Hakka suresi 47. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿فَمَا مِنْكُمْ مِنْ اَحَدٍ عَنْهُ حَاجِز۪ينَ ﴾ [الحاقة: 47]
ayet arapça & türkçe okunuşuFemâ minkum min ehadin ‘anhu hâcizîn(e) [Hakka: 47]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Hiçbiriniz de onu koruyamazdınız. [Hakka: 47]
Hakka Suresi 47. ayet tefsiri
Müşrikler Peygamberimiz ( s.a.s. )’e şair diyorlar, Kur’an’ın da onun söylediği bir şiir olduğunu iddia ediyorlardı. Yine Efendimiz’e kâhin yaftasında bulunup, Kur’an’ı da kâhin sözü olarak değerlendiriyorlardı. Bu sebeple Cenâb-ı Hak, görebildiğimiz ve göremediğimiz şeylere yemin ederek, Kur’an’ın, müşriklerin iddia ettikleri gibi şâir ve kâhin sözü değil, onun Allah kelâmı olduğunu, pek şerefli bir elçi olan Hz. Muhammed ( s.a.s. )’in onu Rabbinden vahiy yoluyla alıp insanlara ulaştırdığını haber verir. Tekvîr sûresi 19. âyette de Kur’an’ın, yine pek şerefli bir elçi olan Cebrâil’in sözü olduğu beyân edilir. Kur’an’ın, Peygamberimiz’e ve Cebrâil’e izafe edilmesi, insanların Kur’an’ı Efendimiz’in ağzından duymaları, Efendimiz’in de onu Cebrâil’den duyması sebebiyledir. Yoksa söz, bizatihi onlara değil, Allah’a aittir. Nitekim burada kullanılan رَسُولٌ ( resul ) kelimesi, esasen bu sözün onlara ait olmadığını, onların sadece aldıkları elçilik vazifesini yerine getirdiklerini ve bu bilgileri veren Zat tarafından vazifelendirildikleri hakikatini açıkça göstermektedir. Zaten Cenâb-ı Hakk’ın, vahiy adına kendiliğinden bir şey uydurup da Allah’a nispet etmeye kalkışması durumunda, şah damarını kesip kopararak Peygamber’i derhal helak edeceği ve kimsenin buna mani olamayacağı tehdidinde bulunması da bu gerçeği teyit etmektedir.
Ancak, gerçek şu ki Allah Resûlü ( s.a.s. ), Kur’an âyetlerini Rabbinden aldığı şekilde dosdoğru olarak insanlara ulaştırdı:Ömer Çelik Tefsiri
Hakka suresi 47 ayeti anlamı - okunuşu
İçinizde hiç kimse de buna mâni olamazdı.
Mokhtasar tefsiri
Sizlerden hiç kimse de bize engel olamazdı. Onun, bizim adımıza sizin için sözler uydurması imkânsızdır.
Ali Fikri Yavuz
O vakit, sizden hiç biriniz O’na siper de olamazdınız
İngilizce - Sahih International
And there is no one of you who could prevent [Us] from him.
Hakka suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Artık buna mani olamazdı sizden hiçbir kimsecik.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
Və heç biriniz də (Bizim əzabımızı) ondan dəf edə bilməzdiniz.
Kuran Araştırmaları Vakfı
Hiçbiriniz buna mani de olamazdınız.
Hakka suresi (Al-Haqqah) 47 ayeti arapça okunuşu
﴿فَمَا مِنكُم مِّنْ أَحَدٍ عَنْهُ حَاجِزِينَ﴾
[ الحاقة: 47]
English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- And olsun ki, onları bu hallerinden vazgeçirecek nice haberler gelmiştir.
- O, yaratıp şekil vermiştir.
- Allah'ı bırakıp da dostlar edinenlerin işlediklerini Allah gözetlemektedir. Sen, onlara vekil olmağa memur değilsin.
- Hükümdar kadınlara: "Yusuf'un olmak istediğiniz zaman durumunuz neydi?" dedi. Kadınlar, "Haşa! Onun bir fenalığını görmedik"
- Doğrusu İbrahim çok içli, yumuşak huylu ve kendini Allah'a vermiş bir kimse idi.
- Peygamberlerin başlarından geçenlerden, sana anlattığımız her şey, senin gönlünü pekiştirmemizi sağlar; sana bu belgelerle gerçek;
- Kim kötülük işler veya kendine yazık eder de sonra Allah'tan bağışlanma dilerse, Allah'ı mağfiret ve
- Doğrusu günahkarların yiyeceği zakkum ağacıdır; karınlarda suyun kaynaması gibi kaynayan, erimiş maden gibidir.
- Bu yüzden onları bir sarsıntı tuttu ve oldukları yerde diz üstü çöküverdiler.
- Karısı da, boynunda bir ip olduğu halde ona odun taşıyacaktır.
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Hakka indirin:
Hakka Suresi mp3 : Hakka suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Ammar Al-Mulla
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler