahman arşa hükmetmektedir.
- "Ey Kitap ehli! Haksız olarak dininizde taşkınlık etmeyin. Daha önce sapıtan, çoğunu saptıran ve doğru
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Kehf indirin:
Kehf Suresi mp3 : Kehf suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler