Secde suresi 5. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿يُدَبِّرُ الْاَمْرَ مِنَ السَّمَٓاءِ اِلَى الْاَرْضِ ثُمَّ يَعْرُجُ اِلَيْهِ ف۪ي يَوْمٍ كَانَ مِقْدَارُهُٓ اَلْفَ سَنَةٍ مِمَّا تَعُدُّونَ ﴾ [السجدة: 5]
ayet arapça & türkçe okunuşuYudebbiru-l-emra mine-ssemâ-i ilâ-l-ardi śümme ya’rucu ileyhi fî yevmin kâne mikdâruhu elfe senetin mimmâ te’uddûn(e) [Secde: 5]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Gökten yere kadar, olan bütün işleri Allah düzenler, sonra, işler sizin hesabınıza göre bin yıl kadar tutan bir gün içinde O'na yükselir. [Secde: 5]
Secde Suresi 5. ayet tefsiri
“ Altı gün ”den maksat, süresini akılla idrak etmemiz mümkün olmayan altı uzun zaman dilimidir. Gökler, yer ve onlarda bulunan varlıkların yaratılması bu uzun zaman dilimleri içinde gerçekleşmiştir. Cenâb-ı Hak, kâinatın yaratılışını tamamladıktan sonra arşa istivâ etmiş yâni varlıkları kendi hâline bırakmayıp, onların saltanat, hâkimiyet, tedbir ve tasarrufunu kudret elinde tutmuştur. Her şey O’nun kudret ve iradesine bağlı olduğu ve ancak O’nun izni ile hareket ettiği için, gerçek mânada bizim için Allah’ın dışında bir dostun veya bir şefaatçinin olması imkân dışıdır. Buna göre Allah’tan başka dost ve şefaatçi aramak boşuna bir uğraş olduğu gibi, putların ve putperestliğin de bir mesnedi olmadığı anlaşılır.
Cenâb-ı Hakk’ın kâinat ile münâsebeti çok boyutlu ve inkıtâsız bir şekilde devam etmektedir. Pek çok âyet-i kerîmede bu hususa yer verildiği gibi, bu açıdan bakıldığında Âyete’l-Kürsî daha derin bir mâna ifade eder:
“ Allah ki, O’ndan başka hiçbir ilâh yoktur. O, ebedî diridir. Varlığı kendinden olup bütün kâinatı yönetendir. O’nu ne bir uyuklama ne de bir uyku yakalayabilir. Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O’nundur. İzni olmadan O’nun huzurunda kim kalkıp da şefaat edebilir? O, kullarının geleceğini de bilir, geçmişini de. Kullar ise, dilediği dışında O’nun ilminden hiçbir şeyi kavrayamazlar. O’nun kürsüsü, gökleri ve yeri kuşatmıştır. Dolayısıyla her ikisini de koruyup gözetmek O’na asla ağır gelmez. En yüce ve en büyük yalnız O’dur. ” ( Bakara 2/255 )
Tefsir edilmekte olan 5. âyette, Allah Teâlâ’nın kâinatı nasıl yönettiği ve oradaki işleri nasıl sevk u idâre ettiği anlatılır. Rabbimiz işleri ve olayları gökten yere doğru “ tedbîr ” etmektedir. “ Tedbîr ”, bir işin arkasını görerek ona göre gereğini tâyin etmektir. Allah Teâlâ’nın tedbîri ise hikmetine uygun olarak irade buyurmasıdır. Anlaşılan o ki, bizim dünya şartları içinde bin yıl zaman alan hâdiseler, Cenâb-ı Hakk’a göre bir günlük iştir. Rabbimiz, âdetâ günlük “ iş programı ”nı, o işlerle vazîfeli meleklerine havale eder. Onlar da o günün çalışma raporunu huzuruna çıkıp kendisine takdîm ederler ve yine bizim hesâbımıza göre bin yıl tutacak ertesi güne ait emirleri alırlar. Bu, böylece devam eder gider.
Kur’ân-ı Kerîm’in iki yerinde daha bu hususa yer verilir. Bu âyeti, o iki âyetle birlikte değerlendirdiğimiz takdirde mes’elenin anlaşılması daha kolay olacaktır. Peygamberimiz ( s.a.s. )’in ilk muhatapları olan müşrikler ona şöyle diyorlardı: “ Muhammed kaç yıldır peygamber olduğunu iddia ediyor. Davetini reddettiğimiz takdirde Allah’ın azâbının tepemize ineceği tehdidinde bulunuyor, yıllardır bu tehdidini sürdürüyor. Fakat onu kaç defâdır inkâr etmemize rağmen üzerimize azap filan indiği yok. Eğer söylediklerinde bir doğruluk payı olsaydı bizim binlerce kez azaba uğratılmamız gerekirdi. ” İşte bu âyetlerin, onların bu tür itirazlarını cevaplandırmak için indiği anlaşılmaktadır. Nitekim Hac sûresindeki âyette şöyle buyrulur:
“ Rasûlüm! Onlar senden tehdit edildikleri azabı hemen getirivermeni istiyorlar. Şunu bilsinler ki Allah verdiği sözden aslâ dönmez. Bununla beraber Rabbinin katında öyle bir gün vardır ki, sizin hesabınıza göre bin yıl gibidir. ” ( Hac 22/47 )
Meâric sûresinde ise şöyle buyrulur:
“ Birisi kalkıp gerçekleşeceği kesin olan bir azabın hemen gelmesini istedi. Kâfirler için bir azap ki, geldiğinde onu önleyecek hiçbir güç yoktur. Çünkü o, yükselme derecelerinin sahibi olan Allah’tandır. Melekler ve Ruh, miktarı dünya senesiyle elli bin yıl uzunluğundaki bir günde O’na yükselirler. Öyleyse sen, güzel bir şekilde sabret! Doğrusu onlar, kıyâmeti ve cezayı uzak görüyorlar. Ama biz onu gerçekleşmesi kesin ve pek yakın görüyoruz. ” ( Meâric 70/1-7 )
Bu âyetlerin beyânına göre Allah Teâlâ’nın her türlü iş ve oluş hakkında belli bir plânı vardır. İşler o plâna göre vuku bulur. Dolayısıyla münkirlerin acele azap taleplerinin hemen karşılık bulma şartı yoktur. Çünkü kötü amellerin cezasının hemen verileceği şeklinde bir hüküm bulunmamaktadır. Yalnız bu, peygamberin uyardığı azabın hiç gerçekleşmeyeceği anlamına da gelmez. Aksine, ilâhî plan dâhilinde şartlar oluşup vakit girince netice mutlaka hâsıl olacaktır. Duyuların algı alanına girmeyeni de, duyuların algı alanına gireni de aynı şekilde bilen Allah Teâlâ, neyi ne zaman yapacağını çok iyi bilmektedir. Bir şeyin olmasını isteyince, O’nu bundan vazgeçirecek hiçbir güç yoktur. Fakat O, aynı zamanda sonsuz merhamet sahibidir. O’nun murâdı kullarını cezalandırmak değildir. Onların küfürden vazgeçip, günahlarından tevbe ederek ilâhî rahmetine ermelerini istemektedir.
Nitekim Allah’ın en büyük merhamet tecellilerinden biri şudur:Ömer Çelik Tefsiri
Secde suresi 5 ayeti anlamı - okunuşu
O, bütün işleri gökten yere doğru düzenleyip yönetir. Sonra her iş, sizin hesâbınıza göre bin yıl tutan bir günde Allah’ın belirlediği yüce bir makâma yükselir.
Mokhtasar tefsiri
Allah -Subhanehu ve Teâlâ- Göklerdeki ve yerdeki bütün mahlukatın işlerini idare eder. -Ey İnsanlar!- Sonra bu işler, dünyada süresi sizin hesabınızla bin yıl olan bir günde O’na yükselir.
Ali Fikri Yavuz
Allah, gökten (meleklerle) bütün dünya işlerini idare eder. Sonra (melekler o işlerde), bir günde O’na yükselir ki, (o günün) miktarı, sizin saydıklarınızdan (dünya yılından) bin yıldır
İngilizce - Sahih International
He arranges [each] matter from the heaven to the earth; then it will ascend to Him in a Day, the extent of which is a thousand years of those which you count.
Secde suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Gökten yeredek her işi tedbir eden odur, sonra o işe memur olan melek, sizin sayışınıza göre miktarı bin yıl tutan bir günde, onun tapısına yükselip çıkar.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
O, göydən yerə qədər olan bütün işləri idarə edir. Sonra (həmin işlər) sizin saydığınızın (dünya ilinin) min ilinə bərabər olan bir gündə (qiyamət günündə) Ona doğru (Allahın dərgahına) yüksələr.
Kuran Araştırmaları Vakfı
Allah, gökten yere kadar her işi düzenleyip yönetir. Sonra (bütün bu işler) sizin sayageldiklerinize göre bin yıl tutan bir günde O'nun nezdine çıkar.
Secde suresi (As-Sajdah) 5 ayeti arapça okunuşu
﴿يُدَبِّرُ الْأَمْرَ مِنَ السَّمَاءِ إِلَى الْأَرْضِ ثُمَّ يَعْرُجُ إِلَيْهِ فِي يَوْمٍ كَانَ مِقْدَارُهُ أَلْفَ سَنَةٍ مِّمَّا تَعُدُّونَ﴾
[ السجدة: 5]
يدبر الأمر من السماء إلى الأرض ثم يعرج إليه في يوم كان مقداره ألف سنة مما تعدون
سورة: السجدة - آية: ( 5 ) - جزء: ( 21 ) - صفحة: ( 415 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Birbiri ardından gönderilenlere ve görevlerine koştukça koşanlara, Allah'ın buyruklarını yaydıkça yayanlara ve hak ile batılın
- Musa: "Siz ve yeryüzünde olanlar, hepiniz nankörlük etseniz, Allah yine de müstağni ve övülmeğe layık
- Onlar için altın kadeh ve tepsiler dolaştırılır, canlarının istediği ve gözlerinin hoşlandığı her şey oradadır.
- Onlar cansız, ölüdürler. Ne zaman dirileceklerini de bilemezler.
- And olsun Allah yolunda koştukça koşanlara;
- Kaf, Ha, Ya, Ayn, Sad.
- Musa'nın ablasına: "Onu izle" dedi. O da, kimse farkına varmadan, Musa'yı uzaktan gözetledi.
- Ama onu yalanladılar. Bu yüzden onları bir titreme aldı ve oldukları yerde diz üstü çöküverdiler.
- Bu arada Firavun şehirlere, "Doğrusu bunlar bizi öfkelendiren döküntü azınlıklardır; hepimiz tedbirli olmalıyız" diyen münadiler
- İnanmış olarak yararlı iş işleyenin ameli inkar edilmeyecektir. Biz onu yazmaktayız.
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Secde indirin:
Secde Suresi mp3 : Secde suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler