Bakara suresi 76. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿وَاِذَا لَقُوا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا قَالُٓوا اٰمَنَّاۚ وَاِذَا خَلَا بَعْضُهُمْ اِلٰى بَعْضٍ قَالُٓوا اَتُحَدِّثُونَهُمْ بِمَا فَتَحَ اللّٰهُ عَلَيْكُمْ لِيُحَٓاجُّوكُمْ بِه۪ عِنْدَ رَبِّكُمْۜ اَفَلَا تَعْقِلُونَ ﴾ [البقرة: 76]
ayet arapça & türkçe okunuşuVe-iżâ leku-lleżîne âmenû kâlû âmennâ ve-iżâ ḣalâ ba’duhum ilâ ba’din kâlû etuhaddiśûnehum bimâ feteha(A)llâhu ‘aleykum liyuhâccûkum bihi ‘inde rabbikum(c) efelâ ta’kilûn(e) [Bakara: 76]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
İnananlarla karşılaştıkları zaman, "İnandık" derlerdi; birbirleriyle yalnız kaldıklarında, "Rabbinizin katında size karşı hüccet göstersinler diye mi Allah'ın size açıkladığını onlara anlatıyorsunuz? Bunu akletmiyor musunuz?" derlerdi. [Bakara: 76]
Bakara Suresi 76. ayet tefsiri
Rivayete göre bir kısım yahudiler, aynen münafıklar gibi, müslümanlarla karşılaştıklarında iman ettiklerini söylerlerdi. Ayrıca Tevrat’ta ifade edildiği şekilde Peygamberimizin nübüvveti ve vasıfları hakkında, diğer taraftan atalarının isyanları sebebiyle uğradıkları musibetler ve çektikleri cezalar hususunda müslümanlara bilgi verirlerdi. ( bk. Taberî, Câmi‘u’l-beyân, I, 525 ) Daha sonra bir araya geldiklerinde ise özellikle âlimleri, yapılan bu işin doğru olmadığını, verilen bu bilgilerin müslümanlar tarafından hem dünya hem de âhirette yeri geldiğinde aleyhlerinde delil olarak kullanılabileceğini, dolayısıyla bunun da kendileri hakkında pek hayırlı netice husûle getirmeyeceğini söylerlerdi. Halbuki Allah, onların gizledikleri ve açıkladıkları her şeyi bilmektedir. Peygamberi Hz. Muhammed ( s.a.s. )’e vahyetmek sûretiyle her hususta gerekli olan bütün bilgileri bizzat kendisi vermektedir. Dolayısıyla onların vereceği bilgiye müslümanların bir ihtiyacı yoktur. Ayrıca içlerinde gizledikleri nifak ve küfürleri sebebiyle de onlara hak ettikleri cezayı verecektir.
Ehl-i kitabın âlimlerinin hali böyledir. Cahillerinin durumuna gelince:
Ömer Çelik Tefsiri
Bakara suresi 76 ayeti anlamı - okunuşu
İman edenlerle karşılaştıklarında “İnandık” derler. Birbirleriyle baş başa kaldıklarında ise: “Yarın Rabbinizin katında aleyhinizde kuvvetli bir delil olarak kullansınlar diye mi Hz. Muhammed hakkında Allah’ın size açıkladığı gerçekleri onlara anlatıyorsunuz? Hiç akıl erdirmiyor musunuz?” derler.
Mokhtasar tefsiri
Yahudilerin hile ve tutarsızlıklarından bir tanesi de; onlardan bazısı Müminlerle karşılaştıklarında Tevrat`ın da şahitlik ettiği gibi Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-`in peygamberliğinin gerçekliğini ve risaletinin doğruluğunu itiraf ediyorlardı. Ancak Yahudiler birbirleriyle baş başa kaldıklarında bu itiraflarından dolayı birbirlerini kınıyorlardı. Çünkü Müslümanlar (Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-`in) peygamberliğinin gerçekliğini itiraf etmelerini onlara delil olarak sunuyordu.
Ali Fikri Yavuz
Yahûdilerin münafıkları; müminlerle karşılaştıkları zaman; “- Biz de sizin gibi müminleriz” derlerdi. Birbirleriyle tenhada başbaşa kaldıkları vakit, ileri gelen Yahûdiler, münafıklara:”- Allah’ın size beyan buyurduğu (Rasûlüllah’a ait Tevrat’daki vasıfları), müminler, Rabbiniz katında aleyhinize delil getirsinler diye mi onlara söyleyip duruyorsunuz? buna aklınız ermiyor mu” derlerdi
İngilizce - Sahih International
And when they meet those who believe, they say, "We have believed"; but when they are alone with one another, they say, "Do you talk to them about what Allah has revealed to you so they can argue with you about it before your Lord?" Then will you not reason?
Bakara suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Onlar, inananlarla buluştular mı inandık derler de sonra birbirleriyle yalnız kaldılar mı aklınız mı yok derler, Rabbiniz indinde sizinle çekişsinler, aleyhinize delil göstersinler diye mi Allah'ın size açıkladığı şeyi tutup onlara söylüyorsunuz?
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
(Bu münafiqlər) iman gətirənlərlə görüşdükləri zaman: “İman gətirdik”,- deyirlər. Xəlvətdə olduqları vaxtda isə biri digərinə: “Allahın (Tövratda) sizə bildirdiyi şeyi (müsəlmanlara) xəbər verirsiniz ki, Rəbbinizin yanında onları sizə qarşı dəlil gətirsinlər? (Bunu) dərk etmirsinizmi?” – söyləyirlər.
Kuran Araştırmaları Vakfı
(Münafıklar) inananlarla karşılaştıklarında "İman ettik" derler. Birbirleriyle başbaşa kaldıkları vakit ise: Allah'ın size açtıklarını (Tevrat'taki bilgileri), Rabbiniz katında sizin aleyhinize hüccet getirmeleri için mi onlara anlatıyorsunuz; bunları düşünemiyor musunuz? derler.
Bakara suresi (Al-Baqarah) 76 ayeti arapça okunuşu
﴿وَإِذَا لَقُوا الَّذِينَ آمَنُوا قَالُوا آمَنَّا وَإِذَا خَلَا بَعْضُهُمْ إِلَىٰ بَعْضٍ قَالُوا أَتُحَدِّثُونَهُم بِمَا فَتَحَ اللَّهُ عَلَيْكُمْ لِيُحَاجُّوكُم بِهِ عِندَ رَبِّكُمْ ۚ أَفَلَا تَعْقِلُونَ﴾
[ البقرة: 76]
وإذا لقوا الذين آمنوا قالوا آمنا وإذا خلا بعضهم إلى بعض قالوا أتحدثونهم بما فتح الله عليكم ليحاجوكم به عند ربكم أفلا تعقلون
سورة: البقرة - آية: ( 76 ) - جزء: ( 1 ) - صفحة: ( 11 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler, bu yüzden doğru yola dönmezler.
- Rableri dualarını kabul etti: "Birbirinizden meydana gelen sizlerden, erkek olsun, kadın olsun, iş yapanın işini
- Musa: "İnşallah sabrettiğimi göreceksin, sana hiçbir işte baş kaldırmayacağım" dedi.
- Bu cennetlerden akan iki kaynak vardır.
- Allah'ın verdiği nimeti nankörlükle karşılayanları ve milletlerini helak olacakları yere, yaslanacakları cehenneme götürenleri görmüyor musun?
- Lut milleti de peygamberleri yalanladı.
- Allah, kasabaların zalim halkını yakalayınca, böyle yakalar; yakalaması da şiddetli ve elimdir.
- Ama katımızdan bir rahmet ve bir süreye kadar geçinme olarak onları geri bıraktık.
- Biz her peygamberi ancak, Allah'ın izniyle, itaat olunması için gönderdik. Onlar, kendilerine yazık ettiklerinde, sana
- Peşinden bir diğeri gelir.
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Bakara indirin:
Bakara Suresi mp3 : Bakara suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler