Yusuf suresi 63. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿فَلَمَّا رَجَعُٓوا اِلٰٓى اَب۪يهِمْ قَالُوا يَٓا اَبَانَا مُنِعَ مِنَّا الْكَيْلُ فَاَرْسِلْ مَعَنَٓا اَخَانَا نَكْتَلْ وَاِنَّا لَهُ لَحَافِظُونَ ﴾ [يوسف: 63]
ayet arapça & türkçe okunuşuFelemmâ race’û ilâ ebîhim kâlû yâ ebânâ muni’a minnâ-lkeylu feersil me’anâ eḣânâ nektel ve-innâ lehu lehâfizûn(e) [Yusuf : 63]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Babalarına döndüklerinde, "Ey babamız! Bize yiyecek yasak edildi, kardeşimizi bizimle beraber gönder de yiyecek alalım. Onu elbette koruruz" dediler. [Yusuf : 63]
Yusuf Suresi 63. ayet tefsiri
Yûsuf’un kardeşleri, babalarının yanına döner dönmez, henüz yüklerini açmadan, Mısır’da gördükleri alaka, ihsan ve ikramlardan bahsetmeden, “ Bir daha erzak almamız bize yasaklandı ” ( Yûsuf 12/63 ) tarzında acı bir haberle söze başladılar. Sanki bütün zahmetleri boşa gitmiş ve elleri boş geri dönmüşlerdi. Böyle davranmaları, şüphesiz, babalarını acındırarak kardeşleri Bünyamin’i kendileriyle beraber göndermesini sağlamaktı. Çünkü daha önce Yûsuf’la ilgili çevirdikleri işler sebebiyle babalarının kendilerine olan güvenini sarstıklarını, dolayısıyla Bünyamin için izin vermeme ihtimalinin yüksek olduğunu düşünüyorlardı. Düşündükleri gibi de oldu. Nitekim Bünyamin’le alakalı taleplerine Hz. Yakup, sitemkâr bir ifadeyle menfi karşılık verdi: “ Biliyorsunuz ya, daha önce Yûsuf’u size emanet ettim de ne oldu? Onun hakkında da böyle bastıra bastıra, «Biz onu koruruz» ( Yûsuf 12/12 ) demiştiniz de ne yaptınız? Koruyabildiniz mi? Şimdi Bünyamin’le alakalı olarak «biz onu elbette gözümüz gibi koruyacağız» demenize nasıl güvenebilirim? Size değil, ancak Allah’a güveniyorum; çünkü muhafaza edeceklerin en hayırlısı O’dur. Merhametlilerin en merhametlisi de O’dur ” dedi. Yalnız son cümleleriyle, az da olsa Bünyamin’i gönderebileceğine dair müspet işaret vermiş oldu.
Yûsuf’un kardeşlerini sevindiren bir diğer gelişme de şu oldu:
Ömer Çelik Tefsiri
Yusuf suresi 63 ayeti anlamı - okunuşu
Yûsuf’un kardeşleri babalarının yanına döner dönmez: “Sevgili babamız! Bir daha erzak almamız bize yasaklandı. Ne olur, kardeşimizi bizimle beraber gönder ki tekrar erzak alabilelim. Merak etme, biz onu elbette gözümüz gibi koruruz” dediler.
Mokhtasar tefsiri
Babalarına döndüklerinde Yusuf`un kendilerine nasıl ikramda bulunduğunu anlattılar ve: Ey Babamız! eğer kardeşimizi yanımızda götürmezsek bize artık erzak verilmeyecek. Onu bizimle gönder, şüphesiz ki sen onu bizimle gönderirsen erzak alabiliriz. Sana sağ salim dönene kadar onu koruyacağımızın sözünü veriyoruz, dediler.
Ali Fikri Yavuz
Bu şekilde babalarına döndükleri zaman, şöyle dediler: “- Ey Babamız! Bizden ölçek (zahire) menedildi. Şimdi kardeşimizi (Bünyamin’i) bizimle beraber gönder de zahire ölçüp alalım. Biz muhakkak onu koruruz.”
İngilizce - Sahih International
So when they returned to their father, they said, "O our father, [further] measure has been denied to us, so send with us our brother [that] we will be given measure. And indeed, we will be his guardians."
Yusuf suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Dönüp babalarına varınca baba dediler, bize artık zahire verilmeyecek, kardeşimizi de bizimle gönder de zahire alalım ve şüphe yok ki biz, onu iyice koruruz.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
(Yusifin) qardaşları atalarının yanına döndükdə dedilər: “Ata! Bizə ərzaq (taxıl ölçülüb) verilməsi qadağan edildi. (Əgər Bin Yamini bizimlə Misirə göndərməsən, bizə daha heç bir şey verilməyəcək). Yenidən ərzaq (taxıl ölçüb) almaq üçün qardaşımızı bizimlə birlikdə (Misirə) göndər. Biz, əlbəttə, onu qoruyacağıq!”
Kuran Araştırmaları Vakfı
Babalarına döndüklerinde dediler ki: Ey babamız! Erzak bize yasaklandı. Kardeşimizi (Bünyamin'i) bizimle beraber gönder de (onun sayesinde) ölçüp alalım. Biz onu mutlaka koruyacağız.
Yusuf suresi (Yusuf) 63 ayeti arapça okunuşu
﴿فَلَمَّا رَجَعُوا إِلَىٰ أَبِيهِمْ قَالُوا يَا أَبَانَا مُنِعَ مِنَّا الْكَيْلُ فَأَرْسِلْ مَعَنَا أَخَانَا نَكْتَلْ وَإِنَّا لَهُ لَحَافِظُونَ﴾
[ يوسف: 63]
فلما رجعوا إلى أبيهم قالوا ياأبانا منع منا الكيل فأرسل معنا أخانا نكتل وإنا له لحافظون
سورة: يوسف - آية: ( 63 ) - جزء: ( 13 ) - صفحة: ( 242 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Her haberin gerçekleşeceği bir zaman vardır ki siz onu yakında bileceksiniz.
- Ancak, defteri sağdan verilenler böyle değildir; onlar cennettedirler. Suçlulara: "Sizi bu yakıcı ateşe sürükleyen nedir?"
- Sonra onların ardından, nasıl davranacağınıza bakmak için sizi yeryüzünde onların yerine geçirdik.
- Kendisiyle konuştuğu arkadaşı ona: "Seni topraktan, sonra nutfeden yaratanı, sonunda de seni insan kılığına koyanı
- Nuh: "Ey milletim! Rabbimin katından bir delilim bulunsa ve bana yine katından bir rahmet vermiş
- Malları ve çocukları, onlara, Allah katında bir fayda sağlamaz. Onlar cehennemliklerdir, orada temelli kalacaklardır.
- And olsun ki biz Nuh'u kendi milletine gönderdik; "Ben sizin için apaçık bir uyarıcıyım; Allah'tan
- İnkar edenler: "Bu Kuran'a ve ondan öncekilere inanmayacağız" dediler. Sen bu zalimleri, Rablerinin huzurunda dikilmiş
- Bilmeyenler: "Allah bizimle konuşmalı veya bize bir ayet gelmeli değil miydi?" dediler. Onlardan öncekiler de
- Biz Kuran'ı Arapça bilmeyen kimselerden birine indirseydik de o bunları okusaydı yine de ona inanmazlardı.
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Yusuf indirin:
Yusuf Suresi mp3 : Yusuf suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler